GENEL - 13 Ocak 2012 Cuma 14:41

HABERLERE KONU OLAN OKULUN KALORİFER KAZANI YAKILDIĞI GÜN PATLADI

A
A
A
HABERLERE KONU OLAN OKULUN KALORİFER KAZANI YAKILDIĞI GÜN PATLADI

Sakarya’da, kaloriferleri bozuk olduğu için çocukların üşüdüğü okulun haberlere konu olmasının ardından onarılan kalorifer kazanı çalıştırıldığı gün patladı. Patlamada, okuldaki öğrenciler ölümden dönerken, bir hizmetli zehirlenerek hastanelik oldu.
Adapazarı ilçesindeki Karadere İlköğretim Okulunda iki gün önce onarıldı denilen kalorifer kazanı patladı. Karadere İlköğretim Okulu’nda yerel ve ulusal basına haber olan kaloriferlerin çalışmamasından dolayı çocukların hasta olduğu haberinin ardından bugün de okulun kalorifer kazanı patladı. Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından "onarıldı" açıklaması yapılan kazan sabah saatlerinde patladı. Patlamanın ardından kazan dairesinde yangın çıktı. Yangının etkisi ile okul duman içinde kaldı. Büyük paniğin yaşandığı
okulda öğrenciler sınıflarından çıkarıldı. Yangını kendi imkanları ile söndüren okulun hizmetlisi Mustafa Ak gazdan zehirlenerek Sakarya Yenikent Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.
Öğrencilerin büyük panik yaşadığı okulda yaşananları duyan veliler, okula akın etti. Evine gönderilen öğrenciler olayın şokunu uzun süre üzerinden atamazken veliler duruma isyan etti. Veliler, henüz iki gün önce onarıldığı söylenen kalorifer kazanının patlamasından dolayı yetkilileri suçlarken, çocuklarını artık okula göndermek istemediklerini söyledi.
Karadere İlköğretim Okulu Okul Aile Birliği Başkanı Ferruh Akıncık, yaşananların büyük bir skandal olduğunu söylerken,"Çocuklarımız uzun süredir yanmayan kaloriferlerden dolayı donuyordu. Bugünde bu patlama meydana geldi. Önlem alınması için illa birinin zarar görmesi mi gerekecek. Aileler çocuklarını okula göndermek istemiyor. Milletvekillerimizden ve Milli Eğitim Müdürlüğümüzden artık bu konuya bir çözüm bulmalarını bekliyoruz" diye konuştu.
Öğrenci velilerinden Feridun Kan ise, çocuklarının soğuk yüzünden okula gelmek istemediklerini ve çocuklarını mecburiyetten okula gönderdiklerini kaydederken, "Bugünkü patlama ile birlikte çocuklarımızda korku oluştu. Bu sorun giderilmeden ben nasıl güvenip çocuğumu okula gönderirim" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.