KÜLTÜR SANAT - 11 Ekim 2018 Perşembe 16:53

Göksel Yılmaz Ensemble’den Adana’da konser

A
A
A
Göksel Yılmaz Ensemble’den Adana’da konser

Avrupa’nın en iyi 20 Dünya Müziği Albümü listesinde yer alan Göksel Yılmaz Ensemble müzik grubu, 19 Ekim Cuma günü Adana’da konser verecek.

Avrupa’nın en iyi 20 Dünya Müziği Albümü listesinde yer alan Göksel Yılmaz Ensemble müzik grubu, 19 Ekim Cuma günü Adana’da konser verecek.


Yüzlerce yıllık geleneksel türküleri, güncel ve sade bir yaklaşımla dinleyiciye sunan geleneksel müzikten jazz, blues ve klasik müzik gibi batı müziği tarzlarından etkilerini almış olan ve Göksel’in kendi besteleri de repertuvarın önemli bir bölümünü oluşturan Göksel Yılmaz Ensemble grubu, 19 Ekim Cuma günü Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi Mehmet Akif Ersoy Salonu’nda bir konser gerçekleştirecek.


Göksel Yılmaz Ensemble grubu, tamamı Arapça şarkılardan oluşan ikinci albümleri “Kan Zaman” ile 2015 yılında Avrupa’nın en iyi 20 dünya müziği albümü listesinde 17’nci sırayı aldı.


Kilikya Nehir Sosyal Dayanışma ve Kültür Derneği Adana Şubesi’nin katkılarıyla düzenlenen konserle ilgili konuşan derneğin genel başkanı Ahmet Özuğurlu, amaçlarının kaybolmakta olan gelenekleri canladırmak, var olanlar da korumak ve geleceğe aktarmak olduğunu söyledi.


Özuğurlu, Adanalıları konsere davet etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Doğadan toplanan mantarlara dikkat Doğada kendiliğinden yetişen mantarları bilinçsizce tüketenlerin yaşadığı zehirlenmelere dikkat çeken uzmanlar, “Bilinçsiz mantar tüketimi öldürüyor” dedi. İlkbahar ayıyla birlikte yaygınlaşan zehirli mantara dikkat çeken uzmanlar, "Doğada yetişenler yerine, marketlerde bakanlık onaylı taze kültür mantarları tüketilmelidir" uyarısında bulundu. Erzincan’da baharla birlikte doğada yetişmeye başlayan mantarlara ilginin çok olduğunu kaydeden uzmanlar, şu açıklamada bulundu: “Türkiye’de doğada yetişen yaklaşık 40 farklı yenilebilir mantar türü var. Ülkemizde yaklaşık 100 kadar zehirli mantar türü de vardır. Bunların birkaç tanesi şiddetli zehirlenme sonucu ölüme neden olma ihtimali yüksek mantarlardır. Zehirsiz ve zehirli mantarların kesin ayırıcı özellikleri yoktur. Zehirli ve zehirsiz mantarlar arasındaki farklar sadece dış görünüşle belirlenemez. Birbirine çok benzeyen mantar çeşitlerinden biri zehirli iken diğeri yenebilir olabilir. Mantardan kaynaklı zehirlenmeler özellikle yağışların bol olduğu mevsimlerde daha çok görülüyor. Mantar zehirlenmeleri özellikle nemli ve yağışlı bölgelerde bahçe ve açık alanlardan toplanıp kolayca tüketilmesi nedeniyle belli dönemlerde sık rastlanılmaktadır. Mantarların özellikle yabani türlerinin tüketilmesi halinde başta gastrointestinal sistem olmak üzere merkezi sinir sistemi (MSS) karaciğer ve böbrekler üzerinde toksik etkilerin oluşabilmektedir. Doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunan şapkalı mantarların, taze kurutulmuş veya konserve olarak çiğ ve pişirilerek yenmesi sonucunda gelişen ve ölümle de sonuçlanabilen ciddi zehirlenmelerdir. Mantar zehirlenmelerinin çok basit bir şekilde önlenebilecek bir zehirlenme tipi olup zehirlenmenin engellenmesindeki tek çare de doğal alanlarda yetişen mantarların kesinlikle yenmemesi. Bunun yerine kültür mantarları tercih edilebilir” Mantar yedikten sonra belirtilerden bir veya birkaçının görülmesi durumunda mutlaka zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerektiğine değinen uzmanlar, "Mantar zehirlenmelerini tedavi etmek için uygulanabilecek genel bir tedavi yöntemi yoktur. Mantarın türü, yenen mantar miktarı, pişirme şekli, yeme şekli, mantarın toplandığı yer ve mantarı yiyen kişinin fiziksel özelliklerine göre zehirlenme derecesi değişmektedir. Zehirlenme belirtilerine sebep olan mantarların yenmesi durumunda, sersemlik, uykuya meyil, tansiyon düşüklüğü, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarma, nabızda artış, ağızda metal tadı, bulantı ve kusma, terleme görülebilir. Mantarda bulunan zehirli maddenin özelliğine göre, yendikten 6 saat sonra gelişebilen zehirlenme belirtileri ise bulantı, kusma, ishal, ateş, nabız atışıyla daha sonra karaciğer ve böbrek bozukluklarıyla bu organların bozukluklarına bağlı belirtiler şeklindedir. Sonuçta koma ve ölüm de söz konusu olabilmektedir" ifadelerini kullandı.