SAĞLIK - 13 Temmuz 2018 Cuma 10:13

Kalın bağırsak kanserinden korunmak mümkün

A
A
A
Kalın bağırsak kanserinden korunmak mümkün

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof.

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, genellikle 50’li yaşlardan sonra görülen kolon kanserini önlemek için 5-10 yılda bir kolonoskopik tarama yaptırmanın önemli olduğunu söyledi.


Prof. Dr. Gümürdülü, “kalın bağırsak” olarak isimlendirilen ve sindirim sisteminin son kısmında gelişen bir hastalık olan kolon kanserinin 40 yaşından önce daha az görüldüğüne dikkati çekti.


Türkiye’de kolon kanserinin erkeklerde yüz binde 22,8, kadınlarda yüz binde 13,8 sıklığında görüldüğünü açıklayan Prof. Dr. Gümürdülü, diğer kanser türlerinde olduğu gibi kolon kanserinin de iyice büyümeden veya karaciğere sıçramadan belirti vermeyebileceğini hatırlattı.


Gümürdülü, ortalama yaşam süresinin uzamasına paralel bu kanser türünde de artış gözlendiğini, ancak önlenebilir nadir kanserlerden birinin de kalın bağırsak kanserleri olduğunu ifade ederek, kaygıya kapılmamak gerektiğini vurguladı.


Prof. Dr. Gümürdülü, şunları söyledi:


“Ortalama 1,5 metre uzunluğunda olan kalın bağırsak, ince bağırsaktan sonra gelen bir organdır. Kolonda yer alan hücrelerde başlayan bu kanser türünde erken tanı oldukça önemlidir. Aksi halde kanser yakın organlara, lenf bezlerine ve kan dolaşımı yoluyla karaciğer, akciğer ve diğer organlara yayılabilir.”


Prof.Dr. Gümürdülü, erken teşhis olması durumunda kolon kanserinin tedavisinin mümkün olabileceğini belirterek, “Bu nedenle 40-45 yaş üstündeki kişiler takip edilmelidir. Kolon kanseri riski olan bireyler erken tarama programına alınmalıdır” dedi.



"Yaşam tarzı önemli"


Kesin bir sebebi bilinmemekle birlikte; yaşam tarzı, çevresel etkenler ile kalıtsal etkenlerin kolon kanserinin gelişmesinde etkili olduğunu ifade eden Gümürdülü, hastalığın risk faktörlerini, “Aşırı kilolar, fiziksel olarak aktif olmamak, fazla miktarda işlenmiş gıda veya kırmızı et tüketmek, alkol ve sigara kullanmak, ileri yaş, ailede kanser öyküsü bulunması, kimi genetik hastalıklar” şeklinde sıraladı.


Prof.Dr. Gümürdülü, hastalığın en sık görülen belirtileri hakkında şu bilgileri verdi:


“Bağırsak alışkanlıklarında ishal-kabızlık gibi değişiklikler meydana gelebilir. Bu değişikliklerin birkaç günden uzun sürmesine dikkat edilmelidir. Bağırsakta tam boşalmama hissi önemli bir bulgudur. Dışkıda kan veya dışkı renginde koyulaşma; karında şişkinlik, kramp tarzında ağrı veya gaz şikayetleri hafife alınmamalıdır. Sürekli yorgunluk hali ve bilinen bir neden olmadan kilo kayıpları da gözden uzak tutulmamalıdır.”


Ailesinde kolon kanseri öyküsü veya şikayeti olmayanların sağlıklı kişilerin 40-45 yaşından sonra en azından 10 yılda bir kolonoskopi taramasından geçmesini öneren Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kendi kendine geçmeyen, genetik özellik taşıyan poliplerin de kolon kanserine neden olabileceğini vurguladı.


Başlangıçta iyi huylu olarak başlayan poliplerin genellikle kansere dönüştükten sonra belirti vermeye başladığını anlatan Prof. Dr. Gümürdülü, tarama kolonoskopileri sırasında kalın bağırsakta polip görüldüğünde kanser olmadan alınarak hastalığın tedavi edilebildiğini ve kanser gelişiminin önlendiğini kaydetti. Zamanında tespit edilirse önlenebilir tek kanserin sindirim sistemi kanserleri olduğunun altını çizdi.


Kanserlerin büyük bir çoğunluğunun geliştiği poliplere dikkat etmek gerektiğinin altını çizen Gümürdülü, genç nüfusta yüzde 10-15 civarında olan polipler görülme oranının 50 yaş sonrasında daha da arttığını aktardı.


Birinci derece yakınlarından kolon kanseri olan ve tetkiklerinde polip tespit edilen hastaların risk grubunu oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Gümürdülü, posalı gıdalarla beslenmek, sigara kullanmamak gibi bağırsak hareketlerini düzene sokan tutumların poliplerin oluşumunu engellemede önemli rol oynadığını belirtti.


Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, kolon kanserinin erkeklerde prostat ve akciğer kanserinden sonra üçüncü sırada, kadınlarda meme kanserinden sonra ikinci sırada görüldüğünü sözlerine ekledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Akaryakıtın sızdığı Sapanca Gölü’nden sevindiren detaylar: "Su içilebilir" Kocaeli’de yapılan yol çalışması neticesinde delinen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) petrol boru hattından Sapanca Gölü’ne sızan akaryakıtı temizlemek için ekipler seferber oldu. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. SASKİ’den yapılan açıklamada ise göldeki suyun içilebilir olduğu ifade edildi. Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde iki gün önce meydana gelen olayda, yol çalışması yapıldığı esnada NATO akaryakıt boru hattının bir kolu delindi. Boru hattından meydana gelen akaryakıt sızıntısının fark edilmesi üzerine durum yetkililere bildirildi. Bölgeye sevk edilen ekipler, iş makinesiyle boru hattının belli bir kısmını açarak hasar tespit çalışması gerçekleştirdi. Kuyuya dolan ve boruda kalan akaryakıt tankere tahliye edildi. NATO hattında basıncın artması Sapanca Gölü’nü akaryakıta bürüdü Ekipler boru hattı tamirinde çalışmalarını sürdürürken, gece yarısında NATO hattında basıncın artması neticesinde sızıntı büyüyerek, dere yatağı aracılığıyla milyonların su içtiği Sapanca Gölü’ne sızdı. Gölün yüzeyini bürüyen akaryakıtı gören vatandaşlar, durumu Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekiplerine bildirdi. Bölgeye sevk edilen ekipler, yaptıkları çalışma neticesinde su yüzeyine barikat kurarak sızıntının büyümesine engel olmaya çalıştı. Gölün Kocaeli kesiminden başlayan sızıntı için ekipler çalışma alanlarını Sapanca ilçesinin Kurtköy Mahallesine kadar genişletti. Su yüzeyindeki barikatları çoğaltan ekipler, en kısa sürede göle sızan akaryakıtı temizlemeye çalışıyor. Akaryakıtın ise Kocaeli’ndeki petrol rafineri firmasından Eskişehir’de bulunan hava üssündeki uçaklara aktarıldığı öğrenildi. Göldeki akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi Ekiplerin aralıksız çalıştığı gölden akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi. Göldeki alanı genişleten ekipler yayılımı önlemek için seferber oldu. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) ekipleri ile Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekipleri ortak bir şekilde çalışarak Kocaeli kesiminde yer alan Maşukiye Deresi’ne vidanjörler ve yakıt emici pedlerle müdahalelerini sürdürüyor. Akaryakıtın sızdığı bölge havadan görüntülendi, SASKİ göldeki su içi açıklama yaptı Akaryakıtın gölden tamamen alınıp bertaraf edilmesi için çalışmalarının sürdüren SASKİ ekipleri, göldeki emici ped ve bariyerlerin sayısını artırdı. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. Gölden alınan numunelerin ise İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’ne sevk edildiği öğrenildi. Havadan da görüntülenen göldeki akaryakıtın bir an önce temizleneceğinin haberini veren SASKİ, göldeki suyun içilebilirliği hakkında da açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, "Geçtiğimiz gün yaşanan üzücü hadise üzerine bölgeye ulaşan ekiplerimiz 1 milyon vatandaşımız için oluşabilecek tüm tehditlerin önüne geçmiş ve içme suyu kanallarımızın güvenliğini sağlamıştır. Hızlı müdahalenin önemini bir kez daha gördüğümüz bu olayın takibi ilk andan itibaren büyük bir titizlikle yapılmaktadır. Gölümüze karışan yakıt maddesini en kısa süre içinde bertaraf edip çalışmalarımızı sonlandıracağız. Tüm vatandaşlarımız içme suyu konusunda müsterih olsun. Tüm vatandaşlarımız evlerinde çeşme suyu kullanımı konusunda en ufak bir problem yaşamayacaktır" denildi.
Sakarya Akaryakıtın sızdığı Sapanca Gölü’nden sevindiren detaylar: "Su içilebilir" Kocaeli’de yapılan yol çalışması neticesinde delinen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) petrol boru hattından Sapanca Gölü’ne sızan akaryakıtı temizlemek için ekipler seferber oldu. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. SASKİ’den yapılan açıklamada ise göldeki suyun içilebilir olduğu ifade edildi. Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde iki gün önce meydana gelen olayda, yol çalışması yapıldığı esnada NATO akaryakıt boru hattının bir kolu delindi. Boru hattından meydana gelen akaryakıt sızıntısının fark edilmesi üzerine durum yetkililere bildirildi. Bölgeye sevk edilen ekipler, iş makinesiyle boru hattının belli bir kısmını açarak hasar tespit çalışması gerçekleştirdi. Kuyuya dolan ve boruda kalan akaryakıt tankere tahliye edildi. NATO hattında basıncın artması Sapanca Gölü’nü akaryakıta bürüdü Ekipler boru hattı tamirinde çalışmalarını sürdürürken, gece yarısında NATO hattında basıncın artması neticesinde sızıntı büyüyerek, dere yatağı aracılığıyla milyonların su içtiği Sapanca Gölü’ne sızdı. Gölün yüzeyini bürüyen akaryakıtı gören vatandaşlar, durumu Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekiplerine bildirdi. Bölgeye sevk edilen ekipler, yaptıkları çalışma neticesinde su yüzeyine barikat kurarak sızıntının büyümesine engel olmaya çalıştı. Gölün Kocaeli kesiminden başlayan sızıntı için ekipler çalışma alanlarını Sapanca ilçesinin Kurtköy Mahallesine kadar genişletti. Su yüzeyindeki barikatları çoğaltan ekipler, en kısa sürede göle sızan akaryakıtı temizlemeye çalışıyor. Akaryakıtın ise Kocaeli’ndeki petrol rafineri firmasından Eskişehir’de bulunan hava üssündeki uçaklara aktarıldığı öğrenildi. Göldeki akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi Ekiplerin aralıksız çalıştığı gölden akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi. Göldeki alanı genişleten ekipler yayılımı önlemek için seferber oldu. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) ekipleri ile Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekipleri ortak bir şekilde çalışarak Kocaeli kesiminde yer alan Maşukiye Deresi’ne vidanjörler ve yakıt emici pedlerle müdahalelerini sürdürüyor. Akaryakıtın sızdığı bölge havadan görüntülendi, SASKİ göldeki su içi açıklama yaptı Akaryakıtın gölden tamamen alınıp bertaraf edilmesi için çalışmalarının sürdüren SASKİ ekipleri, göldeki emici ped ve bariyerlerin sayısını artırdı. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. Gölden alınan numunelerin ise İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’ne sevk edildiği öğrenildi. Havadan da görüntülenen göldeki akaryakıtın bir an önce temizleneceğinin haberini veren SASKİ, göldeki suyun içilebilirliği hakkında da açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, "Geçtiğimiz gün yaşanan üzücü hadise üzerine bölgeye ulaşan ekiplerimiz 1 milyon vatandaşımız için oluşabilecek tüm tehditlerin önüne geçmiş ve içme suyu kanallarımızın güvenliğini sağlamıştır. Hızlı müdahalenin önemini bir kez daha gördüğümüz bu olayın takibi ilk andan itibaren büyük bir titizlikle yapılmaktadır. Gölümüze karışan yakıt maddesini en kısa süre içinde bertaraf edip çalışmalarımızı sonlandıracağız. Tüm vatandaşlarımız içme suyu konusunda müsterih olsun. Tüm vatandaşlarımız evlerinde çeşme suyu kullanımı konusunda en ufak bir problem yaşamayacaktır" denildi. (OK-HFV-
Diyarbakır Diyarbakır’da okul temizliği yapan 14 öğrenci zehirlendi Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir okulda temizlik yaptıktan sonra kimyasal madde kullanımından dolayı zehirlenen 14 öğrenci hastaneye kaldırıldı. Olay, merkez Sur ilçesi Bağıvar Mahallesi’ndeki Şehit Üsteğmen Fehmi Taşkın İlkokulunda meydana geldi. İddiaya göre, 6. sınıfta okuyan öğrenciler izinsiz olarak evlerinden kimyasal temizlik malzemesi getirip teneffüste sınıflarını temizlemeye başladı. Nöbetçi öğretmen, durumu fark etmesiyle temizlik malzemelerini toplayıp, durumu idareye bildirdi. Birkaç saat sonra öğrencilerin baş ağrısı, öksürük, karın ağrısı ve mide bulantısı gibi şikayetleri idareye bildirmesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Ambulansla çevredeki hastanelere kaldırılan 14 öğrenci tedavi altına alındı. “İki ayrı kimyasal temizlik maddesini karıştırdık” Zehirlenme vakasının olduğu sınıfın öğrencilerinden Seda Nur, “Bugün sınıfımızda bir zehirlenme vakası oldu. Sınıfımızı temizlemek istedik. İki ayrı kimyasal temizlik maddesini karıştırdık. Temizliğimiz bittikten sonra hepimiz dışarı çıktık. Tekrar içeri girdiğimizde kötü bir koku ortaya çıktı. O koku resmen yüzümüze vuruyordu. Arkadaşlarımdan 14 kişi zehirlendi. Bende herhangi bir problem yoktu. Olay yaşandığı esnada sınıfımızda 30’a yakın öğrenci vardı. Az önce zehirlenen arkadaşımı gördüm, durumlarının iyi olduğunu söyledi” dedi. 5. sınıf öğrencisi Harun Karaman ise, “6. sınıf öğrencilerinden bazıları kimyasal temizlik malzemelerini karıştırdı. Sınıfı temizledikten sonra 14 öğrenci zehirlendi. Olay yerine gelen 5 ambulans öğrencileri hastaneye kaldırdı” diye konuştu.