- 21 Mayıs 2018 Pazartesi 10:18

Kalp nakli bekleyen annenin tek isteği oğlunu bir kez kucağına alabilmek

A
A
A
Kalp nakli bekleyen annenin tek isteği oğlunu bir kez kucağına alabilmek

Adana’da doğum yaptıktan sonra kalp yetmezliği teşhisi konulan, doğuştan tek böbreği olduğu ve diğer böbreğinin de yüzde 40 çalıştığını belirlenince kocası tarafından terk edilen kadının dramı yürek burkuyor.

Adana’da doğum yaptıktan sonra kalp yetmezliği teşhisi konulan, doğuştan tek böbreği olduğu ve diğer böbreğinin de yüzde 40 çalıştığını belirlenince kocası tarafından terk edilen kadının dramı yürek burkuyor. Genç kadının tek isteği kalp nakli olup 9 aydır kucağına bile alamadığı oğlunu doya doya öpüp koklamak.


Dilek Eryılmaz bundan 26 yıl önce Suna (53) ve Abdullah Eryılmaz’ın (53) çocuğu olarak dünyaya geldi. Çiftin 4 çocuğundan biri olan Dilek Eryılmaz, 5 yaşındayken babası tarafından terk edildi. Baba ondan sonra bir daha çocuklarını hiç görmeye gelmeyip başka bir kadınla evlendi. 5 yaşından sonra Eryılmaz’ın hiç görmediği babası 1 yıl önce hayatını kaybetti. Eryılmaz babasının cenazesine bile gitmedi.



Annesiyle aynı kaderi paylaştı


4 yıl önce Dilek Eryılmaz halasının oğlu Mustafa Y. ile evlendi. Çiftin evliliği genç kadının doğum yapıp hastalığı ortaya çıkıncaya kadar iyi gidiyordu. Eryılmaz hamile kalıp 9 ay önce Taha ismini verdikleri bir erkek bebek dünyaya getirdi. Ancak bu yaşına kadar hastalanmayan genç kadın doğum yatağından bir daha kalkamadı. Bir türlü iyileşemeyen genç kadın, hastaneye en son gittiğinde ölümden döndü. Doktorların yoğun bakıma aldığı genç kadında kalp yetmezliği olduğu, acilen kalp nakli gerektiği, doğuştan bir böbreğinin olmadığı, diğer böbreğinin de yüzde 40 çalıştığı tespit edildi. Genç kadın bu hastalıklarla mücadele ederken kocası 1 ay sonra terk etti.


Genç kadın, babasının annesini terk ettiği gibi kocası da bir aylık bebeğini bırakıp kaçtı. Koca bir daha da kendisinden boşanan eşi ve oğlunu hiç sormadı.



9 aydır oğlunu kucağına alamıyor


Ölümden dönen ve ilaçlarla ayakta durabilen Dilek Eryılmaz’ın tek kurtuluşunun kalp nakli olduğunu söyleyen doktorlar, ağır hiç bir şey kaldırmaması gerektiğini, çocuğunu bile kucağına almaması gerektiğini söylediği için bebeğini 9 aydır hiç kucağına alamadı. Eryılmaz, "Doktorlar organ nakli olmam gerektiğini söylüyor ama bizim gücümüz yok hangi hastaneye gitsek ilaç verip yolluyorlar. 5 defa yoğun bakımda kaldım umut yok dediler ağır taşımayacaksın dediler. Çocuğumu kucağıma alamıyorum şimdiye kadar hiç almadım çünkü ağır kaldırmak yasak. Ben doğru düzgün bir annelik yapmadım o duyguyu tatmadım en çok zoruma giden de annelik yapamıyorum" diye gözyaşlarına boğuldu.


Böbreğinin birinin doğuştan olmadığını yeni öğrendiğini anlatan Eryılmaz şöyle devam etti:


"Diğer böbreğim ise yüzde 40 çalışıyormuş doktorlar hep umutsuz konuşuyorlar. Ben çocuğum için iyileşmek istiyorum sadece ona annelik yapmak istiyorum. Hastalığım çıkınca eşim beni bırakıp gitti sonrasında ayrıldık zaten çocuğunu da beni de bıraktı. Maddi durumum da yok ailemin yanına geldim onların da durumu kötü, sağ olsun abim var 9 aydır benimle ilgileniyor o da zaten işten çıktı. Nakil için başvuru yaptık Ankara’ya gittik onlar da ilaç verip yolladılar. Ben ilacı kullanmadığım zaman yoğun bakıma kaldırılıyorum. 5 defa yoğun bakımda kaldım."



"Çocuğum da benim gibi baba hasretiyle büyüyecek"


Dilek Eryılmaz, "Doğum yaptım yapalı çocuğumu kucağıma alamadım annelik duygusu nedir hala bilemiyorum. Sağ olsun annem bakıyor o olmasa halimiz perişan. Babam vefat etti zaten hayattayken de bize bakmıyordu o da bizi terk etmişti, ben küçüktüm. Yani baba sevgisi ve duygusunu da tatmadım bilmiyorum. Annem bize hem babalık hem annelik yaptı, eşim de bırakıp gitti 1 çocuğumla anneme sığınmak zorunda kaldım. Çocuğum da benim gibi baba sevgisinden mahrum kaldı yani babasını hiç görmedi zaten doğum yaptım gitti ne arayıp ne de soruyor" diye konuştu.



"Doktorlar ’nakil olmazsan her an kalbin durabilir’ diyor"


Doktorların, ’nakil olmazsan her an kalbin durabilir yaşamazsın’ dediğini hatırlatan Dilek Eryılmaz, "Bir bardağı bile alıp başka yere koymayacaksın, riskli diyorlar. Bitkisel hayatta gibi sürekli bu şekilde yatıyorum. Çocuğumla bir yere gidemiyorum, başka annelere baktığım zaman anneler kucağına alıyor altını değiştiriyor ben onu bile yapamıyorum. Organ nakli olursam en çok yapmak istediğim şey çocuğumu kucağıma almak buna çok hasretim, ilk işim onu yapacağım şu an için yapamıyorum yasak" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.