ASAYİŞ - 15 Kasım 2017 Çarşamba 09:02

Külçe altın ve para dolandırıcısı: "Bende vicdan ne gezer"

A
A
A
Külçe altın ve para dolandırıcısı: "Bende vicdan ne gezer"

Adana’da kendini polis olarak tanıtıp FETÖ tehdidiyle vatandaşları kandıran bir kişi, yaşlı bir kadından yarım kilo külçe altın, 6 bin lira, bin dolar ve 1 kişiden de 60 bin lira dolandırdı.

Adana’da kendini polis olarak tanıtıp FETÖ tehdidiyle vatandaşları kandıran bir kişi, yaşlı bir kadından yarım kilo külçe altın, 6 bin lira, bin dolar ve 1 kişiden de 60 bin lira dolandırdı. Yakalanan zanlı adliyeye sevk edilirken, "Vicdanım yok, ben kendime, aileme bile acımıyorum" diye bağırdı.


Edinilen bilgiye göre, olay, 8 Kasım’da Seyhan ilçesine bağlı Reşatbey Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, kendini polis olarak tanıtan Emin A. (20), Günay D.’yi (79) arayıp, "FETÖ’ye üye bir terörist ölü olarak bulundu üzerinde sizin kimliğiniz çıktı. Sizin masum olduğunuzu biliyoruz. Biz sizi bu olaydan kurtarmak için mücadele edip çok gizli bir soruşturma yürütüyoruz. Ancak soruşturmanın devam etmesi için evinizde ne kadar altın ve para varsa vermeniz lazım" dedi.


Bunun üzerine yaşlı kadın evinde bulunan yarım kilo külçe altın, 6 bin lira para ve bin dolar olduğunu söyledi.


Telefon görüşmesinin ardından, yaşlı kadının evine giden zanlı, parmak izi bırakmamak için zile kıyafetini geçirdiği eliyle dokunup kapıyı da böyle açtı. Güvenlik kamerasını görünce de, elindeki dövmesini gizledi. Günay D., poşet içine koyduğu altın ve paraları, polis sandığı Emin A.’ya kapıda verdi. Emin A. altın ve paraları alıp apartmandan ayrıldıktan sonra kayıplara karıştı.


Daha sonra Emin A., 65 yaşındaki Ömer T.’yi aynı yöntemle arayıp bu kez kuyumcuda soygun olduğunu, para ve altın çalındığını paraların seri numarasının incelenmesi gerektiğini söyledi. Bankada 80 bin lirasının olduğunu söyleyen Ömer T., dolandırıcısı ile Seyhan ilçesindeki Atatürk Parkı’nda buluştu. Uzaktan yaşlı adamı izleyen dolandırıcı, poşet içindeki paraları ağacın dibine bırakmasını söyledi. Parayı bırakan adam daha sonra evinin yolunu tuttu. Zanlı ise parayı alıp kayıplara karıştı.


60 yaşındaki Belgin G.’yi de arayan Emin A., yaşlı kadının 2 bileziği ve 13 bin lira parasının olduğunu öğrendi. Belgin G., evine gelen zanlıya paraları vermek istemeyerek, "Paraları burada inceleyin, eğer emniyete götürecekseniz ben de sizinle geleceğim" dedi.


Bunun üzerine Emin A., "Benim iyi niyetimden faydalanma, paraları vermezseniz evinizi didik didik ederim" dedikten sonra para ve altınları almadan ayrıldı.


Şikayet üzerine mağdurların ifadesini alan Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği, zanlıyı yakalamak için harekete geçti. Olayların meydana geldiği 50 güvenlik kamerası görüntüsünü inceleyen uzman polisler, dolandırıcının kimliğini ve adresini tespit etti. Emin A., şafak vakti yapılan operasyonda dedesinin evinde yakalandı.



"Bende vicdan ne gezer"


Sağlık kontrolüne götürülen Emin A., gazetecilere, "Özenme çocuk ortam bozuk. Mahpushane gelsin deli sevdam. Babalar olmuş kurabiye, ne babalar gördük güle güle öldük. Memlekette baba benim" dedi. Basın mensuplarının "Neden yaşlı kadını dolandırdın vicdanın sızlamadı mı" diye sorması üzerine de zanlı, "Ben kimseyi dolandırmadım, onlar bana dolandı. Benim alakam yok, varsa cezamız yatarız. Bende vicdan ne gezer, ben aileme acımıyorum, kendime bile acımıyorum onlara mı acıyacağım. Fark ederse kahrolayım, giderim tek ayak üzerinde o cezaları yatarım" dedi.


Emin A., işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Zanlı çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İş Sanat’tan 23 Nisan etkinlikleri İş Sanat, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı rengarenk çocuk atölyeleriyle kutluyor. İş Sanat, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde ‘Türk Resmini İzlemek’ ve ‘İstanbul’un Resmi’ sergilerinden ilhamla hazırlanan rengarenk çocuk atölyeleriyle kutluyor. Beyoğlu’nda bulunan müzede 20-28 Nisan tarihleri arasında devam edecek atölyeler hakkında bilgi almak ve rezervasyon yaptırmak için rhm.atolye@issanat.com.tr adresiyle iletişime geçilebileceği belirtildi. Cumhuriyet ressamlarımızın izinde Bu atölyede çocuklar Cumhuriyetin kuruluş döneminde her alanda yapılan inkılap ve yeniliklerle birlikte sanatın ele alınış şekli, Mustafa Kemal’in sanat ve sanatçıya verdiği önem ve bu dönemin temsilcisi sanatçılarıyla tanışacak. Batı’da alınan sanat eğitimi ve tekniklerin coğrafyamızın yaşam tarzı, doğası ve karakterleri doğrultusunda yorumlanacağı atölyede örnek işler incelenip atölye alanında uygulamalı olarak ele alınacak. 20 Nisan Cumartesi saat 16.00 Yaş Aralığı: 7-10 yaş Sanatçı Şapkaları Atölyesi Sanatçı Şapkaları Atölyesi’nde genç katılımcılar, Feyhaman Duran’ın resimlerini inceleyecek; renklerin dansını, kompozisyonların uyumunu ve detayların büyüsünü keşfedecek. Atölyede Feyhaman Duran’ın eserlerinden ilhamla renkli ve özgün şapkalar da tasarlanacak. 21 Nisan Pazar saat 13.00 Yaş Aralığı: 6-9 yaş Kartpostal Atölyesi Bu atölyede, çocuklar Resim Heykel Müzesi’ndeki eserlerden ilham alarak kendi kartpostallarını tasarlayacak ve bayram coşkusunu kartpostallarına yansıtacak. 23 Nisan Salı saat 13.00 Yaş Aralığı: 6-9 yaş Renkli Kapılar Resim Heykel Müzesi’nin kalıcı sergisi ‘Türk Resmini İzlemek’teki eserlerin incelenmesiyle başlayacak bu etkinlikte çocuklar ‘Bodvi Apartmanı Anısına’ başlıklı eser odağında atölye çalışması gerçekleştirerek kendi kapılarını tasarlayacaklar. 23 Nisan Salı saat 14.00 Yaş Aralığı: 7-12 yaş Benim Kumbaram Bu atölyede, çocuklar “Kumbaralı Çocuk” eserinden yola çıkarak İş Bankası’nın ikonik kumbarasını konuşacak ve sergideki eserlerden ilhamla kendi kumbaralarını tasarlayacak. 23 Nisan Salı saat 15.00 Yaş Aralığı: 7-12 yaş Renklerin Dansı Çocukların temel renkleri alternatif öğrenme araçlarıyla keşfedeceği bu atölye, sergi alanında renk avı ile başlayacak. Ardından, renkler eğlenceli bir boyama tekniği ile çocukların ellerinde bir araya gelecek. Türkiye’nin ilk kadın ressamlarından Fahrünnisa Zeid’in ‘Mevleviler’ isimli eserinden ilhamla, kelimelere ihtiyaç duymadan kendini anlatan, hareket eden renkli bir oyuncağa dönüşecek. 27 Nisan Cumartesi saat 11.00 Yaş Aralığı: 3-5 yaş (Bir yetişkin eşliğinde gerçekleşecek) Şehirde kutlama var Bu atölyede önce Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nin koleksiyonunda yer alan Fikret Mualla, Fahir Aksoy gibi sanatçıların şehir hayatını konu alan resimleri çocuklarla birlikte incelenecek; ardından çocuklar, mukavva şablonları şekillendirip boyayarak, yaşadığı mahallede kendi hayal ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamasını üç boyutlu bir üretici çalışmaya dönüştürecek. Atölyenin sonunda çocukların ürettiği tüm mahalleler bir araya getirilerek kocaman, rengarenk bir bayram kutlamasına dönüştürülecek. 27 Nisan Cumartesi saat 15.00 Yaş Aralığı: 6-9 yaş Suluboya Atölyesi: İstanbul’un Bahar Çiçekleri Bu atölyede genç katılımcılar ‘İstanbul’un Çiçekleri’ teması altında sergi turu yapacak; ardından renkleri, malzemeleri ve temel suluboya tekniklerini konuşarak atölye alanında kendi çiçeklerini renklendirecek. 28 Nisan Pazar saat 11.00 Yaş Aralığı: 9-12 yaş
Bartın Tarak yerine elbise fırçası kullanıyor Bartın’da 14 metrekare alana sahip dükkanına kurduğu torna tezgahlarında ağacı oyarak şekil veren Devlet Sanatçısı Ali Rıza Vatandaşlar, iş yerinde ise tarak yerine elbise fırçası kullanıyor. Ali Rıza Vatandaşlar saç, bıyık ve kaşlarına ise elbise fırçası ile şekil veriyor Bartın’ın Amasra ilçesinde bulunan 14 metrekare alana sahip dükkanında ağacı oyarak, bardak, tabak, kül tablası, havan ve hediyelik hayvan figürleri gibi çeşitli sanat eserlerine dönüştüren 65 Ali Rıza Vatandaşlar, yaptığı ürünleri ise aynı dükkanda sergileyerek satışa çıkarıyor. Kültür Bakanlı Devlet Sanatçısı unvanı da bulunan Ali Rıza Vatandaşlar, tarak yerine ise elbise fırçası kullanıyor. Ağacı sanat eserlerine dönüştürürken toz ve talaş içerisinde kalan ağaç ustası Vatandaşlar, saç, bıyık ve kaşlarına elbise fırçası ile şekil veriyor. Vatandaşlar, iş yerine her müşteri geldiğinde ise kesme, oyma gibi işlemini yarıda bırakarak hemen fırça ile yüzünü, saç, bıyık ve kaşlarına yapışan talaş ile tozdan temizliyor. Ardından müşterisi ile ilgilenen Vatandaşlar, müşterisini uğurladıktan sonra sanatına devam ediyor. Eserlerinde insan hayatını tehlikeye sokacak vernik gibi kimyasal maddeler kullanmadığı belirten Vatandaşlar, mesleğin en kötü yanının ise sürekli toz ve talaşa maruz kalmak olduğunu kaydetti. Sürekli öksürük ve hapşırma ile karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Vatandaşlar, ’’Bir kaç kez doktora gidip, ciğerlerimin durumuna baktırdım. Çok şükür şimdilik sağlam gözüyor’’ diye konuştu. Tarak yerine elbise fırçası kullanmak zorunda olduğunu anlatan Vatandaşlar, mecbur fırçayı yüzüme süreceğim. Benim gözümde şuan toz var. Gözlük taksan da olmuyor, toz giriyor. Fırçayla temizler, birazdan da yıkarız. Toz gider. Ben fırçayı kolay buldum. Hemen onla tarıyorum. Zaten saç da kalmadı. İllaki gözlerimin altı, kaşlarda, kirpikler toz oluyor. Fırça çıkarır bu tozu ve talaşı. Daha sonra da yıkarsın, geçer gider’’ diye konuştu. Mesleği babasından öğrendiğini belirten Vatandaşlar, babasının 4.5 yılda 3 ayrı mesleği öğrendiğini, kendisinin ise anahtar çekimi, çilingirlik, ağaç oyma, gözlük, çakmak tamiri, gibi 5-6 meslek ve zanaat sahibi olduğunu da kaydetti. Önceden sokakların meslek ve zanaat sahipleri ile dolu olduğunu ama artık insanların kolay para peşinde koştuğunu belirten Devlet Sanatçısı Vatandaşlar, artık çalıştıracak çırak bulamadıklarını kaydederek, mesleklerin önümüzdeki yıllarda unutulabileceğini ifade etti. Kendisinin yaklaşık 8-10 yaşlarında öğrendiği meslek ile yarım asırdan fazla zamandır kendisinin ve ailesinin geçimini sağladığını, çocuklarını okuttuğunu, araba ve evler alabildiğini sözlerine ekledi.