YEREL HABERLER - 30 Mayıs 2017 Salı 11:06

Şeker hastalarının çoğu doktor tavsiyesinden bağımsız oruç tutuyor

A
A
A
Şeker hastalarının çoğu doktor tavsiyesinden bağımsız oruç tutuyor

Başkent Üniversitesi Adana Dr.

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin toplum sağlığını ilgilendiren konularda halkı ilk elden bilgilendirmek amacıyla düzenlediği “Doktoruma Soruyorum” toplantılarının bu ayki konusu, ramazan ayı dolayısıyla “Oruç ve Sağlık” oldu. Katılımcılar, hangi sağlık probleminin oruç tutmaya engel olduğunu, hangi durumlarda oruç tutulabileceğini uzmanlara sordu.


Hastanenin Kışla Yerleşkesi Toplantı Salonu’nda düzenlenen “Doktoruma Soruyorum” etkinliğinde Prof. Dr. Birol Özer, Prof. Dr. Hakan Güllü, Doç. Dr. Rüya Özelsancak, Doç. Dr. Okan Sefa Bakıner ve Diyetisyen H. Eda Bilen vatandaşlardan gelen soruları yanıtladı.



“Ağlıklı bir birey açlığa 72 saat dayanabiliyor”


Toplantının açılışında söz alan Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Birol Özer, kendisinin gastroenterolog olduğunu belirterek, “Mide ve bağırsak hastalıkları oruç tutmayı etkiler mi, etkilemez mi? Burada temel olan, can alıcı bir soru var. Sağlıklı bir insan açlığa ne kadar dayanabilir? Sağlıklı bir birey 72 saat süreyle açlığa dayanabilir. 72 saatten sonrası yaşamla çok bağdaşmaz. Neden 72 saat? Çünkü karaciğerin glikojen depo rezervi, yani gıda rezervi 72 saat dayanıyor” dedi.



“Siroz hastası 6 saatten fazla aç kalamaz”


Kişi siroz hastası ise, karaciğer rezervi azaldığı için bu sürenin 6 saate düştüğünü vurgulayan Özer, “Yani bunun kritik anlamdaki cevabı şu, bir hasta var. Sirozu var. Karnı su toplamaya başlamış. Zaman zaman yemek borusundan kanamalar geçiriyor. Böyle bir birey 6 saatten uzun süre aç kalamaz. 6 saatten daha uzun süre aç kaldığında ne oluyor? Vücut bu defa kasları yakmaya başlıyor. Yani etini yemeye başlıyor. Hastanın kolları, bacakları erimeye başlıyor, karnı şişiyor. Onun içindir ki bu gruptaki hastalarımıza akşam yatmadan önce de bir şeyler yediriyoruz. 6 saatten daha uzun uyku uyuyorsa o zaman midesinde bir şeyler olmalı ki bu glikojen depolarına katkıda bulunabilsin. Bu en uç örneğimiz. Bu gruptaki hastaların oruç tutmaları kesinlikle bugünkü tıbbi bilgi ile kendilerine zarar verir” diye konuştu.


Soru-cevap bölümünde, diyabetik hastaların oruç tutup tutamayacağı ile ilgili soruyu yanıtlayan Doç. Dr. Okan Sefa Bakıner de bu konuda bazı kriterler bulunduğunu ifade etti. Şekere bağlı şeker düşüklüğü veya ani seker oynamalarıyla ilgili sorunlarla hastaneye başvuranların sayısının ramazan ayında arttığını belirten Bakıner, bu hastaların büyük bir çoğunluğunun doktor tavsiyesinden bağımsız olarak oruç tuttuğunu ifade etti.



“Oruçtan en az 1 ay önce hekime danışılmalı”


Oruç tuttuğu zaman hayatı riske giren hastalarla riske girmeyen hastaların birbirinden ayrılması gerektiğini kaydeden Bakıner, “Bu hastalarda oruç ayından önce tedavi düzenlemelerini, ritimlerini ayarlayalım ve ramazan ayını en azından güvenli geçirsinler. Oruç tutarken problem yaşamasınlar. Oruca, ramazan ayı gelmeden en azından 1 ay öncesinden hekime danışarak, gerekli önlemleri alarak başlanmalıdır. Yüksek riskli grupların oruç tutması sağlık açısından risklidir” ifadelerini kullandı.


Doç. Dr. Okan Sefa Bakıner, bir troid hastasının sorusu üzerine ise şunları söyledi:


“Biz troid hastalarında şunu öneriyoruz. Sahura kalktınız, sahur yapmadan yarım saat öncesinden ilaçlarınızı alarak orucunuzu tutabilirsiniz. Troid hastalığı oruç tutmaya engel bir hastalık değildir.”



“Sahura mutlaka kalkılmalı”


Diyetisyen H. Eda Bilen ise ramazan ayında beslenmede nelere dikkat edilmesi gerektiğiyle ilgili soru üzerine şu yanıtı verdi:


“Diyabet olarak değil, genel olarak bahsedeyim. Genelde biz hastalarımızın sahura kalkmasını istiyoruz. Çünkü iftardan sonra yapılan bir atıştırmalıktan sonra oruç tutmaya kalkarsak aç kalacağımız süre çok daha uzuyor. Hastaların mümkün mertebe en geç saatte sahura kalkmaları bizim için önemli. İftarımızı zaten yapıyoruz. Şekeri çok hızlı yükseltmeyecek; pirinç, patates ağırlıklı bir iftar yapmalarını istemeyiz. Oruç açtıktan sonra da meyvemizi yiyelim. Ancak yemeğin hemen ardından değil 1 saat sonra yemek daha sağlıklı olur.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Yönetmelik Resmi Gazete’de Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlandı. Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik ile birlikte cemevlerinin aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden ödenmesinde uygulanacak usul ve esasları belirlendi. Yönetmelik, 14.03.2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun ek 6’ncı maddesi ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 292/A maddesine dayanılarak hazırlandı. Yönetmeliğe göre cemevi, il müdürlüğüne Alevilerin ve Bektaşilerin cem erkanı yürüttükleri meydan adlı bölüm başta olmak üzere; kurban kesim yeri, aşevi, morg, gasilhane, görevli odası, taziye salonu ve diğer bölümlerden oluşan Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından tespiti yapılan cemevlerinin aydınlatma giderlerinin ödenmesi için yazılı talepte bulunacak. Cemevinin aydınlatma amaçlı enerji tüketimi ile diğer amaçlara yönelik enerji tüketiminin sayaç tefriki yapılmak suretiyle ayrılması zorunlu olacak. Sayaç tefrik işlemlerinin kontrolü cemevinin unsurları dikkate alınarak il müdürlüğünün teknik personeli tarafından yapılacak. Yönetmelikte aranan koşulların sağlandığı tespit edilen cemevlerinin aydınlatma giderinin fatura ibrazına bağlı olarak ödeneceği il müdürlüğünce cemevine bildirilecek. Aydınlatma gideri ödenen cemevleri İl Kültür Turizm Müdürlüğü tarafından her yıl yerinde kontrol edilecek. Cemevi dışında kaldığı tespit edilen ticari amaçla kullanılan bölümlerin aydınlatma giderleri Bakanlık bütçesinden karşılanmayacak ve hükümlere uyulmaması halinde ödenmesi gereken faiz, gecikme faizi, gecikme zammı, kesme-bağlama bedeli gibi her türlü bedel abone tarafından ödenecek. Bu bedellerden Başkanlık sorumlu olmayacak. Yapılan kontroller neticesinde fazla ödenen tutarın tespit edilmesi halinde fazla ödenen tutar, il müdürlüğünce yapılan ödeme tarihinden geri ödeme tarihine kadar geçen süre için 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı dikkate alınarak hesaplanan faiz uygulanarak geri alınacak.
Ankara Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararları Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararlarına göre Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda açık bulunan Vergi Başmüfettişliklerine Furkan Fırat, Erhan Yaşaran, Hatice Senger Erdoğan, Levent Emre, Bayram Gülçiçek, Barış Gürsoy, Volkan Nurdağ ve Halime Eda Tandoğan atandı. Bakanlıkta açık bulunan Vergi Müfettişliklerine ise Sevil Toprak, Osman Neşet Tandoğan, Erol Cihan Dersinlioğlu ve yapılan yeterlilik sınavda başarı gösteren Vergi Müfettiş Yardımcıları Murat Dönmez, Güler Çelik, Harun Yartaş ve İbrahim Ayyıldız atandı. Atamalar 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3’üncü maddeleri ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 37’nci maddesi gereğince gerçekleştirildi. Tarım ve Orman Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliklere ise 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Müfettişler Caner Atasever, Mahmut Kaynar ve Songül Afşar atandı. Tarım ve Orman Bakanlığında ayrıca 5’inci Bölge Müdürü Şahin Çılgın görevden alındı. Kültür ve Turizm Bakanlığında ise açık olan Başmüfettişliklere 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Müfettişler Ercan Sarı, Atilla Özkan, Mustafa Yavuz Ülküm, Birol Baha Bağ, Burak Büyükkuzukıran, Fatih Tuna Tunasoylu, Enes Keten ve Emre İlhan atandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Tanır ise görevden alındı. Karar ile birlikte 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında açık bulunan İş Müfettişliğine Yasin Zengin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliğe Müfettiş Eşref İmamoğlu atandı. Karara göre 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2’nci maddesi gereğince Milli Eğitim Bakanlığı Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürü Züleyha Aydoğan ve Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü Trabzon Bölge Müdürü Enver Uzun ise görevden alındı.
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.