YEREL HABERLER - 23 Şubat 2017 Perşembe 10:09

Milletvekili Boynukara ‘işkence’ iddialarıyla ilgili konuştu

A
A
A
Milletvekili Boynukara ‘işkence’ iddialarıyla ilgili konuştu

AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, HDP’nin tutuklama ve tutukluluk sürecinde işkence yapıldığı ile ilgili önerisiyle ilgili konuştu.
TBMM’ye verilen önerge ile ilgili konuşan AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, yargısal süreç ile ilgili yanlış bilgilerin servis edildiğini, yanlış tartışmaların yürütüldüğünü vurguladı.
Adnan Boynukara, “En kolay yapılan eleştiri, yargı ile yürütme arasında ilişki olduğuna ilişkin ifadelerdir. Bunun doğru olduğunu ve bilgiye dayandığını söylemek mümkün değil. Bunlar siyasi değerlendirmelerdir. Hatta buna ilişkin konuşma yapanların konuşma içeriklerine baktığımızda, konuşma bütünlüğü içinde dahi birbirini tekzip eden ifadelerin olduğunu görürsünüz. Soyut bir suçlama. Bu nedenle de hukuki değerlendirme olarak bakmak mümkün değil. Tutukluluk, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını yakından ilgilendirmesi nedeniyle hassas olunması gereken, üzerinde dikkatlice davranılması gereken bir koruma tedbiridir. Tutuklama nedenleri objektif olarak var olsa dahi, tutukluluk süresi, tutukluluk gibi konular önemle takip edilmelidir. Tutukluluğun zorlaştırılmasına ilişkin düzenlemeleri AK Parti hükümetleri meclise getirdi ve yasallaştırdı. Başta ifade ettiğim siyasi ve siyaset suçlamalarının doğru olmadığını anlamak için bu konudaki bazı düzenlemeleri hatırlamakta fayda var. Bu ülkede adalet bakanları 2005 yılına kadar cumhuriyet savcılarına talimat verme yetkisine sahipti. Bu düzenlemeyi Meclis 2005 yılında AK Parti’nin önerisi üzerine kaldırdı. Uygulayıcıların, yargıçların tutuklama konusunda daha özenli olmaları için tutuklama kararlarının somut gerekçelere dayandırılmasına ilişkin yasal düzenlemeler yapıldı. Adli kontrol uygulamasının kapsamı genişletildi. Adli kontrol tedbirlerinin uygulanması bakımından süre sınırı kaldırıldı. Yani, tutuklama sebepleri varsa dahi hakim isterse adli kontrol tedbirleriyle kişiyi tutuksuz yargılayabilir. Bu ve benzeri düzenlemeleri dikkate aldığımızda, hükümetin tutuksuz yargılama konusunda üzerine düşeni yaptığı açıkça görülür. Dolayısıyla, bunun dışındaki değerlendirmelerin tümü yargının işidir. Siyaset kurumu gerekli düzenlemeleri yapar, yargı da yapılan düzenlemeler doğrultusunda uygulama süreçlerini takip eder. Yargının yaptığı faaliyetlerden hareketle siyaset kurumunu eleştirmek doğru değildir” dedi.
Boynukara konuşmasının devamında, “Önergede gözaltı sürecinde kötü muamelelerin ve işkencenin olduğu da iddia edilmektedir. Buna ilişkin somut şikayetler varsa bunları takip etmek hepimizin görevidir. Meclis İnsan Hakları Komisyonu bu tür çalışmaları yapıyor. Bunun dışında olan ne tür bir işkence söz konusuysa onu yargıya taşımak gerekir. Yargıya taşımadan, sadece siyasi bir malzeme olarak kullanmak isteniyorsa o farklıdır. Farklı ve kirli bir amaç var demektir. Bu doğru değil. Hepiniz hatırlarsınız, bundan birkaç gün önce, Ahmet Türk’le ilgili bir fotoğraf yayınlanmıştı. O fotoğraf üzerinden ciddi bir algı yürütüldü, Ahmet Türk’e yapılan muameleyle ilgili değerlendirmelerde bulunuldu. Ancak bunun doğru olmadığını Ahmet Türk kendisi ifade etti. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek açısından bu örneği hatırlatmak istedim. Asıl olan, doğru bilgiler üzerinden gerekli süreçleri işletmektir. Eğer birileri keyfi olarak kötü muamelede bulunuyorsa, yanlış işlerin içindeyse yapılması gereken şey yasal süreçleri işletmektir. Kime karşı yapılırsa yapılsın, bize düşen kötü muameleyle mücadele etmektir. Bu konuda bizim en ufak bir kaygımız, tereddüdümüz, çekincemiz yok. Devletin görevi yasayla, hukukla belirlenmiştir. Yargının yapacakları bellidir, siyasetin yapacağı bellidir. Uygulayıcılar ve kolluk, kendisine çizilen sınırların dışına çıkıyorsa ilgili kurumların onları sınırlara çekme mecburiyeti vardır. Bunun için de bilmek sahibi olmak gerekir. Gayet açık yüreklilikle söylüyorum. Kime karşı yapılırsa yapılsın, kim yaparsa yapsın, yanlış uygulama, hukuksuz uygulama veya işkence söz konusuysa gündeme getirelim, hep birlikte takip edelim. Ama somut bilgiler, somut veriler ve somut bir biçimde ortaya koyalım. Yoksa soyut ve algı oluşturmaya ilişkin ifadelerle ve suçlamalarla hiçbir yere gidemeyiz” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.