KÜLTÜR SANAT - 24 Ocak 2018 Çarşamba 12:09

20 yıllık eskici yakın tarihe ışık tutuyor

A
A
A
20 yıllık eskici yakın tarihe ışık tutuyor

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde 20 yıldır eskicilik yapan Ahmet Ünsal, dükkanındaki yaklaşık bin 200’ün üzerinde eski eser ile yakın tarihe ışık tutuyor.

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde 20 yıldır eskicilik yapan Ahmet Ünsal, dükkanındaki yaklaşık bin 200’ün üzerinde eski eser ile yakın tarihe ışık tutuyor.


Hisar mahallesindeki Ahmet Ünsal adeta bir tarihi eser koleksiyoncusu. Yakın tarihe ışık tutan Ünsal, "20 yıldır eskicilik yapmaktayım 1900’lü yılların başından günümüze kadar gelen bakır, çini, kilim , el dokuması, etnografik eşya yakın dönemimize ışık tutan kitap ve her türlü objeyi, malzemeyi toplayarak bunları sevenlerine, meraklılarına ulaştırmaktayım . Türkiye’nin her yerine malzeme göndermekteyim ve almaktayım. Sandıklı’da bakırcılığın tarihi 1800’lü yıllara dayanmaktadır. Meşhur kuşlu Sandıklı güğümleri gelinlerin çeyizlerinde eski dönemlerde mutlaka var idi. Türk ustalar bakırcılığı Ermeni ve Rum ustalardan öğrenmişlerdir. Afyon güğümü ile Sandıklı güğümü farklıdır. Sandıklı güğümü daha boyludur birde bunların ocak güğümü dediğimiz modeli vardır. Ayrıca elimde 150 yıllık ibrikler vardır. Bunlar kesinlikle antika değildir, yakın tarihimize ışık tutan eski ev eşyalardır" dedi.


Ünsal’ın eskici dükkanı aman zaman ziyaretçilerini ağırlarken tarihi eserleri görenler hayranlık duyuyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin Teknoloji çağında gün geçtikçe okuma oranı düşüyor Mardin’de öğrenciler, teknoloji çağında okuma oranının düştüğünü dile getirdiler. Mardin’de kütüphanelerde ders çalışan öğrenciler, okuma alışkanlıklarının her geçen gün düştüğünü söyledi. Okuma alışkanlığının ailede başlaması gerektiğine dikkat çeken Okan Hakan, "Kitap okumaya küçük yaşta başlanmalıdır. Ailenin vermesi gereken bir alışkanlık olması gerekiyor. Yaşa göre okunacak kitap değişir. Kitap okuma konuşma, diksiyon için çok yararlıdır. İlk başta aile, daha sonra okulda bununla ilgili bilgi verilmelidir. Teknolojiye göre kitap tercih edilmesi daha faydalı diye düşünüyorum" dedi. Okuma oranlarının düşmesini teknolojinin gelişmesine bağlayan Fahriye Kübra Teken ise, her türlü bilgiye internet yolu ile erişim sağladıklarını söyledi. Teken, "Her türlü bilgiye oradan ulaşmaya sahip olduk. İnsanlar teknolojiyi daha kolay bulduğu için oraya yöneliyor ama bence okumanın tadı daha farklı. Bu alışkanlığı pandemi döneminde edindim. O zamandan beri düzenli okumaya gayret ediyorum. Ayda üç kitap bitirmeye çalışıyorum. Okumadan önce olaylara daha düz bakıyordum. Kitap okuma alışkanlığı edindikten sonra insanlarla empati kurabildiğimi, hayata daha farklı baktığımı, duygusal ve manevi açıdan daha çok geliştiğimi fark ettim. Kitap okumak insanın bakış açısını genişletiyor. Kitap okumaya başlayan bir daha bırakamayacak. Çünkü kendi içinize çekiliyorsunuz ve bir nevi o karakterlerin hayatında yaşıyorsunuz. Sizin tanıdığınız insanlar gibi oluyorlar. Tanıştığınız her insan, giriştiğiniz her işte daha farklı bakmayı öğrendiğiniz için size bu tarz bir katkıda bulunuyor. Aynı zamanda Türkçemi geliştirmeme de katkısı oldu. Kitap okuyacak herkes bu şekilde faydalanabilir" diye konuştu.