EKONOMİ - 25 Ocak 2016 Pazartesi 16:52

Afyonkarahisar Defterdarı Yaşar Kısa'dan 2015 Yılı Değerlendirmesi:

A
A
A
Afyonkarahisar Defterdarı Yaşar Kısa'dan 2015 Yılı Değerlendirmesi:

Afyonkarahisar Defterdarı Yaşar Kısa, 2015 yılı ile ilgili yaptığı değerlendirmede “2015 yılında ilimizde merkezi yönetim bütçe gelirleri tahakkuku 1 milyar 272 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Ayrıca 2015 yılında devlet Afyonkarahisar’da 100 lira harcarken ancak 45 lirasını geri tahsil etmiştir” dedi.
Defterdar Kısa, kentin 2015 yılı merkezi yönetim bütçe gelir ve gider gerçekleşmeleri hakkında bir açıklama yaptı. Defterdar Kısa, açıklamasında 2015 yılının Defterdarlık faaliyetleri açısından verimli bir yıl olduğunu, merkezi yönetim bütçe gelirlerinde rekor kırıldığını ve gelirlerin 2015 yılında 3 kat arttığını belirtti. 2015 yılında kentte merkezi yönetim bütçe gelirlerinin yüzde 16,7 oranında artarken harcamaların ise yüzde 12 oranında arttığını, gelirlerin giderleri karşılama oranının ise 45 olarak gerçekleştiğini, tahsilat oranının da ise yüzde 60 olduğunu kaydeden Defterdar Kısa, şunları belirtti:
“2014 yılında ilimizde merkezi yönetim bütçe gelirleri tahakkuku 1 milyar 77 milyon TL’yken, 2015 yılında bu rakam 1 milyar 272 milyon TL’ye çıkarak tahakkuk artışımız 18 olmuştur. 2015 yılı tahsilatımız 759 milyon 850 bin TL olarak gerçekleşmiştir. Tahsilat artışımız oran olarak yüzde 16,7’dir. Tahsilat artışımızdaki bu yükseliş gelirlerin giderleri karşılama oranını 2 puan artırarak yüzde 43’ten, yüzde 45’e yükseltmiştir. Afyonkarahisar’da 2015 yılında merkezi yönetim bütçe gelirlerinin merkezi yönetim bütçe harcamalarını karşılama oranı yüzde 45 olarak gerçekleşmiştir. 2015 yılında devlet Afyonkarahisar’da 100 lira harcarken ancak 45 lirasını geri tahsil etmiştir. 2015 yılında Afyonkarahisar’da merkezi yönetim 941 milyon 23 bin TL açık vermiştir. Yani 2015 yılında devletimiz Afyonkarahisar’da 1 milyar 700 bin TL harcama yaparken 759 milyon 850 bin TL gelir tahsil etmiş, 941 milyon 23 bin TL fazladan harcama yapmıştır.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.