GENEL - 23 Ocak 2017 Pazartesi 10:51

(özel haber) FETÖ’nün hasta çocuğun yardım parasına göz diktiği iddiası

A
A
A
(özel haber) FETÖ’nün hasta çocuğun yardım parasına göz diktiği iddiası

Afyonkarahisar’da kalbi delik olan 1 yaşındaki oğlu için FETÖ soruşturması kapsamında kapatılan Kimse Yok Mu Derneği aracılığı ile yardım kampanyası başlatıldığını, ancak kampanyada toplanan paralarını kendilerine verilmeyip örgüte aktarıldığını öne süren anne Latife Taşköprü, “Çocuğumun bu FETÖ’cüler parasını yediğinden dolayı zehir zıkkım olsun diyorum” dedi.
2013 yılında doğuştan kalbi delik olan ve o zaman henüz 10 aylık olan Ömer Rüzgar isimli çocuklarının sağlığına kavuşması için Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında kapatılan Kimse Yok Mu Derneğine başvurduklarını ifade eden anne Latife Taşköprü, derneğin çocukları için topladıkları yardım paralarını örgüte aktardıklarını öne sürdü. Eşi Kemal Taşköprü’nün belinden olduğu ameliyat nedeniyle yüzde 93 engelli ve yatalak olduğunu aktaran Taşköprü FETÖ’nün kendilerini mağdur ettiğini belirtti. O dönemde çocuklarının sağlığı için derneğe başvurduklarını vurgulayan anne Taşköprü sonrasında yaşanan süreci ise şöyle anlattı:
“O zaman zor durumdaydık aynı bu şekilde. Kimse Yok Mu? Derneğine gittim yardım istemek için. Oradan bana bir form verdiler doldurup verdim. Onlar da bana 15 gün sonra telefon ettiler ‘gel sana koli vereceğiz’ diye. Ben de gittim kolimi aldım, arkasından kıyafet verdiler. 3-4 ay sonra tekrardan koli ile kışlık elbise verdiler. Çocuğumun kalbi delikti, çocuğumun raporlarını götürdüm onlara izah ettim. Mustafa Çobanoğlu bana ‘10-15 dakika burada bekler misin?’ dedi, ben de beklerim dedim. O bir telefon görüşmesi yaptı sonra bir gazeteci kız geldi benimle röportaj yapmak için ‘size yardım toplayacağız, durumunuz kötü olduğu için en azından bir destek olur’ dediler. Biz de tamam deyip röportaj yaptık çocuğumla birlikte. Bu röportaj yapılıp gazeteye çıktıktan sonra gazeteci bana ‘ablacığım sen Bank Asya’dan gidip hesap açtıracaksın, tekrar biz Kimse Yok Mu? Derneğine hesap açtıracağız, derneğe yatacak paraları biz de sizin hesabınıza aktaracağız’ dediler.”

“Yardım paralarını hiçbir şekilde görmedik”
Ömer Rüzgar için dernek aracılığı 29 Mayıs 2015 tarihinde yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredilen Bank Asya’da yardım toplanması için hesaplar açıldığını vurgulayan anne Taşköprü, kendisi için açılan hesabın banka cüzdanını göstererek, dernekten toplanan yardımlardan hiçbir şekilde hesaplarına aktarım yapılmadığını iddia etti. Taşköprü, “Hesapları Mustafa Çobanoğlu açtırdı. Bana ‘gidip Bank Asya’ya hesap açtıracaksın çocuğuna toplanan paraları biz oraya yatıracağız, ilk önce biz açtıracağız hesabı ondan sonra sizin hesaba yatıracağız’ dediler. Ama biz hesabı açtırdık hiçbir şekilde bize yatmadı. Kendilerine sorduğumuzda bize bütün büyük iş adamlarından yardım toplandığını söyledi, ama biz bu yardımlarım hiç birini göremedik. İnternet ve gazetelere demeçler vermişler ‘bütün iş adamlarından yardım toplanıyor’ diye. Ben gidip sorduğum zaman bunlar bana hiçbir yardım toplanmadığını söylediler. Sorduğumuzda da bize sade iki öğrencinin 190 TL bir yardım yaptıklarını söylediler. Yardım paralarını hiçbir şekilde görmedik, 190 TL para aldık biz oradan” diye konuştu.

“15 Temmuz’da bunları benim ülkeme yapanlar, çocuğuma da bu şekilde yapmıştır”
15 Temmuz darbe girişiminin ardından ortaya çıkan hainlere Kimse Yok Mu Derneği’nin de alet olduğunu gördükten sonra çocuğu için toplanan yardım paralarının kendilerine verilmeyip örgüte aktarıldığı yönünde şüphelerinin iyice arttığını dile getiren Taşköprü, “Benim çocuğuma toplanan paralar büyük bir ihtimalle FETÖ’ye gitti. Ben çocuğumun hakkını arıyorum. Çocuğuma yapılan yardımların ortaya çıkmasını istiyorum. Bize dediler ki, ‘yardım toplanıyor’ ama bize hiçbir şekilde yardım yapmadıkları için ve bunlarda FETÖ’cü çıktığı için ben çocuğumun hakkını arıyorum. 15 Temmuz’da bunları benim ülkeme yapanlar, benim çocuğuma da bu şekilde yapmış olabilirler çocuğumun yardım paralarını çaldıklarını düşünüyorum. Hiçbir şekilde para yatmadı. Benim 10 aylık çocuğumun kalbi delikken bir hastalığı vardı halen devam ediyor. Ömer Rüzgar isimli çocuğumun bu FETÖ’cüler parasını yediğinden dolayı zehir zıkkım olsun diyorum. Devletimizden de yardım bekliyorum. Bir şekilde bunların araştırılmasını istiyorum, dava açılmasını istiyorum” dedi.

Derneğin 30 Aralık 2013’te yaptığı basın açıklaması her şeyi doğrular nitelikte
30 Aralık 2013 Kimse Yok Mu Derneği Afyonkarahisar Şube Müdürü Mustafa Çobanoğlu ise kentteki yerel ve ulusal medya kuruluşlarına gönderdiği basın açıklamasının ise annenin iddialarını adeta doğrular nitelikte. Çobanoğlu,o dönemde yaptığı açıklamada, “Ailemiz daha önceden de derneğimize kayıtlı ve yardım alan ailelerin arasındaydı. Ailenin sağlık ve tüm giderlerini karşılamak için biz de çalışma başlatmıştık. Ama bebeğimizin sağlık giderleri fazla olmasından dolayı yetiştiremiyorduk. Ömer Rüzgar bebek ile ilgili basında çıkan haberlerin ardından adeta yardımseverlerimiz seferber oldu. Biz ailemizin adına bir banka hesabı açacağız ve gelen yardımları makbuzlar karşılığında ailemize vereceğiz. İnşallah gelen yardımlar ile Ömer Rüzgar bebeğimiz hayata daha fazla bağlanacak” demişti.

Çocuğun tedavisi devam ediyor
Öte yandan, kendisi için toplanan yardım paralarının FETÖ’ye aktarıldığı iddia edilen Ömer Rüzgar ise şu an da 4 yaşında. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından aylık 470 TL’lik engelli maaşı bağlanan küçük çocuğun tedavisinin aralıklarla devam ettiği öğrenilirken, doktorların 7 yaşından sonra ameliyat olabileceğini söyledikleri minik çocuğun sağlığına kavuşabileceği kaydedildi. Babası Kemal Taaşköprü’nün belinden olduğu ameliyat nedeniyle yüzde 93 engelli ve yatalak olan küçük çocuk şimdi sağlığına kavuşacağı günü bekliyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu: T8X Türkiye’nin otomobili TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu. TOGG CEO’su Gürcan Karakaş, sedan modelinin ardından yeni B-SUV modeli T8X için çalışmaların başladığını söyledi. Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, Karakaş, 2021 yılı Mayıs ayında TOGG Europe GmbH’yı kurduklarını hatırlatarak, “2024 sonu itibarıyla Avrupa’da yavaş yavaş yer almak üzere faaliyetlerimize devam ediyoruz. T10X’in Avrupa’daki ön satışlarına bu sene sonunda başlayıp, 2025 takviminde teslimata başlamak hedefindeyiz. Yurt dışı stratejimiz pazar dinamiklerine uygun şekilde güncelleniyor. İskandinav ülkelerinden başlamak niyetindeydik. Bu planımızı güncelledik. Çünkü sektör çok hızlı gelişiyor ve Çinli markalar çok hızlı bir şekilde her yere yayılıyor. Dolayısıyla özellikle Avrupa’nın en büyük pazarı olan Almanya, Fransa, İtalya üçgeni tamamıyla dolmadan biz daha yolun başındayken o pazarlarda var olma kararı aldık” dedi. 2023 hedefi 18 saatte satıldı Karakaş, ilk modeli satışa sunduklarında rekor bir talep gördüklerini ifade ederek, “18 saatte 2023 yılındaki üretmeyi planladığımız bütün araçları sattık. İlk 8 saatte 2022 yılında satılan tüm elektrikli otomobillerin sayısından daha fazlasını satıldı. Siparişlerin yüzde 80’den fazlası en donanımlı versiyon için geldi ve biz 2023 Nisan ayından yılın sonuna dek ilk 20 binin teslimatını yaptık. Dünyada, Avrupa’da, Amerika’da, Çinli şirketler arasında, ilk üretim yılında 20 bin adet üretmiş ve satmış başka bir şirket bildiğimiz kadarıyla yok. O açıdan hem ülkemiz için hem de hepimiz için iyi bir başarı, iyi bir başlangıç daha doğrusu. Bundan sonra da arkasını getirmek için de gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu. Karakaş, açıklamasında, bu başarının yeni modellerle devam edeceğini belirterek ikinci ve üçüncü modeller hakkında ön bilgi verdi. Ocak ayında T10F’yi sergilediklerini dile getiren Karakaş, “Sergilemeden bir sene önce bu modelin çalışmalarını yaptık. Şimdi aynı şekilde T10F’nin sonrasının da çalışmalarını yapıyoruz. Şimdi sırada B segmentindeki SUV modelimizin çalışması var. Seneye bu vakitler T10F’nin satışları başladıktan bir müddet sonra da T8X’i de göstermeye hazır hâle gelebiliriz” ifadelerini kullandı.
Bayburt Sağlık çalışanları ’Kırım-Kongo Kanamalı Ateş’ hastalığına karşı vatandaşları bilgilendirdi Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi enfeksiyonuna karşı Bayburt Devlet Hastanesi girişinde stant açılarak, vatandaşlar konuyla alakalı bilgilendirildi. Hastalığın belirtilerinden ve tedavisinden bahseden sağlık personelleri broşürler dağıtarak, hasta ve hasta yakınlarına bilgilendirme faaliyetinde bulundular. Keneler tarafından taşınan ve keneyle temas halinde vücutta ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi belirti gösteren, müdahale edilmediği takdirde ölümlere neden olabilen bir tür enfeksiyon hastalığı olan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi(KKKA) enfeksiyonuna farkındalık oluşturmak için Bayburt Devlet Hastanesi poliklinik girişinde stant açıldı. Hasta ve hasta yakınlarına broşür dağıtılarak konu hakkında bilgilendirme yapıldı. KKKA enfeksiyonundan korunmak için yapılması gerekenleri hastaneye başvuran vatandaşlara anlatan sağlıkçılar tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi yerlerde vücudu kapatacak şekilde giyilmesi gerektiğini hatırlattılar. Vücuda tutunan kenelerin kesinlikle çıplak el ile koparılmaması, tutunduğu yerden çıkarılmadan hemen sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini söyleyen sağlık personelleri, olası belirtilerden bahsettiler. ’Keneyi hafife almayın, tedbiri elden bırakmayın’ hatırlatmalarıyla sık sık uyarılarda bulunan sağlık çalışanları vatandaşların sorularını da yanıtlamayı ihmal etmediler.
Erzurum Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, Üniversite sanayi iş birliği için buluştu Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ve Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, üniversite sanayi iş birlikleri kapsamında fikir alışverişinde bulunmak amacıyla bir araya geldi. Erzurum’da kurulması planlanan ileri teknoloji fabrikalar için istişarede bulunmak üzere ETÜ’yü ziyaret eden Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, bölge ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak için yüksek katma değerli ileri üretim teknolojileri ve nanoteknoloji tabanlı aygıtların yer aldığı ETÜ Yüksek Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde (YÜTAM) incelemelerde bulundu. Fotonik teknolojilerin ve güneş pillerin üretimi için kullanılan 1000 sınıfı temiz odalar hakkında Başkan Sekmen’e bilgi veren Rektör Çakmak daha sonra konuğuna Eklemeli Üretim Laboratuvarlarını gezdirerek burada lazer ergitme cihazıyla üretimi yapılan materyalleri tanıttı. Erzurum’un ikliminin mikro ve nano boyuttaki fotonik aygıtların üretilmesi için son derece uygun olduğunu ifade eden Rektör Çakmak: “YÜTAM’da son derece gelişmiş alt yapı ve laboratuvar imkanlarımız bulunuyor. Burada bilimsel araştırmaların yanı sıra üretimini yaptığımız çeşitli malzemeler var. Önümüzdeki süreçte Ar Ge’sinin üniversitemizde üretiminin ise şehrimizde yapıldığı ileri teknoloji fabrikaların kurulması bizleri ziyadesiyle memnun edecek. ETÜ olarak ülkemize değer katan yerli ve milli teknolojilerin bir parçası olmak için çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Bu merkez milletimizin ve devletimizin parasıyla kuruldu. Bu bilinçle kapılarımızı tüm paydaşlarımıza sonuna kadar açmış bulunuyoruz. Şehrimizde kısa sürede ileri teknoloji fabrikaların kurulması için iş birliğine her daim hazır olduğumuzu belirterek EBB Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e girişimlerinden ötürü teşekkür ediyorum. Misafirperverliğinden ötürü Rektör Çakmak’a teşekkür eden Başkan Sekmen ise ETÜ’nün Erzurum ve bölgesi için çok önemli bir değer olduğunu belirterek: “YÜTAM’da yapılan çalışmalar ve sahip olduğu imkanlar şehrimiz ve ülkemiz için son derece kıymetli. Rektör hocamız bizlere çok değerli bilgiler verdi. Kendisine ve ekibine bir kez daha teşekkür ediyor ve çalışmalarında başarılar diliyorum” diye konuştu.