EKONOMİ - 31 Temmuz 2017 Pazartesi 14:47

(Özel Haber) Kurban Bayramı öncesi fiyat artışı iddiaları

A
A
A
(Özel Haber) Kurban Bayramı öncesi fiyat artışı iddiaları

Afyonkarahisar Kasaplar ve Sucukçular Odası Başkanı İbrahim Yörük, yaklaşan Kurban Bayramı ile ilgili olarak, “Kurban döneminde fiyatların yüksek seyretmeyeceğini, hayvan sayısının yeterli olacağını düşünüyorum.

Afyonkarahisar Kasaplar ve Sucukçular Odası Başkanı İbrahim Yörük, yaklaşan Kurban Bayramı ile ilgili olarak, “Kurban döneminde fiyatların yüksek seyretmeyeceğini, hayvan sayısının yeterli olacağını düşünüyorum. Düve kesimi ile ilgili yapılan manipülasyonların ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın idaresinde düzeltileceğini umuyorum” dedi.


Kurban Bayramı ve kurbanlık fiyatları üzerine İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Başkan Yörük, Afyonkarahisar’ın Türkiye et sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu hatırlattı. Fiyatlar ile birlikte kurbanlıkların nasıl seçilmesi konusuna da değinen Başkan Yörük, özellikle sağlıklı ve fiziki görünümü yerinde olan hayvanların kurban olarak seçilmesinin çok önemli olduğunu vurguladı. Başkan Yörük, “Kurbanlıkların fiziki görünüşlerinde olumsuzluk ve anormallik bulunmaması gerekir. Ağız ve burun kısımlarında salya, yara, akıntı, vücutta geniş yara, şişlik ve ödem bulunan hayvanların satın alınmamalıdır. Hayvanın kulak ve kuyruk gibi organlarında eksiklik olmaması gerekmektedir. Büyükbaş hayvanların en az 2 yaşı, küçükbaşların ise en az yetişkin boyuna gelmiş olmalarının bilinmesi gerekmektedir. Ayrıca Kanunlar gereği küpeli ve pasaportlu, yasal yollardan nakil edilmiş hayvanların satın alınması önemlidir” diye konuştu.



Kurbanlık fiyatları üzerinden 15 Temmuz göndermesi


Açıklamasında daha sonra gündemdeki sıcaklığını koruyan kurbanlık fiyatlarına değinen Başkan Yörük, her yıl olduğu gibi bu yılki Kurban Bayramı’nda da fiyatlar ile ilgili mutlaka birtakım tezgahlar kuranların olacağını kaydetti. Fiyatlarda yapılan spekülasyonlar üzerinden 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşatılmak istenen ekonomik buhranlara gönderme yapan Başkan Yörük şunları söyledi:


“Piyasa kendi içerisinde denge bulacaktır. Ülkemizin hayvan varlığının yetersiz olduğu yönünde açıklama yapanlar, ortalığı karıştırıp kazançlarını arttırmaya çalışan stokçular ve fırsatçılardır. Bu hususta Ülkemizin 15 Temmuz sonrası geçirdiği süreci önemle incelemek gerekmektedir zira verilen savaş her alanda devam etmektedir. Bu tür olumsuz tablolar çizerek toplumu dizayn etmeye çalışanlar tıpkı 15 Temmuzda olduğu gibi her alanda her dönem karşılarında bizleri bulacaktır. Sene içerisinde kesilmesi planlanan hayvan sayımız Türkiye ihtiyacı için yeterlidir. Hayvan sayımızda bir eksiklik olmadığını düşünüyoruz. Piyasadaki bazı aktörlerin fiyatı manipüle ederek rakamları arttırmaya çalıştıklarının farkındayız. Ancak buna rağmen kurbanlığın fiyatının piyasa içerisinde kendi değerini bulacağına inanıyoruz.”



“Açıklamanın bayrama 2 ay kala yapılması doğru değil”


Eski Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in dişi kurbanlık kesimi açıklamalarını da hatırlatan Başkan Yörük, bu tür açıklamalarının bayrama sadece 2 ay kala yapılmış olmasını da uygun bulmadığını dile getirdi. Başkan Yörük, “Bu tür stratejik hamlelerin, zamanlamasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Tüm dünyada ve ülkemizde perde arkasında ekonomik anlamda bir savaş mevcut. Bu savaşta yapılacak manevranın tam zamanında yapılması önemli bir etkendir. Doğru hamle yanlış zamanda yapılır ise sonuç vermez. Erken yapılan bir manevranın geç yapılan bir manevrayla aynı sonucu vererek fiyasko ile sonuçlanması tarihten de alabileceğimiz bir derstir. Dolayısıyla düve kesimi ile ilgili açıklamanın bu kurban bayramına 2 ay kala değil en azından bir yıl önce konuyla ilgili kişilere bildirilmesi gerekmekteydi. Şu andaki durumda vatandaş böyle bir bilgiye sahip olmadığı için yüzlerce düve alıp şu ana kadar besledi peki bu vatandaş bu hayvanları kurbanda da değerlendiremeyecek ise ne zaman ne şekilde değerlendirecektir? Konuyla ilgili bir diğer husus da kurbanın bir ibadet olduğu bilinciyle hareket edilmesi gerekliliğidir. Kurban ibadetini sınırlayacak bu tür kararların daha hassasiyetle ele alınması gerekmektedir ticari kesimlerde düve kesilmesi bu tür kararlarla engellenebilir belki ancak inanç yönü olan kurban ibadetinin sınırlayacak bir uygulamanın bu tür kararlarla engellenmesini de olumsuz buluyorum” şeklinde konuştu.


Türkiye’deki hayvan sayısının yeterli olduğunu yenileyen Başkan Yörük açıklamasında son olarak şunları söyledi:


“Yeni Bakanımız Ahmet Eşref Fakıbaba’nın konuyla ilgili mutlaka tasarrufları olacağını ve bu yanlıştan dönüleceğini tahmin etmekteyim. Bu bir yönüyle inanç dünyamıza bir yönüyle ekonomik iktisadi hayatımıza bir yönüyle de yetiştiricimizin dünyasına bakan bu konunun, yıllara yayılan düzenli bir planlama ile ele alınmasının tüm halkımız adına olumlu olacağını düşünüyorum. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının mücadele etmesi gereken sorunların başında işlemleri ile piyasayı manipüle eden tekel konumunda olan veya stokçuluk yapan işletmelerin bir bir dizginlenmesi olduğunu düşünüyorum. Sonuç olarak tekrar ifade etmek gerekirse bu yıl kurban döneminde fiyatların yüksek seyretmeyeceğini hayvan sayısının yeterli olacağını düşünmekteyim düve kesimi ile ilgili yapılan manipülasyonların ise bakanlık tarafından Bakan Fakıbaba’nın idaresinde düzeltileceğini umuyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yalova Altınova Belediyesi Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’nde fide dikim zamanı Yalova’nın Altınova ilçesinde bulunan ve 240 çeşit şifalı bitkiye ev sahipliği yapan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’ne baharın gelmesiyle birlikte fide dikimi işlemleri başladı. 2020 yılında kurulan ve Altınova Belediyesi tarafından işletilen Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’nde 40 dönüm alanın 28 dönümünde şifalı bitkilerin üretimleri gerçekleştiriliyor. Yetiştirilen şifalı bitkilerin halka satışlarının da yapıldığı bahçeye, ziyaretçilerin ilgisi her geçen gün artıyor. Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Yalova Şubesi ile iş birliği yapılan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’yle ilgili bilgi veren Müdür Mustafa Sarıgül, bahçede ağaç, sarılıcı, sürünücü bitki gruplarının yer aldığını dile getirdi. Sarıgül, bahçede kekik, lavanta gibi mutfakta kullanabilen bitkileri yetiştirip vatandaşların satışına sunduklarını belirtti. Bahçede bulunan salonda üniversitelerle ortaklaşa halk ve çiftçileri bilinçlendirmek üzere konferanslar düzenlediklerini de kaydeden Sarıgül, “Kendi fidemizi yetiştirebileceğimiz üretim seramızı yaptık. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’yla ortak bir proje. Mürver bitkisi, kudret narı ve tıbbı nane dediğimiz bitkilerden aşamalı olarak çalışmalar yaptık. Tamamen insan sağlığına faydalı olabilecek çalışmalar yapıyoruz. Tabi bunu eczacılık ve tıp fakülteleri hocaları ile beraber yapıyoruz. Yurt dışından getirmiş olduğumuz, adapte etmiş olduğumuz, özel bitkilerimiz var. Şizandra üzümü dediğimiz, hamamelis cadı fındığı dediğimiz, çikolata sarmaşığı dediğimiz çok ilginç bitkiler de var burada. Alanımızda şeker otu steviayı zaten artış çok yaygınlaşmaya başladı. Vatandaşlarımızı bilinçlendirip özelikle diyabet hastası vatandaşlarımızı bunu kullanmaya yönlendiriyoruz. Tamamen sağlıklı, organik bitkiler bunlar” dedi. Sarıgül, bahçede baharla birlikte fide dikimi yaptıklarını anlatan bu yıl 25 bin civarında fide üretimi yaptıklarını ve bunları üniversitelerle de paylaşacaklarını kaydetti. Altınova Belediye Başkanı Yasemin Fazlaca ise ilçeye ve Yalova’ya değer katan mekanlardan olan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’nin Türkiye’de örnek bahçelerden birisi olduğunu ifade etti. Yıl boyunca çok sayıda kişinin ziyaret ettiği bahçenin ilgi odağı olduğunu söyleyen Fazlaca, vatandaşları da bu alanı gezmeye davet etti.
Zonguldak ZBEÜ’de 1. Uluslararası Batı Karadeniz İletişim Araştırmaları Sempozyumu başladı Zonguldak’ta ilki gerçekleştirilen Uluslararası Batı Karadeniz İletişim Araştırmaları Sempozyumu’nda iletişimin önemine vurgu yapıldı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesince farklı disiplinleri iletişim zemininde buluşturmayı amaçlayan 1. Uluslararası Batı Karadeniz İletişim Araştırmaları Sempozyumu, Farabi Kampüsü İlahiyat Fakültesi Binası Doç. Dr. Ali Aslan Konferans Salonu’nda başladı. Saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı’nın okunduğu sempozyumun açılış konuşmasını Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Tuğba Akdal yaptı. Akdal, sempozyumun düzenlenmesinde katkı sağlayanlara teşekkür etti. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Vekili Profesör Dr. Hamza Çeştepe fakültelerinin öğretim faaliyetlerini yenilikçilik anlayışıyla gerçekleştirdiğine vurgu yaptı. Çeştepe, “Planlama ve uygulama ölçütlerinin yerel, ulusal ve ulus ötesi ihtiyaçlar ve gelişmeler perspektifinde belirleyen ve söz konusu ölçütleri kesinlikle tutarlılık ilkeleriyle uygulamaya konan fakültemiz gerek altyapı çalışmalarını gerekse öğretim faaliyetlerini yenilikçilik anlayışıyla gerçekleştirmektedir. Fakültemizin düzenlediği Batı Karadeniz İletişim Araştırmaları Sempozyumu ile sizlerle buluşmanın ve paylaşmanın onur ve mutluluğunu yaşamaktayız” dedi. İletişimin paylaşmak, öğrenmek, sosyalleşmek gibi birçok konuda var olmanın anahtarı olduğunu belirten Çeştepe, “Hayati nitelik taşıyan ve bu yönüyle yaşamın vazgeçilmez bir gereği olarak açıkladığımız iletişim, paylaşmanın, öğrenmenin, sosyalleşmenin, keşfetmenin kendimizi ve başkalarını tanımanın, kısacası var olmanın anahtarıdır. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde en ufak bir konuda dahil bir sorun ve çatışma varsa nedeni en temelde iletişime dayanmakta ve çözüm yolu da dolayısıyla iletişimden geçmektedir” ifadelerine yer verdi. Çeştepe, iletişimin multidisipliner bir alan haline geldiğini ve iletişime dair çalışmaların hız kazandığını da sözlerine ekledi. ZBEÜ Rektörü Profesör Dr. İsmail Hakkı Özölçer, iletişim kavramının insanlık tarihiyle yaşıt olduğuna dikkat çekti. Özölçer, “Mühendislik ve çevre ile ilgili olduğu kadar sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri de önceliğine alan güzide üniversitemizde ve emeğin başkenti Zonguldak‘ta böylesi bir etkinlikle sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğumuzu belirtmek isterim. Nitekim genel anlamda iletişim kavramının ve iletişim fakültelerinde verilen eğitimin en belirgin özelliklerinden biri disiplinler arası bir yapıya sahip olmasıdır. Dolayısıyla iletişimin çok yönlülüğünü temel alan söz konusu bu sempozyumda farklı disiplinlerin iletişim şemsiyesi altında tanık olmalı, ulusal ve uluslararası düzeyde birbirinden değerli davetli konuşmacıları ağırlamanın gururu ve mutluluğunu yaşamaktayız. İnsanlık tarihiyle yaşıt olan iletişim kavramı uygarlıkların oluşmasında ve bilginin nesiller boyunca aktarılmasında şüphesiz ki en önemli araçtır” dedi. İletişimin bireylere sosyal kişilik kazandırılmasının yanı sıra bilginin ve kültürün aktarılmasına, ihtiyaçların giderilmesinden toplum düzeninin devamlılığına pek çok işi yerine getirdiğini ifade eden Özölçer, “Özellikle son yıllarda ekonomi, eğitim, sağlık, teknoloji gibi alanlarda yaşanan toplumsal gelişmeler ve küresel etkiler meydana getiren deneyimler, iletişim ve iletişim çalışmalarının önemini daha da belirgin hale getirmiştir. Yine bununla birlikte 21. Yüzyılda yaşanan dijital dönüşümler bir yandan iletişim eğitiminde ciddi değişimler gerektirmekteyken diğer yandan da iletişim alanında faaliyet gösteren tarafların bu dönüşümün gereklerini en iyi şekilde anlamasını ve uygulamalarına yansıtmasını zorunlu kılmaktadır” diye konuştu. Sempozyum; açılış konuşmalarının ardından Profesör Dr. Nurettin Güz, Profesör Dr. Mine Demirtaş ve Doçent Dr. Nozima Muratova’nın katıldığı ilk oturumla başladı. Toplamda 16 oturumun gerçekleştirileceği sempozyum, 26 Nisan’da sona erecek.
Muğla MSKÜ Kariyer Günleri başladı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Meslek Yüksekokulu’nun öğrenciler için hazırladığı ve 2 gün boyunca sürecek olan Kariyer Günleri programı başladı. 24 - 25 Nisan tarihleri boyunca Muğla Meslek Yüksekokulu’nda düzenlenecek olan Kariyer günleri programında, öğrenciler çeşitli alanlarda uzman isimlerden meslekler hakkında bilgi alacak. 15 mezun 30 firma konuşmacısı ile okul bahçesinde 36 stant kuruldu. Kariyer günlerinde öğrenciler ile firma yetkilileri bir araya gelirken öğrencilere staj görme imkanı da elde ediyor. Kariyer günleri açılış konuşmasını yapan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Yüksekokul Müdürü Prof. Dr. İbrahim Kıvrak "Üniversitemizin sanal işbirliği kapsamında düzenlediği etkinliğimizin, üniversitemiz, ilimiz, firmalarımız ve öğrencilerimiz açısından verimli olmasını diliyoruz. Muğla Meslek Yükseokulu olarak özellikle sektör temsilcilerimizle birlikte, öğrencilerimizin buluşmasını, sektörün gelişmesi, ekonomik büyüme ve kalkınma açısından önemsiyoruz. Sektör ihtiyaçlarını karşılayacak insan kaynaklarını, yeni piyasa şartlarına uygun eğitmek, kişisel gelişimlerine destek vermek ve gerekli donanıma sahip mezunlar yetiştirmek bizlerin öncelikli sorumluluğu. Bu sorumluluğu hem öğrencilerimizin kariyer hayatını başarıyla yönetmeleri, hem de sektörün ihtiyaçlarının karşılanmasında kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Umarım tüm katılımcılarımız açısından verimli ve pozitif bir çıktı elde ettiğimiz 2 gün geçiririz. Bu anlamda katılım sağlayan, destek veren, emek veren, gönül veren tüm paydaşlarımıza, katılımcılara ve konuklarımıza teşekkür ediyorum ”dedi.