GENEL - 31 Ekim 2017 Salı 10:24

Başkan Aydın son noktayı koydu

A
A
A
Başkan Aydın son noktayı koydu

Adalet ve Kalkınma Partisi Ağrı İl Başkanı Abbas Aydın, bazı aksaklıklar nedeni ile yapımı geciken Ağrı Devlet Hastanesi’nin Kasım ayı içerisinde teslim alınacağını, ardından taşınma sürecinin başlayacağı müjdesini verdi.

Adalet ve Kalkınma Partisi Ağrı İl Başkanı Abbas Aydın, bazı aksaklıklar nedeni ile yapımı geciken Ağrı Devlet Hastanesi’nin Kasım ayı içerisinde teslim alınacağını, ardından taşınma sürecinin başlayacağı müjdesini verdi.


Adalet ve Kalkınma Partisi Ağrı İl Başkanı Abbas Aydın, İHA muhabirine yaptığı özel açıklamada AK Parti’nin yeni bir yapılanma içerisinde olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görevi tevdi etmesinden sonra Ağrı’da teşkilat yapısında yeni bir heyecan yaratmak ve çalışma başlatmak için bir değişim başlattıklarını söyledi. Yapılan değişimle birlikte Ağrı’da AK Parti’nin eski günlerine döneceğine inandığını savunan Aydın, eski başarıların tekrardan yakalanacağını belirtti. AK Parti teşkilatının il, ilçe, belde ve köylerde sahaya inerek kendisini hissettirmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, öncelikle teşkilatlanma yapısında olduklarını ve bunun bitmesinin ardından bu çalışmaları devam ettireceklerini ifade etti.


Yeni yapılan ve bitme aşamasına gelen Ağrı Devlet Hastanesi hakkında da açıklamalarda bulunan Aydın, “Öncelikle yeni hastanemiz yapılıyor. En son geçen Ankara genişletilmiş il başkanları toplantımızda Sağlık Bakanlığı yetkilileri ve bakan yardımcımız ile görüştük. Bu konunun detayını inceledik, istişare ettik. Daha sonra geldim buraya inceledim. Mevcut inşaatımız ne aşamada, gittim kendi gözlerimle gördüm. İlgili yetkili arkadaşlardan da bilgiler aldım. Bütün bunlarla birlikte şu anda yeni yapılan devlet hastanemizin 20 günlük bir işi var. Bu hızla kısa süre içerisinde bitecek inşallah.Türkiye sağlık alanında bir devrim yaşıyor. Şehir hastaneleri, sağlık kompleksleri yapılıyor. Ama Ağrı’da bu konuda eksiklikler var, istediğimiz şeyler değil. Çok şükür bu hastanemizin bitmesi ile birlikte o seviyeyi yakalamış olacağız. Hastanemizin bitmesinden sonra taşıma işlemleri devam edecek. Bu taşıma işlemi 3 ay sürer muhtemelen. Malzemeler, cihazlar alınacak. İç dizaynı yapılacak bütün bunlarla birlikte 3 aylık bir zaman zarfında bunlar gerçekleşecek. Bunu yaparken şunu düşündük hayırlısıyla bu hastanemiz bitiyor. Ağrılı hemşerilerimiz bugüne kadar sabretmişler. Hükümetimizde böyle güzel bir imkânı vatandaşlarımıza sunmuş. Bunu yaparken sağlıklı bir şekilde yapmamız lazım” şeklinde konuştu.


‘Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ni mevcut devlet hastanesine taşıyacağız’


Yapılan yeni devlet hastanesi’ne diğer hastanelerin taşınması halinde büyük bir yoğunluğun yaşanacağını ifade eden Aydın, “Bütün hastanelerin Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile birlikte yeni hastaneye taşınması yeni bir yığılmaya sebep olur düşüncesiyle hareket ettik. Bunu önlemek için 2 gün önce Sağlık Bakanımız Ahmet Demircan ile görüştüm. İnşallah devlet hastanemizin yeni yapılan devlet hastanesine taşınması ile birlikte biz Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ni mevcut devlet hastanesine taşıyacağız. Bunun için bir çalışmamız var. Sayın valimizin, milletvekilimizin, bürokrasimizin böyle bir çalışması var. Bunu neden yapıyoruz çünkü Kadın Doğum ve Çocuk Hastanemiz fiziki şartlar bakımından hastane kullanımına elverişli değil. Dolayısıyla bir an önce bu kardeşlerimizi mevcut devlet hastanemizi tadilattan geçirip hükümetimizin yapacağı ödenekle birlikte hızlı bir şekilde tadilattan geçirip onu Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi olarak kullanma noktasında bir gayretimiz ve çalışmamız var. Mevcut devlet hastanesi için bugünlerde bir ekipte gelecek. Hastanenin depreme elverişlilik durumu, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi kullanımına uygunluğu noktasında bir çalışma yapacaklar. Bunun bir avantajı da var. Ben esnafları her zaman geziyorum, ziyaret ediyorum. Sadece merkezde ki esnaflarımızı değil, mahallelerde ki bakkallarımıza kadar geziyorum. Dün yüzüncü Yıl Mahallesi’ne gittim vatandaşlar ve esnaflarla görüştüm. Bu çalışmayı kenar mahallelerimizde de yapmamız lazım” ifadelerini kullandı.


‘400 yataklı bir hastane az bir hastane değil’


Ağrı Devlet Hastanesi yakınında bulunan esnaflarla bir araya gelerek sorunları dinlediğini kaydeden Aydın, “Bunu yaparken ben mevcut devlet hastanesi karşısında 150 civarında esnafımız var. Oradaki esnaf kardeşlerimizle de istişare ettik. Bize dediler ki devlet hastanesi bitmek üzere mevcut hastaneyi taşıyacaksınız, Allah hayırlı uğurlu etsin. Ama bu caddemizi de canlı tutmamız gerekiyor. Bunu nasıl yapabiliriz, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ni buraya taşımalıyız. Buradaki esnafımızın devlet hastanesinin karşısında bulunan caddedeki esnafımızın böyle bir talebi var. Bizde esnafımızın talebine cevap vermek manasında böyle bir çalışmanın içerisine girdik. İnşallah yeni devlet hastanesi 25 gün içerisinde bitiyor. Yeni yapılan hastanede alınacak yeni cihazların montalanması, hastanenin iç dizaynı yapılıyor. Yeni devlet hastanesinde anjio bölümü var. Hatta buna ilişkin olarak farklı bölümlerin gelmesi noktasında çalışmalarımız var, maksat biraz daha kapsamlı bir hastane yapmak. Yeterince doktor, uzman doktor ve personelimiz var. Vatandaşlarımızın daha rahat etmeleri için çalışma içerisindeyiz. Dediğim gibi hastane 20-25 gün sonra bitiyor, ama taşınma biraz uzun sürebilir. 400 yataklı bir hastane az bir hastane değil. Malzeme taşınması alınacak malzemelerin yerleştirilmesi 3 ay sürer. Biz bir an önce bu hastanemizin iç dizaynını bitirip vatandaşlarımızın orada sağlık tedavilerini yapmaları noktasında gayret içerisindeyiz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Bakan Bak, "Sınırlarımızda ve sınır ötesinde nöbet bekleyen kahramanlar yalnız bugünün değil bir yandan istikbalin de derdindedir" Çanakkale Kara Savaşları’nın 109’uncu yıl dönümü nedeniyle 57’nci Alay Vefa Yürüyüşü anma programı çerçevesinde Conkbayırın’daki Atatürk Anıtı’nda 57’nci Alay Sancağı temsili devir teslim töreni gerçekleştirildi. Tören, Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreniyle başladı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, anıta çelenk koydu. Saygı duruşunda bulunulması ve saygı atışı yapılmasının ardından İstiklal Marşı okundu. Ardından Kur’an-ı Kerim okundu ve şehitler için dua edildi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "Evlattan ecdada uzanan köprüyü birlikte inşa etmek amacıyla tertip ettiğimiz 57. Alay Vefa Yürüyüşü’nde sizlerle bir arada bulunmanın gururunu yaşıyorum. Süngüsüyle yol açanların izini takip etmek, bu ruhu yaşamak, hissetmek için Türkiye’nin dört bir yanından koşup buraya geldiniz. 57. Alay vefa Yürüyüşü bir etkinlikten çok daha fazlası. Türkiye’nin gençlerinin her yıl burada toplanmasının derin ve önemli bir anlamı var. 57. Alay kanlarının son damlasına kadar mücadele etmiş ve Arıburnu mevkiinde şehit düşmüş bir alayın fedakarlık, dirayet ve cesaret öyküsüdür. İstiklal şairimizin "Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz" dediği 57. alaydır. Onlar süngüsüyle yol açmış, can vermiş, kan akıtmış ama Türk milletin haysiyetini, birliğini müdafaa etmekten geri durmamıştır. Vatanla, toprağına, hürriyetine ezelden ebede her daim sadakatle bağlı olan bu milletin evlatları binlerce yıldan beri şehit düşer, bedel öder lakin toprak vermez. Çünkü toprak dediğimiz kara parçasından ibaret değildir. Toprak mazidir, hatıradır, köktür, bugündür ve yarındır. İşte 57. Alay canını siper ederek topraklarını korurken yalnız o gün için değil, bugün burada huzurla yaşayabilelim diye o onurlu mücadeleyi vermiştir. Sarıkamış’ın kahramanları bugün bir sür ve başı dik bir hayat sürelim diye Allah-u Ekber dağlarından geri dönmemişlerdir. 15 Temmuz’da hainlere geçit vermeyen yiğitler sınırlarımızda ve sınır ötesinde nöbet bekleyen kahramanlar da yalnız bugünün değil bir yandan istikbalinde derdindedir. Türk milleti tarih sahnesinde çıktığından beri dünden bugüne cesaretli duruşuyla dünyaya meydan okuyan cümle kahramanlara çok şey borçluyuz. Bu borcun edasını çalışarak, kıymet bilerek, kıymet vererek gerçekleştirebiliriz. Sorumluluklarımızın farkındayız. Bizim dünyanın herhangi bir yerinde başka bir motivasyon alamaya cesaret veren yeni öyküler keşfetmeye ihtiyacımız yok sevgili gençler. Aradığımız ilham, öğreneceğimiz ders işte burada, buradaki ruhta saklıdır." ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Ege Üniversitesi öğrencisi Orhan Özcan Arıkan 57’nci Alay Sancağı’nı Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesine teslim edildi. Anma programına Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Vali Vekili Hakkı Uzun, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, 2’nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Denizli Muğla BİLSEM ülke genelinde en çok proje hazırlayan 2. okul oldu Muğla Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM), bilimsel çalışmalar kapsamında Türkiye genelinde en çok proje hazırlayan ikinci okul oldu. Bu yıl 18.’si düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışması Ege Bölge finali Denizli’de başladı. Ege bölgesinden yapılan 887 projeden 100 tanesi jüriler tarafından sergilenmeye değer görülerek bölge finaline davet edildi. Bölge finalinde başarılı olan projeler ise Türkiye finalinde yarışmaya hak kazanacak. Yarışmaya damga vuran Muğla Bilim ve Sanat Merkezi ise hazırladığı yetmiş proje ile Türkiye geneli en çok proje hazırlayan ikinci okul oldu. Davet edilen on üç proje ile de Türkiye geneli en başarılı dördüncü okul oldu. Ege bölgesi özelinde ise bölgeye davet edilen yüz projeden on üçüne sahip olarak Ege Bölgesinin zirvesine yerleşti. Ege Bölge finalinin yapıldığı Denizli EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde görüştüğümüz Muğla Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Bekir Cevizci, ”Öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz bilimsel üretkenliklerini en üst seviyeye çıkararak bu yıl Türkiye’ye damgasını vurdu. Muğla’dan bir devlet okulunun bütün istatistikleri alt üst ederek bilimsel başarılarıyla Türkiye gündemine oturması bizleri çok mutlu etti. Bu başarının mimarı sevgili öğrencilerimizi ve fedakâr öğretmenlerimizi tebrik ederim. Burada 13 ekibimizde toplam 36 kişilik dev bir kadro bulunmaktayız. Buradan güzel başarılar alarak Muğla’ya dönmeyi planlıyoruz. Ayrıca tek faaliyetimiz bilimsel projeler değil, bilimsel yayınlar ve bilimsel öğrenci bildirilerinde de Türkiye gündemine oturmaya hazırız. Haziran ayına kadar bu hedeflerimizi gerçekleştirdiğimizi gözlemleyeceksiniz” dedi.
Hatay Paris’e tatile giden profesörün paraları, yabancı uyruklu şahsın ayakkabısından çıktı Hatay’da yaşayan Profesör Dr. Mustafa Zortuk, tatil amaçlı gitmek istediği Paris yolculuğu öncesinde hırsızlık şoku yaşadı. Prof. Dr. Zortuk’un çalınan bin 500 eurosu ve 4 bin TL’si kabin memurunun dikkati sayesinde yabancı uyruklu bir şahsın ayakkabısının içerisinden ele geçirildi. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde görevli Öğretim Üyesi Profesör Dr. Mustafa Zortuk, Ramazan Bayramı tatilini ailesiyle birlikte Paris’te geçirmek istedi. Ailesiyle birlikte Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan uçağa binmek üzere servisle götürülen profesör, uçağa bineceği esnada çantasının yanında olmadığını fark etti ve durumu görevlilerle paylaştı. Profesör Zortuk, kaybolan çantasını uçakta yaptığı aramada bulsa da tatil parası olan bin 500 euronun ve 4 bin TL’nin içinde olmadığını fark etti. Zortuk’un yardımına yetişen uçakta görevli kabin memurunun çantayı uçağa biniş esnasında başka bir şahsın elinde gördüğünü söylemesi üzerine polis ekipleri konuyla ilgili çalışma başlattı. Polis ekiplerinin yaptığı çalışma sonrası Zortuk’a ait 4 bin TL ve bin 500 euro, kabin memurunun bahsettiği yabancı uyruklu şahsın ayakkabısının üzerinden çıktı. Tatil parasına yeniden kavuşan Zortuk ailesi ve uçaktaki diğer yolcular 1 saat gecikmeli olarak Paris yolculuğuna başladı. “4 günlük Paris gezisi paramın çantanın içinde olmadığını görünce panikledim” 4 gün tatil parasının çantanın içinde olmadığını görmesi üzerine paniklediğini ifade eden Prof. Dr. Mustafa Zortuk, “Ailemle beraber Paris’e gidiyorduk. Servis aracından uçağa yaklaştığım zaman sırt çantamızı otobüste unuttuğumuzu fark ettik. O anda panik aldık, tüm paramız sırt çantası içerisindeydi. Uçağın altında çalışanlar sakin olmamızı söylediler. Servis aracını arayacaklarını söylediler. Servis aracında sırt çantamızın olmadığı ortaya çıktı ve bir kişinin çantamızı alarak iyi bir niyetle uçağa getirebileceği söylendi. Bin 500 euro ve 4 bin TL civarında paramız vardı. Ben uçağın ön tarafından arkaya doğru valiz alanlarına bakmaya başladım. Onuncu sırada çantamı buldum ve çok sevindim. Tekrar uçağın ön tarafına gelip, çantanın içerisinde parama bakmaya başlarken paramın olmadığını fark ettim. 4 günlük Paris gezisi paramın çantanın içinde olmadığını görünce panikledim” dedi. “Bütün paralar yabancı uyruklu şahsın ayakkabısının içerisinden çıktı” Uçakta görevli Rengin Koç isimli kabin memuru sayesinde çalınan parasının polis ekipleri tarafından bulunduğunu belirten Prof. Dr. Zortuk, “Rengin Koç isimli kabin memuruyla konuştum ve paramın çantada olmadığını söyledim. Kabin memuru da bana; uçağa binerken Fransızca konuşan bir kişinin sırt çantamın içerisini açtığını ve çıkarken paraları söyledi. O anda bende paraları birinin alıp, sırt çantasını içeriye koyduğunu anladım ve şikayetçiyim dedim. Yarım saat bekledik, polis ekipleri geldi. İlk önce uçak girişinde beni sorguya çektiler, detayları anlattım. Uçaktaki Fransızca konuşan şahsı alıp dışarıya çıkarttılar, bütün paralar bu şahsın ayakkabısının içerisinden çıktı. Böyle bir şey yaşayacağım aklıma gelmezdi. Yurt dışına çıkarken hırsızlık olayına karşı önlem alıyorsunuz ama Sabiha Gökçen Havalimanı’nda direkt paranızın tümünü kaybetmek biraz enteresan oldu. Uçak 1 saate yakın apronda bekledi” ifadelerini kullandı. “Özellikle kabin memurunun o merdivenden çıkarken ki dikkati çok önemliydi” Parasını çalan şahıstan davacı ve şikayetçi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Zortuk, Sabiha Gökçen’de görevli polis ekiplerine teşekkür ederek, “Davacı ve şikayetçiyim. Gereken evrakları imzaladım. Parayı bulduktan sonra inanılmaz derecede mutluyuz. Özellikle kabin memurunun o merdivenden çıkarkenki dikkati çok önemliydi. Sırt çantası içerisinde para sayan birini görmesi, bize çok büyük katkı sağladı. Paramız bulunduğu için çok çok mutluyuz. Havalimanında görevli bütün polis memurlarına çok çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.