GENEL - 23 Ekim 2018 Salı 09:18

Üniversiteli öğrencilerden göçmenlere yardım eli

A
A
A
Üniversiteli öğrencilerden göçmenlere yardım eli

Yurda kaçak yollarla giriş yapan ve havaların soğumasıyla birlikte zor günler geçiren Afganistan ve Pakistanlı göçmenlere Gençlik Merkezi gönüllüleri elbise, mont ve ayakkabı yardımında bulunarak insanlığın ölmediğini bir kez daha göstermiş oldu.

Yurda kaçak yollarla giriş yapan ve havaların soğumasıyla birlikte zor günler geçiren Afganistan ve Pakistanlı göçmenlere Gençlik Merkezi gönüllüleri elbise, mont ve ayakkabı yardımında bulunarak insanlığın ölmediğini bir kez daha göstermiş oldu.


Afganistan ve Pakistan’da yaşanan iç savaş, terör olayları, işsizlik ve ekonomik istikrarsızlık nedeniyle daha güzel bir hayat ve gelecek elde etmek isteyen göçmenlerin yurda girişi devam ediyor. Haftalarca dağlarda ve yollarda çoğu zaman aç, susuz ve yazlık elbiselerle yürüyen göçmenler İran sınırından yurda kaçak giriş yapıyor. ‘Umuda Yolculuk’ adını verdikleri bu zorlu süreçte çocukların da aralarında bulunduğu göçmenler birçok ilde mola veriyor. Türkiye-İran sınırını yasa dışı yollarla geçen göçmenler yol boyunca yürüyerek Ağrı Şehirlerarası Otobüs Terminali’ne geliyor. Burada günlerce bekleyen göçmenlere çoğu zaman vatandaşlar yemek yardımında bulunuyor.


Havaların soğuduğu ve kış mevsiminin yaklaştığı kentte göçmenlerin durumunu fark eden Ağrı Gençlik Spor Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde faaliyet yürüten Gençlik Merkezi Gençlik Lideri Cihangir Aslan ve üniversitede eğitim gören gönüllü 40 öğrenci harekete geçti. Göçmenlerin yaşadığı zorlu sürece ve toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla böyle bir faaliyete imza atan Aslan ve gönüllü öğrenciler, kendi harçlıklarıyla aldıkları elbise, mont ve çok sayıda ayakkabıyı bugün otogarda bulunan göçmenlere verdi. Göçmenlere elbiseleri kendileri giydiren öğrenciler çevredeki vatandaşlara duygu dolu anlar yaşattı. Gençlik Lideri Aslan ise üzerlerinde ince elbise bulunan göçmenlere kışlık kazak ve mont giydirdi.



"Bize kazak, elbise, mont ve ayakkabı verdiniz"


Afganistan’dan çoğu zaman yürüyerek Türkiye’ye gelen göçmenlerden Fehim Nouri, günlerce yürüdüklerini söyledi. Amaçlarının daha iyi bir hayat sürmek olduğunu ve çalışmak için İstanbul’a gitmek istediklerini belirten Nouri, "Sizler geldiniz bize elbise yardımında bulundunuz. Allah hepinizden razı olsun. Bize kazak, elbise, mont ve ayakkabı verdiniz. Hepinizden Allah razı olsun. Buradan İstanbul’a gidip çalışmak istiyoruz" dedi.



"Bugün onların başına gelen bizim başımıza da gelebilirdi"


Gençlik Merkezi Gençlik Lideri Cihangir Aslan, sosyal projelere destek veren kurumun bünyesinde çalıştıklarını ve birçok faaliyette bulunduklarını dile getirdi. İbrahim Çeçen Üniversitesinde farklı bölümlerde eğitim gören gönüllü öğrencilerle birlikte çalışıp göçmenlere elbise ve ayakkabı yardımında bulunduklarını ifade eden Aslan, "Türkiye gibi kadim ve kardeşliği köklü olan bir ülkeye savaş mağduru olarak gelen Afganistan ve Pakistan göçmeni olan insanlarımızın buradan geçerken bizlerin yardımına muhtaç olduklarının farkındayız. Gönüllü arkadaşlarımız ile birlikte kullanmadıkları elbiseleri ya da yeni aldıkları eşyaları buraya getirdik ve onlarla paylaşmanın gururu içerisindeyiz. Keşke olan savaş mağduru olup ülkelerinden ayrılmamış olsalar. Bizler, bir şeyleri kaybettikten sonra bazı şeylerin farkına varıyoruz. İstiyoruz ki sahip olduğumuz değerleri kaybetmeden o değerlere sımsıkı sarılalım. Bugün onların başına gelen bizim başımıza da gelebilirdi. Onun için ümmet bilinci ve Müslümanlık algısıyla bütün kardeşlerimize sahip çıkmanın gururunu inşallah Türkiye olarak bizler yaşayacağız. Şu anda bu gururu fazlasıyla yaşadığımıza da inanıyorum. Bu malzemeler için gönüllü arkadaşlarımıza mesaj attık. Öğrenci yurtlarından, evlerinden veya Ağrı merkezde bulunan arkadaşlarımız kullanmadıkları elbiseleri, montları, ayakkabıları özellikle kışın geldiği bu ayda toplayarak bize getirdiler. Bizler de bu elbiseleri ayırt ettikten sonra buraya getirdik göçmenlere dağıttık" ifadelerini kullandı.



"Vicdani duygularla insanlığımızı unutmadan onlara yardım ettik"


Üniversite öğrencisi Zeynep Türk, böylesi bir gönüllülük esasına dayalı bir projeyi gerçekleştirdikleri için oldukça mutlu olduklarını belirterek, "Arkadaşlarımızla birlikte kullanmadığımız, giymediğimiz, eskimeyen ve yeni olan kıyafetleri bir araya getirdik. Bu elbiseleri Afganistan ve Pakistan’dan gelen arkadaşlarımıza verdik. Onların ihtiyaçları vardı. Bu yaptığımız yardımın amacı da içimizdeki merhameti hiçbir zaman kaybetmemekti. Onlar da insanoğlu biz de insanız. ‘İnsan insanın külüne muhtaçtır derler’, biz de bu yardımı onun için yaptık. Bu yardımı Cihangir ağabeyin yardımı ile yaptık. O bizi cesaretlendirdi. Biz de kullanmadığımız kıyafetleri getirdik. Biz de burada vicdani duygularla insanlığımızı unutmadan onlara yardım ettik" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.