POLİTİKA - 08 Ağustos 2017 Salı 17:15

Bakan Eroğlu: "Tertemizse AK Parti’li, pislik götürüyorsa mutlaka CHP’li belediyedir"

A
A
A
Bakan Eroğlu: "Tertemizse AK Parti’li, pislik götürüyorsa mutlaka CHP’li belediyedir"

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Nefes almak istiyorsanız CHP’li belediyelerin olduğu yerlere gideceksiniz" sözlerini eleştirerek, "Karayolu ile geçerken tertemizse ha diyorum burası AK Parti’ye bağlı bir ilçe.

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Nefes almak istiyorsanız CHP’li belediyelerin olduğu yerlere gideceksiniz" sözlerini eleştirerek, "Karayolu ile geçerken tertemizse ha diyorum burası AK Parti’ye bağlı bir ilçe. Ama pislik götürüyorsa, çöpler toplanmıyorsa, atık su arıtma tesisleri yapılmamışsa o mutlaka CHP’li belediyedir" dedi.


Yatırım bedeli 126 milyon TL’yi bulan 13 tesisin temel atma töreni için geldiği Amasya’da valilik ziyaretinde düzenlediği basın toplantısında, Ankara’da CHP’li belediyelerle toplantı yapan Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Nefes almak istiyorsanız CHP’li belediyelerin olduğu yerlere gideceksiniz" sözleri hatırlatılan Veysel Eroğlu, "Ertesi gün Ergene’ye gideceğim, Trakya’ya, orada belediyelerin hepsi CHP’li belediye. Belediyelerin hiçbirisi atık su biyolojik arıtma tesisi yapamadı. O belediyelerin vazifesi olmasına rağmen Sayın Cumhurbaşkanımız başbakan iken ‘Veysel hoca bunlar yapamıyor. Bunları sen yap, bu Trakya Avrupa’ya açılan kapı. Utanıyoruz’ dedi. Onları şu anda biz yapıyoruz. 13 tane Trakya Ergene havzasındaki belediyenin bütün ileri biyolojik arıtma tesislerini biz yaptık. Dereleri biz ıslah ediyoruz. Pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Su bile veremiyorlardı ya. Şu anda Ergene’de Edirne’nin bile kaç yıldır CHP’li belediye. Çöpleri toplayacak sistemi yok. Utanıyoruz. Yığıyor yolun kenarına. Ama burada Amasya’da yıllardan önce bizde bir miktar destek verdik ama fazla değil. Kendi imkanlarıyla çok güzel bir modern katı atık bertaraf tesisi yaptı. Hastane atıkları ayrı toplanıyor. Hatta çöpten elektrik üretiyor. İşte bu. Ey Kılıçdaroğlu, gel buraya AK Parti belediyeli Amasya’yı gör. Edirne ile mi mukayese edeceksin, nereyle mukayese edeceksen et" diye konuştu.


CHP’li belediyelere teklifte bulunan Bakan Eroğlu, "Ben şu teklifi yapıyorum. Ey CHP’li belediyeler. Herhangi bir şekilde su getiremiyorsanız biz getiririz. Derenizi ıslah edemiyorsanız bize söyleyin biz yaparız. Aydın’da su yoktu, suyu biz getirdik. İzmir’de su yoktu, biz getirdik. Ben İstanbul’da İSKİ genel müdürü iken bütün barajları, 7 tane baraj, bütün isale hatlarını, bütün şebekeyi biz yaptık. Devletten yardım almadığımız gibi borçları ödedik. Şimdi biz onlara pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Aydın’ın bütün içme suyunu biz getirdik. Şimdi deyince haydi yapsın bakalım. Yapamadı şimdi. Bizden rica ediyor. Tekrar yapsın diye. Kılıçdaroğlu bunları bir öğren Allah aşkına. Ondan sonra konuş tamam mı. Karşında bu işleri bilen bir bakan var" ifadelerini kullandı.



"Ey Kılıçdaroğlu, Almanlara Türkiye’ye gelmeyin deme"


Kılıçdaroğlu’na eleştirilerini sürdüren Bakan Eroğlu, şunları kaydetti:


"Her turist Türkiye’de elini, kolunu sallayarak gecenin yarısında gezebilir. Hiç kimse dokunamaz. Ben dünyanın her yerini gezdim. Paris’teki otellere ben 3 yıldız vermem. 5 yıldızlı otel diyorlar. Onların yanında bizim oteller 7 yıldızlı. Bizim milletimiz misafirperverdir. Ey Kılıçdaroğlu, böyle Almanlara filan Türkiye’ye gelmeyin filan deme. Sevgili Almanlar, gelin kardeşim. Sizinle bir problemimiz yok ki. Tarihi bir dostluğumuz da var. Belki bazılarıyla, yöneticilerin birkaçıyla problem olabilir ama Alman milletiyle kadim bir dostluğumuz var. Birinci Dünya Harbi’nde birlikte aynı cephelerde çarpıştık."


Vali Dr. Osman Varol’un, Şeyh Hamdullah’ın hatlarının yer aldığı Kuran-ı Kerim hediye ettiği Bakan Veysel Eroğlu, Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir’den de sürdürdükleri çalışmalara ilişkin bilgiler aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Liseli genç kondisyon bisikletinde harcadığı enerjiyi elektriğe çevirdi Konya’da meslek lisesinde eğitim gören 11. sınıf öğrencisi spor salonunda kondisyon bisikletinde harcadığı enerjinin boşa gitmemesi için fikrini paylaştığı öğretmeni ve sınıf arkadaşlarıyla geri dönüşüm malzemelerini kullanarak yaptığı kondisyon bisikletinde elektrik üretti. Konya’da yaşayan ve Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde öğrenim gören 11. sınıf öğrencisi Abdullah Arda Efe, okul çıkışında spor salonuna gitti. Burada kondisyon bisikletine binen Abdullah Arda Efe, okuldaki öğretmenlerinden edindiği bilgi ile enerjisini boşa harcadığını düşünmeye başladı. Yahya, hareket enerjisini elektrik enerjisine çevirmek için spor salonundan çıkıp gittiği evinde proje hazırlamak için kolları sıvadı ve uzun süren bir çalışmanın ardından kondisyon bisikleti pedalına bağlayacağı çamaşır makinası motorundan elde edeceği elektriği aküye aktaracağı bir çalışma hazırladı. Öğretmenlerine sunduğu bu çalışmayla yapım aşamasına geçen Abdullah Arda Efe, arkadaşlarının da desteği ile kondisyon bisikletinden elektrik üretmeyi başardı. “Spor salonunda hareket enerjisinin boşa gittiğini fark ettim” Kondisyon bisikletinden elektrik üreten 11. sınıf öğrencisi Abdullah Arda Efe, “Spor salonuna günlük sporumu yapmaya gitmiştim. O sırada hareket enerjisinin boşa gittiğini fark ettim. Okulda derslerde gördüğümüz üzere hareket enerjisini elektrik enerjisine çevirebileceğimizi öğrenmiştik. Ben de böyle bir şey yapabileceğimi düşündüm. Hocalarıma sundum ve hocalarımızla böyle bir şey yapabileceğimize karar verdik. Çalışmalarımızla bu bisikletimizi ortaya çıkardık. Gayet de güzel çalışıyor. Hareket enerjisini elektrik enerjisine çevirerek günlük hayatta kullanılabilmemize imkan sağlıyor. Mesela, en basit telefonumuzu şarj ederken, televizyonumuzu çalıştırırken veya başka bir işte hiç fark etmez elektrik enerjisini kullanabiliyoruz” dedi. “Hedefim bu alandan ilerlemeyi düşünüyorum” Bisiklet ile ürettikleri elektrik enerjisini depoladıklarını anlatan lise öğrencisi Abdullah Arda Efe, "Ürettiğimiz elektriği istediğimiz gibi kullanabiliyoruz. İstersek ampul yakmakta, istersek makineleri çalıştırmak ve istersek telefonu şarj etmekte birçok şey de kullanabiliyoruz. En basit bir projemiz. Ülkemizde birçok spor salonunda böyle bisiklet var. Sadece spor salonlarında değil evlerde de var. Böyle bir şey hem insanlar için hem iş yeri sahipleri için hem de dünyamız için, çevre kirliliği açısından çok güzel sonuçlar elde edebileceğimize inanıyorum. Çalışmalarımıza gelecek olursak, ilerideki hedeflerim bu alandan ilerlemeyi düşünüyorum. Böyle makinelerle, insanlık yararına makineler yaparak hem ülkemize hem dünyaya hem kendime katkı sağlayacağımı düşünüyorum” şeklinde konuştu. “Telefonumuzu tam 30 kez şarj edebilmekte, 22 inç, 25 watt gücündeki bir led televizyonu 12 saat çalıştırabilmekte” Hazırladıkları projede birçok geri dönüşüm malzemesi kullandıklarını anlatan Abdullah Arda Efe’ye çalışmalarında destek veren sınıf arkadaşı Baki Yıldırım ise, “Çamaşır makinesinin motorunu kullandık. Normal 6 vitesli bisikletin vitesini kullandık. Onun dışında bisiklet kasasını onları söktük bu şekle getirdik. Böyle geri dönüşümü kullandık. Normal evlerde de bulabileceğimiz şeyleri aslında kullanmış olduk. 3 bin miliamper batarya kapasitesi olan bir telefonumuzu tam 30 kez şarj edebilmekte ve 22 inç, 25 watt gücündeki bir led televizyonu 12 saat çalıştırabilmektedir. Bununla beraber 1 saat hiç aralıksız pedal çevirirsek 640 kalori yakabiliriz. Tam dolu bataryamız ise 10 saat pedal çevirince tam dolu olmaktadır” ifadelerini kullandı. “Bu projenin başından sonuna kadar öğrenciler büyük ilgi gösterdiler” Öğrencilerin üretime katılması, özgüvenine kavuşmuş olmasının eğitim anlamında önemli olduğuna dikkat çeken Endüstriyel Otomasyon Teknik Alanı Öğretmeni Atölye Şefi Mehmet Ali Yılmaz, “Gerçekleştirebilir miyiz diye biraz bir literatür taraması yaptık. Fikrin güzelliği şöyleydi insanlar spor yaparken aynı zamanda açığa çıkan enerjinin değerlendirilmesi şeklindeydi. Biz bunun tabanını zaten derslerimizde işliyoruz. Çocuklara anlatıyoruz. Burada açığa çıkan hareket enerjisiyle elektrik üretilebileceğini, bunun depolanabileceğini, depolandıktan sonra da faydalı yerlerde kullanılabileceğini öngörerek bu projeye başladık. Bu projenin başından sonuna kadar öğrenciler büyük ilgi gösterdi. Öğrencilerin katılması, öğrencilerin oradaki parametreleri bilmesi, oradaki elemanlar hakkında bilgi sahibi olması tabii ki bizi sevindiriyor. Çocukların bu konuda biraz üretime iştahlı olmaları veya üretim için bir fikir yürütmeleri bizler için sevindirici bir durum. En azından öğrencinin üretime katılması veya bir şeyler yapabileceği özgüvenine kavuşmuş olması bile eğitim anlamında bizim bir yerlere geldiğimizi gösteriyor. Bu da bizler açısından en azından öğrencilerimiz için bir geri dönüş olarak faydalı olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.