POLİTİKA - 24 Mayıs 2017 Çarşamba 20:13

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkındaki gensoru önergesi

A
A
A
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkındaki gensoru önergesi

AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, 28 Şubat’ta yargının siyasalaştığını iddia ederek, “Asıl mesele Refah Partisi kapatma davasında yaşananlar, Anayasa Mahkemesi Başkanı hemen her gün televizyona çıkıp açıklamalar yapıyordu.

AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, 28 Şubat’ta yargının siyasalaştığını iddia ederek, “Asıl mesele Refah Partisi kapatma davasında yaşananlar, Anayasa Mahkemesi Başkanı hemen her gün televizyona çıkıp açıklamalar yapıyordu. Onlara o gün cevap vermeyenler bugün yargıda kadrolaşmadan bahsetmektedirler” dedi.


TBMM Genel Kurulu’nda Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Levent Gök ve Özgür Özel tarafından verilen gensorunun gündeme alınıp alınmaması görüşüldü.


AK Parti İzmir milletvekili Hamza Dağ, 28 Şubat’ta yargının siyasalaştığını söyleyerek, “Asıl mesele Refah Partisi kapatma davasında yaşananlar, Anayasa Mahkemesi Başkanı hemen her gün televizyona çıkıp açıklamalar yapıyordu. Onlara o gün cevap vermeyenler bugün yargıda kadrolaşmadan bahsetmektedirler. Anayasa Mahkemesi ile ilgili o dönemde günler önceden Refah Partisi’nin kapatılma davasıyla ilgili süreçte karar verilmeden, televizyonlarda, köşe yazılarında ‘9’a iki kapatılma kararı çıkacak’ dendiğinde yargıda kadrolaşma yok muydu arkadaşlar” diye konuştu.


Ankara’da yargıçlara brifing verildiğini ve askerlere alkış tutulduğunu ifade eden Dağ, “Kadrolaşma zihniyetiyle, yargıyı kendi zihni altyapısı düşüncesiyle her zaman mücadele etme gereği vardı. Yargıçlar, savcılar içinde dünya görüşü olacaktır. Yargıç ve savcının asıl bağımsız lığı karar verirken, iddianame hazırlarken kendi dünya görüşünü kapı eşiğinde bırakmaktır. 367 garabeti yaşandı” şeklinde konuştu.


CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ise, “Cumhuriyet Halk Partisi önümüzdeki süreçte demokratik ve laik Cumhuriyeti bütün kazanımlarını yerine getirmek için, bütün kazanımlarını yok ettiğiniz alanlarda olduğunuz gibi, gensoruyu geri getirecektir. Gensoruyu geri getireceğiz. Neden korkuyorsunuz gensorunun, muhalefetin denetim aracı sizi niye rahatsız ediyor” ifadelerini kullandı.


CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, 24 Aralık’ta hakim ve savcı sınavının yapıldığını ve AK Parti ile alakalı hakim ve savcıların seçildiğini ileri sürerek, “Partizan hakimler listesi adaletin ölüm fermanıdır. Adaletin ölüm fermanını yazıp, adaletin tabutuna son çiviyi çaktınız. Ancak eserinizle övünebilirsiniz” şeklinde konuştu.


Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, yargının insanların tereddütsüz güvenebileceği bir yapıya kavuşmasını, hakim ve savcıların liyakat ve vicdan sahibi olmalarını istediklerini belirterek, “Kuşku yok ki yargı, iktidarın veya belirli kişi veya grupların güdümünde hareket etmeyen, bir kısım aidiyetlerin adalet duygusunun önüne geçmesine imkan vermeyen, daima hakkı savunan bir yapıya büründürülmelidir. Geciken adaletin, adalet olmadığından hareketle adil yargılanma her şartta temin edilmelidir. Yargı sisteminin ayrılmaz bir parçası savunma hakkı, ortadan kaldırılmamalı ya da sınırlandırılmamalıdır” ifadelerini kullandı.


15 Temmuz darbe girişimine değinen Aksu, “Yargıya sızmış teröristlerin temizlenmesi devletin geciktirilemez asli görevidir. Bu amaçla yapılan hukuki düzenleme ve uygulamalar haklı ve yerindedir. Öte yandan, bu hainlerin zaman içinde yargıya nasıl sızdıkları, önemli karar mekanizmalarına nasıl geldikleri ve bundan kimlerin sorumlu olduğu tespit edilip, gereğinin yapılması şarttır” diye konuştu.


HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, 2014’ten beri kurulan sistemin parti yargısı sistemi olduğunu iddia ederek, “İstiklal Mahkemeleri’nin yaptığı yargılamalardan canları yananları sahiplenmiş gelenekte bu partinin tabanında var. Yassıada yargılamalarına karşı çıkanlar arasında AKP’ye oy veren, gönül, destek veren geniş kitle var. DGM’lerde birçok kesim adaletsizce, haksızca yargılandı. Aynı zihniyeti güçlendirerek devam ettiriyor. Mesela Cumhurbaşkanı’nın dokunulmazlık ile ilgili konuşmalarını hatırlayalım. Cumhurbaşkanı ‘dokunulmazlıklar kaldırılmalıdır’ dedi, ısrarla meydanlarda söyledi. Ardından AKP grubu Meclis’te harekete geçti, Anayasa değişikliği hazırladılar. Anayasa değişikliği ile kanunsuz şekilde dokunulmazlıklarımız kaldırıldı” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.