POLİTİKA - 26 Mayıs 2017 Cuma 10:48

Adalet Bakanı Bozdağ’dan Kılıçdaroğlu’na eleştiri

A
A
A
Adalet Bakanı Bozdağ’dan Kılıçdaroğlu’na eleştiri

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Ana muhalefet partisinin lideri, YSK’nın başkan ve üyelerine ve kendi istediği gibi karar vermeyen herkese hakaretin alasını, suçlamanın alasını, iftiranın alasını yapıyor.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Ana muhalefet partisinin lideri, YSK’nın başkan ve üyelerine ve kendi istediği gibi karar vermeyen herkese hakaretin alasını, suçlamanın alasını, iftiranın alasını yapıyor. Ondan sonra da çıkıyor, ’yargıya güven işte böyle’ diye konuşuyor. Sen her gün yargının aleyhinde böyle konuşursan nasıl biz bunu ayağa kaldıracağız?" dedi.


Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Beştepe Millet Kongre Merkezi’nde düzenlenen ’20. dönem adli yargı ve Cumhuriyet savcıları kura törenine’ katıldı. Bozdağ, konuşmasında, "Bugün adli yargıda hakim ve savcı kabulüyle beraber idari yargıda da hakimlerin mesleğe kabulünden sonra kura çekimi var. İki devlet aynı millet olduğumuz Azerbaycan’dan 31 hakim de bu kura töreninde varlar, onları da tebrik ediyorum, kutluyorum. Hakimlik ve savcılık mesleği zor bir meslektir. Gerçekten büyük sorumluluk isteyen bir meslektir. Aynı zamanda zorluğu kadar da itibarlı, saygın meslektir. Toplumun her kesiminin saygı duyduğu, hürmet ettiği insanlar hakim ve savcılarımızdır" ifadelerini kullandı.


Sorumluluk bilinciyle görevlerin yapılması gerektiğine dikkati çeken Bozdağ, "Sadece kendimize ailemize karşı sorumluluğumuz yok, adalete, hukuka, anayasa, milletimize, devletimize, vicdanımıza karşı sorumluluğumuz var. Bütün bu sorumlulukları anayasa, yasa, kanun ve bunlara bağlı bir vicdanla yerine getirmemiz gerekir. Eğer sorumluluklarımızı anayasa, yasa ve hukuka bağlı bir vicdana yerine getirsek o zaman sorumluluklarımızı tam yerine getirmiş oluruz. Bunu yapmadığımız takdirde bize yüklenen sorumluğu yerine getirmiş olmayız. Eksik yaparız" dedi.


Yargı bağımsız olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Hukuk devletinin olmazsa olmaz şartlarından biri yargının bağımsızlığıdır. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının, anayasada ve yasalarda yazmasının önemi elbette büyüktür ama bu yazılanlar yargıyı bağımsız ve tarafsız yapmaya yetmez. Yargıyı esas bağımsız ve tarafsız kılan şey, yargı görevi yapanların görevini yaparken tarafsız, bağımsız hareket edip verdikleri adil kararlardır. Elbette ki her birimizin siyasi görüşleri olacaktır. Farklılıklarımız olacaktır, inanç, kültür, siyasi farklılıklar. Bunlardan insan olduğumuz için soyutlanma imkanımız yok ama doğru olan bu farklılıkları, önümüzdeki dava dosyalarına yansıtmamak. Davanın taraflarına bakarak hareket etmemek, anayasa, kanun, delillere göre hareket etmemiz lazım" şeklinde konuştu.


Bozdağ, konuşmasında şunları kaydetti: "Hakimlerimizin savcılarımızın, medyada, sosyal medyada ve başka alanlarda konuşmaları yargıya fazla bir saygınlık kazandırmıyor. Yargıyı yıpratmak için bugün çok büyük kampanyalar yürütülüyor. Hem siyaset yapıyor bunu hem medya yapıyor bunu hem de Türk yargısı üzerinde hesabı olanlar bunu yapıyor. Yatıyor, kalkıyor hakimlere, savcılara saldırıyorlar. Niye yapıyorlar? İstedikleri gibi karar çıkmadığı için yapıyorlar. İstedikleri gibi iddianamede tanzim edilmediği için yapıyorlar. Eğer istedikleri gibi bir iddianame çıkar, bir karar çıkarsa da onları ’Ankara’da hakimler, savcılar var’ diye kutsuyorlar. Bu, çarpıklıktan da Türkiye’nin çıkması lazım. Karar lehimize olur, aleyhimize olur. İddianame lehimize olur, aleyhimize olur. Hakim ve savcının tarafsızlığını ve bağımsızlığını ölçen şey, bunların anayasa, kanun, hukuk ve dosya kapsamına uygun olup olmadığıyla ilgilidir. Tarafsız, bağımsız hareket edip etmediği ile ilgilidir. Kimse işin o tarafında değil. Her gün hakimler ve savcılar üzerinde böylesi baskılar kurulunca biz yargı üzerinde oluşan bu kötü algıyı nasıl değiştireceğiz? Herkesin burada üzerine düşeni yapması lazım."



Kılıçdaroğlu’na eleştiri


Medya ve yargı üzerine konuşan herkese çağrıda bulunan Bozdağ, "Buradan medyaya da çağrıda bulunuyorum. Yargı üzerine konuşan herkese de çağrıda bulunuyorum. Lütfen, değerlendirmelerimizi yaparken insafı elden bırakmayalım. Biz demiyoruz ki, ’yargı eleştirilmesin, kararlar eleştirilmesin, yargıçlar, savcılar verdikleri kararlar eleştirilmez, dokunulmaz’ demiyoruz. Elbette eleştirilecektir. Hak ettiği eleştiri neyse o mutlaka yapılacaktır ama bunu yaparken de insaf ölçüsünü, hakkaniyet ölçüsünü elden bırakmamak ve eleştiri sınırlarını aşmamak lazımdır. Ana muhalefet partisinin lideri YSK’nın başkan ve üyelerine ve kendi istediği gibi karar vermeyen herkese hakaretin alasını, suçlamanın alasını, iftiranın alasını yapıyor. Ondan sonra da çıkıyor, ’yargıya güven işte böyle’ diye konuşuyor. Sen her gün yargının aleyhinde böyle konuşursan nasıl biz bunu ayağa kaldıracağız? Onun için de diyoruz ki herkesin sözlerine dikkat etmesi lazım ama yargıçlar herkesten daha çok dikkat etmesi lazım" açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Vali Çiçek Koltuğunu 8.Sınıf Öğrencisi Esma’ya devretti Kayseri Valisi Gökmen Çiçek; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla temsili olarak koltuğunu Kocasinan İlçesi Sümer Ortaokulu öğrencilerinden Esma Necla Doğan’a devretti. Valilik koltuğuna oturan Esma Necla Doğan; "Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin sembolü olan TBMM çok zor şartlarda açılmıştır. Cumhuriyetimiz de büyük fedakârlıklarla, gayretlerle kurulmuştur. Ülkemizi çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaştırmak için hiç yorulmadan çalışmaya devam ederken Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilen bu bayramın sevincini ve coşkusunu, tüm dünya çocuklarıyla paylaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi rahmetle anıyor, saygılarımızı sunuyoruz. Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağanı ve 104. yılını kutladığımız, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun” diye konuştu. Vali Esma Necla Doğan Vali Gökmen Çiçek’e; "TBMM’nin açılışının 104. Yıl dönümü kapsamında bizleri kabul ettiğiniz için Kayserili öğrenciler adına sizlere çok teşekkür ederim. Kayseri’ye ve Kayserililere olan samimi ve içten destekleriniz bizler için Türkiye Cumhuriyeti’nin milletine olan desteğinin de bir yansımasıdır. Görevde olduğunuz sürece Kayseri için özellikle turizm alanında yapmış olduğunuz çalışmaları yakından takip ediyoruz. Yeşilhisar ilçemize bağlı Soğanlı Vadisinde gerek yöre halkına ve gerekse turizme yönelik yaptığınız katkıların yanında ilimizde gençlerimize yönelik ERVA Spor Kulübü çatısı altında yaptığınız zararlı alışkanlıkları önleyici çalışmalarınızda bizler için çok önemli. Birçok alanda canla başla çalıştığınız için bizlerin gönlünde ’Vali Amca’ olarak yer alıyorsunuz sizlere çok teşekkür ederim" dedi. ERVA Spor Kulüplerinden sorumlu Vali Yardımcısı Ömer Tekeş’i telefonlar arayan Vali Esma Necla Doğan, ERVA projesinin gidişatı ile ilgili bilgiler aldı. İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın ile de görüşen Vali Doğan; "Okul önlerindeki yaya geçitlerinin güvenliğinin artırılması ve okul servislerinin daha sık denetlenmesi talimatı verdi. Öğrencilerin aileleriyle telefonda görüşerek teşekkür eden Vali Çiçek, tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı ve öğrencilerle bir süre sohbet ederek yakın ilgi gösterdi. Programda, Vali Yardımcısı Adnan Türkdamar, İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse ve öğretmenler de hazır bulundu.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta ABD’ye bakır ihracı Kahramanmaraş’ın geleneksel el sanatlarından bakırcılık mesleği 6 Şubat depremlerinin ardından üretimini sürdürüyor. Depremin yaralarını saran esnaf ürünleri Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Kahramanmaraş’ta çok eski bir geçmişe ve geleneğe sahip olan bakırcılık sanatı, 1950’li yıllardan itibaren ivme kazandı. Bakırın dövülerek şekillendirilmesi ve süslenmesiyle ortaya çıkan mutfak eşyaları ve çeşitli süs eşyalarının imal edildiği bir geleneksel el sanatı olan bakırcılık, yaygın bir şekilde hem kullanılıyor hem de üretimini sürdürüyor. Kahramanmaraş Küçük Sanayi Sitesi’ndeki bakırcı esnafları da üretimini sürdürüyor. Deprem sonrası yarasını saran esnaf 10 bin ürünü hem üretiyor hem de yurt içi ve yurt dışına gönderiyor. Bakır üreticisi İsmail Binici, “Bakırı işlemecilik ve mutfak eşyaları üzerine çalışıyoruz. 1980 yılından bu yana atölyemizi çalıştırıyoruz ve mesleğe 7 yaşında başladım. Mutfak eşyaları, dekoratif işler, bakır kaplama ve mangal işleri gibi nasıl bir talep olursa yapabilecek kapasitedeyiz. Kahramanmaraş’ta bakırcılık iyi bir konumda. Türkiye genelinde azınlığa düşmüş bir meslek ama bizim bu yöremizde halen devam ediyor” dedi. Bakırın yıllık 150 bin dolar civarında ihracat rakamlarına ulaştığını da ifade eden Binici, “Yaptığımız ürünler yurt içi ve yurt dışına gönderiyoruz. Amerika başta olmak üzere Avrupa ülkelerine gönderiyoruz özellikle kahve takımı gönderiyoruz. Aşırı miktarda olmasa da yılda iki konteyner 100-150 bin dolarlık ihracat yapılıyor. Ecdadımız hep bakır kullanmış bir müddet bakırcılık başka metaller çıktığı için gerilemiştir ve mutfak eşyaları devreye girmiştir. Hatta doktorlar bakırı önermeye başladı. Restoranlar bakır kullanmaya başladı. Bakır hayatımızın biri parçası ve sağlığa faydası çok. Depremin ilk aşamalarından itibaren 3-4 ay hiçbir şey yapamadık iş yerimiz hasar aldı ve makinalar ve ürünler hasar gördü sonra toparladık işimize devam ediyoruz” diye konuştu. Bakır ustası Mahmut Koz ise, “Özellikle mutfakta kullanılan her şeyde kullanılır 10 bin civarında bir çeşidimiz vardır. Tarihi değerli ürünlerde yapıyoruz” dedi.