POLİTİKA - 23 Mart 2017 Perşembe 10:26

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker: “Almanya’da hapis cezasıyla tehdit edildim”

A
A
A
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker: “Almanya’da hapis cezasıyla tehdit edildim”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, “Almanya ziyaretim sırasında belediye başkanı adına imzalanmış bir mektupta beni para ve hapis cezasıyla tehdit ettiler.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, “Almanya ziyaretim sırasında belediye başkanı adına imzalanmış bir mektupta beni para ve hapis cezasıyla tehdit ettiler. Camiye gitmeme engel olmaya kalktılar. Ben bunu uluslararası mahkemelere taşıyacağım. Bu son derece antidemokratik bir uygulama” dedi.


Eski Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, TGRT Haber ekranlarında yayınlanan “Neler Oluyor?” programına konuk oldu. İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın sorularını cevaplayan Eker, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bölücü terör örgütü PKK mensuplarının Almanya’da rahatça ‘hayır’ propagandası yaptığını belirten Eker, “Almanya’da PKK’yı açıkça kullanıyorlar. Siyasi faaliyet yaptığımız gerekçesiyle bizim programlarımızı engelliyorlar ama terör örgütleri listesinde yer almasına karşın aynı gün PKK’ya binlerce kişiyle gösteri yaptırıyorlar” dedi.


Geçtiğimiz günlerde bir program için gittiği Hannover’de Alman makamları tarafından engellendiğini hatırlatan Eker, “Biz havaalanından çıktık, daha kapıda Alman polisi engelledi. 31 Temmuz’da ‘Teröre Lanet, Demokrasiye Evet’ mitingi için gittiğimde uçağın kapısında bekliyorlardı. Bu kez gittiğimde ‘Siz AK Parti için oy toplamaya geldiniz, sizin toplantı yapmanızı kabul etmiyoruz’ dediler. Ben de diyorum ki; ‘Benim ülkemin burada 1 milyon 400 bin seçmeni var. Bu milletvekili seçimi değil, halk oylaması. Demokratik bir ülke değil mi burası? Bu insanlar oy kullanacak. Bilgi alma hakları var. Hangi tercihte bulunacaklarını bilmeleri lazım.’ Sonra mektup getirdiler, belediye başkanı adına imzalanmış ve bir yıl hapis cezası ile para cezası var. Ben bunu uluslararası mahkemelere taşıyacağım. Bu son derece antidemokratik bir uygulama. Orada salon toplantılarının tamamına baskı uygulanmakta, camiye gideceğim mesela, polis caminin başkanını arıyor. ‘Mehdi Eker oraya gelecek. Eğer müsaade ederseniz ben orayı kapatırım’ diyor. Bunların hiçbiri mahkeme kararı değil, siyasi karar. Bir vatandaşımıza ait düğün salonu gibi bir yerde geniş katılımlı kahvaltı düzenleniyor. ‘Sen bunu yapamazsın. Yaparsan kira sözleşmenizi iptal ederiz’ diye tehdit ediyorlar. Alman gazeteleri navigasyon üzerinden benim hangi binaya girdiğimi hedef gösteriyor. Bulunduğum mekanlardan birine PKK’lılar geldi, nasıl haber aldılarsa. ‘Mehdi Eker şu anda şurada’ diye bilgi veriyorlardı” diye konuştu.


Eker, Alman hükümetinin 16 Nisan referandumunda ‘hayır’ kararı çıkması için kampanya başlattığını belirterek, “Türkçe, propaganda filmleri Alman televizyonlarında yayınlanıyor. Referandumdan önce bir taraf olma durumu var. Ermeni tasarısının çıkışında Osmanlı’nın 1914-1918 arasındaki İttihatçılar dönemini Almanlar kadar yakından bilen kimse yok. O süreçte Osmanlı’nın neler yaşadığını en iyi onlar biliyor. Ermenilere bir soykırım yapılmadığın6ı da en iyi onlar biliyor. Bunun bir siyasi kararla çözülemeyeceğini de biliyorlar, ona rağmen 24 Nisan’da bir karar aldı. Arkasından 15 Temmuz’da kendisinden beklenmeyen bir tutum sergiledi. FETÖ darbe teşebbüsünden 15 gün sonra oradaki yurttaşlarımız bir miting düzenledi. İki yere başvurdular. Önce Stutguart’a başvurdular, o yasaklandı. Köln’e müracaat edildi. O yasaklanmadı ama aşırı bir güvenlik önlemi vardı. Çatılarda keskin nişancılar yerleşmişti. ‘Kalabalıktan biri kürsüye hareket ederse biz onu vururuz’ dediler. Amaç aslında o mitingi engellemekti. Biz o mitingde FETÖ darbe teşebbüsü olduğunu anlatıyorduk. Cumhurbaşkanımızın telekonferans yöntemiyle oradaki halka seslenmesi söz konusuydu, bunu da Anayasa Mahkemesine götürdüler ve engellediler” ifadelerini kullandı.



“Türkiye engelleri aşıyor, onlar rahatsız oluyor”


Türkiye’nin önüne çıkartılan tüm engelleri aşmasının Alman makamlarını rahatsız ettiğine dikkat çeken Eker, şöyle konuştu:


“Türkiye badireleri tek tek atlatıyor. Bu Gezi olaylarıyla başladı. Ellerini ovuşturanlar bunu atlattığımızı gördü. Aradan 6 ay geçti, 17, 25 Aralık atlatıldı. Mahalli seçimleri, cumhurbaşkanlığı seçimlerini, Kobani olaylarını, FETÖ darbe teşebbüsünü atlattık. Bu arada Berlin Havaalanı yıllardır bitirilemiyor ama burada üçüncü havalimanı bitiyor, üçüncü köprü bitti. Hem bunlarla mücadele ediyoruz hem de büyük projeleri hayata geçiriyoruz, bunları rahatsız eden şey bu. Daha önce dolaylı dile getirilenler artık açıktan yapılıyor. Bu bir güç kavgası, başka türlü okunması mümkün değil. Son 20 yılda Batı’da merkez sağ ve solda cazibe merkezi haline gelecek güçlü liderlik yok. Bunlar olmayınca, toplumun beklediği sorunlar çözülemeyince, aşırı uçlar ki, o ruhun genleri o topraklarda var. Osmanlı gibi 32 milleti barış içinde tutan bir kültür yok orada. Bunlar uçları merkeze çekeceğine merkezi uçlara taşıyor.”


Alman istihbaratının FETÖ çıkışını da eleştiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker, , 15 Temmuz’da yaşananlara Türkiye’de 80 milyon kişinin şahit olduğunu dile getirdi. Konuşmasında FETÖ’nün diğer terör örgütlerinden farkını anlatan Eker, “FETÖ, zarar verme potansiyeli olan bir aygıttır, bir araçtır bütün terör örgütleri gibi. Diğer klasik terör örgütlerinden farkı şu; PKK terör örgütü dağda eylem yapıyor, zaman zaman şehirlere 15 tonluk patlayıcılarla saldırıyor ama FETÖ şehir hayatına uygun modern araçlarla, iletişim araçlarıyla, medyayla, finans kuruluşlarıyla çok daha komplike, çok daha gelişmiş teknolojiler kullanabiliyor. FETÖ’nün kadroları yıllarca devlet içerisinde sinsi bir şekilde yapılanmış, yurt dışı eğitimleri olan ve modern toplum yapısına zarar verebilecek donanıma sahipler” ifadelerini kullandı.



“CHP sözcüleri yalan söylüyor”


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve diğer CHP’li vekillerin halka yalan beyanlarda bulunduğunu söyleyen Eker, şunları kaydetti:


“Bizim bir stratejimiz var ve bunun uygulamalarını aşama aşama tatbik ediyoruz. Gerek halkla buluşmalarımız, gerek çeşitli mecraların kullanılması, gerek mitingler, gerek kitle iletişim araçları, bunların hepsi aşama aşama yapılıyor. Biz bazen rekabet alanımızda zorluklarla karşılaşıyoruz. Bir insan çok fazla yalan söylüyorsa, onunla çok fazla rekabet edemezsiniz. Ana muhalefet partisinin sözcüleri, onların verdiği beyanatlar. Bir insanın bu kadar açık yalan söyleyebilmesi iki şeye dayanır. Ya çok saf bir insandır ya da olağanüstü bir tiyatral yeteneği vardır. CHP’nin sözcülerinden birisi diyor ki, ‘Yeni sistemde Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların dokunulmazlıkları var ve bu dokunulmazlık ömür boyu devam edecek. ’Vicdansız, sen hiç mi okumadın bunları. Bu tür yalan ifadelerle, yalan beyanlarla, bir enformatik kirlilikle toplumun zihnini bulandırmaya çalışanlara karşı sadece doğruları anlatırsınız ve onları milletin ferasetine havale edersiniz. Millet Allah’tan bunların farkında. Bizim çalışmalarımız millet nezdinde, halk nezdinde. Onlarla buluşmalarımız sürüyor. Biz vatandaşın basiretine, ferasetine güveniyoruz. Biz hakikatleri anlatıyoruz. Şu anda bizim açımızdan bir sorun görmüyoruz.”


Anketlerde ‘evet’ oylarının Türkiye’nin her yerinde önde yer aldığını dile getiren Eker, “Türkiye’nin her yerinde evet oylarında bir sıkıntımız yok. Bizim şu an uğraşımız, evet oylarını daha yukarılara çıkarmak. Bu bizim rehavete kapılacağımız anlamına gelmiyor. Aksine sonuna kadar sıkı sıkı sarılacağız” dedi.


Eker, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde referandumda nasıl bir sonuç beklediklerinin sorulması üzerine, “Daha önce terör örgütünün baskıları nedeniyle insanlar rahatsız oluyordu. Bu kırsalda başka bir boyutta, şehir içerisinde başka bir boyutta yaşanıyordu. Bu bazen yerel yönetimler üzerinden oluyordu. İnsanlar esnafsa, belediyeye işi düşüyorsa, buradan kendisine gelebilecek zararı düşünüyordu. Devletin son bir, 1 buçuk yıl içerisinde kararlı ve etkin mücadelesi sebebiyle vatandaşlarda bu manada bir güven ve rahatlama var. O nedenle vatandaş duygu ve düşüncelerini daha rahat şekilde ifade ediyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde zaten çok bariz bir şekilde ‘evet’ farkı var. Güneydoğu Anadolu’da da beklenenin, tahmin edilenin çok daha ötesinde yüksek bir ‘evet’ oyu çıkacağını değerlendiriyorum. Anketler de zaten bunu söylüyor” cevabını verdi.


16 Nisan’da sandıktan ‘evet’ çıkarsa ‘hile yapıldı’ denilip vatandaşların sokağa davet edileceği iddialarına değinen Eker, “Muhalif olanlar, Türkiye’nin gerçek bir reform yapmasını engellemek isteyenler, en başından itibaren Türkiye hangi olumlu adımları attıysa, buna karşı bir şey söylemeye çalışmışlardır. Bu mücadele sürekli bir mücadeledir. Böyle bir iddiada bulunabilmesi için onun bir delilinin olması lazım. Algı operasyonu yapmak isteyenleri deşifre edecek olan medyadır ve bu medya içerisinde TGRT Haber de önemli bir aktördür. ‘Evet’ sonrası için nasıl yalanlar uyduracaklarının çalışmasını yapıyorlar. Bu tür şeyler bu millete sökmez” açıklamalarında bulundu.



"İngilizler bizi anladı"


Londra’da meydana gelen terör saldırısı hakkında da açıklamalarda bulunan Eker, “Ben bu olay gerçekleştikten sonra bir İngiliz milletvekiliyle görüştüm. Bana yazdığı mesajda ‘Bu işin ne demek olduğunu daha iyi anlıyorum’ dedi. Avrupa’da merkez sağ ve merkez sol siyaset çok güçlü figürler ortaya koymuyor. Burada yabancı düşmanlığı ve İslamofobi destekçisi uç siyasi partiler boy veriyor. Bu o ülkelerdeki insanların hırslanmasına neden oluyor. Küresel anlamda da her biri taşeron görevi gören büyük ölçekli terör örgütleri DEAŞ, PKK, FETÖ dünyanın çeşitli merkezlerini tehdit eder hale geldi. Paris, Londra, Berlin her yer; şu anda steril bir ülke yok. Bütün Batı ülkeleri enfekte. Batı ülkeleri bu enfeksiyonun farkında değiller. Kendi bünyelerinde ağır hasar yaratacak süreci göremiyorlar. Bunu görebilseler Türkiye’yle daha iyi işbirliği içinde olurlar” şeklinde konuştu.



“ABD ve İngiltere’nin havaalanlarında aldığı tedbir ticari sebeplerle olabilir”


Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’nin havaalanlarında elektronik cihazlarla ilgili gerçekleştirdiği uygulamaya değinen Eker, “Dün Birleşik Devletler’de bir karar alındı, arkasından İngiltere de katıldı. Biri 6 ülkede, biri 8 ülkede buralarda yapılan doğrudan uçuşların da ipad, laptop gibi elektronik cihazların kabin içine alınmasıyla ilgili. Bunu güvenlik nedeniyle yapıyorsan, aynı şeyin bagajda yapamayacaklarını nereden biliyorsun? Bunların tedbirlerini alırken iş tedbir mi, ticari rekabet mi bilemiyoruz. Amerika’da da bu tartışma işleniyor. ‘Bu Amerika’nın mevcut yönetiminin kendi şirketlerini korumaya yönelik planı mıdır’ diye tartışılıyor” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Tören alanında davetsiz misafir Tüm yurtta olduğu gibi Bartın’da 23 Nisan coşkuyla kutlandı. Gösterilerin yapılacağı alana bir köpeğin boylu boyuna uzanması nedeniyle zabıta ve görevliler seferber oldu. Davetsiz misafir, bir süre yapılan uğraşın ardından meydandan çıkarıldı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Bartın Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen törenle kutlandı. Bartın Valisi Nurtaç Arslan’ın çocukların bayramını kutlaması ile başlayan program saygı duruşu ve istiklal marşının okunması ile devam etti. Günün önemine ithafen yapılan konuşmaların ardından ise şiirler okundu. Düzenlenen çeşitli yarışmalarda dereceye giren öğrencilere hediyelerinin verilmesinden sonra ise gösterilere geçildi. Günün önemini belirten konuşmaların yapıldığı esnada ise alana gelen bir köpek, gösterilerin yapılacağı alanda boylu boyunca uzandı. Programın davetsiz misafir nedeniyle alandaki görevliler ve zabıta ekipleri seferber oldu. Zabıta ve görevlilerin uğraşları sonucu köpek alandan çıkarıldı. Davetsiz misafirin çıkarılmasının ardından ise çocukların gösterilerine geçildi. Ankara Seymenlerinin kıyafetleri ile sahne alan Atatürk İlköğretim Okulu öğrencilerinin, sergilediği Ankara oyun havaları alandakileri coşturdu. Çeşitli yörelere ait halk oyunlarının da sergilendiği kutlamalarda Borsa İstanbul Ortaokulu öğrencilerinden oluşan orkestra ise darbuka şov yaptı. Darbukanın yanı sıra, davul, def, zil ve flüt gibi aletleri kullanan öğrencilerin gösterisi alandakilere keyifli anlar yaşattı. Alandakileri vurmalı ve üflemeli çalgılarla mini konser veren öğrenciler izleyenlerden bol bol alkış aldı. Kimi öğrencilerin şiirler okuduğu, kimi öğrencilerin ile gitar ile şarkılar çalıp, söylediği programda, öğrenciler oynadıkları halk oyunları ile marifetlerini sergiledi. Programa Bartin Valis Nurtaç Arslan Bartın Belediye Başkanı Muhammed Rıza Yalçınkaya ve Bartın Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Orhan Uzun’un yanı sıra, polis ve kurum müdürleri, askeri ve sivil erkanın yanı sıra çok sayıda çocuk ve vatandaşlar da katıldı.
Kocaeli Kocaelispor: "TFF tarafından gerekli disiplin soruşturmasının yapılması bir opsiyon değil, zorunluluktur" Ümraniyespor maçı ardından yaşanan olaylarla ilgili açıklama yapan Kocaelispor, "Yapılan terbiyesizliğe istinaden rakip takım tarafından gerekli özür açıklaması yapılması ve TFF tarafından gerekli disiplin soruşturmasının yapılması bir opsiyon değil, zorunluluktur. Rakip takımın bir daha asla Kocaelispor Kulübü ile aynı sahada ve kategoride maç yapma ayrıcalığına sahip olacağını düşünmüyoruz" ifadelerine yer verdi. Trendyol 1. Lig’in 31. haftasında dün Ümraniyespor’a konuk olan Kocaelispor, sahadan 1-0’lık mağlubiyetle ayrıldı. Maç sonrasında açıklama yapan Kocaelispor Teknik Direktörü Mustafa Gürsel’in konuşması sürerken odaya yüksek sesli müzik verildi. Bunun üzerine Gürsel, duruma tepki göstererek toplantıyı terk etti. Toplantının ardından iki tarafın kulüp personelleri arasında tartışma yaşandı. Tartışmalar koridor ve çıkış kapısına kadar devam etti. "Sizin Kocaelispor taraftarlarıyla sorununuz nedir?" Yaşanan olaya ve taraftarın yaşadığı sorunlara ilişkin Kocaelispor, sosyal medya hesaplarından açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, "Dün akşam oynadığımız müsabakada, taraftarlarımıza yönelik olarak güvenlik mensupları tarafından uygulanan saygı sınırlarını zorlayan üst arama, girişlerinde çıkarılan zorluklar, kullanılan ifadeler tarafımızdan not edilmiştir. Ne yazık ki özellikle bu sezon hemen hemen tüm deplasman müsabakalarında güvenlik mensupları tarafından taraftarlarımıza yönelik orantısız hareketler dün itibariyle artık bardağı taşıran son damla olmuştur. Çok kıymetli güvenlik mensupları, gerçekten sizin Kocaelispor taraftarlarıyla sorununuz nedir? Bodrumspor müsabakası ile başlamak üzere bu andan itibaren tüm deplasman maçlarında taraftarlarımızın stadyuma girmesi esnasında görevlendirilen kulüp yetkililerimiz de taraftarlarımızla beraber olacak ve güvenlik mensupları tarafından taraftarlarımıza yönelik saygı sınırlarını zorlayan üst aramalar, kullanılan yakışıksız ifadeler, orantısız hareketler anında delillerle birlikte raporlanıp ve bu şekilde davranan güvenlik mensuplarına karşı gerekli disiplin soruşturmasının yapılması sağlanacaktır" denildi. "TFF tarafından gerekli disiplin soruşturmasının yapılması bir opsiyon değil zorunluluktur" Müsabaka sonrası yaşanan olayla ilgili ise Kocaelispor Kulübü, "Dün akşam oynadığımız müsabaka sonunda kulüp teknik sorumlumuzun basın toplantısı yaptığı esnada meydana gelen en hafif tabiriyle terbiyesizlik tüm kamuoyunun malumudur. Öncelikle belirtmek isteriz ki bu terbiyesizlik kulüp teknik sorumlumuza değil bilakis Kocaelispor Kulübü’ne yapılmıştır. Stadımızda oynanan iç saha müsabakalarında en ufak bir hareketi dahi raporlama ve kulübümüze ceza aldırma konusunda çok mahir olan, bu anlamda neredeyse birbirleriyle yarışan TFF temsilci heyetinden kulübümüze yönelik yapılan terbiyesizlik sebebiyle bu müsabakada da aynı marifeti göstermelerini umuyoruz. Anılı müsabaka kapsamında bugün yapılacak PFDK sevklerini merakla bekliyor olacağız. Yapılan terbiyesizliğe istinaden rakip takım tarafından gerekli özür açıklaması yapılması ve TFF tarafından gerekli disiplin soruşturmasının yapılması bir opsiyon değil zorunluluktur. Rakip takımın bir daha asla Kocaelispor Kulübü ile aynı sahada ve kategoride maç yapma ayrıcalığına sahip olacağını düşünmüyoruz. Lakin, ileride bir gün rakip takımla bir müsabakada karşı karşıya gelirsek her ne kadar mütekabiliyet ilkesi kapsamında misliyle karşılık verme hakkımız olsa dahi, biz Kocaelispor ismini böyle çocuksu hareketlerle yan yana getirmeyeceğiz. Üslubu beyan ayniyle insan, herkes kendine yakışanı yapar. Kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunarız" cümlelerine yer verdi.
Bursa Başkan Aydın koltuğunu çocuklara bıraktı Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu çocuklara devretti. Başkanlık koltuğuna oturmalarının ardından ilk talimatlarını dile getiren çocuklar, verdikleri mesajlar ve yapılmasını istedikleri hizmetler ile Başkan Aydın’ın takdirini kazandı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen ve geleneksel hale gelen çocukların temsili olarak yönetici koltuğuna oturmaları töreni, Osmangazi Belediyesi Başkanlık makamında da gerçekleşti. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, bu anlamlı gün dolayısıyla koltuğunu, Şehit Jandarma Uzman Çavuş İlyas Genel İlkokulu 3. sınıf öğrencisi Zeynep Aktaş ile Kükürtlü Ticaret ve Sanayi Odası İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Can Yardımcı’ya bıraktı. Çocuk başkanlar talimatlarıyla alkış aldı Küçük konuklarını kapıda karşılayan Başkan Aydın, büyük bir mutlulukla makamının koltuğunu çocuklara devretti. Başkanlık koltuğuna ilk olarak 10 yaşındaki Zeynep Aktaş oturdu. Tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayarak sözlerine başlayan çocuk başkan Aktaş, kendilerine böyle güzel bir bayram armağan eden Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’e de şükranlarını sundu. Başkan olarak ilk talimatlarını dile getiren Aktaş, “Okullardaki zeminler kaygan olabiliyor. Kendi okulum ve diğer tüm okullardaki kaygan zeminlerin değiştirilmesini istiyorum. Spor tesislerinin sayılarının arttırılması gerekiyor. Hayvanlara şiddet uygulayanlara verilen cezaların arttırılmasını düşünüyorum. Her sokağa sokak hayvanları için mama ve su kapları bırakılsın. Okullara öğrencileri korumaları için güvenlikler konulmasını ve okul bahçelerine parklar yapılasını istiyorum. En önemli isteğim de durumu olmayan kişilere yardımlarda bulunulmalı ve erzak paketleri dağıtılmalı” diye konuştu. Çocuk başkan Zeynep Aktaş, Osmangazi Belediye Başkanlığına seçilen Erkan Aydın’a yeni görevinde başarılar dilemesinin ardından, başkanlık koltuğunu 11 yaşındaki Can Yardımcı’ya bıraktı. Başkanlık koltuğunu Erkan Aydın’dan bir günlüğüne devralan Can Yardımcı, tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Başkan olarak talimatlarını söyleyen Yardımcı, “Boş araziler, spor kompleksleri yapılarak değerlendirilmeli. Okullarda sportif etkinlikler düzenlenmeli. Sokak hayvanlarının daha güzel şartlarda yaşamaları adına büyük barınaklar yapılmalı” dedi. Çocuk başkan Yardımcı, makamını kendilerine bıraktığı için Başkan Aydın’a teşekkürlerini sunarak, Osmangazi Belediye Başkanlığı görevinin hayırlı olmasını diledi. “Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar” Başkanlarımızdan talimatları aldık, bunları yerine getireceğiz diyen Başkan Aydın, “Tüm çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum. Osmangazi Belediyesi olarak çocuklarımızı ve gençlerimizi önemsiyoruz. Büyük Önderimizin dediği gibi ‘Vatanı korumak, çocukları korumakla başlar’. Ülkemizin geleceğinin teminatı çocuklarımız ve gençlerimiz için çok güzel hizmetlere ve çalışmalara imza atacağız. Yarının büyükleri olacak çocuklarımız inanıyorum ki Atatürk’ün izinden ilerleyerek ülkemizi daha güzel günlere taşıyacak. Bir kez daha başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve bağımsızlığımız için canlarını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum” dedi.
Siirt Siirt 9. Kitap Fuarı sona erdi Siirt’te “Çocuklar Okusun Diye” temasıyla 17 Nisan tarihinde açılan Siirt 9. Kitap Fuarı sona erdi. Siirt Valiliği ev sahipliğinde düzenlenen 9. Kitap Fuarına 60 seçkin yazar ve 100 yayınevi katılırken, fuar boyunca yazarlar tarafından söyleşi, imza günü ve çocuklara yönelik çeşitli etkinlikler düzenlendi. Buna benzer etkinliklerin sürekliliğinin olmasını belirten Yusuf Emre Şeker, “Bugün 23 Nisan kitap fuarına geldim kitap almaya. Siirt’e 9. fuar bu. Böyle fuarların daha çok yapılmasını istiyoruz tabii ki. Çünkü güzel bir etkinlik oluyor. Kitap okumak benim de hobim kendime güzel bir tarih kitabı aldım. Böyle etkinliklerin daha çok yapılması çok güzel olurdu. Emeği geçen herkese teşekkürler ediyor” dedi. Fuara katılan Yazar Metin Baytok, “Herkese selamlar Siirt’teyiz. Dokuzuncusu düzenlenen Siirt Kitap fuarındayız. Bugün 23 Nisan bundan dolayı da yirmi 23 Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramını buradan bir kez daha kutluyorum. Kutlu olsun arkadaşlar. Siirt kitap fuarında yoğun bir teveccüh var. Bu haftadır devam ediyor. Siirt’te gerçekten çok güler yüzlü, çok samimi öğrencilerimizle, halkla insanlarla burada tanıştık. Ben de bir yazar olarak buraya geldiğim için çok mutluyum” diye konuştu. Malik Bayav ise “Kitap fuarı gerçekten güzel bir etkinlik olmuş. Bu etkinliğin sürekli ve devamlı olmasını dilerim. Kitap okumayı seviyoruz. Yapanlara teşekkür ederiz” şeklinde konuştu.