POLİTİKA - 20 Şubat 2018 Salı 12:46

Bahçeli’den AK Parti MHP ittifakına ilişkin açıklama

A
A
A
Bahçeli’den AK Parti MHP ittifakına ilişkin açıklama

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanı’yla geçen Pazar günü yaptığımız oldukça verimli ve yararlı görüşme neticesinde de yapılacak yasal düzenlemelerin son şekli verilmiştir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanı’yla geçen Pazar günü yaptığımız oldukça verimli ve yararlı görüşme neticesinde de yapılacak yasal düzenlemelerin son şekli verilmiştir. Allah kısmet ederse, yarın iki partiyi temsilen iki değerli arkadaşımız basın toplantısı düzenleyerek ittifakın boyut ve hukuki muhtevası hakkında milletimize bilgi vereceklerdir. Hazırlanmış 26 maddelik yasa teklifi TBMM’ye sunulacaktır" dedi.


TBMM’deki partisinin grup toplantısında konuşan MHP Lideri Bahçeli, geçen hafta Türkiye’yle ABD arasında yaşanan yoğun görüşme trafiğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gergin ilişkilerin nispeten ve ilk bakışta yumuşama eğilimi gösterdiğini belirten Bahçeli, "ABD Ulusal Güvenlik Danışmanının ülkemize gerçekleştirdiği ziyaretin ardından iki ülke savunma bakanları geçtiğimiz Çarşamba günü Brüksel’de bir araya gelmişlerdir. Bu görüşmeden bir gün sonra ABD Dışişleri Bakanı ülkemizi ziyaret etmiştir. Biz daha önce iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için atılması gereken adımların neler olduğunu ifade etmiştik. Görüşlerimizi aynısıyla muhafaza ediyoruz. Başta Zeytin Dalı Harekatı olmak üzere, terör tehdidinin ortadan kaldırılmasına yönelik iradeden taviz verilmesinin söz konusu olmayacağını söylemiştik. PKK/PYD terör örgütüne verilen desteğin derhal kesilmesini ön şart görmüş, duruşumuzu bu şekilde sergilemiştik. Menbiç’teki PKK/PYD varlığının sonlandırılmasını ısrarla vurgulamıştık. Ne var ki ABD Dışişleri Bakanı’nın ziyaretiyle birlikte peşpeşe yapılan çelişkili açıklamalar kuşkularımızı maalesef daha da tetiklemiştir. ABD Ulusal İstihbarat Direktörü’nün kendi ülkesinin Kongresi’ne sunduğu bir raporda PYD/YPG’nin Suriye’de muhtemel bir otonom bölge arayışında olduğu tespit edilmiştir. Bu girişime de Türkiye, Rusya ve İran’ın müsaade etmeyeceği değerlendirilmiştir. Geldiğimiz bu aşamada, ABD’nin Suriye’deki temel hedefinin PKK/PYD terör örgütünü sözde meşru bir yönetim kılıfına sokmak istediği artık sır değildir. Kuzey Irak modelinin, Kuzey Suriye’ye uyarlanma hazırlığı medyaya bile yansımıştır. Son gelişmelerin seyri böyleyken, ABD’nin bölgesel politikası, kendi kuruluşlarının raporlarıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır. PKK/YPG’ye binlerce tır dolusu silah yardımı yapan, bununla da yetinmeyip 550 milyon dolar bütçe ayıran Beyaz Saray yönetimi, öyle anlaşılmaktadır ki, Suriye’nin bölünmesini hedeflemiştir. Bu ülkenin Ortadoğu politikasının ağırlık merkezlerinden birisi PKK/PYD’ye terör devleti kurdurmaktır. Diğer yandan ABD Savunma Bakanı YPG ile PKK’yı birbirinden ayırıp çatıştırma önerisinde bulunmuştur. İtiraf edilen vahim politika, kimin kime tetikçilik yaptığının, kimin kimlerle düşüp kalktığının net bir delili olmuştur. Bu durum ABD’nin devlet ciddiyetinden ne kadar uzaklaştığının açık bir göstergesidir. ABD Savunma Bakanı, PKK ve YPG’nin vasiliğini kabullenmiş, dahası tuzaklarla dolu, asla kabulü olmayan bir ifadenin tarafı haline gelmiştir" şeklinde konuştu.



"NATO Genel Sekreteri bu olan bitene ne diyecektir?"


YPG ve PKK’nın birbirinden hiçbir farkı olmayan iki katil, iki bölücü terör örgütü olduğunu söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:


"ABD madem bu kadar PKK/YPG’ye sözü geçiyor idiyse, yıllardır terör saldırıları karşısında niye sesi çıkmamış, bir iki cılız kınama mesajından öteye neden geçememiştir? Türkiye’ye, terör örgütü PKK/PYD’ye orantılı ve ölçülü karşılık vermesi konusunda tavsiyelerde bulunan NATO Genel Sekreteri bu olan bitene ne diyecektir? NATO, orantısız bir ahlak kaybıyla bize sınır çizmeyi bırakmalı, terör örgütlerine karşı sesini yükseltmeli, safını belirlemelidir. NATO üyesi Türkiye midir? Yoksa PKK/PYD midir? Müttefiklik hukukunun namusunu kirletenler kimin değirmenine, hangi maksatla su taşımaktadır? Bu şartlar altında kötü günümüzde yanımızda olmayan NATO’yu iyi günümüzde ne yapalım, neyine umut bağlayalım? YPG’yi kuran düşman zihniyetle PKK’yı kiralayan ve kullanan sefil anlayış bir ve aynıdır. ABD’nin bunun bilmemesi mümkün değildir. NATO’nun bu gerçekleri yeni duyması da aklın inkarıdır. PKK eşittir PYD, o da eşittir YPG’dir. FETÖ de bunların bir diğer kanlı ve hain kardeş örgütüdür. ABD’li Savunma Bakanı, YPG ile PKK’yı birbirinden ayırma senaryosunu devreye almak isterken bu kez de bu ülkenin Dışişleri Bakanı YPG’ye hiçbir ağır silah vermedikleri yalanına müracaat etmiştir. ABD Dışişleri Bakanı, 11-16 Şubat 2018 tarih aralığında çıktığı Ortadoğu ziyaretinin son durağı olan Türkiye’de, kabine arkadaşıyla birer gün arayla ters düşmüştür. ABD’li bir bakan PYD/YPG’ye silah verdiklerini, diğeri de ağır silah vermediklerini iddia etmiştir. Silahın ağırı hafifi olmaz, nitekim silah silahtır. Terör örgütünün kanlı cinayetleri, bilhassa ABD ve Rus menşeli silahlarla işlenmiştir. ABD’li bakanların ya birbirinden haberi yoktur, ya da bunlar Türk milletini ahmak yerine koyacak kadar rezilliğe gömülmüşlerdir. ABD, 5 bin tırın içerisinde PKK/PYD’li teröristlere çiklet ve şekerleme mi göndermiştir? Bütün bu gelişmelerin akabinde ABD Dışişleri Bakanı’nın ülkemizi ziyaretinde iki ülkenin Suriye ve Irak konusunda beraber çalışacağı ifade edilmiştir. Ayrıca iki ülke arasındaki sorunların çözümü konusunda Mart ayına kadar üç ayrı ortak mekanizma kurulması kararlaştırılmış, ilk toplantının 14 Mart’ta yapılacağı dile getirilmiştir. Suriye içerisinde fiili durum oluşturma ve demografik değişim oluşturacak çabaların karşısında olunacağı belirtilmiştir. Ancak bizim karnımız vaatlere toktur. PKK/PYD’ye verilen destek kesilmeden, ülkemize Suriye konusunda verilen sözler yerine getirilmeden, FETÖ konusunda taleplerimiz karşılanmadan ABD ile var olan ilişkilerin ileri seviyeye taşınmasını beklemek aşırı iyimserlik, hatta saflıktır. Elbette ABD sözlerini yerine getirip sorumlu bir davranış sergilemeye başlar ve teröristlere verdiği yardımı keserse ilişkilerimizin düzelmesi kolaylaşacaktır."



MHP - AK Parti ittifakı


MHP - AK Parti arasında yapılan ittifak görüşmelerinin tamamlandığını anımsatan Bahçeli, toplantıların başarılı, özverili ve samimi bir havada geçtiğini kaydetti. Milli Mutabakat Komisyonunu 9 defa toplanıp, 22 saat 45 dakika çalıştığını belirten Bahçeli, "Cumhurbaşkanı’yla geçen Pazar günü yaptığımız oldukça verimli ve yararlı görüşme neticesinde de yapılacak yasal düzenlemelerin son şekli verilmiştir. Allah kısmet ederse, yarın iki partiyi temsilen iki değerli arkadaşımız basın toplantısı düzenleyerek ittifakın boyut ve hukuki muhtevası hakkında milletimize bilgi vereceklerdir. Hazırlanmış 26 maddelik yasa teklifi TBMM’ye sunulacaktır. TBMM’ye sunulacak kanun teklifinin ve 2019 yılını kapsayacak milli ittifakın milletimize, ülkemize, partilerimize ve demokrasimize hayırlı olmasını Allah’tan niyaz ediyorum. Ayrıca TBMM’de, geçen yıl Kasım ayında kabul edilen 7061 sayılı Kanunla, Gazilerimizin “hizmetli” unvanlı kadro ve pozisyonlar yerine “memur” unvanlı kadro ve pozisyonlara atanmaları düzenlenmişti. Parti olarak gazilerimizle ilgili yapılan düzenlemeyi desteklemekle birlikte, şehit ve gazi yakınlarının da “memur” unvanlı kadro ve pozisyonlara atanmaları görüşünde olduğumuzu ifade etmiştik. Şehitlerimizin emanetlerine ve gazilerimize sahip çıkmak, korumak ve toplumda kendilerine yakışır bir hayat seviyesi sağlamak hepimizin görevidir. Şehitlerimizin ailelerine ve gazilerimize hak ettikleri değeri vermeliyiz. Onları her zaman ve her yerde onurlandıracak davranışlarda bulunmalıyız. Bu itibarla, hizmetli unvanlı kadrolarda görev yapan şehit ve gazi yakınlarımızın, kadro ve pozisyon unvanları başka bir işleme gerek kalmaksızın memur olarak değiştirilmesini ümit ve temenni ediyorum. Şehit ve gazilerimizin anne ve babalarına bağlanan aylık, her biri için asgari ücretin net tutarından az olmamak üzere artırılmalıdır. Şehit yetimlerinin hepsine kamuda iş hakkı verilmelidir. Gazilere 3 bin 600 günde emekli olabilme hakkı tanınmalıdır. Ordu ve polis vazife malulü gazilerin aylıkları iyileştirilmelidir. Muharip gazilerin sosyal güvencesi olsun olmasın hepsine aynı tutarda şeref aylığı ödenmesi, kendilerinden madalya için para istenme ayıbının ortadan kaldırılması mutlaka sağlanmalıdır" açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Komşusunu öldüren sanığa müebbet hapis talebi Kocaeli’nin İzmit ilçesinde beraber alkol içtiği komşusunu nişanlısına küfür ettiği iddiasıyla tüfekle vurarak öldüren sanık hakkında müebbet hapis cezası talep edildi. Olay, 21 Haziran 2023’de Durhasan Mahallesi’ndeki ağaçlık alanda meydana geldi. İddiaya göre, İsmail Kütük (54) ile Erdem D. (35) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Erdem D., pompalı tüfekle İsmail Kütük’e ateş etti. Kurşunlar vücuduna isabet eden Kütük, olay yerinde yaşamını yitirdi. İlçe Jandarma Komutanlığına giderek teslim olan Erdem D. ise tutuklandı. Olaya ilişkin açılan davanın duruşması Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Erdem D., maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanığın jandarmaya verdiği ilk ifadesinde maktulün annesine yönelik küfür ettiğini söylediği, ancak mahkeme huzurunda ise nişanlısına yönelik küfür ettiğini beyan ettiğini belirtti. Sanığın suçtan kurtulmaya ve tahrik hükümlerinin uygulanmasına yönelik çelişkili ifade verdiği göz önüne alındı. Bu sebeple sanık hakkında kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezası talep edilirken, tahrik indirimi ise uygulanmaması istendi. Mahkeme heyeti, avukatların süre talebi üzerine sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi. Maktulün nişanlısına küfür ettiğini iddia etmişti Sanık ilk celsede verdiği ifadesinde, "Maktul ile beraber alkol içiyorduk. İsmail Kütük müstakbel eşi hakkında çirkin sözler söyledi. Hamile nişanlım hakkında, ’O çocuk senden değildir, çocuğun kimden olduğu belli değil’ diyerek nişanlıma küfür etti. Söyledikleri karşısında İsmail’e karşı çıkınca yüzüme tükürüp küfür etti, tokat attı. Yerde duran tüfeği kendisine doğrultum. İsmail tüfeğin namusunu tutarak ’Beni mi vuracaksın?’ diyerek küfür etti. Aramızda arbede oldu, tüfeği doğrulttuğumda elim tetikteydi ve tüfek patladı. Neresine isabet ettiğini hatırlamıyorum. Yere düşmeyince yine bana saldıracak düşüncesiyle 2 kez daha tetiğe bastım. Sonra olay yerinden uzaklaştım" ifadelerini kullanmıştı.
Samsun Başkan Dündar: "Gayretimiz, bu başarıyı örnek belediyecilik ile taçlandırmak" Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak" dedi. 31 Mart yerel seçimlerinde Bağımsız Çarşamba Belediye Başkanı olarak seçilen Hüseyin Dündar, seçim süreci boyunca kendisini yalnız bırakmayan gönüllü vatandaşlarla, teşekkür yemeğinde bir araya geldi. Çarşamba’da bir düğün salonunda gerçekleşen yemek programına katılım yoğun oldu. “Çarşamba olarak 31 Mart seçimlerinde elde edilen başarı hikâyesi, gelecekte çocuklarımıza bırakacağımız güzel bir başarı hikâyesi olacak" ifadeleri ile konuşmasına başlayan Başkan Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak. Başarılı belediyecilik hizmetleri yeniden vatandaşlarımızın hizmetinde olacak. Çarşamba’nın verdiği destek ve güvenin karşılığı olarak gerekli hizmeti vereceğiz. Çarşambamızın bundan sonraki süreci Allah’ın izni ile çok daha farklı olacak. Çarşambalılar olarak kenetlenerek başarıya inanan ve bununla ilgili tavrını koyan bir memleket olduğumuzu göstermiş olduk. Ben bu şehrin ve sizlerin belediye başkanı olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Seçim süreci boyunca desteklerinizden dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşma sonrası yemek ikramı yapıldı. Yemek ikramı sonrası, program son buldu.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu’dan Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez’e tebrik ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesini ziyaret ederek Başkan Orhan Çerkez’i tebrik etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Çekmeköy Belediyesini ziyaret etti. İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesi girişinde Başkan Orhan Çerkez ve belediye personeli tarafından alkışlarla karşılandı. Çerkez’e hayırlı olsun dileklerini ileten İmamoğlu, "Allah utandırmasın. Yeni dönemde bizim en özel ilçelerimizden birisi Çekmeköy olacak. Hem Anadolu yakasının gelişen ilçelerinden birisi, aynı zamanda yeni şehircilik örnekleriyle aslında çok hızlıca işbirliği içerisinde güzel gelişmelere fırsat vereceğimiz bir ilçemiz. İnşallah 2024-29 döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Çekmeköy Belediyesi, uyumlu bir şekilde, çok güzel işleri başarırız. Zaten geçtiğimiz 5 yılda Büyükşehir Belediyesi olarak, güzel hizmetlerimizi ilçemize sunma konusunda çok gayretli olduk ulaşımdan çevreye, imar planlarından birçok hususa kadar, İSKİ yatırımlarına kadar. Şimdi bu dönemde, bunu daha da yukarıya taşıyacağız. İşbirliğinin en üst seviyede olacağına zaten kuşkumuz yok. Size de üstün başarılar dileriz” dedi. İmamoğlu’na Çekmeköy’ün “hemşehrilik anahtarını” takdim eden Çerkez de duygularını, “Çekmeköy, 2009’da ilçe oldu. 30 yıldır iktidar görmeyen bir ilçemiz. Sizlerin sayesinde, birlikte çalışmamızla birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi olarak burada seçimden zaferle çıktık. Bunun için sizlerin büyük emeği var. 2019’da gelmenizle birlikte büyük güven verdiniz, büyük cesaret verdiniz. Bize de ilham kaynağı oldunuz. Biz de kazandık. İnşallah doğru şekilde yönetiriz. İnşallah ülkemizi geleceği yere taşırız. Aday olduğumda size söz vermiştim, ‘Ben bu seçimi alırım’ diye. Sizlerin sayesinde bize ilgi arttı. Gelecek 5 yılda Çekmeköy’ü daha ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” dedi. Tebrik ziyaretinin ardından İmamoğlu ile birlikte İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Genel Sekreter Yardımcıları Mahir Polat, Pelin Alpkökin, Gürkan Akgün, Gürkan Alpay, Erdal Celal Aksoy, Zeynep Akçabay, İSKİ Genel Müdürü Dr. Şafak Başa ve İETT Genel Müdürü İrfan Demet, Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez ile belediye bürokratlarıyla bir araya gelip, ilçenin sorunlarını ele aldı.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.