POLİTİKA - 17 Mayıs 2018 Perşembe 15:44

Bakan Özlü: “Bizim yaptırdığımız anketlerde milletimiz ‘benim partim kimi aday gösterirse ben partime oy veririm’ diyor”

A
A
A
Bakan Özlü: “Bizim yaptırdığımız anketlerde milletimiz ‘benim partim kimi aday gösterirse ben partime oy veririm’ diyor”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “24 Haziran’da yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanına oy verin ama AK Parti’ye oy vermeyin” söylemlerinin sandıkta bir karşılık bulmayacağını, yaptırılan anketlerde seçmenlerin büyük bir çoğunluğunun partiye oy verdiğini söyledi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “24 Haziran’da yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanına oy verin ama AK Parti’ye oy vermeyin” söylemlerinin sandıkta bir karşılık bulmayacağını, yaptırılan anketlerde seçmenlerin büyük bir çoğunluğunun partiye oy verdiğini söyledi.


Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, TGRT Haber’de İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın ‘Gündem Özel’ programına katıldı. ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ile ilgili konuşan Özlü, “Orada bir insanlık dramı yaşanıyor. 60’tan fazla şehit, 2 binden fazla yaralının olduğu bir hadise söz konusu. Ölenler, yaralananlar Müslüman değil de bir başka dinden de olsa bu haksızlığa karşı çıkmamız gerekir. Türkiye, dünyanın neresinde bir haksızlık varsa sesini yükselten, buna karşı duran, dosdoğru olan bir ülke. Türkiye küresel bir güç olma yolunda bir oyuncu. Dünyanın sessiz kalması çok hayret verici, sadece İslam ülkeleri değil, dünyanın sessiz kaldığı bir durum. BM Genel Sekreteri, dünyanın güvenlikle ilgili teşkilatları ortada hiç yok. Bunlar şu anda ortada olmayacaklarsa ne zaman ortada olacaklar. Dünyada huzur ve güvenin sağlanması noktasında mevcut teşkilatların yetersiz olduğunun bu hadise bir ispatıdır. Hem BM’nin hem de diğer güvenlik örgütlerinin yeniden yapılandırılması gerekiyor. Biz her zaman mazlumun, ezilenin yanındayız. Bu tavrımızı sürdüreceğiz, her zaman doğruların yanında olacağız” ifadelerini kullandı.



“32 ay çok yanlış”


New York’ta tutuklu olarak yargılanan eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın 32 ay hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin değerlendirmede bulunan Özlü, “Ortada bir suç yok. 32 ayda çok yanlış. Bunlar oluşturulmuş belgeler, dokümanlar. Bunun arkasında Türkiye’yi mahkum etmek isteyen, Türkiye’yi uluslararası ortamda zor durumda bırakmak isteyen FETÖ yapılanması var. Hakan Atilla davasının arkasında FETÖ yapılanmasının gayretleri vardır. Ben amaçlarına ulaşamadıkları kanaatindeyim. Onların amaçları daha büyük bir ceza verdirtmek ve akabinde Halk Bankası ve Türkiye’yi mahkum etmek vardı” diye konuştu.



“Uçakların verilmemesi çok yanlış olur”


ABD’nin F-35’leri teslim etmeyeceği iddialarının gündeme gelmesi hakkındaki soruya Özlü, “Çok büyük bir program. 4 uçak, eğitimlerinin de tamamlanması lazım. İlk parti Türkiye’ye verilecek olan. 9 ülke var, içinde Türkiye’de var. Başından beri programın içindeyiz. Uçakların verilmemesi çok yanlış olur. Uçakların verilmemesi gibi bir söylemi ciddiye almıyorum. Her konuda yurt dışında bulunan FETÖ mensuplarının Türkiye aleyhine faaliyetleri var. Sadece F-35 uçaklarında değil, diğer bütün programlarda ulaşabildikleri her şeyde Türkiye’ye karşılar” cevabını verdi.



“Bu söylemler sandıkta karşılığını bulmayacaktır”


“24 Haziran’da yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanına oy verin ama AK Parti’ye oy vermeyin” söylemlerinin ortaya atılmasına yönelik Özlü şunları söyledi:


“Böyle bir söylem var. AK Parti demek Recep Tayyip Erdoğan demektir, Recep Tayyip Erdoğan demek AK Parti demektir. Bu ikisini birbirinden ayıramayız. Ne AK Parti’siz Cumhurbaşkanımızı düşünebiliriz, ne de AK Parti’yi Recep Tayyip Erdoğan’sız düşünebiliriz. Bu o kadar iç içe bir durum ki. Bu söylemin sandıkta bir karşılık bulmayacağı kanaatindeyim. Bizim yaptırdığımız anketlerde milletimiz diyor ki; ‘benim partim kimi aday gösterirse ben partime oy veririm.’ Büyük bir çoğunluk partiye oy verdiğini ifade ediyor. AK parti’de 2002’den beri oluşan bir siyasal kültür var. AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan’ın lideri olduğu bir partidir, AK Parti’lilerin tek lideri vardır o da Recep Tayyip Erdoğan’dır. Seçimden umudunu kesmiş olan, seçimlerde bir ikbal, başarı görmeyen partilerin söylemleri, AK Parti’yi içerden çökertebilir miyiz acaba diye düşünüyorlar ama AK Parti sapasağlam ve liderinin peşinden giden bir partidir AK Parti. Bunun sandıkta karşılığı olacağını düşünmüyorum.”



“Muharrem Bey dersine iyi çalışmıyor”


CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin dün katıldığı bir televizyon programında “Özal nasıl gittiyse Erdoğan da öyle gidecek” sözünün sorulması üzerine Özlü, “Ne maksatla söylediğini bilmiyorum. Kasıtlı ve maksatlı söylediyse büyük bir skandal ama her iktidarın bir sonu vardır, AK Parti’nin de mutlaka bir sonu olacaktır gibi bir maksatla söylediyse de çok yanlış. Muharrem Bey’in çok iyi çalışmadığı kanaatindeyim. Muharrem Bey dersine çok iyi çalışmıyor, yüzeysel konuşuyor. Geçenlerde, ‘İktidara gelirsem veterinerden TÜBİTAK Başkanı yapmayacağım’ dedi. 63’te kuruldu TÜBİTAK ve o günden beri hiçbir TÜBİTAK Başkanı veteriner hekim değil. Kaldı ki iyi bir akademisyense bir veteriner hekim de TÜBİTAK Başkanı olabilir. Hiçbir TÜBİTAK Başkanı veteriner hekim değil, ikincisi ise veterinerlere hakaret ediyor. Veterinerden niye TÜBİTAK Başkanı olmasın. ‘Sonu Özal gibi olacak’ söylemleri çok yanlış, yakışıksız söylemler” dedi.


Bakan Özlü, CHP’den 15 milletvekilinin istifa ettirilip İYİ Parti’ye geçirilmesi ve CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti’nin ittifakına ilişkin ise şunları söyledi:


“Bunlar ilkesiz davranışlar. 15 vekilin istifa ettirilip, paketlenip gönderilmesi ve tekrar partiye alınması. İkincisi; 4 partinin hangi değerler üzerine birleştiğini bilmiyoruz. CHP ve SP’yi yan yana koyduğunuzda ne kadar birbirine benziyor. Tamamen farklı dünyaların insanları. CHP düşüncesi ile SP düşüncesi tamamen birbirine zıt. Tek ortak yanları, Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı. Tayyip Erdoğan olmasında ne olursa olsun, ülke batsın, ülke yıkılsın. Üzerinde mutabık kaldıkları bir değerler zemini yok. İlkesiz hareketler bunlar.”


Doların 4.50 seviyelerini görerek rekor kırdığının hatırlatılması üzerine Özlü, bunun geçici bir durum olduğunu belirterek, “Seçim ortamındayız, Orta Doğu’da bazı gelişmeler var, hem dışarıdaki gelişmeler hem de seçim ortamından dolayı spekülatif dalgalanmalar. Seçimden sonra Türkiye’nin istikrarlı bir sürece gireceğini, önümüzdeki 5 yıl seçim olmayacağı için bu süreçte kurun dengeleneceği kanaatindeyim. Merkez Bankası piyasaları gözlemliyor. Ekonomi Koordinasyon Kurulu var, ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcımız var. Bunlar anlık, günlük gözlemlenen hadiseler” dedi.



Sanayi üretim rakamları


TÜİK’in açıkladığı verilere göre, sanayi üretiminin bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 9,8 artmasını değerlendiren Özlü, “Çarklar çok iyi dönüyor. 9,8 demek aslında yüzde 10 demek. Yani 2018 yılı ilk çeyrekte Türk sanayisi yüzde 10 büyüyor. Bu bir rekordur. Eskiden bu tip büyümeleri Çin’de duyardık. Türkiye’nin ortalama büyümesi her zaman sanayi büyümesinden bir puan altta olur. Geçen 3 çeyrek 9,8 ise sanayi büyümesi ortalaması, bu ilk çeyrekteki büyümenin 7’nin üzerinde bir büyüme olacaktır diye düşünüyorum. Sanayide yüksek teknolojiye geçiş programı yürütüyoruz ve 9 sektörle bunu beraber çalışıyoruz. Geçen ilk çeyrekte imalat sanayi içerisinde yer alan yüksek teknolojili ürünlerin üretimindeki artış ilk çeyrekte yüzde 17’dir. Bu oran Mart ayında yüzde 21,3 oldu. Dolayısıyla sanayide yüksek teknolojiye geçiş süreci hızlandırdı” ifadelerini kullandı.


Türkiye’nin 2018 yılında odak sektörlere yoğunlaşacağını ve Türkiye’nin sanayi devrimini başlatacaklarına dikkat çeken Özlü, “Bunun yol haritası hazır. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin kendi sanayi devrimi programını başlatacağız ve 2018 sanayimiz için bir atılım döneminin başlangıcı olacak” açıklamasını yaptı.



“Seçimden sonra Türkiye’nin Sanayi Devrimi programını açıklayacağız”


İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın “Almanya Sanayi 4.0, Japonya ise 5.0 diyor. Biz ne diyeceğiz?” sorusunu yanıtlayan Özlü, “Burada bir tartışma var. Alman endüstrisi diyor ki; birinci sanayi devrimi, ikinci, üçüncü ve bu dördüncüdür diyor. Bundan dolayı Endüstri 4.0 diyor, yani sanayiyi esas alıyor. Japonya ise toplumların dönüşümünü esas alıyor. Avcı toplum, tarım toplumu, sanayi toplumu gibi Toplum 5.0 diyor. Biz ne 4.0 diyeceğiz ne de 5.0 diyeceğiz. Bizim programımızın adı Türkiye’nin sanayi devrimi. Biz kendi özgün teknolojilerimizi oluşturacağız. Kendi sanayimizin dijital dönüşümlerini kendi şartlarımız içinde gerçekleştireceğiz ve bunu da yaparken küresel pazara entegre olacağız. Bizim isimlendirmemiz Türkiye’nin sanayi devrimidir. Programımız hazır. Seçimden hemen sonra bunu açıklayacağız. Birbiriyle konuşan makineler geliyor, sıfır stokla üretim yapacak fabrikalar geliyor, karanlık fabrikalar geliyor, robotlarla üretim geliyor, yapay zeka geliyor. Dolayısıyla bütün bu teknolojilerin ele alındığı, bu teknolojilerde Türkiye’nin atılım yapacağı bir program hazırladık ve 6 bileşenden oluşuyor. İlk bileşen insan. Dijital dönüşüm merkezleri kuracağız. Seçimden hemen sonra Türkiye’nin sanayi Devrimi programını açıklayacağız” cevabını verdi.



“Gelecek hafta başından itibaren CEO’yu açıklamaya hazırız”


Yerli otomobilde CEO’nun gelecek hafta başından itibaren açıklanabileceğini vurgulayan Özlü, konuya ilişkin olarak şunları dedi:


“Teknik ve mali analiz sonucu bir takım rakamları konuşuyoruz. Mesela diyoruz ki; toplam yapacağımız yatırım 3.2 milyar euro olacak, bunu 15 yılda yapacağız, 15 yılda ulaşacağımız üretim kapasitesi 175 bin araç, 5 modelde üreteceğiz gibi bir takım sonuçlara ulaştık. Şirketimizin olması gerekiyor. Bu şirket 5 ortaklı bir şirket. Buna TOBB’da küçük bir hisseyle katıldı ve şu anda 6 ortaklı bir şirket. Yapacağımız şey şuydu: Şirket ana sözleşmesini imzalayalım ve seçtiğimiz CEO’yu açıklayalım. Şirketin ortak avukatları; bizim süreye ihtiyacımız var, anlaşmaları bitiremedik dediler. Salı gününe kadar süre verdik, dün itibariyle bitti, bu hafta sonuna kadar şirketler arasındaki ortaklık sözleşmesini bitiriyoruz. Gelecek hafta başından itibaren bunu açıklamaya hazırız. Sadece avukatların süreye ihtiyacı vardı. 2021 yılında yerli otomobil piyasaya çıkacak ve elektrikli olacak.



“2019’da Antartika’ya bilim üssünü kurmuş olacağız”


Antartika’ya "Türkiye Bilimsel Araştırma Üssü" kurulması ile ilgili çalışmaların sürdüğünü ve 2019 yılında Antartika’da bilim üssünün kurulmuş olacağını belirten Özlü, “Antartika’dan bilim heyeti geldi. Şu anda bir fizibilite raporu hazırlıyorlar. Nereye üs kuracağımızın projesini yapacağız bu ay. 2019’da yapacağımız 3. seferin hazırlıklarını yapacağız ve 2019’da gittiğimizde Antartika’ya bilim üssünü kurmuş olacağız. Yani orada bir binamız, yerleşkemiz olacak. Türkiye’nin Antartika üzerinde söz sahibi ülkeler statüsüne geçmesi için başvurumuzu yapacağız ve Türkiye 29 danışman ülkeden birisi olacak” diye konuştu.



“19.6 milyar dolarlık bir yerlileştirme programı yürütüyoruz”


Yerlileştirme Yüksük Kurulu ile ilgili de bilgi veren Özlü, “Son derece önemli ve kritik. Çok ciddi bir cari açık veriyoruz ve bunu kapatmanın tek yolu yerlileştirmeden geçiyor. Küresel pazara entegre, yerlileştirme yapacağız. 43 ürün grubu belirledik. Yaklaşık 19.6 milyar dolarlık bir yerlileştirme programı yürütüyoruz. 3 ile 5 yıl arasında 19.6 milyar dolarlık ürünü yerlileştirmiş olacağız” açıklamasını yaptı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Milletvekili Keskinkılıç : “Karşımızdaki direnci kırdık, değişim için sıra sizde” AK Parti Karabük Milletvekilleri Cem Şahin ve Ali Keskinkılıç, “Şimdi değişim ve değiştirme zamanı” diyerek, hafta sonu yapılacak seçimlerde Özkan Çetinkaya’ya destek istedi. AK Parti Karabük İl Başkanı Ferhat Salt, Milletvekilleri Cem Şahin, Ali Keskinkılıç ve Belediye başkan adayı Özkan Çetinkaya, Öz Sağlık İş Sendikası üyeleri ile bir araya geldi. Düzenlenen etkinlikte konuşan AK Parti Karabük Milletvekili Ali Keskinkılıç, Özkan Çetinkaya’nın projeleri ile Karabük’ün modern ve çağdaş bir şehir olabileceğini halkın gördüğünü söyledi. “Karşımızdaki direnci kırdık” Özkan Çetinkaya’nın aday olduğundan Karabük’e farklı bir yüz getirdiğini anlatan Keskinkılıç, “ Bütün adaylar projeleri ile çıktı hesapta ama Özkan Çetinkaya’nın projeleri ortaya çıkınca hepsi bunun üzerine konuşmaya başladı. Seçim 2 aydır Özkan Çetinkaya’nın projeleri üzerinden gitti. Olurdu, olmazdı, yapardı yapamazdı, yaparlardı ederlerdi derken 2 ayın sonunda istemezuk olmaz zihniyeti, Karabük’te hiçbir şey değişmez zihniyeti direncini kaybetti. Sonunda ne demeye başladılar? olur, yapılır, ama ben daha kısa sürede yaparım, daha ucuz yaparım deme başladılar. Hani yapılamazdı Garpark, şimdi yapılır da şu fiyata yaparız demeye başladılar. Nehir parkı şu sürede yaparım, konutları şöyle yaparım demeye başladılar. Karabük’ün tekrar modern, çağdaş bir şehir olabileceği artık Karabük halkı tarafından görüldü. Çünkü karşımızdaki direnci kırdık. Karşımızda olanların tamamı kabul ettiler, evet Karabük değişebilir. Şimdi sıra sizde. Karabük’ü değiştirmek sizin elinizde. Özkan Çetinkaya’nın koyduğu vizyonu Karabük’te hayata geçirmek sizin elinizde. Vereceğiniz her oy Karabük’ü değiştirecek, bu memlekette değişime sebep olacak. Üniversite’nin oradan başlayan millet bahçesiyle bütünleşen, Gar park ile zirveleşen yepyeni bir Karabük ortaya çıkacak. Kentsel dönüşümle yorgun bina yükümüz değişecek. Yeni modern şehre kavuşacağız. Karabük bölgenin en önemli şehrim ve tekrar kuzeyin yıldızı olacak. Şimdi değişim ve değiştirme zamanı. Artık yeter, 15 yıl fırsat verdik, olan bu, bu kadar. Bakımsız caddeler, unutulmuş sokaklar, terk edilmiş mahalleler, yorgun binalar. En kıymetli yerlerimiz, en bakımsız halde. Artık yeter” dedi. Keskinkılıç, Özkan Çetinkaya’nın bu seçimlerde geçtiği her yerin pırıl pırıl olmaya başladığını da ifade ederek, “ Özkan başkan bir caddeden geçiyor, burayı asfaltlayacağız, güzelleştireceğiz diyor ertesi gün bakıyorsunuz belediyenin bütün ekibi orada. Yahu kardeşim 15 yıldır neredeydiniz? Özkan Çetinkaya şimdiden geçtiği her yeri değiştirmeye başladı. İşte bu genç adam Karabük’ün yeni lideri ve gençliğin öncüsüdür. Siz bu gençliğe destek verirseniz, bu genç adam yepyeni bir Karabük ortaya çıkaracak. Ve biz bununla gurur duyacağız. Diyeceğiz ki, bu Karabük’ü biz değiştirdik. Bu şehri tekrar güzelleştirmeliyiz. Çocuklarımız için yaşanacak bir yer haline getirdik diyeceğiz. Şehir bizim evimizdir. Gelin evimizi nasıl güzelleştiriyorsak şehrimizi de güzelleştirelim. Ve şuna inanıyorum, yepyeni bir Karabük’ü hep birlikte kurabiliriz, yepyeni bir Karabük’ü hep birlikte gerçekleştirebiliriz. Ve bu değişim şart artık. Yeter artık 15 sene fırsat verdik, 5 senede Özkan Çetinkaya’ya destek verelim. Ne kaybedersiniz? Kaybedeceğinizi kaybettiniz zaten. 5 sene bu genç adama imkan verin ve müsaade edin projelerini hayata geçirsin. Bakalım neler oluyor görelim. Hiçbir şey kaybetmeyiz ama kazanacağımız çok şey olur. Yepyeni bir Karabük kazanabiliriz. Bakın adaylar şu anda hiçbiri projelerinden bahsetmiyorum. Hepsi Özkan Çetinkaya’nın projelerinin peşine düştüler. Niye? Onlar geçmiş, gelecek Özkan Çetinkaya’dır. Bu şehrin geleceği için, çocuklarınızın geleceği için bu seçimde partiyi filan bir kenara bırakıp Özkan Çetinkaya’ya oy verin. Her şey değişecek, her şey güzelleşecek” diye konuştu. Şahin : “Önümüzdeki 5 yılı riske etmek gibi bir lüksümüz yok” AK Parti Karabük Milletvekili Av. Cem Şahin, Belediye Başkan adayları Özkan Çetinkaya’nın Karabük’ün neye ihtiyacı olduğunu gayet iyi bilen biri olduğunu söyledi. Çetinkaya’nın 28 mahallenin neye ihtiyacı ve nerede sorunu var, bu sorunları nasıl halledebileceği noktasında idrak içerisinde olduğunu da ifade eden Şahin, “ Buna ilişkin olarak projelerini kamuoyuna deklare etti ve çıktığı her televizyon programında buna benzer etkinliklerde projeleri tek tek bir bir anlattı. Bunun da ötesinde bir özelliği daha var Özkan başkanımızın, ‘Diyor ki ben belediye başkanlığını ek iş olarak değil tek iş olarak yapacağım’ diyor. Demek ki buna ilişkin olarak Karabük’te bir sıkıntı var. Belediye başkanlığını ek iş olarak yapma temayülünde olanlar var demek ki böyle bir tespit söz konusu. Özkan başkanımız 24 saat Karabük’ün dertleriyle sorunlarıyla dertlenecek ve bunlara çözüm bulmak amacıyla da ciddi bir faaliyet yürütecek belediye başkanı olmayı vaat ediyor. O nedenle sizlerle iş yerinizdeki arkadaşlarımıza, akrabalarına Özkan başkanımıza neden destek verilmesi gerektiğini izah etmek istiyoruz. Çünkü önümüzdeki 5 yılı riske etmek gibi bir lüksümüz yok. Şöyle geçmiş yıllara baktığımızda Karabük’ün karanlık dipsiz bir kuyuya düştüğünü görüyoruz. Hizmet noktasında ciddi zafiyetlerimiz var. Bu zafiyetleri bizim ortadan kaldırmamız lazım. Ve bunun adresi de Özkan Çetinkaya’dır. O nedenle Ramazan Bayramı’ndan evvel 31 Mart gününde bir bayram daha yaşayalım ve Karabük’ün içine düşmüş olduğu bu karanlıktan kurtaralım. Önümüzdeki 5 yılı da riske atmayalım. Bu şehirde yaşayan insanlar olarak, çoluğuyla, çocuğuyla bu şehirde yaşamak suretiyle, gelecek taahhüdü kuran insanlar olarak bunu istirham ediyorum. Bir oy dahi çok kıymetlidir. Bu projelerin Karabük’te hayata geçmesi lazım” dedi.
İstanbul İBB Başkan Adayı Kurum: "5 yılda İstanbul liyakatsizliğin kurbanı oldu" AK Parti İBB Başkan Adayı Murat Kurum, "Geride bıraktığımız 5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu. Beceriksizliğe mahkum edildi. Bu şehri depreme hazırlayacağız dediler, tek bir çivi çakmadılar. Reklama, algıya ayırdıkları bütçeyi depreme ayırmadılar. Ulaşım sorununu çözeceğiz dediler, tam bir çileye dönüştürdüler" dedi. AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe mitinginde vatandaşlara hitap etti. Sancaktepe mitinginde Murat Kurum’a, AK Parti İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Sancaktepe Belediye Başkanı ve adayı Şeyma Döğücü, MHP Sancaktepe İlçe Başkanı Arzu Karaalioğlu, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Büyük Birlik Partisi Sancaktepe İlçe Başkanı Abdulkadir Karel ve diğer ilgililer eşlik etti. "Biz İstanbul’umuzu asla kendi kaderine terk etmeyeceğiz" İstanbul’a dair hayalleri olduğunu belirten Kurum, "Ancak samimi hayaller muradına kavuşur. Şimdi bu kardeşinizin, bir hayali var. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, hiçbir hanemizde deprem endişesi kalmayacak, bütün yuvalarımız güvenli hale gelecek. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, trafik çile olmaktan çıkacak. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, sokaklarının huzur ve güvenle dolduğu, gençlerin geleceğe umutla baktığı, kimsenin kendini yalnız hissetmediği bir İstanbul. Size söz veriyoruz. Biz İstanbul’umuzu asla ve asla kendi kaderine terk etmeyeceğiz. Milletimizin her anında hep yanında olacağız. Bu söz, onların verip de tutmadıkları sözlere benzemez. Bu söz, eser adamlarının sözüdür. Bu söz, sağlam adamların sözüdür, bu söz Murat Kurum sözüdür. Bu söz liderimiz, Cumhurbaşkanımız, Recep Tayyip Erdoğan’ın sözüdür" şeklinde konuştu. "5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu" İstanbul’un iş bilmez belediye yönetiminin elinde huzursuz olduğunu söyleyen Kurum, "Çünkü geride bıraktığımız 5 yılda İstanbul, liyakatsizliğin kurbanı oldu. Beceriksizliğe mahkûm edildi. Bu şehri depreme hazırlayacağız dediler, tek bir çivi çakmadılar. Reklama, algıya ayırdıkları bütçeyi depreme ayırmadılar. Ulaşım sorununu çözeceğiz dediler, tam bir çileye dönüştürdüler. Bu aziz milletin kaynaklarını kendi partilerini dizayn etmek için çarçur ettiler. İstanbul’un kaynaklarını, yetimin hakkıdır demeden balya balya kendi ikballeri için dağıttılar. Üstelik bunu da yüzleri kızarmadan savundular. Yetmedi. İsrafı bitirdik dediler, en büyük israfı yaptılar. İstanbullu hemşerilerimizi ötekileştirdiler. Kadınlarımız arasında bile ev hanımları ve çalışan kadınlar diye ayrımcılık yaptılar. Binlerce kadın emekçimizin ekmeğiyle oynadılar, işlerine son verdiler. Verdikleri hiçbir sözü yerine getirmediler. 100 bin konutu, metro hatlarını, megabüsleri, Hızray’ı unuttular. Bu millete yalan söylediler" diyerek mevcut İBB yönetimini eleştirdi. "31 Mart’ta sandık gelecek, hesap kesilecek" CHP’li İBB yönetiminin milleti kandırdığına ve aldattığına dikkati çeken Kurum, "Hala milleti aldatmaya devam ediyorlar. 2019’daki kampanyalarında geldiler, konuştular, vadettiler, oyunuzu isteyip gittiler. Yüzlerce vaat verdiler; makamlarına oturur oturmaz da hepsini unuttular. Biz deprem bölgesinde kardeşlerimiz için sağlam ve huzurlu yuvalar yaparken, bunlar balya balya para kuleleri yaptılar. Devlete, millete mal beyanlarını açıkladılar, sonra bir baktık, 1,5 milyar liralık yepyeni mallar ortaya çıktı. Yani, biz afet bölgelerindeki kardeşlerimizin yaralarını sararken, onların derdiyle dertlenirken, bunlar kendi konforları için villalar yapma derdine düştüler. Ama hiç endişe etmeyin. Biz onların savurduğu paraları, İstanbul’un projelerinde kullanacağız. Onların siyasi kariyeri için ayırdıkları kaynakları biz İstanbul’a harcayacağız. İstanbul’un hakkını, İstanbul’a teslim edeceğiz. Bu millet kendini unutanlara, kaybolan yıllarının hesabını sandıkta soracak. Sandık milletin mahkemesidir. Sandık günü hesap günüdür. İşte o gün, 31 Mart’ta sandık gelecek, hesap kesilecek. Tüm bunların hesabını sandıkta sormaya hazır mıyız?" dedi. "İstanbul artık bu algı siyasetinden yoruldu" "Hiç 82 gündür bizim projelerimizi eleştirdiklerini gördünüz mü? Hep algı, hep iftira" diyen Kurum, şöyle konuştu: "Bizim projelerimiz için diyor ki, bu projelerin yapılmaması lazım, gereksizmiş. Hiç 82 gündür bizim projelerimizi eleştirdiklerini gördünüz mü? Hep algı, hep iftira, hep dedikodu, hep gündemi farklı yere çekme çabası. 5 yıldır İstanbul artık bu algı siyasetinden yoruldu, bıktı. Algıyla depremi çözebilir misin? Algıyla İstanbul’daki trafik çilesi çözülür mü? Sen İstanbul’u kara kışa teslim edip büyükelçilerle balık yerken; biz İstanbul’un 39 ilçesinde 80 bin yuvayı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde vatandaşlarımıza kazandırıyorduk. Sen kendi genel başkanını devirmek için gizli gizli toplantılar yaparken; biz İstanbul’a 365 milyar liralık yatırım yapıyorduk. Sen cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olup 80 ilde mitingler düzenleyip, İstanbul’u kaderine terk ederken; biz asrın felaketinde 3 ayda 11 ilimizde 180 bin konutun temelini atıyorduk. Buradan İstanbul’un güzel insanlarına sesleniyorum. Gelin 2 gün sonra gerçek belediyecilikten yana olun. 31 Mart’ta İstanbul’un geleceğinden yana olun. Sağlam İstanbul’dan yana olun. Her oy bir tohumdur. Görürse yeşerir, emek verirsen fidan olur, karşılık bulursa orman olur. Haydi İstanbullu şehrine oy ver. Şehrine oy ver ki, İstanbul hizmet bulsun, huzur bulsun, mutluluk bulsun. Sen yaparsın. Sen İstanbul’sun, çünkü sen İstanbullusun." "Laf değil, iş yapacağız, eser yapacağız" Büyük ve güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda projelerini teker teker yapacağını söyleyen Murat Kurum, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu vizyon için, ülkemiz için, İstanbul’umuz için hemşerilerimiz için, gece gündüz çalışacağız. Büyük ve güçlü Türkiye hedefini ve bu hedef doğrultusunda projelerimizi teker teker yapacağız. Biz hiçbir zaman algı polemikleri tarafında olmayacağız. Bizi arayanlar, milletimizin yanında bulacaklar. Bizi arayanlar Sancaktepe’nin metrosunu yaparken bulacaklar. Bizi arayanlar çocuklarımıza güzel bir gelecek hazırlarken bulacaklar ve biz hep çalışacağız. Laf değil, iş yapacağız, eser yapacağız. Gerçek belediyecilik yapacağız" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Bartın Her gün bir iftara katılıyor Bartın Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı’nın Belediye Başkan Adayı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, Ramazan ayına rağmen hız kesmeden seçim çalışmalarını sürdürürken her gün bir iftar davetine katılıyor. Başkan Fırıncıoğlu, iftar öncesi gerçekleştirdiği mahalle ziyaretlerine teravih sonrası da devam ediyor. 31 Mart yerel seçimlerine iki gün kala yoğun bir şekilde çalışmalarını sürdüren Başkan Fırıncıoğlu, Bartın Belediyesi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü Personellerine, Bartın’da yaşayan Serdaroğlu ve Çevre Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne ve son olarak da öğrenci evine misafir oldu. Programlar sonrası açıklama yapan Başkan Fırıncıoğlu “Ramazan’ın rahmet ve bereketini hemşehrilerimizle birlikte paylaşıyoruz. Belediyemiz Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü Personelimize, Bartın’da yaşayan Serdaroğlu ve Çevre Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’ne, son olarak da öğrenci kardeşlerimize misafir olduk. Gönül sofralarında bizlere yer açan, birlik ve beraberliğin en güzel göstergesini sundukları için hemşehrilerimizle teşekkür ediyorum” dedi. ’’Var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz’’ İftar öncesinde seçim gezilerini sürdüren Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, teravih namazı sonrasında ise Çaydüzü, Gecen ve Cumhuriyet Mahallelerinde vatandaşlarla bir araya geldi. yapılması planlanan vizyon projelerinden bahseden Başkan Fırıncıoğlu, talep ve önerileri dinledi. Değerli fikirleri için vatandaşlara teşekkür eden Başkan Fırıncıoğlu, “Teravih Namazı sonrası Çaydüzü, Gecen ve Cumhuriyet Mahallelerinde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Yapılması planlan vizyon projelerimizden bahsettik. Vatandaşlarımızın görüş ve önerilerini dinledik. Bartın’ımız için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Gönüllerini bizlere açan, destek ve dualarıyla yanımızda olan tüm hemşehrilerime teşekkür ediyorum” diye konuştu.