POLİTİKA - 20 Temmuz 2018 Cuma 13:13

Bakan Selçuk: “En geç 2 ay içerisinde 3 yıllık bir program açıklayacağız" (1)

A
A
A
Bakan Selçuk: “En geç 2 ay içerisinde 3 yıllık bir program açıklayacağız" (1)

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “En geç 2 ay içerisinde 3 yıllık bir program açıklayacağız.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “En geç 2 ay içerisinde 3 yıllık bir program açıklayacağız. Hangi ay, hangi sene ne yapmak istediğimiz konusunda bir paylaşımda bulunacağız. Hiçbir öğrencimiz, hiçbir velimiz sürprizle karşılaşmayacak. Oyunun ortasında asla kural değişmeyecek. Bizim temel kavramımız adalet olacak. Ben bakan olmaya çalışmayacağım, gören olmaya çalışacağım" dedi.


Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, medyanın Ankara temsilcileri ve eğitim muhabirleriyle Ankara Palas’ta kahvaltıda bir araya geldi. Toplantıda yaptığı konuşmada Selçuk, torunu olduğu gün Milli Eğitim Bakanı olduğunu belirterek, "Bu sıradan bir görevlendirme değil. Mesuliyeti çok daha yüksek. Farkındalık gerektiren bir sorumluluk. Türk eğitim sistemine küçücük bir tuğla koyan herkese sadece teşekkür borçluyuz. O yüzden şartlar şöyledir, eksikler, sorunlar böyledir bunun üzerinden bir söylem ortaya koymak işlevsel gelmiyor bana. Benim 2005-2006’larda hayal olarak gördüğüm derslik meselesi, öğretmen meselesinde inanılmaz mesafeler alındı. O gün keşke dediğim şeylerin bugün fiili olarak karşımızda bulunduğunu görüyorum. Bugün işler o günden daha kolay. Temel bazı meseleler büyük ölçüde halledilmiş. Zaman nitelik zamanı. Biz nitelikle ilgilenmek durumundayız. Kaliteyi nitelik belirler. Bir şey yapılamamışsa zamanı gelmemiştir. Zamanın ruhunu okuyarak, meselenin gerçekliğini sürdürmek anlamında bir çabamız olacağı açık” ifadelerini kullandı.



"Biz aslında ilkesel olarak bilimi, aklı, sanatı, sporu, ahlakı konuşacağız"


Eğitimde yeni bir dil inşa etmeye çalıştıklarını kaydeden Selçuk, "Eğitim çok istismar edilen, Türkiye’nin eğitim sisteminin kilitlenmeye çalışıldığı bir dönem. Türkiye özellikle 15 Temmuz üzerinden de bu sınav temelli yapının Türk eğitim sistemini nasıl kilitlediğini ve çözülmesinin aslında sadece eğitimsel bir mesele olmadığını bir siyasal dilde gerektiğini, toplumsal anlayışta gerektiğini rahatlıkla ifade edebiliriz. Biz aslında ilkesel olarak bilimi, aklı, sanatı, sporu, ahlakı konuşacağız. Ahlak üzerine inşa edilmemiş eğitim sisteminin insanı bütünleyen ve beşerden insana doğru giden yolun tamamlanmasına müsaade etmeyeceği açıktır. Eğitim öncelikle evrensel seviyede kurulur” açıklamasında bulundu.



“Çok endişe etmemiz gereken bir dönemde yaşıyoruz"


Bakan Selçuk, konuşmasına şöyle devam etti:


“Çok endişe etmemiz gereken bir dönemde yaşıyoruz. Dünya 4’üncü büyük kırılmayı yaşayacak önümüzdeki 15-20 yıl içerisinde. Buna tekillik çağ deniliyor. Tekillik çağ, fiziksel, biyolojik ve dijital olanın birleştiği bir çağ. Bu dünya farklılık oluşturacak bir dünya. Ay’a füze gönderiyoruz. Ay tam karşımızda. Füzeyi oraya gönderirken istikamet belirleniyor. Eğer Ay orada diye füzeyi oraya gönderirsek, füze oraya ulaştığında Ay orada olmayacak. Biz çocuklarımızı geleceğe fırlatıyoruz. Çocuklarımızı oraya ulaştığında Ay orada değilse siz bize nasıl eğitim verdiniz diyecekler. Bir çocuğun hayatına dokunmanın vebali çok çok derinden hissedilmedikçe öğretmenlik mesleğinin yapılabilmesi asla mümkün değil.”



“Biz asla Süperman değiliz”


Türkiye’de doğan her çocuğun kaybedilmeyecek kadar değerli olduğunu vurgulayan Selçuk, “Bu meseleyi bürokratik bir meseleden çıkartıp, bunu bir uluslararası dava olarak algılayıp topyekun bir mesele olarak düşünmemiz icap ediyor diye düşünüyoruz. Bizim bunun için ekibimiz hazır. Uzun yıllardır çalışıyoruz. Bize Türkiye’nin birikimi lazım. Benim arkadaşlarım lazım değil. Bizim en iyi 11’imiz hazır. En iyi 100’ümüz, en iyi 1000’imiz hazır. Çünkü buna Türkiye hazır. Ben görüyorum meseleyi ve etrafa baktığımda, sosyal medyaya baktığımda nasıl bir talep olduğunu, heyecan olduğunu görüyorum. Bu beklentinin oluşturduğu riskin de farkındayım. Biz asla Süperman değiliz. Bizim bu konudaki Süpermanliğimiz, bu meseleye el koyan herkesin işbirliği ile yapmamız gereken bir iş. Biz sorumluluğumuzun farkındayız. Ama bu sorumluluğun paylaşılması gerektiği konusunda bir idrak ihtiyacımız da var. Biz bir masadaki tuzluğun yerini değiştirerek sistem değiştirdiğimizi söylemeyeceğiz. Masanın tümünü değiştirmekle ilgili olduğumuzu paylaşacağız. Masayı yeniden inşa etmeyi, bir bakan olarak bir görevli olarak bunu yapmayacağız, bunu bu ülkenin bir evladı olarak yapacağız. Eğitimin uzun soluklu bir iş olduğu konusunda mutabakatımız var. Ama eğitim kısa sürede zarar gören bir kurum, uzun sürede inşa edilen ama kısa sürede zarar gören bir kurum. Bu biraz sabır gerektiriyor. Bir milli eğitim bakanı kendi dönemi için bir şey yapmaz, gelecek için bir şey yapar” şeklinde konuştu.



“En geç 2 ay içinde 3 yıllık bir program açıklayacağız”


“En geç 2 ay içerisinde 3 yıllık bir program açıklayacağız” diyen Bakan Selçuk, şunları kaydetti:


“Hangi ay, hangi sene ne yapmak istediğimiz konusunda bir paylaşımda bulunacağız. 3 yılın sonunda nereye gelmek istediğimiz konusundaki hayalimizi, arzularımızı paylaşma fırsatımız olacak. Hiçbir öğrencimiz, hiçbir velimiz sürprizle karşılaşmayacak. Oyunun ortasında asla kural değişmeyecek. Elbette hatamız, beceremeyeceğimiz, başaramayacağımız şeyler olacak. Bizim temel kavramımız adalet olacak. Ben bakan olmaya çalışmayacağım, gören olmaya çalışacağım. Aklımla, kalbimle görmeye çalışacağım. Bunu yaparken adaleti şiar edinmek tekrar tekrar vurgulamak istediğim şey. Bizim önceliklerimiz olacak. Dezavantajlı çocuklar, öğretmenler önceliklerimiz olacak."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu: “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in TBMM’de görüşmesi hakkında “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özel’in görüşmesi hakkında gazetecilerin sorularını cevapladı. Akbaşoğlu görüşme ile ilgili, “Bu konuyla ilgi tabi ki daha önceden de kamuoyuna yansıyan bir talep söz konusuydu. Bu sene inşallah yerine gelmiş olacak. Karşılıklı olarak görüşüp netleştirilecek. Bugüne ilişkin bir resepsiyon. Milli egemenliğin tecelligahı olan meclisimizin 104’üncü yaşında hep beraber burada güzel bir ambiyans oluşturduk. Bütün milletimizin temsilcileri bu birlikteliği ortaya koydu. Cumhurbaşkanımızın resepsiyona teşrifleri ile hep beraber, bütün milletvekilleri ve davetliler ile Cumhurbaşkanımız bir araya geldiler. Daha sonra da içerideki odada değerli siyasi partilerimizin genel başkanları ve temsilcileri ile görüştü. İçeride milletvekillerimiz, CHP Genel Başkanı, Hüda-Par Genel Başkanı, DSP Genel Başkanı AK Parti Grup Başkanı, Meclis Başkanvekillerimiz ve Meclis Başkanımız tabi ki, MHP Grup Başkanvekili vardı. Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” şeklinde konuştu.
Çorum Trafik kazası, 4 yaşındaki Zeynep’i ailesinden ayırdı Çorum’un Alaca ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 çocuk hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı. Kaza, Çorum-Yozgat karayolunda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Yozgat istikametinden Çorum’a seyir halinde olan Mustafa Fansa (51) yönetimindeki 31 U 3003 plakalı otomobil ile Muhammed Y. idaresindeki 19 ACH 630 plakalı otomobil Boğaziçi köyü kavşağında çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Fansa yönetimindeki otomobil yol kenarında bulunan tarlaya uçtu. Yoldan geçen sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekiplerinin yanı sıra 112 ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kazada sürücü Mustafa Fansa ve araçta bulunan Muhammed Emin Fansa (17), Emine Fansa (42), Yunus Emre Fansa (10) ve Zeynep Fansa (4) yaralandı. Yaralılardan 4 yaşındaki Zeynep, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay yerinde ilk müdahalesi yapılan yaralılar Alaca Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralılardan Emine Fansa, Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Kazanın ardından Muhammed Y., araçla olay yerinden kaçtı. Bölgedeki kameraları inceleyen polis ekipleri kaçan sürücüyü Yıldızhan Mahallesi Edebali Sokak’ta terk edilmiş halde buldu. Yaptıkları çalışmalar sonucu Muhammed Y.’ye ulaşan polis ekipleri sürücüyü gözaltına aldı. Depremzede olduğu öğrenilen Fansa ailesinin Çorum’da görev yaptığı öğrenildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Ankara Emre Belözoğlu: “Sosyal medya lağım çukuru” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum” dedi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında MKE Ankaragücü, konuk ettiği Beşiktaş ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın mensuplarına açıklamalarda bulunan MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, bütün futbolcuları ile gurur duyduğunu belirterek, “Bugün Beşiktaş’a net bir üstünlük kuran oyuncu grubum vardı. İnşallah finale çıkan takım oluruz. Bu takımın çok daha iyi yerleri hak ettiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Üzgün olduğu tarafları açıklayan Belözoğlu, sezon genelini değerlendirerek, “Skorlar gelmedi. Çok fazla beraberlik var. Ama yine de oyuncu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu. "Bu takımın ligde sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum" Sarı-lacivertlilerin teknik patronu, skor üretemediklerinden dolayı üzgün olduklarını kaydederek, şunları söyledi: “Lige hemen döneceğiz. Ligde de kendimizi sağlam pozisyona alacak skorlara ihtiyacımız var. Bu takımın sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Taraftarlarımıza, oyuncularıma teşekkür ederim. Skor gelmedi ama oyun anlamında çok yüksek bir dominasyon vardı.” "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur" Maçta sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalan Morutan ile ilgili konuşan Belözoğlu, "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur. Tendonda bir kopma varsa o zaman altı ayı bulur. Ümit ediyorum öyle bir haber almayız. Böyle bir şey inşallah yaşamaz. Ama yaşarsa da çok iyi dönebilecek karaktere sahip bir oyuncu" dedi. “Sosyal medya lağım çukuru” Bir basın mensubunun, ‘MKE Ankaragücü futbolcularının sosyal medyada eleştirildiğini’ söylemesi üzerine, Belözoğlu, şu ifadelere yer verdi: “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum sosyal medyanın. Alex bugün elinden geleni yapmaya çalıştı. Ben bir oyuncu transfer ederken, ondan bir performans bekleyerek ediyorum. Bugün performansında eleştirilecek bir şey bulamıyorum. Benim adıma sosyal medyanın hiçbir karşılığı yok. Bizim ailemize küfür edecekler, biz şikayetçi olduğumuzda bize yalvaracaklar yok öyle bir dünya. Bu ülkede, bu düzelmedikten sonra benim oyuncum ve ben mücadele etmek zorundayız. Sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”