GENEL - 15 Aralık 2017 Cuma 13:04

Başkent’te balık denetimlerine sıkı kontrol

A
A
A
Başkent’te balık denetimlerine sıkı kontrol

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Toptancı Hali’nde günlük balık denetimlerini aralıksız sürdürüyor.

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Toptancı Hali’nde günlük balık denetimlerini aralıksız sürdürüyor.


Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Veteriner Şube Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştirilen denetimlerle başta balık olmak üzere su ürünlerinin sofralara taze ve sağlıklı ulaşması sağlanıyor. Kontroller sonucunda bayat veya sağlıksız balıkların imha edildiğini belirten yetkililer, boyut ve türlerine göre standartların altında olduğu tespit edilen balıkların ise yem fabrikalarına gönderildiğini kaydettiler.


Başta balık çeşitleri olmak üzere 20’nin üzerinde su ürünü, farklı kasalardan alınan numunelerin kontrolden geçirilmesinden sonra vatandaşlara sunulmak üzere perakende satış tezgahlarına taşınıyor. Toptancı Hali’nde gerçekleştirilen düzenli kontrollerin olumlu etkisine vurgu yapan yetkililer, son zamanlarda yapılan denetimlerde kayda değer oranda bayat balığa rastlanmamasını da memnuniyetle karşıladıklarını belirttiler.


Karadeniz, Ege, Marmara ve Akdeniz’den gelen günlük taze balık, Başkent sofralarının gözdesi. Av mevsimi süresince Karadeniz, Ege, Marmara ve Akdeniz’de avlanan balıklar günlük olarak saat 04.00 ile 09.00 arasında Toptancı Hali’ne ulaşıyor. Balıkçılıkta av sezonunun 1 Eylül’de açıldığını hatırlatan yetkililer, son günlerde Toptancı Hali’ne günde ortalama 4- 5 bin ton balık geldiğini, bu miktarın geçmiş yıllara kıyasla az olduğuna dikkat çektiler. Hamsi, sardalya ve istavrit balıklarının hem mevsimi olması hem de uygun fiyatıyla en çok tercih edilen deniz balıkları arasında ön sıralarda yer aldığını belirten yetkililer, baraj, göl, gölet ve ırmaklarda avlanan kefal, sazan ile üretim çiftliklerinde yetiştirilen alabalık, çupra, levrek ve yayın gibi balıkların da balıkçı tezgahlarının değişmez ürünleri olduğunu söylediler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Burası ne Colorado Kanyonu ne de Kapadokya Su ve rüzgar erozyonunun etkisiyle milyonlarca yıllık doğa harikası Narman Peri Bacaları ya da yöre halkının ifadesiyle Kırmızı Periler Diyarı, saklı güzellikleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Görenlerin ilk bakışta Kapadokya sandığı ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları artık doğaseverlerin ve gezginlerin uğrak duraklarından birisi oldu. Narman Peri Bacaları, uzun zaman önce (2,5-3 milyon yıl) rüzgar ve erozyonun yumuşak volkanik kayaçları aşındırmasıyla oluştu ve şekillendi. Topraktaki demirin oksitlenmesi sonucu kırmızı rengi aldı. Bu jeolojik oluşumlar Doğu Anadolu Bölgesi’nde sadece bu yörede görülüyor. Erzurum’un ekoturizminin önemli destinasyonlarından biri olan kanyonda yaz aylarında; çadır kampları, doğa yürüyüşleri, bisiklet turları ve foto safari gibi çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Peri bacalarının hemen yanı başında bir sosyal tesis ve piknik alanı da bulunuyor. Peri bacaları Erzurum’un Narman ilçesinin güneyinde, Narman-Pasinler otoyolunun 7’nci kilometresinde yer alıyor. Toplam 62 kilometre uzunluğunda üç vadiden oluşan bölge, doğaseverler ve fotoğraf meraklılarının bölgedeki uğrak yerlerinden biri oldu. Colorado Kanyonu’na benziyor Kırmızı rengi ve ilginç yeryüzü şekilleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları “Kırmızı Periler Diyarı” olarak anılmaya başlandı. Peri Bacaları’nın yer aldığı vadi, Amerika’da Colorado Grand Kanyon’a benzerliği ile de dikkat çekiyor. Narman Peribacaları’nı koruma altına alarak ülke turizmine kazandırmak için yaz aylarında çeşitli şenlikler düzenlenirken, yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgisi her geçen dönem artış gösteriyor. Kapadokya’daki Peri bacaları ile Narman’daki Peribacaları, oluşumları bakımından birbirinden ayrılıyor. Kapadokya’daki Peri Bacaları volkanizma sonucu oluşurken, Narman’da bulunanlar ise günümüzden 2,5-3 milyon yıl önce, akarsuların bir çökelme havzasına taşıdığı malzemelerin zamanla aşınması sonucunda oluştu. Kırmızı peribacalarının bu rengi almasının nedeni ise tortullardaki kırmızı renk demirin Fe2O3 şeklinde oksitlenmesi olarak açıklanıyor. Bu doğa harikası bölgede, sadece etkileyici Peri Bacaları değil, aynı zamanda çevresindeki vadiler, yerel flora ve fauna gibi doğal zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekliyor.
Kütahya Hobi olarak başladığı heykel pasta yapımı ile uluslararası yarışmada altın madalya aldı Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde yaşayan sağlık personeli Berna Çetintaş, Hırvatistan’daki Biser Mora adlı gastronomi festivalinde altın madalya ile ödüllendirildi. Tavşanlı’da Doç. Dr. Mustafa Kalemli Devlet Hastanesi sağlık personeli evli ve 2 çocuk annesi Berna Çetintaş, Hırvatistan’nın Braç adasında 19.’su düzenlenen Biser Mora adlı gastronomi festivalinde Pastry Art kategorisinde ’Cadı atölyesi’ adını verdiği yenilebilir heykel pasta ile altın madalya ile ödüllendirildi. "Ülkem adına güzel bir başarı elde ettiğimi düşünüyorum" diyen Berna Çetintaş, "Büyük oğlum doğduğunda ’acaba nasıl yapılır pastalar ?’ diye merak etmeye başlamıştım. Araştırdım ve pandemi döneminde online eğitimler almaya başladım. Bu eğitimler sonrasında farklı pastaların yapımına ilgimin olduğunu düşündüm ve bunun üzerine biraz daha çalışmalarımı arttırdım. En sonunda da böyle güzel bir başarı elde ettim. Eserimi, yaklaşık iki ay gibi süre zarfında oluşturdum. İki ay sonrasında da , İzmir’de Gastronomi Derneği adı altında bir dernek üyesiyim aynı zamanda. Dernekle birlikte Braç adasında yolculuk yaptık ve orada ödülümü aldım. Sağlık personeliyim, mesleğim bu değil ancak, ben bu işi bırakmayı düşünmüyorum. Kendime ne katabilirim ? Bunlarla ilgili çalışmalarıma devam edeceğim. Hobi olarak başladığım bu işi profesyonel olarak devam ettirmeyi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Kütahya Hobi olarak başladığı heykel pasta yapımı ile uluslararası yarışmada altın madalya aldı Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinden katıldığı Hırvatistan’daki Biser Mora adlı gastronomi festivalinde altın madalya ile ödüllendirildi. Tavşanlı’da Doç. Dr. Mustafa Kalemli Devlet Hastanesi sağlık personeli evli ve 2 çocuk annesi Berna Çetintaş, Hırvatistan’nın Braç adasında 19.’su düzenlenen Biser mora adlı gastronomi festivalinde Pastry Art kategorisinde "Cadı atölyesi" adını verdiği yenilebilir heykel pasta ile altın madalya ile ödüllendirildi. "Ülkem adına güzel bir başarı elde ettiğimi düşünüyorum" diyen Berna Çetintaş, "Büyük oğlum doğduğunda ’acaba nasıl yapılır pastalar?’ diye merak etmeye başlamıştım. Araştırdım ve pandemi döneminde online eğitimler almaya başladım. Bu eğitimler sonrasında farklı pastaların yapımına ilgimin olduğunu düşündüm ve bunun üzerine biraz daha çalışmalarımı arttırdım. En sonunda da böyle güzel bir başarı elde ettim. Eserimi, yaklaşık iki ay gibi süre zarfında oluşturdum. İki ay sonrasında da, İzmir’de Gastronomi Derneği adı altında bir dernek üyesiyim aynı zamanda. Dernekle birlikte Braç adasında yolculuk yaptık ve orada ödülümü aldım. Sağlık personeliyim, mesleğim bu değil ancak, ben bu işi bırakmayı düşünmüyorum. Kendime ne katabilirim? Bunlarla ilgili çalışmalarıma devam edeceğim. Hobi olarak başladığım bu işi profesyonel olarak devam ettirmeyi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.