Türk Kızılayı ile Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi arasında “Türk Kızılayı ve BM İnsani Yardım Fonu Türkiye Hibe Anlaşması” imzalandı. Bu anlaşmayla BM, Türk Kızılayı’nın Suriye’ye yönelik sınır ötesi insani yardım operasyonuna 2.3 milyon dolar daha destekte bulunacak.
Kızılay’ın Suriye’ye yönelik sınır ötesi insani yardım operasyonuna daha öncede destekte bulunan Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (UNOCHA),yardımın devamı niteliğinde 2.3 milyon dolar daha kaynak aktarma kararı aldı. BU kapsamda UNOCHA ile Kızılay arasında “Türk Kızılayı ve BM insani yardım Fonu Türkiye Hibe Anlaşması” imzalandı. İmza töreni Kızılay Genel Müdür Yardımcısı Alper Küçük ve Birleşmiş Milletler Suriye Krizi Bölgesel İnsani Koordinatör Vekili Ramesh Rajasingham’ın katılımıyla gerçekleşti.
“Bu fon aynı zamanda, bir Türk kuruluşuna verilen en büyük fonu teşkil ediyor”
İmza töreninde yaptığı Kızılay Genel Müdür Yardımcısı Küçük, şöyle konuştu:
“Birleşmiş Milletler tarafından sınır ötesi yardımlar için yürütülen Türkiye İnsani Yardım Fonu ve Kızılay’a verilmiş olan altıncı hibe için bir araya geldik. Bu hibe 2.3 milyon dolarlık bir hibe, yani yaklaşık 11 milyon TL. Önümüzdeki bir yıllık süreyi kapsayacak. Bundan öncekiler ise toplam 8.8 milyon dolar civarında yardım teşkil ediyordu. Genel toplama baktığımızda şu ana kadar insani fonunun Kızılay’a yapmış olduğu destek 50 milyon TL’yi geçmiş oldu. Bu fon aynı zamanda, bir Türk kuruluşuna verilen en büyük fonu teşkil ediyor.”
Suriye içindeki 13 milyon ihtiyaç sahibi kişinin halen Türkiye’den gelen yardımlara ihtiyaç duyduğunu belirten Küçük, “Bilhassa 5 milyon insan umutlarını Türkiye’ye bağlamış durumda. Bizden gidecek yardımlarla ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Kızılay olarak, sekizinci yılına girdiğimiz bu krizde aralıksız 150 personelimizle sınır ötesi, 700’ü aşkın personelimizle Türkiye içindeki çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Günlük ortalamaya baktığımızda 400 bin dolar değerinin üzerinde insani yardım malzemesi gönderiyoruz, 250 sivil toplum kuruluşunun da malzeme girişine yardımcı olarak bütün insani yardımların Suriye’ye geçmesini kolaylaştırıyoruz. Suriye içerindeki ihtiyaçlar bir yandan, Suriyelilerin ülkemizdeki ihtiyaçları bir yandan, Dünya’daki diğer insani yardım ihtiyaçları bir yandan, bu yıl 150. Yılına girmiş Hilal-i Ahmer olarak tüm Dünya’ya yetişmek için çalışıyoruz. Bu hafta ayrıca bir sevinci yaşıyoruz. Dünya’da insani yardımlar anlamında birinci sıraya yerleşmiş bir ülkenin vatandaşı olmaktan, bu insani yardım çalışmalarında olabilmek nasip olmuş biri olarak da ayrıca gurur duyuyorum bugün. Bu hafta, Dünya’ birincisi olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Daha önce gayri safi milli hasılaya göre birinciydik ama bu yıl yardım büyüklüğü anlamında da birinci sıraya yerleştik” ifadelerini kullandı.
“Bu fonun halihazırda toplam bütçesi 222.6 milyon dolara tekabül ediyor”
Birleşmiş Milletler Suriye Krizi Bölgesel İnsani Koordinatör Vekili Ramesh Rajasingham ise “Birleşmiş Milletler ile Kızılay arasındaki ortaklığın devam etmesi için buradayız. Halihazırda Suriye krizinin sekizinci yılına girmiş durumdayız. Özellikle, Kuzey Batı’da ciddi bir insani durum söz konusu. Kızılay, 2012’den bu yana sınır yardımları operasyonunun lojistik ayağını yönetiyor ve diğer sivil toplum kuruluşlarına da yardımcı oluyor. Türkiye’den Suriye’ye gönderilen yardım malzemeleri, sınır yardımları operasyonunun temelini oluşturuyor. Türk Kızılayı yardımların zamanında ulaştırılması anlamında çok ciddi bir rol üstleniyor. Özellilkle İdlib ve Halep’e giden malzemelerin ulaşımının kolaylaşmasında ciddi bir rol üstlenmiş durumda” dedi.
Bu anlaşmanın, Merkezi Gaziantep’te bulunan Türkiye Havuz Fonu üzerinden 2015 yılından bu yana Kızılay’la imzalanan altıncı anlaşma olduğunu söyleyen Rahasingham, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bununla birlikte, Kızılay’a aktarılan toplam fon 8.8 milyon dolar. Şu anda imzaladığımız anlaşmada ise ilk aşamada 1.1 milyon doları, Ocak ayından itibaren de ikinci kısmı yatacak olan, toplamda 2.3 milyon dolarlık bir yardımdan bahsediyoruz. Bunun etkilerine bakacak olursak, Suriye’ye giden 42 bin tır söz konusu bu güne kadar. Aynı zamanda bu, yarım milyon tonluk bir yardıma tekabül ediyor. Bu, toplamda 250 kadar yerli ve yabancı sivil toplum kuruluşunun faydalandığı bir sistem. Bu sistemde Kızılay’ın kendi çalışanları, Suriye’ye geçen insani yardım malzemelerini, malzemelerin içeriğini kontrol ediyorlar. İçeri geçen malzemeler, temel insani yardım malzemelerinden müteşekkil.”
Guta’dan da geçtiğimiz aylarda 130 bin civarı insan geçişinin söz konusu olduğunu söyleyen Rajasingham,“Burada Kızılay’ın ve diğer sivil toplum kuruluşlarının Kızılay üzerinden yaptıkları yardımların çok ciddi bir önemi söz konusu” diye konuştu.
Kızılay’la olan anlaşmanın, 382 projeden sadece bir tanesi olduğunu dile getiren Rajasingham, “Bu fonun halihazırda toplam bütçesi 222.6 milyon dolara tekabül ediyor. Bu aynı zamanda Dünya genelinde insani yardım anlamında ikinci büyük fon olma özelliğini taşıyor. Bu fonlar ile hem Türk hem Suriyeli sivil toplum kuruluşları destekleniyor. Bu insani yardım fonu hem tahmin edilebilir hem de koordineli şekilde yardımların ulaştırılmasını sağlayan bir fon. 2016 yılında yapılan Dünya İnsani Zirvesi’nde alınan kararlar gereğince de bu fon, ihtiyaç duyulanların giderilmesine de katkıda bulunuyor. Suriye Krizi özelinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üstlendiği rol çok önemli. Özellikle yardıma muhtaç insanlara ulaşmak anlamında BM olarak yaptığımız şey BM Güvenlik Konseyi 2139 sayılı kararına istinaden, daha sonra 2393 sayılı karar ile BM’nin Türkiye’nin sınır yardımları kapsamında iki noktadan Suriye içerine malzeme göndermesine olanak sağlıyor. Bu güvenlik konseyi kararı olmadan tabii yapamazdık ama bizim yetkimiz çerçevesinde bize destek olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin değerli insani yardım ajansları, Türkiye Devleti’nin üç milyondan fazla yardıma muhtaç insanı son derece misafirperver şekilde ağırlaması ve Kızılay’ın bize olan desteklerini şükranla karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.
