POLİTİKA - 13 Ekim 2017 Cuma 12:10

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan "İdlip" açıklaması

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan "İdlip" açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir gece ansızın gelebiliriz’ dedik, bu gece TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir gece ansızın gelebiliriz’ dedik, bu gece TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı” dedi.


AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerinın (TSK) Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte İdlip ile ilgili operasyonu başlattığını kaydederek, kimsenin Türkiye’ye “Niye böyle yapıyorsunuz” deme hakkı olmadığını söyledi. Son yıllarda Türkiye’de yaşanan olaylara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her gün yeni bir saldırı, yeni bir taktik atak ile karşılaşıyoruz. Bu saldırıların bir kısmını bizim dikkatimizi ve enerjimizi bölgemizdeki kritik gelişmelerden uzaklaştırmaya yönelik olarak görüyorum. Türkiye’yi FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri ile köşeye sıkıştıramayanlar kendileri doğrudan sahaya girmeye başladılar. Bunun için tüm anlaşmalar ve taahhütler yok sayılarak AB’deki serbest dolaşım hakkımızı sürekli erteliyor ve bizleri oyalıyorlar. Bunun için göçmenlerin Avrupa’ya yönelmesini engellemek amacıyla kendilerinin önerdiği yardımlar fiilen yapılmıyor. Tüm teamüller ve diplomatik kurallar yok sayılarak Amerika’ya vize başvuruları askıya alınıyor. Ülkemizin bölgedeki insani dramların önüne geçmek konusunda gösterdiği gayretler ısrarla gözden uzak tutuluyor. DEAŞ’a karşı en ciddi ve etkili mücadele yürüten Türkiye’yi terör örgütleri ile yan yana göstermenin gayretleri aranıyor. En küçük hadiseler dahi bahane edilerek ekonomimizle ilgili olumsuz spekülasyonlar üretiliyor. Gezi olayları sırasında bir kesim çerden çöpten bahanelerle sokaklarda kaos çıkartmaya çalıştığında milletimiz geri plandaki oyunu gördü ve ona göre pozisyon aldı. 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde hedefin şahsım veya ailem değil, bizim nezdimizde ülkemizin tüm kazanımları olduğunu gören milletimiz bize her zamankinden çok fazlasıyla sahip çıktı. 7 Haziran seçimleri sonrasında hiçbir parti tek başına iktidara gelemeyince kimlerin ellerini ovuşturmaya başladığını, kimlerin eski Türkiye hayaliyle yerinde duramadığını yine en iyi milletimiz gördü. Hemen arkasından 1 Kasım seçimleri ile bu aziz millet durumu düzeltti. Türkiye’yi 90’ların karanlık günlerine çevirmek isteyenlere fırsat vermedi. Baktılar böyle olmuyor bu defa PKK terör örgütünü devreye soktular. Çukur eylemleri dediğimiz, bazı ilçelerdeki kardeşlerimizin malına ve canına kastederek devletin egemenliğine saldırı sürecini bölgedeki vatandaşlarımızın feraseti ile başarısızlığa uğrattık. Aynı dönemde DEAŞ terör örgütünün sınırlarımıza dönük taciz ve ülkemiz içindeki canlı bomba saldırıları da artmaya başladı. Bu örgütün ipini elinde tutanların hedef olarak ülkemizi gösterdikleri anlaşılıyordu. Türkiye’nin milleti ve devleti ile gösterdiği güçlü duruş sebebiyle amaçlarına ulaşamayanlar 15 Temmuz gecesi darbe girişimi ile yeni bir hamle yaptılar. 1960’ta, 1971’de, 1980’de, 1997’de tamamen veya kısmen başarılı olan darbe teşebbüslerinin aksine bu defa bambaşka bir manzara ortaya çıktı. Milletimiz tarihinde ilk defa darbecilere fiilen mukavemet gösterdi. Hemen arkasından Suriye’deki Fırat Kalkanı Operasyonu’nu başlatarak bizi bu şekilde durduramayacaklarının mesajını darbenin arkasındaki güçlere verdik. Hem onların saldırıları hem bizim cevaplarımız bunlarla sınırlı kalmadı. Türkiye’ye siyasi, sosyal, diplomatik, askeri, ekonomik, tüm alanlarda diz çöktüremeyenler her gün yeni bir oyunla karşımıza çıkıyor. Biz ne diyoruz ‘namert kaçar, mert direnir.’ Biz artık sadece direnmekle, savunmakla kalmıyoruz, kendi oyun planımızı adım adım uyguluyoruz. Savunmamızı güçlendirirken taarruzu da ihmal etmiyoruz. Türkiye’yi batıdan ve mümkünse tüm dünyadan tecrit etmek için ellerinden geleni yapanlar beyhude uğraşıyorlar” diye konuştu.



“Bizim size ihtiyacımız yok”


AB konusunda masadan kalkan tarafın Türkiye olmayacağının altını çizen Erdoğan, “AB ülkemize serbest dolaşım hakkı vermedi de ne oldu, dünya başımıza mı yıkıldı. Resmi olarak 54 yıl, aslına bakarsan 59 yıldan bu yana almadılar. Bitirdiler mi bizi, hayır? Biz sabrediyoruz, ‘bu minderden biz değil siz kaçacaksınız’ diyoruz. Dürüstseniz yapın açıklamanızı. Açıklamayı yapın bitirelim işi. Bizim size ihtiyacımız yok, karşılıklı bir ihtiyaç formülü var. Geçtiğimiz hafta İran’da, ardından Ukrayna, Sırbistan’daydım. Salı günü Polonya’ya gidiyorum. Ziyaretlerimin hepsi verimli geçti. Sırbistan’da, özellikle Sancak’ta ülkemize ve şahsımıza gösterilen sevgiyi, muhabbeti kelimelerle anlatmak mümkün değil. Ogün bizimle beraber olan bir belediye başkanımız bir trafik kazasında dün rahmetli oldu, bugün defnedecekler, Allah rahmet eylesin. Eşi benzeri olmayan ev sahipliği için Sayın Vuçiç’e, Sırbistan halkına, Sancak ve Novi Pazar’daki tüm kardeşlerime şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Hani merhum Neşet Ertaş diyor ya, ‘dost elinden gel olmazsa varılmaz, rızasız bahçanın gürü derilmez, kalpten kalbe bir yol vardır görülmez, gönülden gönüle giden yol gizli gizli.‘ Bizim tüm dostlarımızla aramızda gönülden gönüle giden ve görülmeyen bağlar vardır. Sırbistan’da, Novi Pazar’da ise bu bağı tüm gücü ile gördük. Meydanda gördük, yollarda gördük. Ülkemizin ve milletimizin dostluğunu yıkma pahasına saçma sapan hamlelere girişenlerin eline geçen nedir? Bu şekilde bize zarar verdiklerini düşünüyorlarsa bizim gördüğümüzden daha fazlasını onlar görüyor. Türkiye yoluna devam ediyor, yoluna devam edecek. Yaşadığımız bu zor dönemde yanımızda olanları unutmayacağımız gibi sürekli ayağımıza çelme takanları da unutmayacağız. Ülkeler arasındaki ilişkilerin mutlak dostluk ve mutlak düşmanlık üzerine tanzim edilemeyeceğini elbette biliyoruz. Müttefik dediğimiz, pek çok platformda birlikte çalıştığımız kimi devletlerin ülkemize karşı sergiledikleri bu ikiyüzlü tutumdan biz çok rahatsızız. Yüz yüze geldiğimizde bize her türlü sözü verenlerin arkamızdan oynadıkları oyunların çirkinliği artık saklanamaz hale geldi. Bu mızrak bu çuvala sığmıyor artık. Bize demokrasi dersi, hukuk devleti dersi, hak ve özgürlükler dersi verenlerin işlerine gelmediğinde bu kavramlardan ne kadar kolay vazgeçebildiklerini görüyoruz” şeklinde konuştu.



“TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı”


Yıllarca Türkiye’yi terör örgütleri ile yeteri kadar güçlü şekilde mücadele etmemekle itham edenlerin şimdi terör örgütleri ile kol kola bölgeyi tanzime giriştiklerini belirten Erdoğan, “Dünyada kendilerine terörle mücadelede en büyük hedef olarak DEAŞ’ı gösterenler şuanda DEAŞ’a karşı PYD-YPG gibi terör örgütleri ile beraber mücadele ediyorlar. Şimdi soruyorum, 3 bin 300’ü aşkın tır ile kuzey Suriye’de bir terör örgütü oluşturmaya, bir terör devleti oluşturmaya çalışanların niyeti nedir? Bunlara bu denli silahı ücretsiz olarak verenlerin niyeti nedir? Biz paramızla silah alamazken onlara parasız olarak bu kadar silahı vermenin gayesi ne olabilir? Burada soru işaretleri oluşmuyor mu. Biz bunların ne anlama geldiğini biliyoruz. Biz Astana sürecini başlattık ve bu süreçte Türkiye, İran, Rusya bir karara vardık. ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ dedik, bu gece TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı. Oradaki mazlumların üzerine gelenlerin, o mazlumlara bunca silahla saldıranlar, rejim ne yazık ki, bütün bunlar karşısında bize tarihi bir sorumluluk yüklüyor. İdlip’te şuanda Halep’ten kovulanlar, Halep’te yaşam hakları sona erdirilenler, onlar şimdi büyük ölçüde İdlip’teler. İdlip bize sınır. Tedbirimizi almak zorundayız. Kimse bize ‘niye bunu böyle yapıyorsunuz’ diyemez. Suriye’ye 911 kilometre sınırı olan biziz, her an taciz ve tehdit altında olan biziz, kimse bize ‘niye bunu böyle yaptınız’ diyemez” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.