POLİTİKA - 22 Mart 2018 Perşembe 13:56

Kara Harp Okulunda yemin töreni heyecanı

A
A
A
Kara Harp Okulunda yemin töreni heyecanı

Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli "TSK’da, FETÖ ile mücadele kapsamında bin 800 civarında ’itirafçı’ adı altında savcılığa beyanda bulunanlar görevden uzaklaştırılmıştır" dedi.

Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli "TSK’da, FETÖ ile mücadele kapsamında bin 800 civarında ’itirafçı’ adı altında savcılığa beyanda bulunanlar görevden uzaklaştırılmıştır" dedi.


Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu, Subay Temel Askerlik ve Subaylık Anlayışı Kazandırma (SUTASAK) Eğitimi yemin törenine Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, Kara Harp Okulu Komutanı Tuğgeneral İsmail Güzeller ve subay yakınları katıldı.


Zeytin Dalı Harekâtına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Canikli, “Ülkemize yönelen ve yönelecek olan tehditleri gecikmeden bertaraf etmek etmeye mahkûmuz. Cumhurbaşkanımızın, Başkomutanlığında Afrin operasyonuyla yeni bir tehdit büyük oranla hafifletilmiş ve sınırlarımızdan biraz daha uzaklaştırılmıştır. Zamanında Zeytin Dalı Operasyonu gerçekleştirilmemiş olsaydı bu millet bu topraklar bunun nedenini ilerde çok daha fazla şekilde ödemek zorunda kalacaktı. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin inanılmaz bir destanı ile Afrin’de Türk milleti ve onun adına harekât eden TSK gereğini yapmış ve çelik iradesini bir kez daha bütün dünyaya gösterdi” dedi. FETÖ ile mücadele konusuna değinen Canikli, şunları kaydetti:


“FETÖ özellikle askeri eğitim kurumları başta olmak üzere onların etkisiz hale getirilmesi, oraların kontrol altına alınarak FETÖ’ye mensup teröristler yetiştirilmesi için ciddi çalışmalar içerisinde olmuşlardır. Şuan itibariyle bu tehlike tamamen ortadan kaldırılmıştır. Fetullahçı terör örgütünün, TSK okullarındaki tahribatı yapmak istediği o hain emellerine ulaşmadan bertaraf edilmiştir. Şu anda Harp Okulları, Milli Savunma Bakanlığı bünyesi altında bu milletin değerlerine, inancına, cumhuriyete, demokrasiye sadık ve milletimizi her alanda temsil edebilecek komutanlar yetiştirmek üzere bu eğitim burada veriliyor.”


FETÖ itirafçılarının geçici olarak görevden alındığını söyleyen Canikli, “Bin 800 civarında ’itirafçı’ adı altında savcılığa beyanda bulunanlar geçici görevle uzaklaştırılmıştır. Gerçekten itirafçılık sisteminden faydalanmak istiyorlarsa onun gereğini yapmaları gerekiyor. Yani örgütün deşifre edilmesi, kripto unsurlarının deşifre edilmesi için bildiklerini gerçek anlamda anlatmaları gerekiyor. Mevzuatımıza göre ancak bu şekilde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanılabilir. Artık terör örgütünün size verebileceği bir şey yok. Gelin Türk adaletine, Türk milletine teslim olun, örgütün tamamen gizli kalmış unsurlarının da açığa çıkartılması için bildiklerinizi anlatın ve bu milletin bu belasını tepeden tırnağa ortadan kaldıralım, temizleyelim” dedi.


Yemin törenine katılamayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise mesaj gönderdi. Okunan mesajda şunlara yer verdi:


“Kara kuvvetleri Komutanlığımızın subay ihtiyacını karşılamak amacıyla açılan 27. dönem eğitim dönemine katılan subay adaylarımızın her birini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Temel askerlik eğitimini tamamlayan ant içme törenin ardından önce subaylık anlayışı sonra da takım komutanlığı sevk ve idare eğitimine başlayacak tüm aday arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Bugünkü ant içme törenine ordumuzun personel ihtiyacına yönelik yeni eğitim sistemimizin son derece başarılı bir şekilde işlediği örneği olarak değerlendiriyorum. 15 Temmuz hain darbe girişiminin akabinde hayata geçirdiğimiz reformlar her alanda meyvesini vermiş, silahlı kuvvetlerimiz personel disiplin eğitim ve nitelik açısından hiç olmadığı kadar güçlenmiştir.


Fırat Kalkanıyla başladığımız Zeytin Dalı Harekâtı’yla devam ettirdiğimiz yurt dışı terörle mücadele operasyonları Türkiye’nin milli güvenliğini koruma noktasında hassasiyetini ve kararlığını tüm dünyaya göstermiştir. Son süreçte yaşadığımız her tecrübe elde ettiğimiz her başarı indirdiğimiz her maske ülkemize kurulan tezgahın boyutlarını da gözler önüne sermiştir. Bilhassa Afrin bölgesinde şahit olduğumuz yığınak tüneller ve mühimmat asıl hedefin Türkiye olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Türkiye’nin bölgesinde istikrar abidesi olarak varlığını devam ettirmesi, 2023 hedeflerinin ardından 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirmesi, diğer unsurlar yanında ordumuzun gücüne ve dirayetine bağlıdır. Bugün ant içen subay adaylarımızın omuzlarında taşıdıkları ağır yükün şuuruyla hareket edeceklerine eğitimlerine başarıyla bitirdikten sonra ordumuzun onurlu bir mensubu olarak ülkemize en güzel şekilde hizmet vereceklerine inanıyorum. Bu düşüncelerle milletimizin cumhurbaşkanı devletimizin başı ve Türk silahlı kuvvelerin başkomutanı olarak her birinize eğitim hayatınızda muvaffakiyetler diliyorum.”


Subay Temel Askerlik ve Subaylık Anlayışı Kazandırma (SUTASAK) Eğitimine bin 303’ü Maltepe Yerleşkesi Komutanlığında 795’i Kara Harp Okulunda olmak üzere toplam 2 bin 98 subay katılırken törende ilk defa Kıraç’ın bestelenmiş olduğu ‘Vatan Marşı’ subaylar tarafından seslendirildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde 300 binden fazla konut inşaatı devam ediyor" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.