POLİTİKA - 21 Şubat 2017 Salı 16:42

Kılıçdaroğlu’ndan Başbakan Yıldırım’a çağrı

A
A
A
Kılıçdaroğlu’ndan Başbakan Yıldırım’a çağrı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım’a çağrıda bulunarak, "Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkarmaya var mısın? Hırsızların bu Meclis’te yeri yok, ihale takipçilerinin bu Meclis’te yeri yok, düzgün insanların bu Meclis’te yeri var. Açık ve net çağrı yapıyorum, Sayın Binali Yıldırım, Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkarmaya var mısın?" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki partisinin grup toplantısında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çiftçilere seslenerek, "Bunlar kimin hükümeti iyi düşün. Sana tek bir örnek vereceğim. Milletvekili arkadaşlarım siz de her gittiğiniz yerde bunu anlatın. Yatın kotranın vergisini sıfırladılar. Senin mazotunun üzerindeki vergiyi sıfırlamadılar. Şimdi düşün bakalım bu hükümet kimin hükümeti? Senin hükümetin mi yatçıların, kotracıların hükümeti mi? İyi düşün. Nisan’da gideceksin sandığa bir ders vermenin zamanıdır artık. Artık bağımsız iradeni ortaya koymanın zamanıdır. Gelecek Türkiye’yi güçlü çizmenin zamanıdır. Demokrasiden vazgeçmiyoruz deminin zamanıdır. Senin mazotunda vergileri sıfırlamayıp yatta sıfırlıyorlarsa sende sandıkta onları sıfırla kardeşim" şeklinde konuştu.

"16 Nisan’da sandığa gideceksiniz bu faturayı artık ödemiyoruz, zamanı gelmiştir"
Uluslararası sermaye girişinin yüzde 64.4 oranında düştüğünü kaydeden Kılıçdaroğlu, yabancı yatırımcının Türkiye’den kaçtığını ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, "Cennet bir ülkede yaşıyoruz ama turist gelmiyor. Beş yıldızlı otellerimizin eksiği mi var, hizmette mi kusur var? Hayır ama gelmiyorlar. Bütün bunların sorumlusu Türkiye’yi yönetenlerdir. Fatura kime çıkıyor millete çıkıyor. Bunlar faturayı ödemiyorlar. O nedenle bütün milletime, vatandaşlarıma sesleniyorum. 16 Nisan’da sandığa gideceksiniz bu faturayı artık ödemiyoruz, zamanı gelmiştir. O kadar ağır bir faturayla karşı karşıya ki vatandaş. Vatandaş borç batağı içinde. Orta Doğu bataksa oraya asker göndermeyeceksin kardeşim. Rakka’ya asker göndermeyeceksin" açıklamasında bulundu.

"Bu hükümet kimin hükümeti?"
Vatandaşın 424 milyar lira kredi kartı tüketici kredisi borcu olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu kadar büyük rakam. Peki vatandaşım kendisine sorsun 424 milyar lira benim borcum var bankalara. Benim bu borcumu sıfırladı mı bu hükümet. Sıfırlayacak mı? Hayır. Ama ben vatandaşıma bir tüyo vereyim, kimin borcunu sıfırlıyorlar ve sen şunu kendi vicdanında tart. Bu hükümet kimin hükümeti? Milletin anasına küfreden bir vatandaş vardı, bunların el üstünde tuttuğu bir müteahhit vardı onun 424 milyon liralık vergisini ve cezasını sıfırladılar. Şimdi düşün vicdanına sor bakalım, bu Ankara’daki beylerin hükümeti mi, kimin hükümeti? Kimden yana tavır alıyor? Vatandaşın mı yoksa birilerinin mi?" dedi.

"16 Nisan’da sandığa gideceksin hayırlı bir iş yapacaksın"
Kılıçdaroğlu, seçim meydanlarına çıkıldığını, sürekli kol kola mitingler yapıldığını belirterek, "Emin olun çok mutluyum, Sayın Cumhurbaşkanı meydan meydan geziyor, değişikliği anlatıyor, emin olun kendisine yürekten teşekkür ediyorum. Çünkü bu 18 yaşı bize anlatamazdı, sağolsun o anlattı, 18 yaşında biz çocuklarımızı milletvekili yapacağız askerlikten de muaf edeceğiz onları. Güzel, ben bunu anlatsaydım koro halinde üstüme gelirlerdi yok sen doğruyu söylemiyorsun, yalandır bunlar diye. Cumhurbaşkanına yalandır diyemiyorlar şimdi, adam doğruyu da söylüyor bunun için getiriyorlar. Bu milletvekilliğini niye arttırıyorlar? 550’yi 600’e çıkarıyorlar bunun cevabını hala bekliyoruz. Vatandaş da bekliyor ben de bekliyorum bir vatandaş olarak. Çünkü yükü sonunda bizim sırtımıza vuracaklar, 178 milyon lira vatandaşın cebinden milletvekili maaşı olarak çıkacak. Peki Meclis ne yapacak? Dişleri sökülmüş Meclis’in, al maaşı otur yerine. O zaman niye 600’e çıkarıyorsun? 550 neyine yetmiyor? 450 neyine yetmiyor neden 600’e çıkarıyorsun? Eğer 600’e çıkarıyorsa sen de buna hayır diyorsan sevgili vatandaşım 16 Nisan’da sandığa gideceksin hayırlı bir iş yapacaksın. Ben deseydim ki bu Anayasa değişikliği ile bütün yetkiler tek elde toplanıyor, kıyamet koparırlardı ne demek tek elde toplanıyor? Bak Meclis var, mahkemeler var, her şey var. Sağolsun Sayın Cumhurbaşkanı meydanlara çıktı ve dedi ki: ‘Biz bütün yetkileri tek elde topluyoruz’ dedi. Teşekkür ediyorum Sayın Cumhurbaşkanı bu kadar açık ve bu kadar net konuştuğunuz için. Ben diyordum ki bu bir rejim değişikliğidir, ‘yok’ diyorlardı, parlamenter demokratik rejimden tek adam rejimine geçiyoruz, bunu itiraf ettiğin için, bunu söylediğin için sana yürekten teşekkür ediyorum Sayın Erdoğan. Bu Anayasa değişikliği vatandaşın hangi derdini çözüyor? Vatandaşım kendisine sorsun, sorununu alsın vicdanında ölçsün, biçsin, tartsın kendisine sorsun bu Anayasa değişikliği Türkiye’nin gündemine geliyor benim hangi sorunumu çözecek? Borçlarım mı bitecek? Çocuğum iş mi bulacak? Terör mü bitecek? Türkiye uçacak mı? Türkiye batacak mı? Ne olacak bu halimiz? Sorsun kendine vatandaşım hangi sorununu çözecek? Bunun cevabı henüz yok, sadece bir laf var: ‘Türkiye’yi uçuracağız’ uçurduğunuz kadar uçurdunuz, Türkiye’yi felaketin eşiğine getirdiniz, Türkiye’yi bir darbe eşiğine getirdiniz" ifadelerini kullandı.

"Çift başlılık yok ki zaten"
"Siz 15 yılda Türkiye’yi büyütecektiniz de birisi gelip size engel mi oldu?" diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buna evet demek adaletsizliktir, hayır dediğiniz andan itibaren Türkiye’ye adaleti getireceksiniz o zaman. Diyorlar ki: ‘Bu Anayasa değişikliği ile istikrar gelecek’ ya 15 yıldır milletin kafasını ütülediniz, sabah, öğle, akşam istikrar dediniz, biz de dinledik. İstikrar dediniz, tek başınıza 15 yıldır memleketi yönetiyorsunuz, ya demek ki 15 yıldır bu memlekette istikrarsızlık varmış da sizin haberiniz yokmuş. Emin olun birgün gelecek şunu da söyleyecekler: ’15 yıldır Türkiye’yi biz yönetmiyorduk, başkaları yönetiyordu’ emin olun bunu da söyleyecekler. Şimdi arıyorlar acaba bunu kime ihale edelim? Birisine ihale edecekler ama eminim bize ihale etmeyecekler bu konuda memnunum. Diyorlar ki, ‘Anaysa değişikliği ile çift başlılık kalkacak’ ya çift başlılık yok ki zaten. Şimdi sen kalkıyorsun bütün yetkileri bir kişiye veriyorsun, olmaz. Aslında bununla çift başlılık getiriyor, onu da itiraf ediyorlar meydanlarda. Diyorlar ki, bakın ben hem Cumhurbaşkanı olacağım hem de bir partinin genel başkanı olacağım, yani ne demek? İki şapkam olacak, iki başım var benim. Bundan daha iyi çift başlılık mı olur? Vilayetler, orada da çift başlılık. İl başkanı ne? Partinin genel başkanını temsil ediyor, partinin genel başkanı kim? Cumhurbaşkanı. Diyelim ki başkan, o il başkanını başkan yardımcısı tayin etti, eder mi eder çünkü sayı yok. Vatandaşım da sorsun, ya arkadaş bu Anayasayı getiriyorsunuz da kaç tane başkan yardımcısı olacak? Bu belli değil, Sayın Cumhurbaşkanından istirham edelim de bu konuya da bir açıklık getirirse memnun oluruz. Ayrıca kaç bakan olacak? Onu da bilmiyoruz, Sayın Cumhurbaşkanından istirham edelim de bunu da açıklığa kavuştursun. Canı sıkıldığı zaman kaç bakanı kapının önüne koyacak? Kaç bakanlık yeniden oluşturmuş olacak? Bunları da öğrenmek isteriz."

"Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yemin ederken tarafsız davranacağına dair namus ve şeref sözü veren kimdi Allah aşkına?"
Cumhurbaşkanının bir ilin başkanının başkan yardımcısı tayin ettiğinde valiye kendine çeki düzen vermesi gerektiğini söyleyeceğini kaydederek, "Tamam ben il başkanıyım ama aynı zamanda başkanın da yardımcısıyım diyecek, vali ne yapacak? El pençe divan, emredersiniz diyecek. Bu mudur koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti? Tarafsızlık, yine Sayın Erdoğan’a yürekten teşekkür ediyorum gerçekten son derece samimi, güzel bir açıklama yaptı. Sayın Cumhurbaşkanı miting meydanlarında ‘Bir insanın karakterinde tarafsız olmak diye bir şey olur mu? Olmaz’ diyor. Merak ettiğim bir şey var, peki Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yemin ederken tarafsız davranacağına dair namus ve şeref sözü veren kimdi Allah aşkına? Bu nasıl bir tarafsızlık? Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı nedir? Tarafsızdır. Çünkü partisi olan her gruba eşit davranmak zorundadır, tarafsızlık üzerine böyle bir kural vardır. Cumhurbaşkanı da tarafsız olmak zorundadır, neden? Bütün Anayasalarımızda var çünkü cumhurun başkanıdır, halkın, onun partisi vesairesi olmaz, bütün halkı temsil eder. 80 milyonu değil de bana oy verenleri temsil edeceğim derseniz cumhurun başkanı olamazsınız, kendi partinizin başkanı olabilirsiniz. Hakemliği düşünün, Galatasaray ile Fenerbahçe’nin maç yaptığını ve bu maçta da Galatasaray Başkanı’nın hakemlik yaptığını düşünün. Olur mu? Olmaz, hakemin ne olması lazım tarafsız olması lazım, tarafsızlık ne demektir objektif olmak demektir" şeklinde konuştu.

"Koskoca Türkiye Cumhuriyeti, bir maceraya teslim ediliyor"
"Neresinden tutarsanız dökülüyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Bir partinin mutfağında Anayasa hazırlarsanız işte böyle olur. Oturup tartıştılar mı? Hayır. Düşündüler mi? Hayır. Anayasa Hukuku hocalarına sordular mı? Hayır. Kendi kendilerine çaldılar, kendi kendilerine oynuyorlar. Nereye götürüyorlar Türkiye’yi? Bir maceranın içine götürüyorlar. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti, bir maceraya teslim ediliyor. Daha da komiği, Sayın Cumhurbaşkanı meydanlara çıktı tabi, teşekkür ederiz, meydanlara çıkıyor, Anayasayı anlatıyor, hiçbir itirazımız da yok kendisine ama ben Anayasa referandumu için çıktım diyemiyor. Niye çıktı? Açılış törenleri yapacak. Buradan Sayın Erdoğan’a söz veriyorum, vallahi de billahi de çık arkadaş rahat rahat de ki; ben evet oyu için meydanlara çıkıyorum, bunu söyle vallahi ses çıkarmayacağım. Hiç değilse dürüst ol, nitelikli ol. Daha garip olanı bizim belediye başkanlarına valiler yazılar yazıyorlar, yeni açılacak yerler varsa bize bildirin, Cumhurbaşkanı gelecek onları açacak. Yani komedi bu kadar olur, nasıl bir hükümet, nasıl bir devlet, nasıl bir devlet anlayışı, nasıl bir yönetim anlayışı anlamakta zorluk çekiyorum. Bir kişiye koskoca Türkiye Cumhuriyeti teslim edilir mi? Eğer bir kişiye teslim edelim canım ne demek Türkiye, bırak Türkiye de onun olsun, tapusu da onun olsun diyorsan git evet oyunu kullan, sorumluluk sana ait. Hayır bu Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusunu 80 milyondan alıp bir kişiye testlim edemem diyorsan sandığa gideceksin, onurunla, namusunla, ahlakınla hayır oyunu kullanacaksın. Diyorlar ki; tek adam rejimi Türk tipidir diyorlar, Osmanlı’da bile tek adam yok, padişah var ama bir de veziri azam var yani sadrazam var. Padişah sefere çıkmasa sadrazam orduya komutanlık eder, en önemli kararları o alır yani veziri azam şimdiki başbakan demek. Yani Osmanlı’da da var bu ama biz bütün bunların hepsini atıyoruz, tarihini bilmeyen geleceği inşa edemez. Tarihini doğru bilmeyen bir toplumu felakete sürükler. Sen Osmanlı’yı bilmiyorsun, Selçuklu’yu bilmiyorsun, tarihteki hiçbir Türk Devleti’nin yapısını bilmiyorsun, emin olun en son kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, onun da yapısını bilmiyorlar" değerlendirmelerinde bulundu.

"Nisan ayında kaydınızı okuduğunuz yere alın ve referandumda oy kullanın"
Demokrasiden, hukuktan, hukukun üstünlüğü, insan haklarından yana olanların bütün dünyada zaten el üstünde tutulacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, "Bunların tamamını kaybetmiş durumdayız. Üniversite gençleri, hocalarınızın kapının önüne konduğunu biliyorum, sizlerin hocalarınıza sahip çıktığınızı da biliyorum. Bu sizin bir gurur meselenizdir, onur meselenizdir ve siz yarın hayata atıldığınızda, benim hocam kapının önüne konduğunda ben onun yanında dik durdum, onurlu durdum diyeceksiniz ve çocuklarınıza bunu anlatacaksınız, bu sizin geleceğiniz açısından çok ama çok önemli bir süreçtir. Sizden isteğim şu: Altı milyon üniversite öğrencisi var, bunların büyük bir kısmının aileleri başka yerde, okudukları okul başka yerde dolayısıyla Nisan ayında kaydınızı okuduğunuz yere alın ve referandumda oy kullanın. Oy kullanın ki hocalarınızın hakkını teslim etme fırsatı bulalım. Biz şimdi hocalarımızın yanında duralım, oy kullanmaya da gitmeyelim. Oy kullanmaya gitmemek referanduma evet demektir, o nedenle bütün üniversite gençleri hepiniz kaydınızı alın, Türkiye bir kişiye teslim edilemez. Türkiye, devasa, güzel bir ülkedir, kör topal da olsa bir demokrasisi vardır. Bir kişilik bir rejim Türkiye’yi felakete sürükler, o nedenle hepimizin görevi vardır, bunu yapmak zorundayız. Diyorlar ki, hayır diyenler 82 Anayasası’nı savunuyor, böyle bir düşüncemiz asla olmadı, tam tersine darbe hukukundan Türkiye’nin tamamen arınmasını sağladık. Grup başkanvekili arkadaşlarım 5 kanun teklifi hazırladılar, Siyasi Ahlak Yasası. Sayın Binali Yıldırım, Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkarmaya var mısın? Hırsızların bu Meclis’te yeri yok, ihale takipçilerinin bu Meclis’te yeri yok, düzgün insanların bu Meclis’te yeri var. Açık ve net çağrı yapıyorum, Sayın Binali Yıldırım, Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkarmaya var mısın? Daha önce Sayın Davutoğlu, ‘Biz Siyasi Ahlak Yasası Teklifi’ni çıkaracağız’ demişti, fırçayı yedi ve o da bir başka darbeyle kapının önüne kondu. Siyasi Partiler Yasası’nı değiştirmeye var mısınız? Yüzde 10 seçim barajını kaldırmaya var mısınız? Siyasetin finansmanını ahlaki temeller üzerine inşa etmeye var mısınız? Yurtdışında çok sayıda vatandaşımız var, Yurtdışı Seçim Çevresi Yasası’nı çıkarmaya var mısınız? Bakın biz daha güçlü bir Parlamento, daha onurlu bir Parlamento, milli iradeyi temsil eden bir Parlamento, içeride ve dışarıda kim olursa olsun sorununu özgürce aktarabileceği bir Parlamentodan yanayız, tek adam rejiminden yana değiliz. 80 milyondan, 80 milyonun iradesinden yanayız bunu söylüyoruz. Hayır çıkarsa ne olur diyorlar? Hayır çıkarsa Sayın Cumhurbaşkanı yerinde kalır ama ne olur millet diyor ki, sen Anayasal sınırları içinde görevini yap, 80 milyonun Cumhurbaşkanı ol, tarafsızlık ilkesini koru ve yerinde kal, kimse sana saygısızlık yaparsa biz ona haddini bildiririz diyor. Vatandaş bunu söyleyecek hayır dediği zaman. Binali Yıldırım, Başbakan olarak görevini yapacak, o da rahatlayacak aslında. Diyecek ki, ya referanduma gittik benim Başbakan olarak kalmamı istediler herhalde Binali Bey’e karşı bir Davutoğlu darbesi yapılmaz, bu hayır bir anlamda onun da güvencesi olacaktır. Bakanlar görevinde kalacak, her bakan görevini yapacak. Parlamentoya gelecekler, Parlamentoda bütçelerini sunacaklar, gerekirse güven oylamaları yapılacak, Türkiye Büyük Millet Meclisi daha güçlü, daha görkemli şekilde faaliyetini sürdürecek, yasalar yapacak, özgürce tartışacak, görevini yapacak. Çift başlılık asla olmayacak, herkes kendi görevini yapacak, Anayasayla tanımlanmış görevlerini yapacak. Hiç kimse çıkıp da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ben arzu ettiğim zaman feshediyorum diyemeyecek, milli iradeye saygı hayır oylarıyla daha da güçlenmiş olacak. Milletvekili ile millet arasındaki bağ korunacak, ilişkiler kopmayacak. Eğer bunları istiyorlarsa sevgili vatandaşlarım, bunları istiyorsanız, bunlardan yanaysanız ölçün, biçin, tartın, düşünün ve sandığa öyle gidin. Bu bir siyasi partinin seçimi değildir, bu başka bir seçim de değildir, bu hak arama, adalet arama, birlikte yaşama, özgürce yaşama, kimlik sorgulaması yapmadan, kılık kıyafet sorgulaması yapmadan, inanç sorgulaması yapmadan 80 milyonun bir arada özgürce yaşayabileceği bir referandumdur. Hayır oyu bu kadar değerli, bu kadar güzeldir, onun için hep hayırlı olsun diyoruz. Gücümüz, geleceğimiz hayırlı olsun diyoruz" açıklamalarını yaptı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ümraniye’de Başkan Yıldırım kentsel dönüşüm alanında örnek daireleri hak sahiplerine tanıttı Ümraniye Hekimbaşı Mahallesi’nde 2 bin 500 kişinin yaşayacağı konutlarda çalışmaların yarısı tamamlandı. Yapımı tamamlanan daireleri ve örnek daireyi hak sahipleri Başkan Yıldırım ile yerinde inceledi. Ümraniye Belediyesi destekleriyle yapımına başlanan Hekimbaşı kentsel dönüşüm alanında süren çalışmalar devam ediyor. Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ve hak sahipleri, proje alanını ziyaret ederek örnek daireyi yerinde inceledi. Kentsel dönüşüm öncesi evlerinin kötü durumda olduğunu belirten hak sahipleri, yeni daireleri beğendiklerini ve projeden memnun olduklarını ifade ettiler. 40 bin metrekare alana kuruldu Hekimbaşı Mahallesi’nde gerçekleştirilen proje, 40 bin 271 metrekare alanda 2 bin 500 kişinin yaşayacağı 597 konut, 28 dükkân, kapalı otoparklar, 3 ayrı bölgede park ve yeşil alan, koşu parkurları, spor ve çocuk oyun alanları, yaklaşık 68 derslik kapasiteli lise bulunuyor. “Son teknolojiyle yapılmış binalar” Alanda hak sahipleri ile örnek daireyi ziyaret eden Başkan İsmet Yıldırım, “Kentsel dönüşüm alanı içerisindeyiz. Bundan evvel temelini attığımız Murat Kurum Bey o zaman Bakandı. İnşaatları beraber geziyoruz. Şu andaki kaba inşaat süresi devam ediyor. Bir taraftan da inceler yapılıyor. Biliyorsunuz burada 597 konut, 28 tane de yeni dükkan yapılacak. Tabii burası 46 bin küsur metrekare bir arazi üzerinde yapılıyor. Hak sahiplerine inşallah önümüzdeki yıl içerisinde teslim edilecek. Burada bir okul alanımız var. Donatılar var. Bunun yanında otopark yapılıyor. Kapalı otoparklar yapılıyor. Yeşil alanlar olacak. Yani gecekondu alanını dönüşümle depreme dayanıklı, sağlam zemine bulunmuş ve de son teknolojiyle yapışmış binalarımızda inşallah Hekimbaşında kardeşlerimiz oturmaya başlamış olacaklar” sözlerini kullandı. “Deprem korkusu olmadan evlerimizde otururuz” Hak sahibi Aysel Toprak, “Evlerimiz çürük olduğu için bir sene önce Başkanımıza, Cumhurbaşkanımıza ve Şehircilik Bakanlığımıza güvenerek yerlerimizi verdik. Evlerimiz çok güzel olmuş, rahat rahat deprem korkusu olmadan evlerimizde otururuz” dedi.
Gaziantep OSB çalışanları için konut müjdesi Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı arasında imzalanan protokolle sanayide çalışan işçilerin konut ihtiyacını karşılamak için ucuza kira öder gibi ev sahibi olacakları konutlar yapılacak. Şehrin işleyen çarklarının başında gelen Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) çalışanlarının konut ihtiyaçlarının karşılanması, iş yerlerine hızlı ve daha kolay ulaşımın sağlanması, sosyal konut projeleriyle uygun bedel ve ödeme şartlarıyla vatandaşların ev sahibi olması amacıyla Büyükşehir Belediyesi ile OSB ortak çalışma başlattı. "Proje, konut ihtiyacı ve ulaşım sorununun çözümüne destek olacak" İmzalan protokolle birlikte başlayacak proje, sanayi alanlarına yakın bölgelerde işçiler için Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki olan Gazi Konut, OSB ve sanayicilerin inşa edeceği konutlarla ihtiyaç giderilecek, yetişmiş insan gücü OSB bünyesinde kalarak verimlilik artacak, işte iç huzur güçlenmiş olacak. Proje kapsamında ayrıca günlük ulaşım için servis trafiği şehir merkezinden kaldırılarak ulaşım rahatlayacak. İnşa yapılacak arazilerin altyapı, su, yol ve ulaşım çalışmaları Gaziantep Büyükşehir ve OSB ortaklığında yapılacak. İşçilerin iş yerlerine yakın olacak konutların inşa edileceği arsaların kentsel tasarımları tamamlandı, mimari projeleri üretildi, imar çalışmalarında teknik aşamalarda sona gelindi. "Amacımız işçilerimizin kendi imkan ve fırsatlarıyla kira öder gibi konut sahibi olmalarını sağlamak" Protokol imza töreninde konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bugün imzalanacak protokolün heyecanlandırdığını aktararak, “Burada iş verimliliğini arttırmamız gerekiyor. Yeni dünyada OSB’yi yeşil ve akıllı yapma gibi hedeflerimiz var. Bunun için iş dünyasının güven ve istikrar ortamında büyüme kapasitelerini arttırması gerekiyor. Özellikle iş yerindeki huzurun, barışın verimliliğinin artması için işçilerimizin bizden en büyük meselesini çözmek için bir araya geldik. Şehir göç alıyor ve konut açığı ortaya çıkıyor. Konut açığının olduğu yerde kira fiyatlarının yükselmesini ev sahiplerinin inisiyatifine bırakamayız. Yapacağımız şey arz ve talebi dengelemek. Amacımız işçilerimizin kendi imkan ve fırsatlarıyla kira öder gibi konut sahibi olmalarını sağlamak. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız da bu konuda destek vereceğini belirtti. OSB içinde daha çok verim için kariyer sahibi, mühendisleri, ustaları daha iyi yetişmiş işçilerimizi bünyemizde tutmamız ve verimliliği arttırmamız gerekiyor. Burada en çok talep edilen şey ise konut oldu. Tek başına TOKİ’den beklemiyoruz. Gazi Konut olarak önce Kuzeyşehir ve Güneyşehir’de ihtiyacı gidermeye çalıştık” dedi. “Burada istihdam üreten şehir kazanıyor” Konuşmasının devamında Başkan Fatma Şahin, arsa üretiminde ve planlamada büyük destek verdiklerini aktararak, “İhtiyaç o kadar büyük ki özellikle OSB’nin konut ihtiyacı konusunda bu protokol çok önemli. Bizde kendi bünyemizde kendi çalışmamızı yaptık. OSB etrafında konutları arttırdığımızda bu hem işçimizin konut sahibi olmasını, kendi kendine yetmesini, aile ekonomisini güçlendirmesini, iş yerinde verimliliğin arttıracak ve bizim açımızdan OSB’de huzur ve mutluluk çok önemli. Aynı zaman da konutlarla beraber bir diğer sıkıntı da ulaşım konusunda da rahatlama olacak. Çok fazla işçi servisimiz var ve çok fazla şehirde dolaşıyor. Bu çalışmayla da otomatik olarak önleyici tedbiri almış olacağız. Burada bunun sonunda istihdam üreten şehir kazanıyor. Böyle olduğu zaman Gaziantep Modeli Türkiye ve dünyada örnek oluyor. Bu protokolle yeni dönemde konut açığımızı gidereceğiz, arz talebi dengeleyeceğiz ve tamamladığımızda yeşil ve akıllı OSB hedefine çok daha hızlı ulaşacağız çünkü beşeri sermayemizi mutlu edip elimizde tutacağız. Bu protokolle bunu vermiş olacağız. Yeni modelimizle Türkiye’de ki bütün OSB’lere örnek olacağız. Yeni dönemde en temel iki sorunu çözecek bir imza olacak bu” ifadelerini kullandı. “Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği destekle hayal bile edemediğimiz birçok projeyi geliştirdik” Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Cengiz Şimşek ise imzalar öncesi konuşmasında Büyükşehir Belediyesi ile yürütülen ortak projelere değinerek, “Biz bugün burada Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği destekle hayal bile edemediğimiz birçok projeyi OSB olarak geliştirdik. Geçen yıl yaptığımız protokolde de Fırat Nehri’nden su getirme projesi ile ilgili bir çalışmaya imza atmıştık. Yaklaşık 300 bin işçinin konut sorununu çözmek için Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatma Şahin’de çok büyük destek vererek sanayicilerimizin ve çalışma arkadaşlarımızın çalışma ortamının iyileşmesi ve gelişmesi için büyük bir projedir. Bu proje hayata geçirildiğinde birçok çalışanımız kısa sürede iş yerlerine gelecekler, uygun şartlarda ev sahibi olacaklar” şeklinde konuştu. “Hızlı bir şekilde konut ihtiyacını çözeceğiz” Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sezer Cihan’da törende proje hakkında teknik detaylar vererek, “Bugün burada OSB’de çalışan kardeşlerimiz için onlara uygun, hesaplı bir konut vermeyle alakalı uzun zamandan beri OSB ile birlikte çalışmamız vardı. Organizede sanayicilerimizle toplantılar yaptık. Bunun sonucunda uzun süredir devam eden çalışmamızın planlama yapılmasıyla ilgili konular sonuçlandı. Arazilerin her türlü altyapısını Büyükşehir Belediyesi ve OSB birlikte yapacak. Yolu, suyu, kanalı, ulaşımı. Her şeyden önemlisi konut yapacağımız alanlar OSB’ye yakın olacak. OSB’de çalışan kardeşlerimizin işyerlerine ulaşmasını sağlayacak mesafede olacak evler. Hem OSB, hem belediye hem de OSB’de iş yeri olan sanayicilerimizin kendi çalışanlarına konut yapabileceği hızlı bir şekilde konut ihtiyacını çözeceğiz” diye konuştu.
Denizli Honaz Belediyesi su tasarruf aparatı dağıttı Dünya Su Günü etkinliği kapsamında suların daha verimli kullanımına dikkat çekmek için çalışmalar yürüten Honaz Belediyesi, su tasarruf aparatı dağıtımı yaptı. Musluk başlığına takılan ve kullanıldığında tonlarca su israfını önleyen su tasarruf aparatı, Honaz Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü yetkilileri tarafından kapalı pazaryerlerinde vatandaşlara dağıtıldı. Dünya ve Türkiye için kaynakların verimli, temiz ve tasarruflu kullanılmasının büyük önem taşıdığını belirten Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, “22 Mart Dünya Su Günü. Suyun ne kadar önemli olduğunu her geçen gün sadece biz değil, sadece Türkiye değil, bütün dünya farkına varmaya başladı. Yıllardır sağlıklı bir çevreden söz ediyor ve bu düşüncelerimizi paylaşıyorduk. Küresel ısınmadan, su tasarrufundan bahsediyorduk. Şimdi bunlar başımıza gelince herkes bu konuda duyarlılık göstermeye başladı. Zaten su tasarrufu konusuna dikkat çekmek için de 22 Mart Dünya Su Günü olarak ilan edilmişti. Bizde Honaz Belediyesi olarak bu hassasiyete dikkat çekmek ve halkımızı su tasarrufu konusunda bilinçlendirmek amaçlı su tasarruf aparatı dağıtımını gerçekleştirdik. Amacımız tasarruflu bir şekilde sularımızı kullanmak. Ayrıca özellikle son aylarda artan maliyetlerden kaynaklı su faturaları da yükselmeye başladı. Bu noktada da vatandaşımıza kısmi de olsa bir destek olmak adına da bu dağıtımı gerçekleştirdik” dedi.
Eskişehir Başkan Yüzügüllü’nün seçim çalışmaları Cumhur İttifakı AK Parti Tepebaşı Belediye Başkan Adayı Hamid Yüzügüllü, seçim çalışmaları çerçevesinde Tepebaşı bölgesinde adeta adım atmadık alan bırakmadı. Yaklaşık 60 gündür sahada olan Başkan Yüzügüllü ve ekibi mahalle mahalle, cadde cadde, sokak sokak gezerek seçim çalışmalarını sürdürüyor. 390 bin nüfusu bulunan, 1 milyon 373 bin 40 kilometrekare yüz ölçümüne sahip 92 mahallesi bulunan Tepebaşı’nda Başkan Yüzügüllü tek tek vatandaşlarla görüşmelerine devam ediyor. Her mahallesine, her caddesine ve her sokağında bulunan hemşerileri ile bir araya gelen Başkan Yüzügüllü, günde ortalama 15 bin adım atarak vatandaşlarla gönül bağı kuruyor. Sahada olduğu süre boyunca adım adım yaklaşık 685 kilometre yol yürüyen ve Tepebaşı’nın tüm sorunlarını yakından görerek vatandaşlarla fikir alışverişi yaparak hizmet için yola çıkan Başkan Hamid Yüzügüllü, seçim çalışmaları çerçevesinde 11 Seçim Koordinasyon Merkezi açılışı, Güçlü Kadın Mutlu aile diyerek 25 kez Kadın buluşması ve 22 otobüs Sivrihisar gezisi düzenledi. Tepebaşı’nda Gençlerin sesi yankılanacak diyen Başkan Yüzügüllü, ayrıca 30 kez gençlik buluşması programına katıldı. Teravih namazları sonunda 50 program düzenleyerek şerbet ikramında bulunulurken, 10 kez sabah namazı sonrası çorba ikramı yapıldı. 70 STK, Oda ve Dernek ziyaretinde bulunan Başkan Hamid Yüzügüllü, 30 kez kıraathane buluşması gerçekleştirdi. Tepebaşı Bölgesinde bulunan 50 ana caddede 7 bin 500 esnaf ziyareti gerçekleştiren Başkan Yüzügüllü Tepebaşı Bölgesinde vatandaşların gönüllerine dokunarak hizmet aşkıyla çalışmalarını sürdürüyor.