ASAYİŞ - 21 Şubat 2017 Salı 12:52

Ömer Halisdemir’in şehit edilmesi davası

A
A
A
Ömer Halisdemir’in şehit edilmesi davası

Gölbaşı’ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen darbeci General Semih Terzi’yi vurarak darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir’i şehit eden darbecilerin yargılanmasına başlanıldı. Semih Terzi’nin emir astsubayı Başçavuş Ahmet Kara, "Ömer Halisdemir’in bildiği bilgiye sahip olsaydım, uyarılsaydım ben de Ömer Halisdemir’in yaptığı gibi Semih Terzi’yi vururdum" dedi.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Astsubay Ömer Halisdemir’in şehit edilmesine ilişkin 18 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Duruşmaya tutuklu sanıklar, taraf avukatları ve müştekiler Hatice Halisdemir ile İsmail Oğuz katıldı. Sincan ceza evinde tutuklu bulunan sanıklar yoğun güvenlik önlemleri altında Ankara Adliyesi’ne getirildi. Davanın duruşma savcılığını Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Akman yapıyor. Mahkeme Başkanı İsmail Ademoğlu, duruşmanın 3 gün olarak planlandığını belirterek, sanıkların ifade alma işleminin bitmemesi halinde Cuma günü de davanın görülmesine devam edilebileceğini söyledi. Ademoğlu, kimlik tespitlerinin yapılmasının ardından iddianamenin özetini okudu ve ardından sanıkların savunmalarına geçildi.
Tutuklu sanıklardan Semih Terzi’nin emir astsubayı Başçavuş Ahmet Kara, 15 Temmuz’da Semih Terzi’nin kendisini çağırıp Diyarbakır’a hareket edeceklerini ve hazırlanması gerektiğini söylediğini anlattı. Hazırlandıktan sonra Terzi’nin odasına gittiğini ve bu esnada pistte helikopterin çalıştırıldığını gördüğünü belirten Kara, "Helikopterin en arkasında dörtlü koltuk vardı o sökülmüştü. Semih Terzi ile sırt sırta oturuyorduk. Semih Terzi sürekli telefonuyla uğraşıyordu. Diyarbakır’daki piste indiğimizde kimse bizi karşılamadı. Buna şaşırdım. Terzi bana ’Ankara’dan bir uçak gelecek onu kaçırmayalım’ dedi. Bu sırada dinlenme salonuna gittik orada bir arkadaş ’televizyonu aç İstanbul karışmış’ dedi. Terzi ’size kim televizyonu açın diye emir verdi’ dedi ve bizi dışarıya çıkardı. Daha sonra tabur komutanlarını yanına çağırdı. İçeride ne konuşuldu bilmiyorum. Daha sonra uçağa bindik ve uçak içerisinde onunla iki kez temasım oldu. Özel Hava Alay Komutanlığında bizi Ahmet Balaban karşıladı. Orada 2 helikopterin hazır olduğunu gördüm. Hareket etmeye başladık. İkinci helikopterin bizimle geldiğini daha sonra fark ettim" diye konuştu.

"Semih Terzi cep telefonunu çıkarıp Ümit Bak’a uzattı ve ’sen bakarsın’ dedi"
Kara, Özel Kuvvetler Komutanlığına iniş yaptıklarında kendilerini Ümit Bak ve Ali Kapucu’nun karşıladığını anlatarak, "Kapıya doğru ilerlerken silah sesi duydum. Ben Semih Terzi’nin sol gerisindeydim. Ateş edildikten sonra ben eğilerek karargah binasına koştum. Karargah binasında Mehmet Ali Çelik ile burun buruna geldik. ’Ne oluyor’ diye sordum ona bilmediğini söyledi. Daha sonra ambulans çağırdım ben. Asansör açıldığında Semih Terzi’nin vurulduğunu gördüm. Ben koşarken silah sesleri devam ediyordu, yukarıya çıktıktan sonra silah sesi duymadım. Semih Terzi cep telefonunu çıkarıp Ümit Bak’a uzattı ve ’sen bakarsın’ dedi. Normalde telefonunu bana vermesi lazımdı ama bana vermedi. Daha sonra helikopter geldi onu helikoptere taşıdık. Ben, Fatih Şahin, Hasan Aksoy, Hüseyin Astsubay, Ali Kapucu GATA’ya götürdük.
Sedye ile hastaneye soktular. Silahlı olduğumuz için bizi almadılar içeriye. Daha sonra halkın sesini duymaya başladım. Burada bir komutana ne olduğunu sorduğumda ’kalkışma var, şerefsizler halka ateş ediyor’ dedi. Darbeyi orada öğrendim. Semih Terzi’nin darbeci olduğunu orada öğrendim. Halil Soysal Paşayı aradım. Olayla ilgimiz olmadığını, ne için oraya gittiğimizi bilmediğimizi söyledim. O da ’Fırat Çelik Albayı arayın o ne derse onu yapın’ dedi. Fırat Çelik Albay ’hastanede kalın’ diye emir verdi. Fatih Şahin Binbaşı bizden ayrı durdu telefonla konuşuyordu sürekli" ifadelerini kullandı.

"Daha önce ne darbe gördüm, ne darbe duydum"
Kara, "Semih Terzi ya da buradaki herhangi bir personel ’darbeciyiz, darbe yapıyoruz’ diye bilgi de vermedi, emir de vermedi. Böyle bir şeyden haberim yok. Zaten Özel Kuvvetler bizim birliğimiz neden ele geçirelim. 18 kişiyle Özel Kuvvetleri de ele geçiremezsiniz. Semih Terzi emirleri sürekli son dakika söylerdi. Onun tarzı bu. Daha önce ne darbe gördüm, ne darbe duydum. Semih Terzi’nin vurulma anından sonra mantıklı düşünmekten çıktım. Semih Terzi’nin böyle bir şeyin içinde bulunacağı aklıma bile gelmedi" dedi.

"Ömer Halisdemir gibi uyarılsaydım ben de Semih Terzi’yi vururdum"
FETÖ ile bir bağlantısının olmadığını ileri süren Kara, FETÖ’nün her yere sızdığını bildiğini söyledi. Üzerine atılı suçları kabul etmediğini belirten Kara, suçlamaların hiçbirini yapmadığını savundu. Diyarbakır’dan DEAŞ’a karşı operasyona gideceklerini sandığını belirten Kara, Semih Terzi’nin darbe yapılacağını kendisine söylemediğini iddia etti. Kara, "Ömer Halisdemir’in bildiği bilgiye sahip olsaydım, uyarılsaydım ben de Ömer Halisdemir’in yaptığı gibi Semih Terzi’yi vururdum. Ömer Halisdemir de benim gibi emir astsubaylığı yapmış olan bir ağabeyimiz. Semih Terzi’nin gönüllü veya isteyerek emir subaylığını yapmadım, zorla yapıldım" şeklinde konuştu.
Duruşmaya tutuklu sanıkların savunmalarıyla devam ediliyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.