GENEL - 18 Ekim 2018 Perşembe 15:11

Osmanlı Ocakları ’Osmanlı’da Alevilik’ konusunu masaya yatırdı

A
A
A
Osmanlı Ocakları ’Osmanlı’da Alevilik’ konusunu masaya yatırdı

Osmanlı Ocakları Genel Merkezi tarafından düzenlenen ‘Osmanlı’da Alevilik’ programında konuşan Osmanlı Ocakları Kurucu Genel Başkanı Kadir Canpolat, “Bizim gayemiz milletimizi buluşturmak, bizim amacımız insanlar üzerinde etnik kimlik yapmadan, hiç kimseyi öteki görmeden yaratılanı yaratandan ötürü sevmek anlayışı ile var etmektir” dedi.

Osmanlı Ocakları Genel Merkezi tarafından düzenlenen ‘Osmanlı’da Alevilik’ programında konuşan Osmanlı Ocakları Kurucu Genel Başkanı Kadir Canpolat, “Bizim gayemiz milletimizi buluşturmak, bizim amacımız insanlar üzerinde etnik kimlik yapmadan, hiç kimseyi öteki görmeden yaratılanı yaratandan ötürü sevmek anlayışı ile var etmektir” dedi.


Osmanlı Ocakları Genel Merkezi tarafından gerçekleştirilen ‘Osmanlı’da Alevilik’ konulu programa bazı sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile Alevi Dedesi Ali Kılıç katıldı. Programda ilk olarak söz alan Alevi Dedesi Ali Kılıç, demokrasiyi hayatın her alanında ve birilerine saygılı olarak yaşamak gerektiğini belirterek, "Coğrafyamız topallıyor, ötekileştirmeyi bırakıp birbirimizi anlamamız lazım yoksa bu ülkede rahatlık yoktur. Değerli konuklar hepinize saygılar sunarım, ben garip Musa ocağından bir vatandaşım, dedeliğim oradan geliyor. Şimdi burada yolumuz ve yordamımızı bilip doğru adım atarsak her şeyi doğru okuruz, doğru okumamaya başlar isek hep yanlış okuruz. Biz hayatımızın her alanında doğru şeyleri yapıyor ve yaptığımızı söylüyoruz. Bu nedenle burada sizlerin olması bana onur veriyor, sevgili başkana, sevgili yönetim kurulu üyelerine ve diğer katılımcılara saygılar sunuyorum. Davet ettiler geldim, buraya gelmemdeki neden sizlerin hizmetinde olmak içindir. Hizmet bizim için haktır, kutsaldır ve önemlidir. Demokrasi insan kavramının, özgürlük düşüncesinin içindedir. Demokrasiyi hayatın her alanında ve birilerine saygılı olarak yaşamak gerekir. Coğrafyamız topallıyor. Ötekileştirmeyi bırakıp birbirimizi anlamamız lazım, yoksa bu ülkede rahatlık yoktur. Rahat olamayız, yani siz ekmeği yersiniz ama rahat edemezsiniz. Bunu anlayıp hayatımızın içerisinde görmemiz lazım. Değerli dostlar, her şeyin bir aklı selim yolu vardır. Bu yolu takip eden insan sonuçta bulur. Ben 1968’den bu yana bu işlerle çok kafa yordum, hayatta hiç kimse bana şunu diyemez; sen ayağını şurada yanlış atıyorsun diyemez. Çünkü ben ayak atmam ki yanlış olsun, bilmediğim yere ayak atmam. Bu yüzden de yanlış yapmış olmam. Benim tavsiyem yanlışlardan dönmek lazım. Rahat olun, rahatlık insana zarar vermez korkmayın, kimse zarar veremez. Eğer siz rahat bir adım atarsanız hiçbir insan zarar veremez. Çünkü ben bunların hepsini gördüm, yaşadım fiilen ve cebren yaşattılar bana. Korkmam, niye korkacağım, ben insana yanlış yapmam, sizlere öğüdüm budur. Osmanlı’da Aleviler haktır. Osmanlı dinin özü İslam ahlakıyla kurulmuş bir devlettir, İslam ahlakını ise Aleviler her koşulda ve zorlukta yaşamışlardır’’ dedi.


Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat da, Osmanlı medeniyetinin daha temelleri atılırken Şeyh Edebali hangi ruh ve manada bu temeli attıysa aynı ruh ve manada toplandıklarını belirterek, “Osmanlı’nın kültürünün özünde ne mi var? Türkmenlik var kardeşlerim, Osmanlı’yı kuran Şeyh Edebali var, onun da geldiği yer bellidir. Alevilik-Sünnilik meselesi değil birleştirme meselesidir. Bizim gayemiz milletimizi buluşturmak, bizim amacımız insanlar üzerinde etnik kimlik yapmadan, hiç kimseyi öteki görmeden, yaratılanı yaratandan ötürü severek anlayışı ile var etmektir. Osmanlı medeniyetinin daha temelleri atılırken Şeyh Edebali hangi ruh ve manada bu temeli attıysa, Allah’a yemin olsun biz de aynı ruh ve manada burada toplanmış bulunuyoruz” diye konuştu.


"Ben Atatürk’ü Hazreti Fatih’ten gayrı görmüyorum. Atatürk’te benim liderim, Hazreti Fatih’te benim liderim" diyen Canpolat, hiçbirini birbirinden ayırt etmemek gerektiğini belirterek, “İlla da şucu olmak, bucu olmak zorunda değiliz. Ben Atatürkçüyüm, sen Fatih‘çisin, yok böyle bir şey. Biz bunu kabul etmiyoruz. Eğer sen Atatürkçü isen sen zaten Fatihçisin, sen eğer Hazreti Fatih’i seviyorsan zaten Atatürk’e saygı duymak zorundasın. Çünkü bunlar bizim devasa ulvi liderlerimiz. Biz bu programı inşallah yurt geneline taşıyacağız. Bana sorarsanız birleştirmek adına ben Sunniyim demeyeceğim, ben mümin olmaya çalışan bir Müslümanım ve ne Hazreti Muhammed’den ne de Hazreti Ali’den vazgeçmem. Dünyada yeryüzüne adaleti tecil etmiş bir Osmanlı medeniyetinden bahsediyoruz. Yeryüzüne insanlığı, hoşgörüyü getirmiş bir medeniyetten bahsediyoruz. Bu medeniyet dünyaya 623 yıl kolluk kuvveti yapmış, zalim devletler bir başka, mazlum devletleri Osmanlı medeniyeti korkusundan işgal edip varlık haklarını ihlal edememiş, onu sömürememiş. Biz böylesine bir medeniyetin temelini atmış ve ülkemizde olduğu gibi dünyanın her yerine adaleti götürmüşüz. Bu medeniyetin temelinde Aleviler varsa, onlar bizim başımızın gözümüzün üstündedir. Bu böyle bilinmelidir“ dedi.


“Adımız Osmanlı, soy adımız ocakları diye kimse bizi hakir görmesin, kimse bizim Atatük düşmanlığı yapacağımızı aklının ucundan dahi geçirmesin” diyen Canpolat, şöyle devam etti:


“Biz Osmanlıyız, biz Cumhuriyet’in değerlerinde ecdadın izini süren bir kurumuz. Hala bize diyorlar ki siz Osmanlı Ocakları’nı kurdunuz da rejimi mi değiştireceksiniz. Hala anlatamadık, gece gündüz teşkilatlarımızda söylüyoruz, sosyal medya hesaplarımızda söylüyoruz, dikkatinize sunuyoruz. Böyle Osmanlı’da Alevilik programı deyip de Alevi vatandaşlarımızla bizleri kavuşturup buluşturan Kadın Kolları Teşkilat Başkanı Ayşe Gürkan ve yönetim ekibini kutluyorum. Alevi Dedemiz Ali Kılıç’a ve kimliğine bakmayıp Alevi ve Sünni demeyip programa katılan tüm katılımcılara teşekkür ediyorum. Buraya gelmenizle ne kadar ulvi bir sorumluluğu yerine getirdiğinizi bilmenizi ve bu kardeşlikte mayanızın olduğunu bilmenizi isterim.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Kaymakam Özdemir ve Başkan Aşkın Cemar’ı fuarda yalnız bırakmadı Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Eyüp Yavuz Aşkın, bu yıl 29. kez düzenlenen Marble İzmir-Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’nın ana sponsoru olan Cemar Mermer ve Traverten’in standını ziyaret etti. Kula’nın istihdam ve ihracat noktasında önde gelen firmalarından biri olan Cemar Mermer ve Traverten’i doğaltaş sektörünün en büyük küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’nda Kaymakam Özdemir ve Başkan Aşkın, VR sanal gerçeklik gözlüğü ile teknolojik bir gezinti yaptı. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen doğal taş sektörünün en büyük küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, bu yıl 29. kez ziyaretçilerine kapılarını açtı. Son yıllarda olduğu gibi bu yıl da sektörün devleri arasında yerini alarak fuarın ana sponsoru olan Cemar Mermer ve Traverten, yerli ve yabancı ziyaretçilerinin yanı sıra protokol üyelerini de fuarın en gözde noktasındaki standında konuk ediyor. Bu çerçevede Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Eyüp Yavuz Aşkın, Cemar Mermer ve Traverten’in standını ziyaret ederek firmanın Genel Müdürü Yusuf Yalçın ile bir süre sohbet etti. Fuarın sektöre olan faydaları hakkında görüş alışverişinde bulunan Kaymakam Özdemir ile Genel Müdür Yalçın, Kula’nın tanıtılmasına da büyük katkı sağlayan fuarda bir süre ziyaretçiler ile sohbet etti. Gelişen teknolojiye de ayak uyduran Cemar Mermer ve Traverten tarafından hazırlanan VR sanal gerçeklik gözlüğü ile firmada teknolojik bir gezinti yapan Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir, Cemar Mermer ve Traverten’in Kula’ya sağladığı katkılardan dolayı firma adına Genel Müdür Yusuf Yalçın’a teşekkür etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cemar Mermer ve Traverten Genel Müdürü Yusuf Yalçın ise Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Yusuf Yalçın’a teşekkür ederek hem firmanın sektördeki gelişimine hem de Kula’nın dünya genelinde tanıtılmasına katkı sağlamaya devam edeceklerini söyledi.
Antalya Mide ülserine karşı doğal probiyotik arı ekmeği tavsiyesi Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, sağlık faydaları bilimsel çalışmalarla ortaya koyulan arı ekmeğinin, mide ülserinin önlenmesi ve tedavisinde potansiyel faydalar sunabilecek doğal bir arı ürünü olduğu belirtti. BEE’O Propolis Ar-Ge Merkezi’nde analizleri yapılmış olan Anadolu arı ekmeğinin mide ülseri üzerine karşı olumlu etkilerini gösteren bilimsel çalışma, 2023 yılı Kasım ayında Türk Fizyolojik Bilimler Derneği tarafından Sakarya Üniversitesi’nde düzenlenen 48. Ulusal Fizyoloji Kongresi’nde poster olarak sunuldu. BEE’O Propolis Kurucusu ve Genel Müdürü Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, “Ülkemizde yapılan bilimsel çalışmada, arı ekmeğinin mide ülseri üzerine antiinflamatuvar ve antioksidan etkileri araştırılmıştır. Araştırma iki ana gruba ayrılan ratlar üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bir grup rata, ülser oluşmadan 10 gün önce ve ülser oluştuktan sonra 3 gün boyunca arı ekmeği takviye edildi, diğer grup ise aynı dönemlerde sadece serum fizyolojik tuzlu su aldı. Diğer grupta ise ülser oluşmadan önce herhangi bir takviye yapılmadı, bu gruplar yalnızca ülser oluştuktan sonra 10 gün boyunca arı ekmeği veya serum fizyolojik aldılar. Araştırmacılar, ülserin şiddeti, inflamasyon ve oksidatif stres zarflarını çeşitli yollarla ölçtüler. Araştırmanın verileri; arı ekmeği takviyesi alan ratlarda, kontrol gruplarına göre mide ülseri şiddeti, myeloperoksidaz aktivitesi ve inflamatuvar sitokin seviyelerinin (TNF-, IFN-, IL-1, IL-6, IL-8) anlamlı düzeyde düşük olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, oksidatif stresle ilişkili zarflarda azalma gözlenmiştir. Sonuçlar, arı ekmeğinin mide ülserinin önlenmesi ve tedavisinde antioksidan ve antiinflamatuar etkileri sayesinde potansiyel bir fayda sağlayabilecek doğal bir arı ürünü olabileceğini göstermektedir” dedi. Arı ekmeği, diğer adıyla perga, kovanda arılar tarafından polenin daha uzun süre saklanabilmesi amacıyla üretiliyor. Doğal bir arı ürünü olan arı ekmeğinin yaklaşık yüzde 20-35 protein, yüzde 3 lipit, yüzde 24-35 karbonhidrat ve yüzde 3 vitamin ve mineral içeriğine sahip olduğu belirtiliyor.
Denizli Kriket Türkiye Şampiyonası Denizli’de başlıyor Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu faaliyet takviminde yer alan Kriket T-20 Büyük Erkekler Türkiye Şampiyonası 22-26 Nisan tarihleri arasında Denizli’de yapılacak. Müsabakaları, Şirinköy ve Akvadi Spor Tesisleri’nde gerçekleşecek şampiyonada 8 ilden 13 takım mücadele edecek. Kriket sporunda Denizli önemli bir organizasyona daha ev sahipliği yapacak. Geçtiğimiz yıl Kriket U19 ve Büyükler Türkiye Şampiyonası’nda olduğu gibi bu yıl da Kriket T-20 Büyük Erkekler Türkiye Şampiyonası yine Denizli’de gerçekleşecek. 22-26 Nisan tarihleri arasında aynı zaman diliminde iki ayrı sahada Şirinköy ve Akvadi Spor Tesislerinde gerçekleşecek olan şampiyonada 13 takımdan 182 sporcu mücadele edecek. Kriket, temelde tıpkı futbol gibi 11 kişinin karşılıklı oynadığı bir spor dalıdır. İngilizlerin icat ettiği bir oyun olan kriket, sopa ve top yardımıyla, 20 metre uzunluğunda bir alanda oynanıyor. Oval bir sahada karşı karşıya gelen oyunculardan, sahanın bir ucunda yer alan atıcı topu sahanın öbür ucunda bulunan vurucuya fırlatır. Amaç topu vurucunun arkasında bulunan ve Wicket denen kale benzeri düzeneğe değdirmektir. Kriket T-20 Büyük Erkekler Türkiye Şampiyonası için hazırlıklar devam ediyor. Gelişmekte Olan Spor Branşları Federasyonu ile Gençlik Spor İl Müdürlüğü organizasyonunda yapılacak şampiyona için takımlar gelmeye başladı. Geçtiğimiz yıl Denizli’nin ev sahipliğinden memnun olan ve güzel anılarla ayrılan sporcular, bu yıl yeniden Denizli’de Türkiye şampiyonu olabilmek için sahaya çıkacak. Gelişmekte olan spor branşlarına önem verdiklerini söyleyen Gençlik ve Spor İl Müdürü Ömer İlman, dostluğun ve rekabetin bir arada yaşanacağı güzel bir şampiyona olmasını diledi.