GENEL - 25 Nisan 2017 Salı 11:15

(Özel Haber) Stres atmak isteyen doktorun içinden "müzisyen, tamir ustası ve aşçı" çıktı

A
A
A
(Özel Haber) Stres atmak isteyen doktorun içinden "müzisyen, tamir ustası ve aşçı" çıktı

20 yıldır kadın doğum hekimi olarak görev yapan Gurur Polat, hobi olarak müzisyenlik, tamircilik ve aşçılık yaparak stres atıyor.

20 yıldır kadın doğum hekimi olarak görev yapan Gurur Polat, hobi olarak müzisyenlik, tamircilik ve aşçılık yaparak stres atıyor.


20 yıldır kadın doğum hekimi olarak mesleğini sürdüren Gurur Polat, stres atmak için farklı hobiler edinirken evin her bir köşesine girdi. Ev halkının zaman zaman şikayetleri olsa da hobilerinin kendisine huzur verdiğini belirten Polat, işinden arta kalan zamanlarda evine kurduğu stüdyoda müzikle uğraşıp, evinin tamirat işlerini yapıyor. Mutfağa da giren Polat, 6 aylık aldığı kurs ile bir büfe nasıl düzenlenir, yemek nasıl yapılır öğrendi.


Tüp bebek alanında çalışan Kadın Doğum Hekimi Gurur Polat, "Bu yoğunlukta mutlu ettiğimiz ve mutlu edemediğimiz aileler var. Mutlu ettiklerimizin mutluluğu bizim için sevinç tabi ki. Ancak amacına ulaşamayan ailelerle her gün oturup biz de üzülüyoruz. Bu da insanda bir miktar stres ve yük yapıyor. Bunun üzerine bizler de çeşitli hobiler bularak stresten kurtulmaya, rahatlamaya çalışıyoruz. Benim de birkaç tane hobim var, bunların başında müzik geliyor. Müzik dinlemesi evet güzel bir şey ama buna biraz da katılırsanız bu sizi daha çok rahatlatıyor. Her şey bir darbukayla başladı açıkçası. Kızımı voleybol maçlarında tribünlerde desteklemek için bir darbuka aldık, sonrasında def geldi, ardından elektronik bateri, elektronik piyano, sonra bir başka alet, sonra başka derken fark etmeden burası ufak bir stüdyo oldu" ifadelerini kullandı.



"Sanatçılar kusuruma bakmasın"


Akşamları eşinin izin verdiği sürece biraz rahatlamak için baterinin başına geçtiğini aktaran Polat, "Bir müzik açıp ona eşlik etmeye çalışıyorum, ona uyup uymamak da bir sıkıntı değil, çünkü bu bir hobi. Profesyonel bir sanatçı değilim, sanatçılar kusuruma bakmasın. Zaman içinde kendimi geliştireceğim elbette ama profesyonel olmaya da niyetim yok. 50 küsür yaşındayım, biraz rahatlasam, biraz huzur duysam bana yeter" diye konuştu.



Evin hem tamir ustası hem de aşçısı


Bir diğer büyük hobilerinden birisinin de evde tamirat yapmak olduğunu söyleyen Polat, Amerika’ya gittiğinde orada insanların eve usta çağırmaktan kaçındıklarını ve pahalı olmasından dolayı pek çok işi kendilerinin yaptığını ifade ederek, "Ben de yapabilirim, neden yapamayayım” diye düşündüğünü dile getirdi. Tamirat işlerine elektrik sigortalarından başlayan Polat, sonrasında hat döşeme, kablo çekme, kaçıran musluk tamiratı, beton dökme ve dam aktarılması derken en son kaynak makinesi aldığını belirtti. Bu arada mutfağa da girdiğini kaydeden doktor, 6 aylık kurs aldıktan sonra bir büfe nasıl düzenlenir, yemek nasıl yapılır gibi şeyleri öğrendiğini söyledi. Bir tek pasta yapmaya girişmediğini, pasta için gramajın önemli olduğunu, o noktada da bunun hobilikten çıktığını anlatan Polat, "Siz bana sadece malzeme verin ve ne tür bir yemek istediğinizi söyleyin. Çünkü genel olarak hepsinin kimyası birbirine benziyor, göz kararı yapılabiliyor ama pastada öyle değil. Son zamanlarda biraz daha doğala döndüm ve ekmeğe geçtim. Hazır mayayla yaptığınız zaman çok kolay ama doğal maya ile yapmak beni son derece uğraştırdı" şeklinde konuştu.



"Hobilerim rahatlama kapım"


Meslektaşlarının da kendisi gibi hobiler bulduğunu söyleyen Polat, kimisinin pul biriktirdiğini, kimisinin resim veya heykel yaptığını veya kimisinin maça gittiğini belirtti. Polat, maça gitmektense kötü de oynasa oynamayı tercih ettiğini ifade etti. Hobilerinin kendisinin rahatlama kapısı olduğunu belirten Polat, aile bireylerinin müzik sesinden rahatsız olup olmadıkları, bu konuda kendisinden şikayetçi olup olmadıkları sorusuna, "Aile bireylerim zaman zaman destekliyor. Allah’tan kulaklık takıp da bateri çalabiliyorum ama yine de o pedlerin üstündeki sesler diğer kata kadar gidebiliyor" yanıtını verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Galatasaray, 5 futbolcusu ile sözleşme yeniledi Galatasaray; futbol takımı oyuncularından Fernando Muslera, Lucas Torreira, Barış Alper Yılmaz, Abdülkerim Bardakcı ve Kaan Ayhan’ın sözleşmelerini uzattı. Galatasaray 5 futbolcusuyla sözleşme yeniledi. Ali Sami Yen Spor Kompleksi RAMS Park’ta düzenlenen imza törenine Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur, futbolcular; Fernando Muslera, Lucas Torreira, Barış Alper Yılmaz, Abdülkerim Bardakcı ve Kaan Ayhan katıldı. Dursun Özbek: "Okan hocamız önderliğinde yeni başarılara doğru ilerliyoruz" Törende konuşan Başkan Dursun Özbek, "Burada kardeşlerimin yanında olmayı özellikle istedim. Galatasaray’ımız için bu zamana kadar verdikleri emek, çaba ve fedakarlık için onlara teşekkür ederim. Değerli kaptanımız Fernando Muslera, sadece sahada gösterdiği performansla değil, efendiliğiyle de Türkiye’de tüm sporseverlerin gönlünde taht kurmuş birisi. Tam tamına 13 senedir sarı-kırmızılı forma için ter akıtmış, zor zamanlar yaşamış, sakatlanmış ama bir gün bile mücadeleden kaçmamış, takımımızın en önemli liderlerinden biri. Artık Nando’yu yabancı futbolcu değil bizden birisi olarak görüyorum. Kendisi yeni sözleşme konusunda çok kısa konuştuk. Hiç ikiletmedi, ’Sen ne diyorsan öyledir başkan’ dedi. Benim dileğim, futbol hayatını Galatasaray formasıyla sona erdirmesi, ileride yine Galatasaray’ın içinde bir görevle camianın içinde devam etmesi. Kendisine teşekkür ediyorum. Abdülkerim ilk transfer olduğu dönemde kimilerinin burun kıvırdığı aslan kardeşim. Biz senden hiç şüphe etmedik. Sen de bugüne kadar gösterdiğin performansla birçok kişiyi düşüncelerine pişman ettin. Ben uzun ve başarılı yıllar olduğuna yürekten inanıyorum. Sana da teşekkür ediyorum. Lucas, takımızın enerji küpü, orta sahamızın dinamosu. Galatasaray’a transfer olduğu ilk andan itibaren farkın ortaya koydu. Bugüne kadar elde ettiğimiz başarılarda büyük katkısı var. Senin oynadığın tüm maçlarda terinin son damlasına kadar mücadele ettiğinden her zaman eminimiz. Sana güveniyoruz, hep böyle devam etmeni diliyoruz ve çok seviyoruz. Kaan kardeşim her zaman göreve hazır. İhtiyaç olduğunda farklı pozisyonlarda oynayıp, aklını ve tecrübesini gösteren çok değerli bir oyuncumuz. Takım içindeki birlik ve beraberliğe yaptığın katkılar en az sahada gösterdiğin performansın kadar değerli. Kısa sürede bize sanki yıllardır bu formayı giyiyormuş gibi hissettirdiğin için teşekkür ederim. Barış, Türk futbolunun son dönemdeki en önemli başarı hikayelerinden biri yazmaya devam eden bir kardeşim. Sokakta gol atan çocuklar Barış Alper diye bağırarak sevinmeye başladılar. Önünde uzun seneler ve kimsenin hayalini bile kuramadığı başarılar olduğuna inanıyorum. Burada sözleşmelerini imzaladığımız değerli kardeşlerim ve şu an burada olmayan diğer futbolcularımızla, Okan hocamız önderliğinde yeni başarılara doğru ilerliyoruz. Galatasaray’ımızın değerlerine, şanlı tarihimize yakışan ve bunu özümsemiş bir futbolcu topluluğunun bir arada olmasıdır. Tüm taraftarlarımızın gurur duyduğuna inanıyorum. Onlardan tüm kupaları bize getirmelerini istiyorum" diye konuştu. Erden Timur: "İnşallah bu sene de hayallerimize kavuşacağız" Herkesle neredeyse 2 senedir birlikte olduğunu hatırlatan Erden Timur, "Sanki çok uzun yıllardır gibi geldi. Hepsi ile farklı dostluklar yaşıyoruz. Hepsinin yeri farklı bende. Takımdaşlıktan, ortaya koydukları performanslardan çok öte. Aslan gibi karakteri olan çok güzel insanlar. Asıl kalacak şey burada edinilen dostluklar. En çok da onun için mutluyum. Geçtiğimiz sene yaz kampında toplantı yaptık. Amacımın ne olduğunu anlatmak istedim. ’Benim buradaki misyonumu sizi hayallerinize kavuşturmak’ dedim. Geçen sene başkanımız önderliğinde o hayale kavuştuk. İnşallah bu sene de kavuşacağız. İnşallah hepsinin ömründe çok güzel şeyler olur. Ailelerine de teşekkür ediyorum. Başkanımıza da teşekkür ediyorum, bu imkanları sunduğu için" şeklinde konuştu. Kaan Ayhan: "İnşallah daha uzun seneler geçiririz" Herkese teşekkür eden Kaan Ayhan, "Hocamız ve takımımıza teşekkür ediyorum. Çünkü takım arkadaşlarım olmasa belki ben ve hepimiz burada olmayacağız. Başarıya imza attık ve o yüzden de yönetim tarafından böyle bir karar alındı. Çok mutluyum. 1.5 sene önce geldim. Buraya gelmek değil burada kalmak daha zor beceri olarak söylüyorum. Takım arkadaşlarımla beraber yaptım için mutluyum. İnşallah daha çok senelere diliyorum. İnşallah daha uzun seneler geçiririz. Daha büyük başarılara imza atarız" ifadelerini kullandı. Lucas Torreira da, "Muslera sayesine buraya geldim. Herkese teşekkür ederim" dedi. Abdülkerim Bardakcı ise Galatasaray ailesinin bir parçası olduğundan dolayı gurur ve onur duyduğunu vurgulayarak, "Bu ailenin parçası olmaktan dolayı her zaman gurur ve onur duymuşumdur. ‘Bu kulübe uzun yıllar hizmet edip efsaneler arasına girmek istiyorum’ diye bir röportajımda söylemiştim. Bunun için tekrar bir adım attım. İnşallah hayallerim ve hedeflerim doğrultusunda güzel bir şekilde ilerler" açıklamasında bulundu. Çok özel duygular yaşadıklarını ifade eden Barış Alper Yılmaz, "İlk günkü gibi. Bana bu şansı veren başkanımıza, Erden ağabeye, hocamıza teşekkür ediyorum. Her iki taraf için de hayırlı olsun" değerlendirmesinde bulundu. Fernando Muslera: "İleride de bu takımın parçası olmaya devam edeceğim" Konuşurken duygulanan Fernando Muslera, "Klipte de gördüğünüz 13 yıl dile kolay bir ömür bu kulüpte geçirdim. Burada 3. kez kontratımı yeniliyorum. O yüzden başkanıma ve Erden Bey’e teşekkür ediyorum. Bu benim için hayatımın en önemli anlarından biri. Burada ailemle, arkadaşlarımla enerji ve mutluluk dolu yıllar geçirdim. Takım arkadaşlarıma da teşekkür ederim. Hocama, Florya personeline, başkanıma, Erden Bey’e durmadan çalıştıkları için, bizimle mücadele ettikleri için ve bize bu imkanı tanıdıkları için teşekkür ediyorum. Ben 16 şampiyonluk gördüm. Galatasaray, Türkiye’nin en büyüğü ve bunu sürekli göstermesi gerekiyor. Bunun için mücadele ediyoruz. İsmim burada ailem tarafından da yıllarca konuşulacağı zaman Galatasaray’ın kalecisi olarak konuşulacak. Onların desteğinden dolayı çok memnunum. Şimdi oyuncu olarak burada bulunuyorum. İleride de bu takımın parçası olmaya devam edeceğim, şimdi ve sonsuza kadar" diye konuştu. Toplantıda ayrıca futbolcular için tek tek videolar hazırlandı. İmza töreni toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Düzce Gastronomideki yenilikler konuşuldu Düzce Üniversitesi Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu tarafından düzenlenen etkinlikte, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Alper Kurnaz ile Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Vahit Oğuz Kiper, öğrencilerle buluştu. Düzce Üniversitesi Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Muammer Mesci, yeni gelişmelerde uzmanlaşmanın öğrenciler için bir zorunluluk olduğunu ifade ederek teknolojiyi takip eden kişilerin rekabette avantaj sağlayacağını dile getirdi. Programın ilk konuşmacısı Doç. Dr. Alper Kurnaz, gastronomideki yeni trendler üzerinde durdu. Yeni trendler arasında dijital gelişmelerin önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Kurnaz, 3D yazıcılar, yapay zeka, nörogastronomi gibi uygulamaların gastronomi alanını dönüştürdüğünü vurguladı. Mutfaktaki aşçının dijital araçları kullanarak aynı zamanda sürdürülebilirliği de sağladığını sözlerini ekledi. Programın diğer davetli konuşmacısı Dr. Öğr. Üyesi Vahit Oğuz Kiper ise uzayın ticarileşmesinden bahsederek, gözünü göğe diken insanların merak duygusuyla uzay turizmini canlandırdığının altını çizdi. İnsan hayatı ile turizm döngüsü arasında yakın benzerlik olduğunu söyleyen Kiper, temel güdünün meraktan oluştuğunu belitti. Geleceğin turizmcileri olarak öğrencilerin teknik bilgiler de gerektiren iki kritik ve güncel konu ile ayrıntılı olarak bilgilendirildiği ve turizmin geleceğinde önemli noktaların paylaşıldığı etkinlik, teşekkür belgelerinin takdimi ile sona erdi.
Antalya Antalya’da nefes kesen orman yangını tatbikatına 2 sikorsky helikopter ve 3 uçak destek verdi Antalya’da orman yangınları ile mücadele kapsamında gerçekleştirilen orman yangını tatbikatı adeta nefesleri kesti. Tatbikatta metrelerce havaya çıkan alevlere havadan 2 adet S-70 sikorsky helikopter ve 3 airtractor söndürme uçağı müdahale etti. Karadan çok sayıda arazöz ve 82 personelin görev aldığı yangın dakikalar içerisinde söndürüldü. Tatbikatı yakından takip eden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, orman yangınları ile mücadelede geçmiş yıllara göre büyük aşama kaydettiklerini söyleyerek yangına müdahale suresinde hedefin 10 dakika olduğunu belirtti. Orman Genel Müdürlüğü tarafından Orman Yangınları ile Mücadele kapsamında Döşemealtı İlçesinde Uluslararası Ormancılık Eğitim Merkezi’nde tatbikat gerçekleştirildi. Tatbikat çerçevesinde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yangın simülasyon merkezini ziyaret etti. Bakan Yumaklı’ya yaşanabilecek bir orman yangınında eylem planı harita üzerinde anlatıldı. Ardından ise ormanlık alan içerisinde tatbikat gerçekleştirildi. Tatbikat gereği belirli bir alanda orman yangını oluşturuldu. Daha sonra ise ihbarla bölgeye hava ve kara unsurları sevk edildi. Yangına ilk olarak 2 adet S-70 sikorsky helikopter ve 3 airtractor söndürme uçağı müdahale etti. Hava unsurlarının müdahalesi ile büyük çapta sundurulan yangına karadan ekipler yönlendirildi. 82 personelin katıldığı yangında 13 arazöz, 2 ilk müdahale aracı, 1 dozer, 2 yangın yönetim aracı, 1 greyder, 1 treyler, 2 su ikmal aracı görev aldı. Yangın dakikalar içerisinde söndürüldü. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yangını söndürmede görev alan hava ve kara ekibine teşekkür etti. “Son 22 yılda 7 milyardan fazla fidanı toprakla buluşturduk” Tatbikatın ardından Bakan Yumaklı, Orman Genel Müdürlüğü’nün yangınla mücadele kullandığı hava ve kara araçlarında incelemelerde bulunarak personelden bilgi aldı. İncelemelerin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İbrahim Yumaklı, “Ülkemiz Akdeniz Havzası’nda yer alması nedeniyle; küresel iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler arasında yer alıyor. Bütün doğal afetlerle Bakanlık olarak etkin şekilde mücadele ediyoruz. Ülkemiz yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30’u ormanlardan oluşuyor. Son 22 yılda 7 milyardan fazla fidanı toprakla buluşturduk. Elbette bir yandan da bu ormanlarımızı korumak için olağanüstü bir gayret gösteriyoruz. Orman yangınlarının çıkış nedenlerinin yüzde 90’ı insan kaynaklıdır. Bunlar ihmal ve dikkatsizliktir. Zira bilimsel çalışmalar, önümüzdeki yıllarda iklim şartlarına bağlı olarak orman yangınlarının artacağını gösteriyor. Bizler de bu gerçek karşısında, geçmişten gelen tecrübelerimizle birlikte gerekli tüm tedbirleri almaya gayret ediyoruz. Bu çalışmalarımızı yangın öncesi, yangın sırası ve yangın sonrası diye üçe ayırıyoruz” dedi. Hedef 10 dakika Yangını önlemek için çocuklar, öğrenciler, orman köylüleri ile çeşitli meslek gruplarına yönelik eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri yürütüldüğüne dikkat çeken Bakan Yumaklı, “Yangın sırasındaki çalışmalarımız ve bu mücadeleye baktığımızda; geçmiş yıllara göre büyük aşama kaydettiğimizi söyleyebiliriz. Yangının ilk tespitinden son ateşin söndüğü ana kadar, hem yönetimi hem mücadelesinde Orman Genel Müdürlüğümüzün tecrübesini görüyoruz. Bu mücadelede başarılı olmamızda devletimizin ilgili kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarımızın ve vatandaşlarımızın desteklerinin de çok önemli olduğunun altını çizmeliyim. Geçmişte 40 dakikaları bulan ilk müdahale süresini bugün, 11 dakikaya indirmiş bulunuyoruz, geçtiğimiz yıl bunu 10 dakikaya düşürmek için mücadele ettik, hedefimiz 10 dakikaya düşürmek. Ülkemiz genelinde, 776 yangın gözetleme kulesi ve yerli-milli insansız hava araçları sayesinde tabiri caizse nokta atışı etkili bir mücadele gerçekleştiriyoruz. Yangına müdahale noktasında; ihtiyaçlarımız doğrultusunda kapasite artırımı ve teknoloji geliştirme odaklı bir strateji izliyoruz” ifadelerine yer verdi. "105 helikopterimiz, 26 uçağımız ve 14 İHA’mız ormanlarımızı çelik kanatlarıyla adeta kucaklamaktadır" Yangınlarla mücadelede tarihin en büyük hava filosunun kurulduğunu belirten Yumaklı, “105 helikopterimiz, 26 uçağımız ve 14 İHA’mız ormanlarımızı çelik kanatlarıyla adeta kucaklamaktadır. Türk savunma sanayiimizin ürettiği Bayraktar TB2 ve Aksungur İHA’larımız ile T-70 Nefes helikopterlerimizin filomuza ayrı bir güç verdiğini de vurgulamak isterim. Daha etkili bir mücadele için, her hava aracımızı etkin bir şekilde kullanacağız. Helikopterlerimiz yalnızca açık su kaynaklarından değil, daha hızlı müdahale edilmesi için inşa ettiğimiz yangın havuzlarından da su alabilecek. Bu anlamda 2002 yılında hiç yangın havuzu yokken, bugün 4 bin 727 adet yangın havuzu bu mücadelede helikopterlerimize destek oluyor. Bilimsel veriler ve tecrübeler göstermiştir ki; yangınların söndürülmesinde asıl güç kara ekipleridir. 25 bin orman kahramanımız daha etkili ve güçlü şekilde orman yangınlarıyla mücadele edecektir. Bin 649 arasöz, 2 bin 453 ilk müdahale aracı ve 821 iş makinesi inşallah alevlere karşı en büyük güçlerimiz olacak” dedi. “120 binin üzerinde orman yangın gönüllümüz var” Orman teşkilatının bugün, teknoloji odaklı mücadelede artık önemli bir aşamaya geldiğini ifade eden Yumaklı, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “İHA’larımız ve yapay zekanın kullanıldığı akıllı yangın gözetleme kulelerimizle milyonlarca hektar ormanı anbean 7/24 gözetliyoruz. Bugün 184 akıllı kuleyle hizmet verdiğimizi ayrıca belirtmek isterim. Orman Genel Müdürlüğümüz tarafından geliştirilen ’Yangın Karar Destek Sistemi’ ile yangınla mücadeleyi yapay zeka tabanlı bir sistemle yapıyoruz. Orman yangınlarıyla ’Görevden Değil, Gönülden Mücadele’ ilkesini benimsiyoruz. Aslında millet olarak; ağaca, doğaya ve yeşile önem veriyoruz. Bir orman yangını meydana geldiğinde vatandaşlarımız tabiri caizse ayağında terliği ile orman teşkilatına yardıma koşuyor. Bizler de vatandaşlarımızın bu teveccühünü ’Orman Yangın Gönüllülüğü’ sistemiyle bir düzene oturtmak istedik. 100 bin gönüllü hedeflemişken, bugün 120 binin üzerinde orman yangın gönüllümüz var. Vatandaşlarımız bu sistemle artık daha bilinçli şekilde yangınlarda bizlere yardım ediyor.” Tatbikat hakkında da açıklamalarda bulunan Bakan Yumaklı, “Bugün gerçekleştirdiğimiz orman yangınları tatbikatıyla, bu mücadelemizin bir ön gösterimizin izledik. Buradaki tatbikatın daha çetini ormanın kahramanları tarafından Yeşil Vatan’da gerçekleştiriliyor. Geçmişten bugüne, bu mücadele esnasında hayatını kaybetmiş şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Göğsünü siper ederek mücadele eden ormanın kahramanlarını tebrik ediyor, şükranlarımı sunuyorum. Yangın öncesi, yangın sırası ve yangın sonrası çalışmalarda emeği olan Orman Genel Müdürlüğümüzün işçisinden mühendisine her kademedeki çalışanlarına teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.