SAĞLIK - 26 Mayıs 2017 Cuma 14:11

(Özel Haber) Uzmanlardan Ramazan ayı için beslenme önerileri

A
A
A
(Özel Haber) Uzmanlardan Ramazan ayı için beslenme önerileri

Acıbadem Ankara Hastanesi Uzman Diyetisyeni Yasemin Bekmezci, sahura kalkacak olanlar için, “Ben sahur için daha çok peynir, yumurta gibi kahvaltılık ürünler öneriyorum.

Acıbadem Ankara Hastanesi Uzman Diyetisyeni Yasemin Bekmezci, sahura kalkacak olanlar için, “Ben sahur için daha çok peynir, yumurta gibi kahvaltılık ürünler öneriyorum. Ceviz, çiğ badem gibi yiyecekler olabilir. Fazla susatabilecek nitelikte olan sucuk, pastırma gibi yiyecekler, aşırı tuzlu zeytin gibi yiyeceklerden uzak kalmakta fayda var” dedi.


Beslenme ve Diyet Uzmanı Yasemin Bekmezci, bu gece sahura kalkacak olanlar için beslenme önerilerinde bulundu. Bekmezci, sahurda yenilenlere çok dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Ertesi gün uzun süreli bir açlık olacağı için haliyle daha tok tutan yiyecekler ve mümkün olduğunca susamamıza engel olabilecek tarzda yiyecekler tercih etmek lazım. Neler olabilir? Tabi peynir, yumurta, ben daha çok kahvaltılık ürünler öneriyorum sahur için. Aynı zamanda ceviz, çiğ badem gibi yiyecekler olabilir ama daha fazla susatabilecek nitelikte olan sucuk, pastırma gibi yiyecekler, aşırı tuzlu zeytin gibi yiyeceklere dikkat etmek lazım. Bunlardan özellikle uzak kalmakta fayda var” şeklinde konuştu.



“Ortalama 1-2 litre su gibi tüketmekte fayda var”


İnsanların ertesi gün çok susayacağını düşündüğü için aşırı su yüklemesi yaptığını söyleyen Bekmezci, “İftarda bütün gün susuz kaldım diye fazlaca su yüklemesi gibi bunları yapmamak lazım, sindirimi çok fazla zorlarız çünkü bu şekilde. Mümkün olduğunca iftarla sahur arasına bölecek şekilde, mesela ortalama 1-2 litre su gibi tüketmekte fayda var. Çay, kahve ile ilgili olarak da yine iftarla sahur arası olabilir belki, tüketilebilir ama abartmamakta fayda var diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.



“Ağır, aşırı yağlı, hamurlu olmayan bir yemek tercih edilmesi çok daha doğru olacaktır”


Bekmezci, örnek bir iftar sofrasının nasıl olması gerektiği ile ilgili de şunları kaydetti:


“İftarımızı suyla açabiliriz, hurma, zeytin gibi geleneksel yaptığımız şekilde olabilir. Hemen akabinde bir kase çorba öneririm ben ama arkasından bir 10-15 dakika dinlenme yapmak lazım. Çünkü bütün gün mide boş kaldı. Haliyle birden yüklendiğimiz zaman yine gaz, yanma gibi bir takım mide sorunları yaşatabilir bize. O nedenle biraz yavaş yavaş, çiğneye çiğneye akabinde yemek devam etmesi lazım. Yemek olarak evde pişen sebze yemeği, et yemeği, sağlıklı pişmiş bir şekilde çok da ağır olmayan, aşırı yağlı, aşırı hamurlu olmayan bir yemek tercih edilmesi çok daha doğru olacaktır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.