GENEL - 21 Eylül 2017 Perşembe 11:56

TİKA Karadağ’da Zeytinyağı Üretim Tesisi Kuruyor

A
A
A
TİKA Karadağ’da Zeytinyağı Üretim Tesisi Kuruyor

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Karadağ’ın Ulçin şehrinde “Balkanlar ve Doğu Avrupa Ülkeleri Gıda ve Yaşam Güvenliği Destekleme Programı” kapsamında bir zeytin işleme tesisi kurulması için çalışmalara başladı.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Karadağ’ın Ulçin şehrinde “Balkanlar ve Doğu Avrupa Ülkeleri Gıda ve Yaşam Güvenliği Destekleme Programı” kapsamında bir zeytin işleme tesisi kurulması için çalışmalara başladı.


TİKA tarafından 2015 yılında başlayıp iki yıl boyunca uygulanan Balkanlar ve Doğu Avrupa Ülkelerinde kırsal bölgelerde yaşayan halkın refah seviyesini yükseltecek gelir getirici faaliyetler için çeşitli tarım ve hayvancılık projelerinin hazırlanıp uygulanmasını içeren Program ilk aşamada Moldova ve Arnavutluk’ta uygulandı. Bu kapsamda ISO 22000 HACCP, Gıda Güvenliği, Kırmızı ve Beyaz Et Hijyeni, Süt ve Yumurta Hijyeni, ISO 17020 Muayene Kuruluşlarının Akreditasyonu gibi konuların yanı sıra; tarımsal ürünlerin üretilmesi, tarımsal mekanizasyon, balıkçılık, tarımsal birliklerin kurulması, mevcut birliklerin alt yapılarının güçlendirilmesi alanlarında hedef gruplara yönelik çeşitli faaliyetler gerçekleştirildi.


TİKA, 2017 yılında özellikle kırsal alanda yaşayan ailelerin gelir seviyelerinin iyileştirilmesi ve istihdamına katkı sağlanması amacıyla tarım alanında farklı projeler üretmeye devam ederek “Balkanlar ve Doğu Avrupa Ülkeleri Gıda ve Yaşam Güvenliği Destekleme Programı”nı Karadağ ve Bosna Hersek’te uygulamaya koydu. Gelir getirici projeler aracılığıyla tarıma dayalı gelişmekte olan ülkelerde bilhassa kırsal kalkınmada sunulan katkılara bir yenisini eklemek amacıyla, Bölgenin yerel yapısıyla uyumlu, üretilen ürün veya hizmetin yöresel satış ve pazarlama imkânının bulunması veya daha ileri seviyede uluslararası ölçekte pazara ulaşabilmesinin sağlanması hedefinden yola çıkarak Karadağ’ın Ulçin şehrinde bulunan “MaslinariPistule” Zeytin Üreticileri Birliği’ne mikro bazlı (10 ton/gün kapasitede) bir zeytin işleme tesisi kurulması çalışmalarını başlattı.


Bu çerçevede söz konusu projeye ilişkin düzenlenen imza törenine Türkiye Cumhuriyeti Karadağ Büyükelçisi Serhat Galip, Ulçin Belediye Başkanı Nazif Cungu, “MaslinariPistule” Zeytin Üreticileri Birliği Başkanı FahiraKraja, TİKA yetkilileri ve birçok davetli katıldı. Törende konuşan Ulçin Belediye Başkanı Nazif Cungu, TİKA’nın Ulçin şehrinde doğrudan istihdama yönelik gerçekleştirdiği projelerden dolayı memnuniyetini ifade ederek, projenin hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.


T.C Karadağ Büyükelçisi Serhat Galip, Türkiye’nin, TİKA eliyle Karadağ halkının ihtiyaç duyduğu her alanda işbirliğine hazır olduğunu vurgulayarak, TİKA tarafından Zeytin Üreticileri Birliği’ne Karadağ’ın en modern zeytin üretim tesisinin inşa edilmesinden dolayı memnuniyetini dile getirdi. TİKA Karadağ Koordinatörü Ahmet Altun ise, TİKA’nın Karadağ genelinde tarımla uğraşan çiftçilerin gelir düzeylerinin iyileştirilmesine katkı sağlamak amacıyla tarım alanında istihdam yaratıcı projeler gerçekleştirdiğini belirtti.


Proje kapsamında inşaat çalışmaları hızla devam eden ve 2017 yılı hasat sezonunda üretime başlaması planlanan zeytin işleme tesisinde 2 fazlı kapalı sistem ile yapılacak üretim sayesinde zeytinin hasat sonrası bekleme süresi azalacak ve zeytinin asitliği yükselmeden işlenmesine imkân tanıyacağından yüksek kalitede zeytinyağı elde edilmesi gerçekleşecek. Proje kapsamında zeytin verimi üzerinde olumsuz etkisi olan periyodisite konusunda bilinçlendirmeye yönelik Ocak ayında bir eğitim programı başlatılacak. Eğitim programında, genel zeytincilik, gübreleme, uygulamalı budama, sulama, zeytin hastalıkları ve zararlıları ile mücadele, zeytin bahçesi tesisi gini sahada uygulamalı eğitimin yanı sıra birlik üyelerine yönelik zeytinyağının duyusal analizi, geleneksel zeytinyağı sabunu ve sofralık zeytin yapımı gibi yeni ürün geliştirmeye dönük eğitimler de gerçekleştirilecek.


Karadağ’da Arnavut ve Boşnakların yoğun olarak yaşadığı Ulçin ve Bar şehirleri tarihi ve turistik özelliklerinin yanında, tarımsal alanda çok sayıda verimli zeytin ağaçlarının bulunduğu Karadağ’ın ender şehirlerinden olma özelliğiyle ön plana çıkıyor. Söz konusu şehirlerde, kırsal nüfusun tamamına yakını zeytin yetiştiriciliği yapmakta zeytin ve özellikle zeytinyağı bölgenin en önemli gelir kaynaklarının başında geliyor.


Bölgede temel geçim kaynağı zeytincilik olmasına karşın kullanılan metod ve teknolojilerin günümüz standartlarının çok gerisinde olması gerek elde edilen zeytinyağının kalitesinin düşük olması ve pazarlanma imkânının azalmasına gerekse de piyasada satış fiyatının düşük olması yoluyla daha düşük gelir elde edilmesine sebep oluyor. Ayrıca, bölgede çok az sayıda eski usul düşük kapasiteli taş değirmen bulunması ve modern bir sıkım tesisinin olmaması zeytinlerin hasat sonrası uzun süre beklemesine ve üreticilerin kısıtlı üretim kapasitesi ile ancak küçük çaplı gelir elde etmesine sebep oluyor. Bu olumsuz sürecin sonucu olarak; zeytincilik sektöründe istihdam edilen kişi sayısı her geçen gün azalırken üreticilerin ellerinde zeytin ağaçları bulunmasına rağmen ürünlerini gelire dönüştüremiyorlar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sanayi Bakanı Kacır: “Geçtiğimiz yıl sağlık sektöründe 62 milyar liradan fazla yatırımı harekete geçirdik” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Sadece geçtiğimiz yıl sağlık sektöründe 404 yatırıma teşvik belgesi düzenleyerek, 62 milyar liradan fazla yatırımı harekete geçirdik ve yaklaşık 11 bin nitelikli istihdamın önünü açtık” dedi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Kampüsü’nde Yaşam Bilimleri KOBİ’leri İçin Küresel Rekabetçiliğe Doğru Ar-Ge Destek Laboratuvarlarına Destek Projesi lansman programı düzenlendi. Lansmana Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci ve araştırma görevlileri katıldı. Programda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, “Global pazar büyüklüğü 2027 yılında 10 trilyon dolara ulaşacağı öngörülen sağlık sektöründe yalnızca eski sorunlara yeni yaklaşımlar sunmakla kalmayan, aynı zamanda sağlık sektörünü ve teknolojilerini yeniden tanımlayan, çözümler üreten, daha dinamik, gelişmelere hızlı yanıt veren bir sağlık ekosistemi oluşturan ülkeler etkili olacak. Milli Teknoloji Hamlesi hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizin yüksek teknoloji alanlarında rekabetçi ürün ve hizmet sunma kapasitesini geliştirmesi için bu dönüşümü bir fırsat penceresi olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı. “62 milyar liradan fazla yatırımı harekete geçirdik” Yapılan yatırımlardan bahseden Bakan Kacır, “Sadece geçtiğimiz yıl sağlık sektöründe 404 yatırıma teşvik belgesi düzenleyerek, 62 milyar liradan fazla yatırımı harekete geçirdik ve yaklaşık 11 bin nitelikli istihdamın önünü açtık. Katma değerli üretimi teşvik etmek ve cari açığı azaltmak üzere hayata geçirdiğimiz Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında biyobenzer ilaçlardan kanser ve otoimmün ilaçlara, ortopedik cihazlar ve protezlerden yenilikçi eşdeğer ilaçlara kadar toplam büyüklüğü 22 milyarı geçen 56 yatırım projesini destekliyoruz” dedi. “17 bine yakın kişiye toplam 41 milyar lira destek sağladık” Kacır, “Bugüne kadar teknoparklarımızdaki 3 bin 700’den fazla teknoloji girişiminin sağlık teknolojileri alanındaki 21 binin üzerinde projesine destek verdik. TÜBİTAK destek programlarımızda Ar-Ge ve yenilik konu başlıkları altında sağlık sektöründeki çalışmalara öncelik veriyoruz. TÜBİTAK burs ve destek programlarımız kapsamında son 22 yılda sağlık alanında 9 bin 500’den fazla projeye ve 17 bine yakın kişiye toplam 41 milyar lira destek sağladık. Sağlık teknolojilerinde nitelikli Ar-Ge çalışmalarına imza atarak sağlıkta yeni çözümlerin geliştirmesi yolunu açtık. Üniversitelerin akademik potansiyelini, insan kaynağını ve altyapısını girişimcilik kültürüyle buluşturarak, disiplinler arası işbirliğini harekete geçirdik” şeklinde konuştu.
Rize Gustavo Sauer: "Dışarıdaki maçlardan iyi skorlar alamadık" Çaykur Rizespor’un 30 yaşındaki futbolcusu Gustavo Sauer, deplasmanda oynadıkları maçlarda iyi skorlar alamadıklarını söyledi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında 28 Nisan Pazar günü saat 19.00’da MKE Ankaragücü ile sahasında karşılaşacak olan Çaykur Rizespor, bu maçın hazırlıklarına devam ediyor. Çaykur Didi Stadyumu’nda gerçekleşen antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Brezilyalı futbolcu Gustavo Sauer, "Süper Lig’de maçlar çok zor. Ankaragücü’ne karşı daha önce iki maç yaptık. İkisi de zorlu maçlardı. Taraftarımızın önünde oynayacağımız bir maç olacak. Onların gücüyle galibiyetle ayrılacağımız bir maç olacağını düşünüyorum. Tabii ki bu soruya olumlu cevap vermek mümkün değil. Olumlu bir şey söyleyemem. İlk geldiğim andan itibaren bir adaptasyon sorunu olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Son aylardaki performansımı beğeniyorum diyebilirim. Maçlarda vurduğum şutların yarısı kaleyi sıyırmayıp gol olsaydı farklı şeyler konuşuyorduk. Genel olarak memnun değilim ama son aylardaki performansımdan memnunum. Her maçın ayrı bir hikayesi oluyor. Her maça ayrı bir şekilde hazırlanıyoruz. Dışarıdaki maçlarda iyi skorlar alamadık. Hatta son maçta birçok fırsat yakaladık. Oyunu domine eden bizdik ama mağlubiyetle ayrıldık. Evde oynadığımız maçlarda taraftarımızın desteği kendimizi daha rahat hissetmemiz iyi skorları tetikliyor olabilir. Buna çözüm bulmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
Bursa Bursaspor Divan Kurulu: “Fedakarlık istemek mecburiyetindeyiz” Bursaspor Divan Kurulu, yeşil-beyazlı kulübün eski günlerine dönebilmesi için birçok kişi ve kurumun fedakarlık yapması gerektiğini vurguladı. Bursaspor Divan Kurulu’ndan yapılan açıklamada, “Değerli futbol ailesi; Şampiyonlar Ligi’nde ülkemizin bayrak takımı olan bir kulübün; 3. Lig’de mücadele vereceği sezonun arifesindeyiz. Geçmişin bonkör bütçelerinden, tesislerinde elektriklerin kesildiği ve personel maaşlarının ödenemediği günlerin dahi olduğu üzücü bir süreçten kulübü, hep beraber ayağa kaldıracağımız günleri de göreceğiz. Unutulmamalıdır ki 1.5 milyar liranın üzerinde borcu olan kulübümüz, gelinen noktada; yok denecek kadar az bir gelirle, son profesyonel ligde yer alacaktır. Ya herkesin fedakarlığı ile bulunduğumuz yerden tarihi bir çıkış başlatacak ya da yükün omuzlanamayacağı daha ağır bir döneme gireceğiz. Maddi imkansızlıkları derinden hissettiğimiz bu zor dönemleri atlatmak için; başta eski yöneticilerimiz ve geçmişte formamızı terleten eski futbolcularımız olmak üzere tüm alacak sahiplerinden toparlanacağımız müddete kadar, üzülerek ifade ediyoruz ki fedakarlık istemek mecburiyetindeyiz. Bu zor dönemi atlatarak yeniden Avrupa kupalarında mücadele vereceğimiz, kaybettiği kalıcı gelir kaynaklarını yeniden edineceğimiz, sürdürülebilir yapının tesis edileceği günlerin; iyi bir yönetişim ve uygulanacak mali planlama ile geleceğine inancımız tam. Tüm çabamız bu yönde. Ülke futboluna üst düzey sporcular yetiştirmeye devam edecek olan Bursaspor’u birlikte yaşatacağız!” denildi.