TEKNOLOJİ - 28 Eylül 2021 Salı 14:30

Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

A
A
A
Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

Nobel ödüllü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, TÜBİTAK’ın onur konuğu olarak katıldığı TEKNOFEST’te Türkiye’nin Otomobili TOGG’un direksiyonuna geçerek, TOGG CEO’su Gürcan Karakaş’tan projede gelinen aşama ve ilerleyen süreç hakkında bilgi aldı.

Nobel Kimya Ödülü sahibi olan Prof. Dr. Aziz Sancar, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ile TOGG standını ziyaret etti. Şirket yetkililerinden yerli otomobile ilişkin bilgi alan Sancar’a Gemlik’teki fabrikanın kurulum aşmasında olduğu, önümüzdeki yıl ile inşaatın tamamlanacağı belirtildi.

Prof. Dr. Sancar’ın TOGG’da bütün akıllı, modern sistemlerin kullanılıp kullanılmadığı yönündeki sorusuna ilişkin yetkililer tarafından, “En modern en gelişmiş radar teknolojileri kamera teknolojileri kullanılıyor aracımızda. Bu otonom sürüş için sürücü destek sistemler için. Öndeki araçla mesafe için radarları var. Çok gelişmiş yazılımlar kullanıyoruz. Sürücü izleme sistemimiz var. Araç içinde sürücünün gözü yolda mı, uyukluyor mu, heyecanlı mı, endişeli mi, üzgün mü? Hepsini tespit eden bir kameramız var” yanıtı verildi.

Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

Prof. Dr. Sancar, daha sonra dört çarpı dört çeker sistemine sahip tamamen elektrikli SUV TOGG’un direksiyonuna geçti. Burada CEO Karakaş, Sancar’a eşlik etti. Tam kapasiteye geçtiğinde yıllık 175 bin araç üretecek şekilde fabrikanın tasarlandığı bilgisi verilirken Sancar, Amerika’da elektrikli araçların evde de şarj edildiğini söyledi. Bunun üzerine Sancar’a “Evet, o bizde de mümkün. Eve koyduğunuzda bir gecede şarj edebileceksiniz” yanıtı verildi.

Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

Prof. Dr. Sancar, TÜBİTAK Başkanı Mandal ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) tarafından geliştirilen ve hidrojen ile çalışan aracı inceledi. Mandal, TÜBİTAK’ın görevinin geleceği çalışmak olduğunu belirterek hidrojen ile çalışan araçların geleceğin teknolojisi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Sancar, Bursa Teknik Üniversitesi’nden gençlerin 'Sancar' adını verdiği elektrikli aracı inceledi ve araç hakkında bilgi aldı. Gençlerin ısrarıyla aracın üzerine imzasını atan Sancar’ın araca isminin verilmesi konusunda izin verdiği ortaya çıktı. Aracı tanıtan gençlerden biri, “Daha önce biz mailleşmiştik, görüşmüştük. Yaptığımız araca sizin adınızı vermek için izin istemiştik. 'Sancar' 100 kilometre hıza ulaşabiliyor” dedi.
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) standını da ziyaret eden Sancar’a gemiler arası iletişimi sağlayan lazer cihazının ışınlanma kabinine dönüştürülmüş hali tanıtıldı. Cihaz, Sancar ve Mandal’ın holografik görüntüsünü ekrana yansıttı.

Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Burcu Özsoy da Antarktika'da yapmış oldukları araştırmaları anlatan İngilizce ve Türkçe bir kitabı Sancar’a hediye etti.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak, “Aziz Sancar hocamızın '100 yıl sonra benim buluşlarımı sizin gibi Türk çocukları okuyacaklar ve ‘Bunu bir Türk yaptı’ diyecekler' sözlerinde olduğu gibi fikri mülkiyet hakları yüzde 100 ülkemize ait olan Türkiye’nin Otomobili’ni de Türk mühendisler yapıyor” ifadelerine yer verdi.

Prof. Dr. Sancar, TOGG’un direksiyonuna geçti

Mustafa Cenik - Ali Nargüner
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin ÇBK Mersin Kulübü Başkanı Serdar Çevirgen: "Dünya çapında çok büyük bir basketbol organizasyonunu başarıyla gerçekleştirdik" Çukurova Basketbol (ÇBK) Mersin Kulübü Başkanı Serdar Çevirgen, Mersin’de düzenlenen FIBA Kadınlar Euroleague Final Four ile ilgili, "Dünya çapında çok büyük bir basketbol organizasyonunu başarıyla gerçekleştirdik" dedi. ÇBK Mersin Kulübü Başkanı Serdar Çevirgen, Mersin’de düzenlenen Kadınlar Euroleague Final Four Organizasyonuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Emeği geçen ve sponsorlara teşekkür eden Çevirgen, "Biz bu organizasyonu tamamen Mersinli vatandaşlarımızın desteğiyle, dışardan hiçbir organizasyon firması ile iş birliği yapmadan gerçekleştirdik. İlimizin imkanları dışında aldığımız tek yardım bütün süreçte yanımızda olan ve desteğini esirgemeyen Türkiye Basketbol Federasyonu’dur ki; onlar olmadan bu işin altından kalkabilmemiz mümkün değildi" diye konuştu. "Avrupa’da Mersin için ’Turkish Miami’ diyorlar" Organizasyon sayesinde Mersin’i bütün Avrupa’ya layıkıyla tanıttıklarına inandığını ifade eden Çevirgen, sözlerine şöyle devam etti: "Bilinmesini isterim ki Avrupa’da Mersin için ’Turkish Miami’ diyorlar. FIBA yönetimi bize uluslararası büyük organizasyonlara şehir olarak ev sahibi olabileceğimizi söylüyor. Sahil şeridimizin dünyaya örnek olduğunu, şehrin adını hiç duymayanlar, şehrin modernliğine şaşırdıklarını ifade ediyorlar. Tüm bunların üstesinden gururla geldiğimiz bu büyük organizasyon sayesinde şehrimizin kazanımlarıdır. Sportif olarak istediğimiz başarıyı yaşatamadık şehrimize. 7 senelik bir kulüp için burada olmanın büyük başarı olduğunu bütün spor kamuoyu biliyor ama bizim için yeterli değil. Çukurova Mersin olarak FIBA’nın da gözünde bizzat onların ağzından duyduğumuz Avrupa’nın en önemli kadın basketbolu organizasyonlarından biri olabilmenin gururunu da yaşıyoruz. Mersin’de dünya çapında çok büyük bir basketbol organizasyonunu başarıyla gerçekleştirdik." "Tüm basketbolseverleri yanımızda görmek istiyoruz" Final Four’da Avrupa üçüncülüğü maçında Mersinli sporseverlerin maça gösterdiği ilgisizliğe üzüldüğünü dile getiren Çevirgen, Servet Tazegül Spor Salonu’nda yarın saat 19.30’da Kadınlar Basketbol Süper Ligi play-off final serisinde Fenerbahçe ile yapacakları karşılaşmada tüm basketbolseverleri yanlarında görmek istediklerini kaydetti. Turnuva içerisinde bazı olumsuzluklar yaşandığını, bazılarının karşı tarafın tahrik etmesinden, bazılarının da kendi hatalarından kaynaklandığını anlatan Çevirgen, "Şampiyon olan Fenerbahçe’yi tekrar kutluyorum. Sporsever ve vatansever olarak bizi tekrar gururlandırdılar. Sonuçta Çukurova Mersin olarak senelerdir Avrupa’nın en büyüğüyle mücadele etmenin, rakip olabilmenin gururunu duyuyoruz" dedi.
Muğla MSKÜ’de Turizm Haftası açılış etkinliği düzenlendi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde (MSKÜ) 15-22 Nisan Turizm Haftası dolayısıyla bir dizi açılış programı gerçekleştirildi. MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar, eski çağlarda yaşayan insanların kutsal alanlara, çeşitli dini ve sağlık merkezlerine seyahat etmelerinin modern turizm sektörünün doğuşunda önemli bir temel olduğunu söyledi. “Üniversitemiz sürdürülebilir turizmi teşvik etmektedir” Rektör Kaçar, konuşmasında, “Üzerinde yaşadığımız Muğla’mız ve çevresi de antik çağlardan günümüze insanların inanç ve sağlık turizmi kapsamında hareket ettiği coğrafyadır. Muğla’mız genel manada büyüleyici doğal güzellikleri, iklimi, zengin tarihi ve kültürel mirası, muhafaza ettiği yerel özellikleri, tabiat varlıkları ve canlı turizm endüstrisi ile ülkemizin en nadide birkaç şehrinden birisidir. Muğla, hem ülkemizin en uzun kıyı şeridine sahip olmasıyla hem de coğrafyasını süsleyen antik ve İslami dönem eserleriyle dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerine, eğlence, doğa, kültür, gastronomi, inanç ve sağlık gibi birçok çeşitli deneyimlerin bir arada sunulduğu platformdur. Modern turizm elbette sadece yeni yerleri ziyaret etmek değil, aynı zamanda her destinasyonda karşılaştığımız canlı kültür, gelenek ve deneyime tanıklık ederek ufkumuzu ve anlayış kapasitemizi genişletmektir. Şehrimiz her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist çekerek yerel ve ulusal ekonomimize hayat veren bir bacasız sanayi merkezidir” dedi. “Biz üniversite olarak araştırmalar yapmakla mükellefiz” “Üniversitemiz eğitim ve araştırma başta olmak üzere çeşitli araçlarla sürdürülebilir turizmi teşvik etmektedir” diyen Rektör Kaçar, “Kampüsümüzde bulunan Turizm Fakültemizin yanı sıra, Datça, Fethiye, Ortaca’da, Marmaris’te ve Menteşe merkezde bulunan yüksekokul ve bölümlerimiz sadece verdiği eğitim sayesinde değil, yürüttüğü akademik ve kültürel projelerle de ülke turizminin rafine edilmesine katkılar sunmaktadır. Biz üniversite olarak, turizm sektöründe yeni ortaya çıkan trendleri, teknolojileri ve iyi uygulamaları tespit ederek, turizm endüstrisinin yenilmesine ve gelişmesine katkıda bulundurmak için araştırmalar yapmakla mükellefiz” “Muğla, Türkiye’nin en önemli 3 turizm destinasyonlarından birisi” Muğla Vali Yardımcısı Murat Sarı ise, “Muğla, Türkiye’nin en önemli 3 turizm destinasyonlarından birisi. Geçen sene yaklaşık 6 buçuk milyon yerli ve yabancı turisti misafir etmişiz. Valilik ve Kültür Bakanlığı dışında klasik turizmin dışında kültürel, gastro turizm, spor turizmi ve sağlık turizmi gibi konularda da değişik çalışmalarda bulunuyoruz. Hedefimiz bu çıtayı daha fazla yukarıya taşımak. Daha eko, daha sürdürülebilir, daha fazla gelir getiren turizm anlayışını benimseyerek bu çalışmaları sizlerle birlikte sürdürmek amacımız. Bunu tabi kamu olarak tek başımıza yapmayacağız. Hem turizm profesörlerinin katkıları hem sektördeki arkadaşlarımız hem de üniversitemizin akademik katkılarıyla bu çalışmaları devam ettireceğiz. Turizm Haftasındaki çalışmaların önemli bir kilometre taşı olacak diye değerlendiriyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.