GENEL - 25 Kasım 2015 Çarşamba 11:11

Türkmenistan'da Bağımsız Türkmenistan'ın Tarafsızlık Siyaseti Konferansı'na Destek

A
A
A
Türkmenistan'da Bağımsız Türkmenistan'ın Tarafsızlık Siyaseti Konferansı'na Destek

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Enstitüsü ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM) işbirliğinde "Bağımsız Türkmenistan’ın Tarafsızlık Siyaseti: Teori ve Uygulama Esasları" konulu uluslararası konferans, Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta düzenlendi.
Türkmenistan, bağımsızlık sonrasında temel milletlerarası hukuk ilkelerinin yanı sıra tarafsızlık kavramına da yer vererek askeri ittifaklara girmeme, sınırları içinde başka devletlerin kuvvetlerini bulundurmama gibi daimi tarafsızlığa ilişkin bazı ilkeleri de kabul etmişti. Daimi tarafsızlık statüsü yolunda ilk olarak “pozitif tarafsızlık” siyasetini 1992 yılında Helsinki’de yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı Zirve Toplantısı’nda açıklamıştı. Bu tarihten itibaren pozitif tarafsızlık siyasetinin tanınması yönünde yoğun bir çabanın içine giren Türkmenistan, başta Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ve Bağlantısızlar Hareketi’nden aldığı destekle bu konuyu BM’nin kuruluşunun 50. yıl dönümünde BM önünde dile getirmiş ve daimi tarafsızlık konusunda üye devletlerin onayını talep etmişti. BM Genel Kurulu, bahse konu bu talep doğrultusunda 12 Aralık 1995’te almış olduğu “Türkmenistan’ın Daimi Tarafsızlığı” hakkındaki karar ile Türkmenistan’ın daimi tarafsızlığını tanımıştı. Bu kapsamda Türkmenistan, 2007 yılında eğitim-öğretim hayatına başlayan ve mezunları Türkmenistan’ın çeşitli devlet kademelerinde istihdam edilen, gelecekte ülke politikasına yön verilmesinde önemli görevler üstlenecek bürokrat ve diplomat adaylarının yetiştirildiği Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nün ev sahipliğinde gerçekleştirilen konferansa Türkiye’den 10, Türkmenistan’dan 50 olmak üzere toplamda 60 uzman ve akademisyen katıldı.
Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Rektörü Dr. Baba Zahirov’un konuşmasıyla başlayan konferansta TİKA Aşkabat Program Koordinatörü Ali Muslu, SAM Başkanı Prof. Dr. Ali Resul Usul ve TİKA Aşkabat Büyükelçisi Mustafa Kapucu, Türkiye ve Türkmenistan ilişkilerini tarafsızlık ve uluslararası ilişkiler bağlamında değerlendirdiler. Konferansın ilk oturumunda Türk ve Türkmen akademisyenler tarafından Türkmenistan’ın Dış Politikası ve Tarafsızlık Politikası, Milletlerarası Hukukta Tarafsızlık ve Türkmenistan, Türkiye Türkmenistan Ekonomik İlişkileri, Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhammedov’un Tarafsızlık Siyaseti, Kadim Türkmen Devletlerinde Tarafsızlık Siyaseti ve Dünyada ve Türkmenistan’da TİKA’nın Kalkınma Yardım Faaliyetleri gibi konular ele alındı. Öğleden sonra iki eş oturumla devam eden konferansta 50 tebliğ daha sunuldu. Konferansta sunulan tebliğler dinleyiciler tarafından ilgiyle takip edildi.
Söz konusu Enstitüye TİKA tarafından 2015 yılı içerisinde Türkmenistan-Türkiye Uluslararası İlişkiler Kitaplığı ve televizyon stüdyosu kurularak, üniversite öğrencilerinin hizmetine sunuldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.