YEREL HABERLER - 21 Ekim 2016 Cuma 16:16

Antalya Kültür Sanat, genç sanatçıları ağırlıyor

A
A
A
Antalya Kültür Sanat, genç sanatçıları ağırlıyor

Antalya Kültür Sanat, dünyaca ünlü sanatçılar Picasso ve Andy Warhol’un eserlerinden sonra Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi mezun ve öğrencilerinin yapıtlarının yer aldığı “Karşılaşmalar” sergisine ev sahipliği yapıyor.
Serginin açılış töreninde konuşan ATSO Başkanı Davut Çetin, Antalya Kültür Sanat’ın faaliyete girdiğinden bu yana dünyaca ünlü isimlerin sergilerine ev sahipliği yaptığını belirterek, “Antalya Kültür Sanat açıldığı günden bu yana Luigi Mayer, Cecil Beaton, Picasso, Ara Güler v e son olarak Andy Warhol’un eserlerine evsahipliği yaptı. Andy Warhol sergimizi bin 300’ü yabancı olmak üzere 10 bin 500 sanatsever ziyaret etti. Turizmin nispeten iyi olduğu 2015 yılında Alanya Müzesi’ni 21 bin, Side Müzesi’ni 46 bin kişinin ziyaret ettiği düşünüldüğünde çok kısa sürede ulaştığımız rakamlar motivasyonumuzu artıran önemli bir başarıdır. Kısa süre içerisinde bu noktaya gelmemizde başta Sayın İnan Kıraç olmak üzere Pera Ailesi’nin büyük desteği vardır. Bu vesile ile Sayın Birol Özalp nezdinde kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.
“Bu sergi üniversitemiz ve kent arasındaki ilişkiyi de zenginleştirecektir”
Antalya Kültür Sanat’ın sergilerini Pera Müzesi ile birlikte düzenlediğini belirten Çetin, “Üniversitemizin sergisi de buraya İstanbul’dan, Pera Müzesi sergisinden geliyor. Çok güzel bir zamanlamayla yılın son sergisini kendi üniversitemiz yapmış oluyor. Dolayısıyla bu sergi, sadece bir sanat etkinliği olmanın ötesine geçmiş oldu. Bu sergi fakülte öğrencilerinin geçmiş yıllardan gelen eserlerini de içerdiği için, aslında fakültenin kendisini de burada ağırlıyoruz. ATSO olarak da üniversitemizle yeni işbirlikleri için yeni protokoller üzerinde çalışıyoruz. Bu sergi üniversitemiz ve kent arasındaki ilişkiyi de zenginleştirecektir. Antalya, üniversitenin farklı bir alandaki ürünlerini, çıktılarını somut olarak görmüş olacaktır. Çünkü kampüsteki sergiler birçok Antalyalı için uzak veya erişilmez kalmaktadır. Bu sergi görünürlüğü ve farkındalığı artıracaktır. Üniversitemiz gençleri, öğrencileri de kendi eserlerini, üniversitenin eserlerini daha iyi değerlendirilmiş olarak göreceklerdir. Hem üniversitemiz öğrencileri hem de daha küçükler için teşvik edici, özendirici olacağına inanıyorum” diye konuştu.
“Çünkü sanatla uğraşan gençler farklı bir hava yaratıyorlar”
“Antalya olarak üniversite öğrencilerini kent merkezinde daha fazla görmek istiyoruz” diyen Çetin sözlerini şöyle sürdürdü: “ Üniversite gençliği kent kültürünün önemli bir parçasıdır. Gençlik sosyal canlılık ve dinamizm demektir. Akdeniz Üniversitesi büyük bir üniversite olmasına rağmen, biz gençliği kent merkezinde fazla göremiyoruz. Bunun bir nedeni de kent merkezinin gençler için çok cazip olmamasıdır. Bu bakımdan eğer sergimiz üniversitemizin öğrencilerini de biraz buraya çekerse, ilave bir artı değer sağlamış olacaktır. Biz her zaman Antalya’nın bir kültür-sanat kenti olması gerektiğini söylüyoruz. Bu sadece müzeler, sergiler, festivallerle olmuyor. Bunun için en başta sanatçıların olması, sanatçıların burada yaşaması, burada üretmesi gerekiyor. Antalya’nın sanat köyü, sanatçılar semti, sanatçılar sokağı, ressamlar sokağı, karikatür sokağı olmalıdır. Sokak ve mahalle konserleri gibi etkinliklerle sanatı günlük hayatın bir parçası haline getirmemiz gerekiyor. Antalya’nın parklarında, görünür yerlerinde heykeller olmalı, binalarında duvar resimleri olmalı. Kent bir açık hava müzesi, sanat sergisi gibi olmalıdır. Antalya gibi tarih zengini bir kente bu yakışır.”
"Antalya’nın sanatçıların katkısına ihtiyacı var"
Kültür ve sanatın turizmin bir parçası olduğunu vurgulayan Çetin, “Turizm için sanat, eğlence, gastronomi birlikte olmalıdır. Örneğin Kaleiçi’nde gastronomi gelişti, fakat sanat ve sanatçı varlığı halen yeterli değil. Diğer taraftan kültür ve sanat, ekonomi açısından da önemlidir. Avrupa’da Almanya, İngiltere gibi ülkelerde kültür, sanat ve yaratıcı faaliyetlerdeki istihdam bizim 4-5 katımızdır. Dolayısıyla gelir düzeyi geliştikçe bizde de bu sektörler hızla gelişecektir. ABD ve Avrupa’da her 8-9 kişiden birisi sanatla uğraşıyor, örneğin 10 kişiden biri bir müzik aleti çalabiliyor. Biz burada bir yoklama yapsak kaç kişi çıkar bilmiyorum. Antalya’nın sanatçıların katkısına ihtiyacı var. Ülkemizin ve Antalya’nın bilime, kültüre, sanata ihtiyacı çok büyük. Aslında kentimizin her konusunda tarımdan sanayiye, turizmden inşaata kadar her alanımız üniversitenin uygulama alanı olmalıdır. Üniversitemizle staj, tez desteği gibi konularda işbirliği yapıyoruz. İnanıyorum ki, bu işbirliğimiz de gelişmeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.
“Ülkemizin bilim ve sanatına katkıda bulunacak”
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, üniversite bünyesinde 1999 yılında kurulan Güzel Sanatlar Fakültesi’nin öğrenim verdiği alanlarda çağdaş teknolojiden de yararlanarak; araştıran, eleştiren, üreten, küresel kültürlere açık, vizyonlu bireyler yetiştirmeyi amaçladığını söyledi. 2007 yılında Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü’nün kurulmasıyla lisansüstü eğitim alanında da önemli bir adım atıldığını kaydeden Rektör Ünal, “Hedefimiz, tüm bölümlerimizde, disiplinlerarası yaklaşımlarla yüksek lisans, doktora ve sanatta yeterlik programlarının devamını sağlayarak ülkemizin bilim ve sanatına katkıda bulunacak bilim ve sanat insanları yetiştirmektir” dedi.
"Fakültemizin merkez dışından merkeze yönelme eğilimine destek olmuştur"
Rektör Ünal şunları kaydetti: “Suna ve İnan Kıraç Vakfı’nın davetiyle Pera Müzesi’nde açılan, öğrenci çalışmalarından oluşan Karşılaşmalar sergisinde fakültemizin ilk mezunlarından son mezunlarına uzanan bir seçki yer almaktadır. Resim, Heykel, Grafik, Seramik, Fotoğraf, Geleneksel Türk Sanatları ve Sinema Bölümü’nün eski ve yeni mezunlarının ayrıca lisansüstü öğrencilerinin eserlerinden oluşan sergi sayesinde Pera Müzesi, fakültemizin merkez dışından merkeze yönelme eğilimine destek olmuştur."
Açılış törenine, ATSO Başkanı Davut Çetin, ATSO Meclis Başkanı Süleyman Özer, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, Suna-İnan Kıraç Vakfı - Pera Müzesi Genel Müdürü Özalp Birol, ATSO Yönetim Kurulu Üyeleri, genç sanatçılar ile basın mensupları katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.