GENEL - 16 Ağustos 2017 Çarşamba 10:01

Antalya’nın susuz tarımı: Milyon dolarlık halı tarlaları

A
A
A
Antalya’nın susuz tarımı: Milyon dolarlık halı tarlaları

Renklerinin pastelleşmesi ve hijyenik olması amacıyla binlerce el dokuması halı ve kilime ev sahipliği yapan halı tarlalarında ortaya çıkan renk cümbüşü görsel şölene dönüştü.

Renklerinin pastelleşmesi ve hijyenik olması amacıyla binlerce el dokuması halı ve kilime ev sahipliği yapan halı tarlalarında ortaya çıkan renk cümbüşü görsel şölene dönüştü. Değeri milyonlarca dolara ulaşan halılar Avrupa ülkelerine de ihraç ediliyor. İşletmecilerin sadece güneşten istifade ederek adeta susuz tarım yaptığı tarlalarda halılar pastel renklere bürünerek bakterilerden arındırılıyor. Tarlalarda halıların rutin ters-düz edilmesi işinin dışındaki tek hareketlilik ise, solmaya bırakıldıktan sonraki aşamadaki olası yağmur sürprizi.


Döşemealtı ilçesinde tarlalar yaz mevsiminin son renkli günlerini yaşıyor. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinin yanı sıra, İran ve Irak’tan gelen birbirinden değerli el dokuması halı ve kilimler, yıkama işleminin ardından tarlalara serilerek, pastel renk almaları için bekletiliyor.


Dokuma tezgahlarında, kök boyayla boyanmış, üzerinde geometrik şekillerin yanı sıra muska, kartal, küpe, göz, sandık motiflerinin yer aldığı halı ve kilimlerin yönleri boyalarının tam alınması için belirli zaman aralıklarında değiştiriliyor. Yağmur ihtimalinden bir gün önce depolara kaldırılan halı ve kilimler güneşin yüzünü göstermesiyle yeniden tarlalara seriliyor. Halı ve kilimlerin güneşlenme süresi 10 ile 90 gün arasında değişirken, eylül ayının gelmesiyle birlikte işlemlerin sona ereceği belirtildi.


Öte yandan binlerce halının serili olduğu tarla havadan görüntülendi. İşçilerin halıları çevirmesi, halı öbekleri ve nar ağaçları arasındaki birbirinden değerli halıların renk cümbüşü görsel bir şölen oluşturdu.



"Pastelleşme hedefleniyor"


İşletme sorumlusu Mehmet Çelik, 10 yıldır sektörün içinde yer aldığını belirterek tarihi halı ve kilimlerin İstanbul’daki tüccarlar aracılığıyla kendilerine geldiğini söyledi. Yıkama işlemlerinin ardından halı ve kilimlerin renklerinin pastelleşmesi ve çeşitli bakterilerin uzaklaşması amacıyla tarlaya serildiğini kaydeden Çelik, böylelikle halıların doğallığını yakaladıklarını anlattı.


Döşemealtı Killik Mahallesi’nde yıllardır bu işin deden toruna devam ettiğini ifade eden Çelik, "Anadolu’nun her ilinden gelen el dokuması halı ve kilimlerin önce yıkamasını ardından güneşlemesini gerçekleştiriyoruz. İç Anadolu Bölgesi’nde güneşletme işlemi yapılsa da bizim bölgemiz kadar kaliteli olmuyor. Nem ve rüzgar bu işlemde önem arz ediyor" dedi.



"Halılar tek tek inceleniyor"


Yıkama, temizleme ve güneşleme işlemlerinin ardından paketlenen halı ve kilimlerin İstanbul’daki tüccarlar aracılığıyla Avrupa’ya dahi gittiğinin altını çizen Mehmet Çelik, "Halının tarlada kalma süresi cinsine ve rengine göre değişiyor. 40 personelimizle, 150 dönümlük tarlada bu işlemi gerçekleştiriyoruz. Bulutlu havalarda bu halıların hepsini toplamak zorundayız. Güneşli günlerde ise belirli zaman aralıklarından arkası ve önünün değiştirilmesi gerekiyor. Boyası alınan ve doğal rengine ulaşan halıları ustalarımız tek tek gezerek belirliyor. Daha sonra bu halıları işçilerimiz katlayıp, ahşap platformların üzerine topluyor" diye konuştu.



"Eylülde bitiyor"


Serme işleminin ardından halı ve kilimlerdeki renklerin pastelleşip, boyaların gittiğinin altını çizen Çelik, "Ortalama bir halı güneşte bir ay kalıyor, bu süre boyasının alınma durumuna göre değişiyor. Haziranda başlayan serme işlemimiz eylül ayında bitecek. Güneşin en keskin olduğu dönemi kullanıyoruz. Bizim işlemler bittikten sonra bu tarlalar nadas yapılarak buğday ekiliyor. Yazın ekinin kaldırılmasının ardından bizim halı tarlamıza dönüşüyor" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Başkan Dinçer: “Söz verdiğimiz gibi iyi günde kötü günde vatandaşlarımızın yanındayız” Sosyal belediyecilik çerçevesinde yaptığı çalışmalarla örnek olan Aksaray Belediyesi, yeni dönem için de birçok çalışmayı hayata geçiriyor. Aksaray Belediye Başkanı Evren Dinçer, “Söz verdiğimiz gibi iyi günde kötü günde vatandaşlarımızın yanındayız” dedi. Belediyeciliğin sadece altyapı, üst yapı ve temel belediyecilik hizmetlerinden ibaret olmadığı anlayışı ile ilk dönemde vatandaşların gönlüne dokunan Belediye Başkanı Evren Dinçer, yeni dönemde de ihtiyaç sahiplerinin, engellilerin ve bakıma muhtaç ailelerin yanında olacak uygulamalarını hayata geçirmeye devam ediyor. Sunduğu hizmetlerini sosyal yardımlarla sınırlamayan Aksaray Belediyesi, Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gören hastalara bakım seti hediye ederken aynı hastanede yeni doğan sevinci yaşayan ailelere hoş geldin bebek seti hediye ediyor. Aksaray Belediyesi, yıllık 6 binin üzerindeki hastaya, hastaya bakım seti ve 4 binin üzerindeki anneye hoş geldin bebek seti hediye ediyor. Aksaray Belediyesi olarak yürüttükleri sosyal belediyecilik faaliyetlerini değerlendiren Belediye Başkanı Evren Dinçer, “Dostun evi gönüllerdir, gönüller almaya geldik anlayışı ile vatandaşlarımızın iyi gününde de kötü gününde de yanında olmanın gayreti içerisinde çalışıyoruz. Sosyal Belediyecilik anlayışı hastalarımızın talebi üzerine çölyak ve trozonemi hastalarına glütensiz gıda desteğimiz düzenli olarak ulaştırıyoruz. Ayrıca evden çıkma imkânı olmayan hastalara evde sağlık hizmeti, yine hasta olan yaşlılarımıza evde bakım hizmeti sunuyoruz. Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğümüz koordinesinde Bebek Taksi uygulamamız, yaşlılarımızın ihtiyacının karşılanması için Huzurlu Yaşam Taksi, engelleri bireylerimiz hastane ve diğer ihtiyaçlarının karşılanması için engelsiz araçlarımız 7/24 görevde. Aksaray Belediyemize ait Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Sağlık İl Müdürlüğü bahçesinde yer alan çorba evlerinde günlük 2 bin kişiye çorba ikramımız sürüyor. Hastanedeki çorba evimizden sağlık çalışanları, hasta ve yakınları yararlanıyor. Sağlık İl Müdürlüğü bahçesinde çorba evinden vatandaşlarımız ve öğrencilerimiz faydalanıyor. Bunun yanında mobil çorba aracımız da her gün farklı noktalarda bu hizmeti sunuyor. Engelli Koordinasyon Merkezimiz aracılığı ile engelleri bireylerin ihtiyacına cevap veriyoruz. Akülü araçlar, tekerlekli sandalye, engellilerimiz için ücretsiz E-KPSS kursları ve meslek edindirme kursları devam ediyor. Belediye bünyesinde görev yapan bayan ve erkek kuaförleri, ihtiyaç sahibi aileleri ziyaret ederek ebeveynlerin ve çocuklarının saç kesim işlemini ücretsiz gerçekleştiriyor. İhtiyaç sahipleri sosyal mağazamızdan kıyafetlerini tedarik ederken Sosyal Mağaza Otobüsümüz, mahalle mahalle hatta köy köy gezerek çocuk ve yetişkin bireylere kıyafet ihtiyacını karşılıyor. Haftanın belirli günlerinde Aksaray Eğitim Araştırma Hastanesini ziyaret eden ekibimiz, hastalara ‘Hasta Bakım’ seti dağıtırken, doğum yapan annelere ise ‘Hoş Geldin Bebek’ seti hediye ediyor” diye konuştu.
Konya Başkan Karabacak’tan boykot çağrısına sert tepki Konya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Muharrem Karabacak, sosyal medyada başlatılan lokanta ve kafeler için iki günlük boykot çağrısına sert tepki gösterdi. Başkan Karabacak yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi: “Sosyal medya üzerinden bir kısım çevreler tarafından başlatılan ve bazı ulusal kanallarca da desteklenerek gündemde tutulan lokanta ve kafelerimiz için iki günlük boykot çağrısının yapıldığını üzülerek görmekteyiz. Fahiş fiyatların olduğuna vurgu yapılarak Ahilik kültürüyle yoğurulan esnaf ve sanatkarlarımız üzerinden gündem oluşturma çalışmaları tamamen yanlıştır. Esnaflarımızın fiyat tarifesi mevcuttur ve bunun dışında kesinlikle satış yapmaz, yapmamaktadır. Kendi imkanlarıyla varlığını sürdürmeye çalışan, istihdam sağlayan, her türlü olumsuzluklarda vatan aşkıyla devletinin ve milletinin yanında olan, aksi bir düşüncesi kesinlikle olmayan esnafımızı hedef tahtası haline getirmek büyük haksızlıktır. Ticaret Bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin denetim organları fahiş fiyat uygulayan işletmelere yönelik her türlü önlemi ve denetimi yapmaktadır. Birliğimiz ve odalarımız da gerekli çalışmalarını itina ile devam etmektedir. Lokanta ve kafelerle masumane başlatılmaya çalışılan sürecin, tüm meslek dallarına yayılma ihtimalini elbette ki bazı çevreler bilmekle birlikte olumsuzluk ortamı oluşturmak için fırsat kollamaktadır. Bu itibarla konunun hassasiyeti ve önemine vurgu yaparak odalarımızın yapmış oldukları işletme maliyet hesaplarıyla birlikte esnaflarımızı yoğun periyotlarda fiyat, porsiyon ve kalite denetimlerine devam edeceğini özellikle belirtmek isteriz.”
Düzce Flüt-Piyano resitali ile sanat dolu ilkbahar akşamı Düzce Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜKAM) tarafından düzenlenen “Flüt-Piyano Resitali” gerçekleştirildi. Cumhuriyet Konferans Salonu’nda ki programın açılışında konuşan Düzce Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Şule Çeviker Ay, sanatta da kadın temsilinin önemine işaret ederek gençlerin farklı alanlarda cesaretlerini artırmak amacıyla bu resitali düzenlediklerini ifade etti. İki kurumun bir araya gelmesinde emeği geçen Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir ile Düzce Güzel Sanatlar Lisesi Müdürü Nazmi Bal’a, programa destek verenlere ve sanatseverlere teşekkür etti. Flütte Düzce Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi’nden Dr. Ögr. Üyesi Eda Nazlımoğlu, piyanoda ise Düzce Güzel Sanatlar Lisesi’nden Piyano Öğretmeni Ahmet Emre Esen tarafından dünya ve Anadolu ezgilerinden sekiz eser icra edildi. Her iki sanatçının başarılı performansları ilgi ve beğeniyle takip edildi. Programın kapanışında konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, ’’Üniversitelerin üç önemli misyonu vardır, bunlardan bir tanesi ise elde ettiği kazanımları kamuoyuyla paylaşmaktır. Bugün bu etkinlikle birlikte sanat faaliyetlerimizin çok değerli bir sunusunu gerçekleştirdik. Sizleri mayıs ayı içerisinde düzenleyeceğimiz festivalde sanat ve bilimin ön planda olduğu DÜFEST 2024’e davet ediyor, katılımlarınız için teşekkür ediyorum’’ dedi. Sanatçılara; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Müzik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Haluk Yücel ile Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Şule Çeviker Ay tarafından teşekkür belgeleri takdim edildi.
Bursa Üniversite öğrencileri, Mudanya’nın tarihini yakından inceledi Mudanya Belediyesi, Frankfurt Goethe Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden mimarlık fakültesi öğrencilerini ilçede ağırladı. Proje kapsamında Mudanya’nın tarihi yapılarını ziyaret eden öğrenciler, araştırmalarını sanal sergi yoluyla duyuracak. Frankfurt Goethe Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) işbirliğinde gerçekleştirilen “Bizans ve Osmanlı Dönemi Yapılarının Mimari Karşılaştırmaları” projesi kapsamında mimarlık fakültesi öğrencileri Mudanya, Kumyaka ve Tirilye’yi ziyaret etti. Öğrenciler, projeyi yürüten akademisyenler eşliğinde Kumyaka Baş Melekler Kilisesi, Tirilye Kültür Merkezi, Taş Mektep, Dündar Evi, Kemerli Kilise, Fatih Cami ve Tirilye Hamamı’nda incelemelerde bulundu. Tarihi gezinin ardından öğrenciler tarafından elde edilen sonuçlar, sanal sergi yoluyla duyurulacak. Araştırma projesi kapsamında birçok gezi düzenlediklerini ifade eden ODTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pelin Yoncacı, “Araştırma projesi kapsamında Osmanlı ve Bizans eserlerinin öğrenciler tarafından münakaşa edildiği, gelişimlerin, devamlılıkların ve kesintilerin konuşulduğu bir araştırma projesi gerçekleştirdik” dedi. İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr.Bilge Ar, projenin lisansüstü öğrencilerin eğitimi ve ağ oluşturmasıyla ilgili olduğunu belirterek, “Gezilerde öğrencilerimiz kendi uzmanlık alanlarına göre aralarında bilgi alışverişi sağlıyorlar” diye konuştu. İki senedir devam eden program kapsamında öğrencilere çeşitli görevler verdiklerinin de altını çizen Ar, “Bu görevler kapsamında öğrencilerimiz hem görsel olarak hem de yapacakları arşiv araştırmalarıyla hazırlayacakları bilgi verici posterleri sanal bir sergi ile tamamlayacaklar” şeklinde ifade etti. Proje çerçevesinde İstanbul, Bursa ve Tirilye gezisi gerçekleştirdiklerini ifade eden İTÜ Mimarlık Tarihi öğrencisi Ömer Faruk Ulusoy, Osmanlı ve Bizans miraslarını inceleyerek, proje de yer alan konular kapsamında gerçekleştirecekleri sergiye hazırlandıklarını söyledi. Gerçekleşen geziye Mudanya Belediye Meclis üyeleri Nilgün Arslanoğlu, Jale Büyükurgancı ile Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü personelleri de eşlik etti.