POLİTİKA - 28 Nisan 2017 Cuma 13:21

Bakan Elvan: "Küresel ekonomide refahımızı korumak için üretkenliğimizi arttırmak zorundayız"

A
A
A
Bakan Elvan: "Küresel ekonomide refahımızı korumak için üretkenliğimizi arttırmak zorundayız"

Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) düzenlediği seminerde konuşan Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, "Büyüme potansiyelimizi gerçekleştirmek, refahımızı arttırmak ve küresel ekonomide refahımızı korumak için üretkenliğimizi arttırmak zorundayız.

Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) düzenlediği seminerde konuşan Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, "Büyüme potansiyelimizi gerçekleştirmek, refahımızı arttırmak ve küresel ekonomide refahımızı korumak için üretkenliğimizi arttırmak zorundayız. Üretkenliği arttırmak için bilgi temelinde yenilikçiliği geliştirmek artık zorunlu hale gelmiştir" dedi.


Türkiye Bilişim Derneği’nin 24 yıldır düzenlediği, Türkiye’de bilişime yön verenleri buluşturan "Bilgi İşlem Merkezi Yöneticileri Semineri BİMY’24 Bilişimde Bahar Buluşması" Antalya Belek’te düzenlendi. Bu yılki teması, ’Bilişimde Gelişim, Bilişimle Gelişim’ olan seminere, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe, AK Parti Antalya İl Başkanı Rıza Sümer’in yanı sıra kamu, özel sektör ve üniversitelerin üst düzey yöneticileri ile bilişim ve iletişim teknolojilerine yön veren 500’ü aşkın isim katıldı.



"Bilgi ve iletişim teknolojileri katma değeri yüksek bir sektör olarak ortaya çıkmıştır"


Bilişimde yeni teknolojilerin geliştirilmesi, üretilmesi ve etkin olarak kullanılması konularının ele alındığı toplantıda konuşan Bakan Elvan, 2 binli yılların başından itibaren ekonominin dijitalleşme sürecine girdiğini söyledi. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin ekonomik ve sosyal yaşamda yaygın olarak kullanılmasıyla bilgi ekonomisini gündemlerine yerleştirdiklerini belirten Elvan, "Bunun sonucu olarak e-devlet, e-ticaret, e-öğrenme e-bankancılık, sosyal medya, sanayi 4.0 gibi kavramlar gündelik hayatımıza girdi. Bilginin üretilmesi derlenmesi ve işlenmesi, ekonomik kalkınma açısından tarih boyunca önemli olmuştur. Özellikle kişisel bilgisayarların yaygınlaşması ve internetin ticarileşmesiyle, ekonominin dijitalleşme süreci başlamış, sonrasında mobil şebekeler ve akıllı telefonların bunlara eklenmesiyle süreç hız kazanmıştır. Bu açıdan bakıldığında ekonomik ve sosyal yaşamın her boyutunu etkileyen bilgi ve iletişim teknolojilerinin tıpkı elektrik gibi genel bir teknoloji niteliği kazandığını görüyoruz. Bu süreçte bilgi ve iletişim teknolojilerinin bizzat kendisi bilgi içeriği ve katma değeri yüksek bir sektör olarak ortaya çıkmıştır" dedi.



"Önümüzdeki dönemde dijitalleşme yeni boyuta geçecek"


Gelişen teknolojinin oluşturduğu araçların çeşitli sektörlerde kullanılmasıyla birlikte yeni ve daha etkin iş yöntemlerinin geliştirildiğini kaydeden Elvan, bu durumun yeni iş ve uzmanlık alanlarının ortaya çıkardığına işaret ederek şunları söyledi:


"Bugünden geleceğe baktığımızda ise yeni gelişmekte olan bazı teknolojilerin, bu süreci bugün olduğundan çok daha fazla derinleştirme ve hızlandırma potansiyeli taşıdığını görüyoruz. Yeni nesil mobil geniş bant alt yapıları, nesillerin interneti, yapay zeka, sanal gerçeklik ve 3 boyutlu yazıcı gibi teknolojiler sayesinde önümüzdeki dönemde dijitalleşme yeni boyuta geçecek artık. Özellikle bu teknolojilerin yaygın bir şekilde tüm sektörlerde rahat bir şekilde kullanılabildiği, üretkenliği ve verimliliği önemli bir şekilde arttırabileceğini hepimiz biliyoruz. Böylesi bir bilgi üretimi ve işletme kapasitesinin ne tür bir yenilikler getireceğini ve ekonomik yapıyı nasıl dönüştüreceğini tam olarak kestirmek mümkün değil ancak, birçok ekonomist OİSD gibi kuruluşlar, önümüzdeki dönemde ekonomide ortaya çıkacak potansiyel üretkenlik artışının büyük ölçüde dijitalleşme ve bunun sonucu olan bilgi temelini yenilikçilikten kaynaklanacağı konusunda hemfikir. Her ne kadar bu durum bilgi ekonomisiyle tanımlanıyorsa, bilgi ekonomisiyle genel ekonomi arasında ayrım yapmak git gide daha da anlamsız hale geldiğini ifade etmek mümkün."



Yenilikçi firmalar ve diğer firmalar arasındaki verimlilik farkı


OİSD’nin 2015 yılında yayınladığı rapordan bahseden Elvan, küresel ekonominin genelinde üretkenlik artışında yavaşladığının gözlenmesine rağmen, 2000’li yıllarda ve hatta küresel kriz boyunca yenilikçi firmaların önemli ölçüde verimlilik artışlı büyüme sağladığına dikkat çekerek, "Bu dönemde imalat sanayinde yenilikçi olmayan firmalar için ortalama verimlilik artışı yıllık sadece yüzde 0,5 iken bu oran yenilikçi firmalar için yıllık 3,5 olarak gerçekleşmiştir. Hizmetler sektöründeki ayrışma ise çok daha belirgin boyutta. Yıllık ortalama verimlilik artışı yenilikçi firmalar için yüzde 5, diğer firmalar için ise yüzde 0,01 düzeyinde" ifadelerini kaydetti.



"Üretkenliğimizi arttırmak zorundayız"


Türkiye’nin büyüme potansiyelini arttırması ve kürsel ekonomide refahını da koruması için üretkenliğini arttırması gerektiğini belirten Elvan, "Büyüme potansiyelimizi gerçekleştirmek, refahımızı arttırmak ve küresel ekonomide refahımızı korumak için üretkenliğimizi arttırmak zorundayız. Üretkenliği arttırmak için bilgi temelinde yenilikçiliği geliştirmek artık zorunlu hale gelmiştir. Dijitalleşmeyi sağlayan teknolojilere yatırım, bunun için kilit önem taşıyor. Lakin bu da yeterli değil, bilgiye dayalı sermayeye de yoğun bir şekilde odaklanmamız gerekiyor" dedi.


Dijital dönüşüm sürecinin daha da hızlanacağına işaret eden Elvan, "Dijital dönüşüm, küresel ölçekte yeni üretim ve tüketim ağları oluşturuyor. Ve bu anlamda bir ülkenin etkinliği o ülkenin zenginliğini belirleyen önemli bir faktör oluşturuyoruz. Ülkemizin bu sürecin fırsatlarından en etkin şekilde faydalanmasını sağlayacak politikaları geliştirilmesi ve uygulanılması için tüm ekonomik aktörlere ve özellikle ülkemizin bilgi ve iletişim teknolojisi sektörüne çok önemli görevler düşüyor. Bilgi toplum stratejisi bu sürece yön vermek için oluşturduğumuz araçlardan bir tanesi. Bilgi ekonomisine geçiş gibi iddialı bir hedefe ulaşmak için, her kesimin ve her söyleyecek sözü olan herkesin fikrine ve desteğine ihtiyacımız var" şeklinde konuştu.



"Bu alanlarda hızla ilerleme kaydetmeliyiz”


TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik ise TÜSİAD’ın geçtiğimiz sene hazırladığı "Türkiye’de Dijital Değişime CEO Bakışı" raporunun, Türkiye’deki tüm sektörlerde dijitalleşme konusunda farkındalık ortaya koyduğunu söyledi. "Bu çok olumlu bir gösterge" diyen Bilecik, "Fakat aynı araştırmanın bir diğer bulgusu ise firmalar nezdinde güçlü ve kapsayıcı kurumsal dijital strateji hedefi eksikliği. Kurumların dijital olgunluk düzeyi, dijitale yapılan yatırımlar, dijital kanallardan elde edilen ciro, dijital süreçten sorumlu üst düzey yönetici atanması gibi bileşenlerde önümüzde halen kat edilecek çok önemli bir mesafe olduğunu görüyoruz. Bu alanlarda hızla ilerleme kaydetmeliyiz" diye konuştu.



"KOBİ’lerin, küresel rekabetin gerektirdiği yapılanmada zorlandıkları gözlenmekte"


Türkiye Bilişim Derneği olarak KOBİ’lerin değişim ve dönüşümü konusunda çalışmalar gerçekleştireceklerini belirten TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe de, "Çünkü bilmekteyiz ki bu rekabet zemininde öne geçmenin tek yolu öncelikle KOBİ’leri değişim ve dönüşüm sürecine katmaktan geçtiği büyük bir toplumsal kabule ulaşmıştır. KOBİ’lerimizde değişime, girişimci olmaya, rekabetçi güç kazanmaya şiddetli bir istek doğmuştur. Sorun KOBİ’leri değiştirecek ve dönüştürecek kalıcı bir politik çerçevenin oluşturulamamasıdır. Makro düzeyde sağlanmış olumlu gelişmelere rağmen mikro düzeyde KOBİ’lerin, küresel rekabetin gerektirdiği yapılanmada zorlandıkları gözlenmektedir" ifadelerini kullandı.


Konuşmaların ardından AR-GE, istihdam ve üretim konularında yapılmış çalışmalardan dolayı başarı elde eden firmalara Bakan Elvan tarafından çeşitli ödüller verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.