GENEL - 19 Kasım 2017 Pazar 08:33

Ardahan’ın içi de dışı da kırmızı elması tescillenecek

A
A
A
Ardahan’ın içi de dışı da kırmızı elması tescillenecek

Türkiye’de sadece Ardahan’ın Posof ilçesinde yetişen içi de dışı da kırmızı elma tescillenecek.

Türkiye’de sadece Ardahan’ın Posof ilçesinde yetişen içi de dışı da kırmızı elma tescillenecek. Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), kırmızı elmaya coğrafi işaret belgesi almak için başvuru yaptı.


ATSO Başkanı Çetin Demirci, Ardahan bölgesinde yetiştirilen 26 farklı elma çeşidinden biri olan içi kırmızı elmayı tescillemek istediklerini bunun içinde Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuruda bulunduklarını söyledi.


Demirci, “İlimizin ekolojik olarak el değmemiş olması, Posof’un mikro klima iklime sahip olmasından dolayı 26 çeşit elma türü yetiştirilmektedir. Yapılan tahliller sonucunda bu türlerden en önemlisi ve ekonomik değer oluşturacak elma çeşidi içi de dışı da kırmızı olan elma yönünde. İlimizin ve ilçemizin ekonomisine katkıda bulunmak için Ardahan Ticaret Odası olarak, Posof Belediyesiyle ortaklaşa ürünün coğrafi işaret belgesini alma çalışmasını başlattık. Ürünümüz Posof adıyla ilimizi ve ilçemizi dünyaya tanıtacak” dedi.


ATSO Başkanı Çetin Demirci, bu elmanın diğer elmalardan farklı olarak etinde de antosiyanin olduğunu ifade ederek, “Bu elma yörede hastalıklar için de kullanılıyor. Şeker hastalığı için kullanıldığı biliniyor. Bronşit ve öksürük için kullanıldığı biliniyor. Anti oksidin yönünden çok zengin olduğu biliniyor. Özellikleri olmadan coğrafi işaret alamıyorsunuz, yani bir özelliği var. Amino asitler yönünden, folik asit yönünden, antioksidan yönünden zengin bir meyve ve dünyadaki diğer elmalardan farklı. O yüzden coğrafi işaret başvurusunda bulunuyoruz. Bu elmanın diğer elmalardan farkı ise etinde de antosiyanin var. Yani diğer elmaların kabuğunda olan antosiyanin bu elmanın etinde de var. Zaten hastalığa iyi gelmesinin sebebi de antosiyanin elmanın etinde de olması” diye konuştu.


Türkiye’de sadece Posof İlçe merkezi, Türkgözü, Armutveren, Kumlukoz köylerinde yetişen ve ilgisizlik nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan içi de dışı gibi kırmızı elma için birçok alanda çalışma başlatıldı. Posof Belediyesi kırmızı elma türünün varlığını sürdürebilmesi için elma fidan üretim çalışmaları başlattı.


Posof Belediye Başkanı Cahit Ulgar, “İçi ve dışı kırmızı elmamız Posof ilçe merkezimiz ve özellikle Savahil bölgesi dediğimiz Türkgözü hattında yetişmektedir. Türkiye’nin birçok bölgesine buradan fidan götürülmesine rağmen gittikleri bölgelerden maalesef buradaki özelliklerini vermemiştir. Ve bu oluşum sağlanamamıştır. Tamamen bölgemize ve ilçemize has bir üründür. İçi kırmızı elmamızın tahlilleri yapılmıştır. İnsan sağlığında ve bir takım hastalıklarda bazı özellikleri ile ön plana çıkan bir ürün haline gelmiştir. Dolayısıyla biz de Posof Belediyesi olarak, Ardahan Ticaret Odasıyla beraber elmamızın coğrafi işaretini almak için de çalışmalar başlatmış bulunmaktayız. Coğrafi işaret belgesini de halledip ürünümüzü Türkiye ve Dünya piyasasına tanıtmak için ilk adımı atmış olduk” şeklinde konuştu.


Emekti Öğretmen Adnan Bozyiğit ise, “İçi kırmızı elmamız popüler oldu ve bu elmanın geninin Posof’ta olması bizi de mutlu ediyor. Bundan 300 yıl önce içi kırmızı elmayı buraya getirip aşı yapmışlar. Şimdi bu mevcut ağaçlarımız yaşlanmış ve kocalmış. Meyvelerini veremez duruma gelmiş. Bunlar tekrardan genç fideler yetiştirerek halkımıza tekrardan veriyoruz. Biz Posof ilçesinde içi kırmızı elma ağacının her kapıda olmasını istiyoruz ve bunların koruma altına alınmasını talep ediyoruz. Tabi şifa kaynağı diyorlar ve doğrudur. Bunlar tahlilleri yapılıp tescil edilmiştir. Kabuklarında bulunan zengin lif kaynağı olması nedeniyle bağırsak kanserini önleyici etkiye sahip olduğunu, şeker hastalıklarına iyi geldiği, bağırsak parazitlerine iyi gelerek kabızlık sorununu giderdiğini, yemeklerin kolay sindirilmesinde yardımcı olduğunu, midedeki safra asitlerini emerek karaciğer ve 12 parmak bağırsağına birçok faydası olduğunu, karaciğeri temizlemesi, kandaki kolesterol miktarını düzenlemesi, bağışıklık sitemini kuvvetlendirme gibi birçok yararı var” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Yolda yatan köpeğin üzerinden otomobili ile geçti Sakarya’nın Karasu ilçesinde bir otomobilin yolda yatan köpeğin üzerinden geçip yoluna devam ettiği anlar güvenlik kameralarına yansıdı. Ezilen köpeğin sahibi ve mahalle sakinleri, yaşanan acı olaya tepki gösterdi. Olay, Karasu Yalı Mahallesi Barbaros Caddesi üzerinde meydana geldi. Mahalle sakinlerinden Güler Yaşar’ın sahibi olduğu köpek, yol kenarında yattığı sırada bir arabanın üzerinden geçmesi sebebiyle yaralandı. Ayakları kırılan köpek, Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ne ait Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi altına alındı. Otomobil sürücüsünün, köpeğin üzerinden geçerek hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam ettiği anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, üzerinden otomobil geçen köpeğin acı içerisinde yerde kıvrandığı anlar yer aldı. "Hızlı gelse, fren yapamasa kaza deriz ama öyle bir şey olmadı" Yaşanan olaya mahalle sakinleri ve köpeğin sahibi Güler Yaşar tepki gösterdi. Yaşar, “Köpek yol kenarında yatıyordu, araba 14.58’de köpeğin üzerinden geçmiş. Tümseğin üzerinden geçtikten sonra hiç fren yapmadan geçti, hiç durmadı. Köpeğin sesini duyunca aşağıya indik, tedaviye gönderdik. Hızla gelip çarpmıyor. Yavaş yavaş geliyor, üzerinden geçiyor. Mahalle içinde çocuklar var, yaşlılar var. Bir hayvanın üzerinden geçiyor ve durmuyor. Tepkimiz bu yüzden. Telefonuna mı bakıyordu, önündeki hayvanı görmüyor. Nereye bakıyordu? Hızlı gelse, fren yapamasa kaza deriz. Öyle bir şey de olmadı” diye konuştu.
İstanbul Dilan Polat mahkemede gözyaşlarına boğuldu Sosyal medya fenomeni Banu Parlak’ın güzellik merkezinin kurşunlanmasına ilişkin açılan dava kapsamında Dilan ve Engin Polat çifti savunma yaptı. Dilan Polat’ın savunması sırasında sık sık ağladığı görüldü. Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı’nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak’a ait güzellik merkezi 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı. Olaya ilişkin hazırlanan iddianame kapsamında Dilan ve Engin Polat çiftinin de ‘azmettirme’ suçundan cezalandırılması istenen davanın görülmesine bugün Küçükçekmece Adliyesi’nde başlandı. Küçükçekmece Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanıklar Dilan, Engin ve Sezgin Polat ile müşteki Banu Parlak hazır bulundu. Duruşmaya taraf avukatları da katıldı. Duruşmada kimlik tespiti esnasında Engin Polat “aylık ortalama gelirim 200 bin” dedi. Dilan Polat da aylık gelirinin 200 bin TL olduğunu söyledi. Engin Polat duruşma salonunda küçük oğlu ile telefonda konuşup konuşamayacağını sorarak “6 aydır konuşmuyoruz” dedi. Hakim bu talebin üzerine “her türlü temas yasak” dedi. Dilan Polat ise ağlayarak duruşma salonuna girdi ve eşinin elini tuttu. Polat, duruşma salonunun izleyici kısmında oturan kızının da elini tutmak istedi ancak jandarma izin vermedi. Dilan Polat kızına sık sık “Kızım seni çok seviyorum, hepsi geçecek, yapmadık biz yapmadık” dedi. Sanık Polat duruşma salonunda göz yaşlarına hakim olamadı. Dilan Polat savunmasında “Ben Banu Parlak’ı tanırım kendisi 6 yıllık arkadaşım. Küsüp barıştığımız dönemler oluyordu. İş yeri kurşunlanmadan önce işleri konusunda benden yardım destek istemişti. Ben de kendisine seve seve yardım edeceğimi söyledim. Daha sonra sosyal medyada haberleri görünce haberim oldu. Can güvenliğinin olmadığını ve bizi sorumlu tuttuğuna dair paylaşımlar gördüm. O ana kadar aramızda problem yoktu. İş yerinin kurşunlandığını da basın ve sosyal medyadan öğrendim. Bu sırada yargılandığımız kişilerle de hiçbir bağlantımız yoktur. Daltonlar çetesi eşimi ve beni de tehdit etmiştir. Bununla alakalı mesajlar da mevcut” dedi. Polat savunması sırasında da zaman zaman duygulanarak ağladı. Dilan Polat savunmasının devamında “Can Dalton bana senin namusunu elinden alacağım diye mesajlar da iletmişti. Bizi tehdit eden kişilerle aynı dosyada neden yargılanıyoruz bilmiyorum. Gürcistan’a 2018-2019 yıllarında hamilelik dönemimde gittim. Yemek yedim ziyaret ettim döndüm. Sosyal medyada ön planda bir hayat yaşıyorum. Maddi durumumuzun iyi olmasından dolayı farklı yollarla Halil İbrahim Kalkan’ın haraç kesmek istediğini düşünüyorum. Pendik şubemize giderek tabelaları indirin demişti. Çalışanların elinde ses kayıtları da mevcut. Benim Banu Parlak ile husumetim yoktu. Neden böyle bir konuda beni ve ailemi hedef gösterdi anlamıyorum. Dosyada bahsi geçen kimseyi aile üyelerim dışında yani tanımıyorum. Video için de ben sosyal medyada o dönemde aleyhime paylaşımlar yapılıyordu. Çocuklarım ve ailem için. Kafam çok karışıktı herkes saldırı halindeydi. Suçlamayı kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı. Dilan Polat müşteki avukatının “tedbir kararının anasını danasını göreceksin sözlerini kime söylediniz sorusu üzerine “ Benim orada direkt muhatabım yoktu. Kara para aklandığımıza, illegal işler yaptığımıza dair paylaşımlar yapılıyordu. Genel söyledim” dedi. Engin Polat ise savunmasında “Banu Parlak’ı tanımam. Görüşmüşlüğüm yoktur. Bir gün sosyal medyada ‘benim başıma bir şey gelirse Dilan ve Engin Polat sorumludur’ diye açıklamalar yapıyor. Ben de eşime ‘bu kadın senin arkadaşın değil mi neden böyle yapıyor ara kendisi ile görüş’ dedim. Eşim ‘ben aramam dedi’ ben de üzerine düşmedim. Ama karım iyi niyetli olarak aramış benim sonradan haberim oldu. O ara çok mesele vardı. Kara para aklama. Onun da gerçek olmadığını yakında göreceğiz. Bu arkadaşın dükkanı kurşunlanmış. Akabinde bizden şikayetçi olmuş. İfadeye çağırdılar gittik. Olay bundan ibaret bizim hiç kimse ile bir alakamız yok. Ben diğer sanıkların olduğunu bu mahkemede öğrendim şu an. Yalancı tanık Halil İbrahim Kalkan, bizi tehdit edip şubelerimizi arayıp Sezgin ve Engin Polat ile görüşeceğim diyerek tehdit ediyordu. Bu daha önceden de başımıza geldi. ‘Onları şöyle yapacağım böyle yapacağım, bu tabelaları indirin bundan sonra burada Dilan Polat yazmayacak Halil İbrahim Kalkan yazacak’ diyormuş. 2-3 ay devam etti. Biz telefon sapığı diye dikkate almadık. Lakin bir gün Pendik şubemize gidip tehditte bulunmuş. Babama ‘bu böyle olmaz gidelim şikayetçi olalım fiziken de üzerimize gelmeye başladı’ dedim. Gayrettepe’ye gidip şikayetçi olduk. Açılan davalar sonucu bu şahıs ceza aldı öyle biliyorum. Bu şahıs ‘ben Sezgin Polat’a 500 bin TL borç verdim bunu almak için arıyorum’ diye kılıf uydurmuş. Bu kılıfına daha sonra Banu Parlak’ı ekledi. Güya Banu Parlak’ın vurulmasını istemişiz karşılığında para teklif etmişiz. Yalancı bir tanıktır" şeklinde konuştu. Gürcistan ile hiçbir bağlantısının olmadığını söyleyen Engin Polat, "Bağlantımı bırakın orada olan birini 1 kere bile telefon ile aramadım. Gürcistan’a 4-5 sene evvel 6 aile çift olarak tatile gittik” dedi. Engin Polat devamında “Ben Daltonlar çetesini de tanımam. 2 ay önce gazete okurken öğrendim. Can Dalton daha önce eşimi tehdit etmişti. 2 dükkanım 3 ayrı zaman diliminde kurşunlandı. Ben de bunun üzerine şerefsizler diyerek video paylaştım. Bu adam daha sonra bana yanıt verdi. ‘Bundan sonraki mermi sana’ diye cevap verdi. Bu dosyada iftiraya uğradık. Ticari itibarımız zedelendi. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum. Yalanın ve iftiranın delili olmaz. Ben ve ailemde en ufacık bir delil bulunursa her türlü cezaya razıyım” şeklinde konuştu. Müşteki avukatının sorusu üzerine Engin Polat “Emirhan Döner diye birini tanımıyorum böyle biri ile görüşmedim. Fatih Gezer benim çocukluk arkadaşımdır. Cezaevinden beni aradı. Medyada dükkanımızın kurşunlandığını görmüş. Bana kendi çabasıyla yardımcı olmaya çalıştı şunu tanıyorum bunu tanıyorum diye ama konuşmada Daltonlar çetesi adı geçmedi” dedi. Duruşma Engin Polat’ın babası Sezgin Polat’ın savunması ile devam ediyor.