Bir zamanlar unutulmuştu, yeniden gözde meslek oldu

Motorlu araçlar yaygınlaşmadan önce taşımacılığın deve kervanları ile yapıldığı dönemde nalbantlık ve semercilik gibi önemli meslekler arasında yer alan havutçuluk yaklaşık yarım asır sonra yeniden gözde meslek oldu. Teknolojiye yenik düşen bir çok mesleği erbabı günü kurtarma teleşı ile yaşarken Aydın’da havutçuluk yapanlar randevu sistemi ile çalışıp zamanla yarış içinde yaşıyor.
Türkiye’de taşıma sektörünü kamyonlara devreden develer kültür ve reklam sektöründe hizmet vermeye başlayınca değerleri 10 kat arttı. Yaklaşık bir asırdan bu yana özellikle Efeler Diyarı Aydın başta olmak üzere, Muğla, Antlaya, Balıkesir, İzmir ve Denizli illerinde en önemli kış eğlenceleri arasında yer alan deve güreşlerinde pehlivan develerin sahipleri hatırı sayılır bir nama sahip oldu. Bir çok deveci binlerce kişinin önünde arenaya çıkıp kendi adına güreşen devlerin havudundan süsüne kendi kıyafetinden daha çok önem verince havutçuluk mesleği yeniden gözde meslek oldu.
“Bir deveyi giydirip sahaya çıkarmak servet”
Devenin semeri olarak kullanılan ve güreş esansında güç aldığı en basit havudun yaklaşık 2 bin TL olduğunu belirten Aydınlı havutçulardan Mehmet Şentürk, kösteği, çanı, tozluğundan yularına, zillerinden çuluna kadar bir deveyi süsleyip arenaya çıkarmanın maliyetinin bir otomobil parasına eş değer olduğunu belirterek, “Gümüşten süs yaptıranlar bile var. Ötüşüne ve özelliğine göre nerdeyse bir deve fiyatına çan var. O sesin hastaları beğendiği çana ağırlığınca para ödeyip devesine asıyor. Eskiden havut işi sadece devenin yük taşıma aracı olarak icra edilirdi. Şimdi önemli bir sanata dönüştü. Aydın’da yaklaşık 200 deve var. Bu 200 deve her yıl sezon öncesi güreşe hazırlanır. Her yıl da bu havutlar elden geçer. Söküğü, süsü pası kontrol edilir. Güreş sezonunun başlaması nedeniyle bu günlerde gece gündüz çalışıyoruz. Hatta kimseyi kırmamak için randevu sistemi ile çalışıyoruz ki herkesin işini zamanında yetiştirebilelim” diye konuştu.
Mesleği bölgede Havutçu Kazım ve Havutçu Mustafa olarak tanına ustalardan öğrendiğini ve her geçen gün gelişen bu havutçulukta yeni şeyler ve yeni buluşlar da öğrendiklerini belirten Mehmet Şentürk, “Allah’a şükür kazancımız iyi karnımızı doyuruyoruz. Her işin bir dönemi oluyor ama deve güreşlerine bu rağbet olduğu sürece bizim işin favorisi bitmez” dedi.