GENEL - 17 Aralık 2017 Pazar 22:56

Buharkent’te deve güreşlerine büyük ilgi

A
A
A
Buharkent’te deve güreşlerine büyük ilgi

Aydın’ın Buharkent ilçesinde Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinden gelen ve değerleri 400 bin TL’yi bulan develerin sahadaki güreşleri büyük ilgi gördü.

Aydın’ın Buharkent ilçesinde Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinden gelen ve değerleri 400 bin TL’yi bulan develerin sahadaki güreşleri büyük ilgi gördü.


Aydın’ın Buharkent ilçesinde geleneksel olarak düzenlenen deve güreşlerini yaklaşık 15 bin kişi izledi. Deve geleneklerini sürdüren Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinden gelen 150 civarında pehlivan deve kozlarını Buharkent arenasında paylaştı. Zaman zaman kaçan develerin heyecan kattığı güreşlerde vatandaşlar deve güreşlerini izlerken eğlenmeyi de ihmal etmediler. 7’den 70’e tüm güreş severlerle birlikte havanın da güzel olması ile hafta sonunu değerlendirmek isteyen binlerce kişi mangalını, etini, içeceğini kaparak güreş alanında hazırlanan römork ve kamyon kasalarında yerini aldı. Kimisi geleneksel telli çalgılardan olan cümbüş eşliğinde şarkı söyledi, kimisi de davul zurna eşliğinde zeybek oynadı. Binlerce vatandaş haftanın yorgunluğunu yılda bir yapılan deve güreşleri sayesinde attı.


Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol’un ev sahipliğinde yapılan güreşleri Buharkent Kaymakamı Cafer Kaymak, Van İpekyolu İlçe Kaymakamı Cemil Öztürk, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, AK Parti Aydın Eski Milletvekili Ali Gültekin Kılınç, Germencik Belediye Başkanı Ümmet Akın, Kuyucak Belediye Başkanı Metin Ertürk, çevre ilçelerin belediye başkanları, ilçe protokol üyeleri ve çok sayıda davetli izledi. Değerleri 400 bin lirayı bulan develerin mücadelesini izleyen binlerce vatandaş hafta sonunu mutlu bir şekilde geçirdi.



Kupa güreşleri de yapıldı


Deve güreşinin en çok beklenen güreşleri arasında yer alan ve değerleri 400 bin liraya ulaşan develer arasında yapılan kupa güreşleri ise büyük ilgi gördü. Zorlu Enerji Kupası, Kaymakamlık Kupası, Belediye Başkanlığı Kupası, Esnaf Kefalet Başkanlığı Kupası, Ziraat Odası Başkanlığı Kupası ve Esnaf Sanatkarlar Odası Kupası adı altında yapılan güreşlerde mücadele eden deve sahiplerine kupaları protokol üyeleri tarafından verildi. Güreşlere Ege, Marmara ve Akdeniz Bölgelerinden toplam 150 deve katıldı.


Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol, yaptığı konuşmada, “Zaman zaman ara verdiğimiz ancak modern güreş arenamızı tamamladıktan sonra her yıl düzenli olarak yapmaya gayret ettiğimiz bu yıl yapılan güreşlerimize Ege, Marmara ve Akdeniz Bölgelerinden toplam 150 deve geldi. Özellikle de deve güreşi yapılan, devecilik kültürünün yaygın olduğu bölgelerden, Antalya’dan, Çanakkale’den, Muğla’dan, Bodrum’dan, İzmir’den develerimiz geldi. Yörük kültürünün en önemli gelenekleri arasında yer alan deve güreşleri sayesinde halkımızla bir kez daha güzel bir günde kucaklaştık ve eğlendik. Buharkent halkının beklediği bir güreşti. Bu seneki güreşlerden elde edilen gelirle meslek yüksek okulumuzun eksiklerini gidereceğiz” dedi.



“Aramızdaki bağ çok güçlü”


Aydın’a komşu olan Denizli’nin Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, her etkinlikte olduğu gibi deve güreşi şenliklerinde de Buharkent halkının yanında yer aldı. Başkan Zolan, “Buharkent bizim komşu ilçemiz. Her zaman bir ve beraberiz. Özellikle Buharkent Belediye Başkanımız Mehmet Erol ve Buharkentli kardeşlerimizle gönül birlikteliğimiz var. Buraya komşu ilişkileri çerçevesinde davet üzerine geldik. Buharkent’i çok seviyoruz. Böyle sosyal etkinlikler ve değerlerimize sahip çıkma adına da güzellikler yapmaya devam ediyor. Biz de komşu il Denizli olarak komşu ilçemiz Buharkent’in yanında olduk ve her zaman, da olmaya devam edeceğiz. Aydın’ımızla, Denizli’mizle, Buharkent’imizle, Sarayköy’ümüzle, herkes her yerde mutlu olsun istiyoruz. Onun için güzelliklerde ve zorluklarda bir araya geliyoruz. Komşuluk hukuku anlamında da Denizli, Buharkent’le böyle iç içe girmiş ve kaynaşmış durumda” dedi.



“Geleneklerimizi yaşatıyoruz”


Kısa bir süre önce Buharkent’te göreve başlayan Kaymakam Cafer Kaymak ise ilk kez deve güreşlerine katıldığını ve ev sahipliği yaptığını ifade ederek, “Gerçekten güzel bir etkinlik oldu. İlk kez katılmama rağmen geleneklerimizin ne kadar zengin olduğunu bir kez daha gördüm. Devecilik kültürü gibi çok değişik kültürel zenginliklerimiz ile bölgemiz oldukça zengin. Gelenekleri yaşatmak adına emeği geçen ve destek veren herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta Filistin için yürüyüş düzenlendi Bitlis’in Ahlat ilçesinde sivil toplum kuruluşları öncülüğünde Gazze’deki saldırı ve ablukanın sonlanması, Filistin’in özgürlüğü için yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi. Bitlis Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde düzenlenen yürüyüşe yüzlerce kişi Filistin bayrakları ve çeşitli dövizlerle katıldı. İlçenin Akkoyunlu Camii önünde başlayan yürüyüşte sloganlar atılarak 15 Temmuz Çeşmesine geçildi. Burada ortak basın açıklamasını okuyan Bitlis Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Emrullah Erkan, Gazze’yi unutmadıklarını ve hiçbir zaman unutmayacaklarını söyledi. Siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı lanetlemek, Filistinlilerin yanlarında olduklarını göstermek için alanlarda olduklarını söyleyen Erkan, “Kendi yolunda cihat edenlere izzet, yolundan yüz çevirenlere zillet elbisesi giydiren Allah’a hamdolsun. Tarih boyunca haddini aşmış nice tağutları helak eden, yeryüzünün mustazaflarına özgürlük ve salih kullarına yeryüzünün verasetini vaat eden Eabbimize hamdolsun. Gazze’deki soykırım ve bütün yoksunluklara rağmen şanlı direniş 6. ayını da geride bıraktı. Altı Gün Savaşlarında bölgenin en güçlü ülkelerini dize getiren İsrail, neredeyse yirmi yıldır abluka altında tuttuğu Gazze direnişine karşı hiçbir askeri başarı elde edemedi. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apartheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze’de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor. Gazze’de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Gazze; direnişiyle, şehadetleriyle ders vermeye, uyandırmaya, diriltmeye devam ediyor. İslam dünyası ise anlamıyor. Nitekim, Filistinli imam Mahmut Hasanat, hutbeye çıkarak; ’30 bin şehidin, 70 bin yaralının, 100 bin sakatın, 2 milyon evsiz ve aç susuzun uyandırmadığı, bir şey anlatmadığı bir ümmete ben buradan konuşsam ne olur konuşmasam ne olur, kamet getirin de namazımızı kılalım’ dedi ve hutbeden indi. İnsanlık için feveran, ümmet için sitem olan bu haykırışı çok iyi anlıyoruz” dedi.
Gümüşhane Gümüşhane’de son 10 günde kene vakalarında artış yaşanıyor Gümüşhane’de ilkbaharın gelmesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakalarında artış başladı. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde bulunduğu Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek son 10 günde vaka artışları yaşandığını söyledi. Türkiye’de ilkbahar mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakaları görülmeye başladı. Yılın ilk vakasının görüldüğü Gümüşhane’de ise vakalar artmaya devam ediyor. Son olarak kentte A.S. ve H.S. isimli karı koca da KKKA hastalığı teşhisiyle tedavi altına alındı. Son günlerdeki vaka artışları ile ilgili açıklamalarda bulunan Gümüşhane Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde yer aldığı Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek bu bölgede yaşayan insanların daha dikkatli olmaları gerektiği uyarısında bulundu. “Şu anda 3 hastaya kesin tanı koyduk” İlkbaharın gelmesiyle birlikte son 10 günde vakalarda büyük artış olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Kurt, “Hastanemize çok fazla kene sonrası başvuru olmakta ama şu ana kadar tanısını koyduğumuz 3 tane vakamız oldu. 1 tane hastamız tedavisini olup taburcu edildi, 1 hastamız hala yatıyor, 1 hastamızı da Trabzon’a sevk ettik ve durumunun iyi olduğunu öğrendik. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı keneler yoluyla bulaşmakta ve bu keneler daha çok Kelkit vadisi yani Kelkit Çayı’nın aktığı 256 kilometrelik bir hat üzerinde yoğun. Bu hat üzerinde Tokat, Sivas, Erzincan, Giresun ve Gümüşhane bulunuyor. Kenelerin aktifleştiği dönemler ilkbahar ve yaz ayları olduğu için son 10 gündür vakalarda resmen patlama var. Çok fazla başvuru oluyor hastanemize ama şu an 3 tane hastaya kesin tanı koyduk. Hastalar genellikle ateş, baş, kas ve eklem ağrısı şikâyetleri yani sanki bir üst solunum yolu enfeksiyonu gibi bulantı, kusma ve ishal şikâyetleriyle başvuruyorlar. Hastalar daha geç başvurursa bu şikâyetler kanamalarla seyredip, hastalar kaybedilebiliyor” dedi. “Gümüşhane en riskli noktalardan birisi, vatandaşlar daha çok dikkat etmeli” KKKA hastalığının kanıtlanmış bir tedavisi olmadığının altını çizen Dr. Kurt, “Bu hastalığın kanıtlanmış bir tedavisi yok. Biz destek tedavileri yapıyoruz. En önemli yol ise korunma yöntemleri. Bölgemiz de bu noktada yoğun olduğu için vatandaşların bilinçli olması gerekiyor. Riskli bölgelerde vatandaşlarımızın pantolon paçalarını çoraplarının içine koymalılar, açık renkli giyişiler giymeleri gerekiyor keneyi fark edebilmek için. Bu riskli yerlerden ayrılma durumunda hem kendilerini hem de çocuklarını kene var mı diye kontrol etmeleri gerekiyor. Kene ile karşılaşma durumunda ise eğer sağlık kuruluşuna başvurma zaman alacaksa bunun çıkarılması lazım. Çıplak elle dokunmamak kaydıyla, bir bez, bir eldiven, naylon bir poşetle kenenin vücuda tutunduğu en yakın yerden tutulup çıkarılması lazım. Kene çıkarıldıktan sonra da 10 gün boyunca hastalık belirtilerini takip ederek bunun gerçekleşmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor. Kenenin üzerinde sigara söndürmek, kolonya dökmek, deterjan dökmek, yakmak kenenin kusup taşıdığı mikrobu daha fazla boşaltmasını sağlayacağından yapılmaması gereken şeyler. Keneyi hafife almadan tedbirli olmamız gerekiyor. Gümüşhane bu hastalık için en riskli bölgelerden birisi olduğu için burada yaşayan vatandaşların ilkbahar ve yaz mevsimlerinde çok dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.
Niğde ’Yılın Doktoru’ Mustafa Doğan Niğde’de Başhekim Oldu Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya’nın görevden ayrılması ile başhekimlik görevine Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Doğan getirildi. Niğde’de ’yılın hekimi’ olarak seçilen Dr. Mustafa Doğan, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında Osmaniye merkez, Kırıkhan, İskenderun ve Hatay merkezde fedakârca yürüttüğü çalışmalardan dolayı yılın doktoru seçilmişti. Doğan, yine deprem döneminde Hatay Adli Tıp Grup Başkanlığı ve önceki dönemde 5 yıl süre ile Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcılığı görevlerini üstlenmişti. 3 yıldır Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği görevini yapan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya veda açıklaması yayınladı. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya yaptığı veda açıklamasında, "Yer ve görev fark etmeksizin, devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için aralıksız çalışmaya devam edeceğim" dedi. Çetinkaya; "Yaklaşık 3 yıldır büyük bir onur ve gurur ile sürdürmüş olduğum Niğde Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimlik görevimden görev süremin bitmesi nedeniyle ayrılmış bulunmaktayım. Bu süreçte herkes için en iyi hizmeti sunmak ve Niğde’mize on yıllarca hizmet edecek olan yeni hastanemizin inşasına katkı sunmak için tüm gücümüz ile çalıştık. Sağlık Bakanlığımız, birlikte çalışmaktan büyük onur ve gurur duyduğum Valilerimiz Cahit Çelik ve Mustafa Koç, milletvekillerimize, Belediye Başkanımız Emrah Özdemir, İl Sağlık Müdürümüz Dr. Koray Okur, mesai gözetmeksizin çalışan tüm hastane personelimize, başhekim yardımcılarıma, başarılı çalışma ekibime ve tüm Niğde halkına teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Bana hep destek olan büyüklerime, dostlarıma ve birlikte çalıştığım tüm mesai arkadaşlarıma teşekkür ederim. Yer ve görev fark etmeksizin, Devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için azim, heyecan ve gayretle aralıksız çalışmaya devam edeceğim. Dualarınızı beklerim" ifadelerini kullandı.