Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada beraat eden Erhan Tuncel’in cezaevinden çıktıktan sonra yakınlarıyla birlikte soluğu işkembecide aldığı öğrenildi. Sabah saatlerinde Elazığ’da bulunan ailesinin yanına giden Tuncel’in, geçtiğimiz yıl öğrenci affından yararlandığı ve eğitimine devam edeceği belirtildi.
Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu, dünkü duruşmanın ardından gelen tahliye kararını ve sonrasında yaşananları İHA muhabirine değerlendirdi. Erhan Tuncel’in tahliye olmasa da beraat etmeyi beklediğini belirten Soruklu, "Tahliye biraz daha sürpriz oldu. 5 yıl tutuklu kalan birisi için bu mutluluk verici bir olay" diye konuştu. Tuncel’in tahliye kararını mahkemede öğrenmediğini anlatan Soruklu, "Mahkemede kararın kısa açıklaması yapıldığı sırada tahliye olduğuna dair bilgi verilmedi. Daha sonra kısa
kararın dağıtılmasıyla öğrenildi. Dolayısıyla kararı daha sonra öğrendi" dedi.
"BUNDAN SONRAKİ AŞAMADA EĞİTİMİNİ TAMAMLAMAK İSTİYOR"
Avukat Erdoğan Soruklu, öğrencilik durumu devam eden Tuncel’in, askerlik şubesine gerekli bildirimlerin yapılmaması nedeniyle dün gece cezaevinden çıkar çıkmaz şubeye götürüldüğünü belirtti. Tuncel’in geçtiğimiz yıl öğrenci affından yararlandığını anlatan Soruklu, "Öğrenci affından yararlandı. Tutuklu olduğu için bunda yasal engel yok" şeklinde konuştu.
Gece geç saatlerde yakınlarıyla birlikte İstanbul’a gelen Tuncel’in ilk yaptığı şeyin yemek yemek olduğunu anlatan Avukat Soruklu, "İşkembeciye gidildi ama işkembe çorbası yemedi" dedi. Soruklu, yemekte neler konuşulduğu sorusu üzerine de, "Ağabeyi gelmişti, akrabaları vardı. Kalabalık bir aile ortamında çok ciddi bir şeyler konuşulmadı. Daha çok hasret giderme türünden konuşmalar oldu. Zaten günün ilerleyen saatiydi. Çok ciddi bir konu konuşulmadı" diye konuştu.
Soruklu, Erhan Tuncel’în İstanbul’da kalmadığını sabah saatlerinde uçakla Elazığ’a ailesinin yanına gittiğini de belirterek, "Ailesiyle kalacak. Bundan sonraki aşamada okulunu tamamlamak istiyor. Ondan sonraki süreçteki düşünceleri de gelişmelere göre şekillenecek. Ruh hali oldukça iyiydi. Daha önceki haftalarda olmadığı kadar ümitliydi mahkemenin sonucundan. Dolayısıyla bu ümidi de gerçekleştiği için oldukça iyiydi" şeklinde konuştu.
"FETHİYE HANIMIN TEPKİSİ MÜVEKKİLİMİN TAHLİYESİNE İLİŞKİN DEĞİLDİR"
Mahkemenin kararından sonra Dink ailesinin avukatlarından gelen tepkilere ilişkin İHA muhabirinin sorduğu sorulara da karşılık veren Soruklu, şunları söyledi;
"Fethiye Hanım bu davanın yükünü büyük oranda çeken, belki avukatlar olarak en fazla çalışan saygıdeğer meslek büyüğümüz. Kendi görüşleri değerlidir. Biz dava süreci içinde de kendisinin görüşlerinden ve bulgularından yaralandık. Dolayısıyla dava sonundaki tepkisini ben anlayışla karşılıyorum. Ancak bu tepkisi benim müvekkilimin tahliye edilmesine ilişkin değildir. Bunu ayırt etmek lazım. Erhan Tuncel tahliye edildiği için bu tepkinin gösterildiğine inanmıyorum. Bu tepkinin olayın olması gerektiği gibi,
görülmesi gerektiği gibi bir pencereden ele alınmaması, soruşturmanın yeterince genişletilmemesi, tüm sorumluları ortaya çıkartacak bir yargılama yapılmamış olması sebebine bağlıyorum ve bu noktalarda kendisine hak veriyorum. Bizim savunmalarımızı da incelerseniz görürsünüz. Biz soruşturmanın genişletilmesini talep ettik. Bu noktada tüm müdahil tarafın soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili taleplerine bizde katıldık. Biz de bu taleplere ortak olduk."
"KARAR MÜVEKKİLİM AÇISINDAN DOĞRU OLSA DA EKSİKTİR"
Avukat Erdoğan Soruklu, Tuncel açısından Hrant Dink cinayetine iştiraki bulunmadığının tespit edilmesinin, bir zanlının kurtarılması değil, adaletin tecellisi anlamına geldiğini de ifade ederek, "Çünkü müvekkilim bu suçu önceden emniyete, polise devalarca ihbar etmiş, bildirmiş birisi. Erhan Tuncel ile ilgili bir önyargı var. Bu önyargıları kaldırıp dosyadaki delil durumuna göre bakıldığında Erhan Tuncel’in beraatı ve tahliyesi çok aykırı bir karar değil, doğru ve yerinde bir karardır. Ancak bu suçun
oluşmasında, cinayetin işlenmesindeki organize yapılanmanın görülmemiş olması, fark edilmemiş veya tespit edilmemiş olması yargılama sürecindeki mahkemenin delilleri toplamada karşılaştığı güçlükler de bir gerçek. Bu nedenle gerektiği kadar, gerektiği yere kadar gidilememiştir. Müvekkilim açısından doğru olsa da karar eksiktir diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Mahkemenin tutuksuz sanıklardan Coşkun İğci hakkında karar vermeyi unutmasıyla ilgili de Soruklu, "Coşkun İğci ile ilgili kararın bir maddi hata sonucu kısa karara yazılmadığını tahmin ediyorum. Gerekçeli kararda yer alacağını sanıyorum. Diğer sanıklara sirayet edecek bir hata olduğunu düşünmüyorum. Sırf bu nedenle kararın bozulmasını ihtimal dahilinde görmüyorum" dedi.