GENEL - 24 Ekim 2018 Çarşamba 20:58

Başkan Akın: “Erken önlem hayat verdi”

A
A
A
Başkan Akın: “Erken önlem hayat verdi”

Bartın’da 1990 yılından bu yana kent merkezinin su ihtiyacını karşılayan Ulupınar Köyü’ndeki membada; yağışların azalması, küresel ısınma ve kuraklık nedeniyle azalma meydana geldi.

Bartın’da 1990 yılından bu yana kent merkezinin su ihtiyacını karşılayan Ulupınar Köyü’ndeki membada; yağışların azalması, küresel ısınma ve kuraklık nedeniyle azalma meydana geldi. Bartın Belediyesi tarafından yapılan çalışmalar neticesinde 2012 yılında tespit edilmesinin ardından 2015 yılında Bartın’a kazandırılan alternatif su sayesinde, yaşanacak olan su krizi ortadan kaldırıldı.


Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın’ın talimatı ile tek kaynaktan sağlanan Bartın su hattının yeni bir alternatif hat ile güçlendirilmesi için 2012 yılında çalışmalar başlatıldı. Yapılan araştırmalar neticesinde Çayır Köyü’nde yeraltı su kaynağı tespit edildi. Bartın Belediyesi’nin kendi bütçesi ile yapılan çalışmalar neticesinde 2 yıl süren proje ve ihale sürecinin ardından 10 aylık çalışma ile 2 adet keson kuyudan 12 kilometrelik boru hattı döşenerek kent merkezine alternatif su getirildi. Çalışmanın yapıldığı dönemde Ulupınar hattından günlük 15 bin metreküp su gelirken, Çayır Köyü’nün de eklenmesi ile kent merkezine ulaşan su miktarı 27 bin metreküp suya ulaştı. Günümüzde yaşanan yağış azalması, kuraklık ve küresel ısınma ile Ulupınar membaında yaşanan su kaynağının azalması, şehri susuz kalma riskiyle karşı karşıya bıraktı. Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın’ın, geçmiş yıllarda ortada hiçbir sorun yokken geleceği düşünerek konuya hassas yaklaşımı ile alınan erken önlem sayesinde Bartın kent merkezinde yaşanacak olan su problemi giderildi.


“O dönem önemsenmeseydi şuan şehrin yüzde 40’ı susuz kalacaktı”


Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bartın kent merkezine 1990 yılından bu yana Ulupınar’da bulunan membadan gelen suda yüzde 40 azalma meydana geldi. Bu azalma, kent merkezinin yüzde 40’ına süresiz su verilmeyeceği anlamına geliyordu. Yağışların azalması, kuraklık, küresel ısınma gibi sorunlar nedeniyle azalan su miktarı vatandaşlarımızı çok zor durumda bırakacaktı. Ancak halkımızın huzuru, mutluluğu ve bizlere olan güvenlerini boşa çıkarmamak adına yaptığımız çalışmaların meyvesini bu günlerde toplama fırsatı buluyoruz. Allah’a şükürler olsun ki 2012 yılında Çayır Köyü’nde tespit ettiğimiz su kaynağı ile büyük bir sorunu ortadan kaldırdık. Belediye bütçemizden harcama yaparak ne pahasına olursa olsun şehrimize suyu getirdik. Sadece bu çalışma için o dönem 4 Milyon 750 Bin TL para harcadık. Eğer o günlerde bu işi boşlasaydık, önemsemeseydik, bugün susuz kalacaktık. Çok şükür ki bugün yeterli su ihtiyacımızı, getirdiğimiz alternatif su üzerinden sağlıyoruz. Ayrıca, yeni su kaynaklarını araştırma ve projelendirme işlemlerimizi de sürdürüyoruz. Bu çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ediyor, Allah’tan bizlere susuzluğu yaşatmamasını diliyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.