POLİTİKA - 23 Ağustos 2017 Çarşamba 12:43

Kasap: "FETÖ’nün siyasi ayağına işlem yapılmaması endişe verici"

A
A
A
Kasap: "FETÖ’nün siyasi ayağına işlem yapılmaması endişe verici"

MHP İl Başkanı Bekir Kasap, Türk milletinin 15 Temmuz’da vatan savunması verdiğini ifade ederek, gelinen süreçte FETÖ’nün siyasi ayağına herhangi bir işlem yapılmamasının endişe verici olduğunu söyledi.

MHP İl Başkanı Bekir Kasap, Türk milletinin 15 Temmuz’da vatan savunması verdiğini ifade ederek, gelinen süreçte FETÖ’nün siyasi ayağına herhangi bir işlem yapılmamasının endişe verici olduğunu söyledi.


Bayburt’ta FETÖ’nün yerini başka dini oluşumların aldığını söyleyen Kasap, “Yüce dinimiz, tevazu ve hoşgörü dinidir. Ancak bu hoşgörüyü kullanan bazı cemaatlerin, tıpkı FETÖ oluşumunda olduğu gibi bugün de din kisvesi altına girerek, kamu kurum ve kuruluşlarında ağırlıklarını artırma çabasında olduğunu gözlemlemekteyiz. Bu tablo Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizi endişelendirmektedir. Takdir edersiniz ki, FETÖ oluşumuyla ilgili endişelerimizi de geçmişte çok sık dile getirmiş, ancak dikkate alınmamıştık” dedi.


FETÖ’nün siyasi ayağına bir türlü çelme takılmamakta olduğunu ileri süren Kasap, “Türk milleti bundan yaklaşık bir yıl önce 15 Temmuz kalkışma harekatı olarak adlandırılan vahim ve kendi içerisinde çok komplike bir oluşumla karşı karşıya kalmıştır.15 Temmuz kalkışma harekatının etki ve tesir alanı çok yüksek olmuştur. Devlet ve milletimizin içerisine sinsice sızmış, neredeyse el atmadık bir alan bırakmamış olan bu oluşum, tıpkı geçmişte olduğu gibi, gücünü sürekli dış odaklardan almış ve aldatma politikalarıyla yükseldikçe yükselmiştir. Milletimizin 15 Temmuz 2016 tarihinde göstermiş olduğu cansiperane tutum, esasen bir siyasi hareket değil, tam manasıyla bir vatan savunmasıdır. Meydanları dolduran milyonların tek derdi vardı. Vatanımıza, birlik ve beraberliğimize kast eden haçlı zihniyetin önüne geçmek. Liderimiz sayın Dr. Devlet Bahçeli; kalkışmanın ilk gününden itibaren aynı kararlılık ve tutumla hareket etmiş, önce ülkem ve milletim diyerek, 15 Temmuz’a siyasi boyut kazandıracak hiçbir olguya yer vermemiştir. Tavrı her zaman açık ve net olmuştur. Ancak üzülerek ifade etmek istiyorum ki 15 Temmuz bugün, ana temasından uzaklaştırılarak siyaset kazanlarında yavaş yavaş pişirilip, milletimize servis edilmeye çalışılmaktadır. FETÖ’nün siyasi ayağına bir türlü çelme takılamamaktadır. Milletimiz bu tabloyu endişe ile seyretmektedir”


FETÖ’nün yerini başkalarının aldığını ifade eden Kasap, şöyle konuştu:


“Mübarek dinimiz İslam’ın tasavvufa, bu yolda ilerleyen her türlü cemaat ve şahıslara hürmeti büyüktür, saygısı sonsuzdur. Yüce dinimiz, tevazu ve hoşgörü dinidir. Ancak bu hoşgörüyü kullanan bazı cemaatlerin, tıpkı FETÖ oluşumunda olduğu gibi bugün de din kisvesi altına girerek kamu kurum ve kuruluşlarında ağırlıklarını artırma çabasında olduğunu gözlemlemekteyiz. Bu tablo Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizi endişelendirmektedir. Takdir edersiniz ki, FETÖ oluşumuyla ilgili endişelerimizi de geçmişte çok sık dile getirmiş, ancak dikkate alınmamıştık. FETÖ gibi yeni oluşumlara meydan verilmemesi için çok titiz olunmalı ve uyarılar dikkate alınmalıdır. Bayburt Milliyetçi Hareket Partisi, il ve ilçe teşkilatlarıyla bu tür oluşumlara asla müsamaha göstermeyecek, her zaman mücadele halinde olacaktır. Değerli hemşerilerim ve değerli ülküdaşlarım, milletçe içerisinden geçtiğimiz bu buhranlı ve bulanık günleri inşallah geride bırakacak ve parlak bir istikbale doğru birlikte yürüyeceğiz. Buna inancımız her zaman yüksek şuurlu ve tam olmuştur."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Binlerce yıllık tarihi olan 5 katlı Zağ mağaraları turizme kazandırılmayı bekleniyor Bingöl’de 2019-2022 yılları arasında yüzey araştırmaları çerçevesinde incelenen 5 katlı Zağ Mağaları’nın binlerce yıllık tarihi olduğu tespit edildi. MS 100 ve 200’lü yıllarda ilk Hristiyanlar tarafından inşa edildiği ileri sürülen mağaraları daha sonra Müslümanlar da ilim merkezi olarak kullandı. Tarihi alanın çevre düzenlemesi yapılarak turizme kazandırılması bekleniyor. Bingöl Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, İslam Tarihi ve Sanatları Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nebi Butasım, Bingöl merkeze bağlı Kuşburnu köyü kırsalında bulunan 5 katlı Zağ Mağaraları hakkında İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Binlerce yıllık tarihi olan mağaralarının ilk Hristiyanlık döneminde kayalar arasına oyma yapılarak inşa edildiğini aktaran Doç. Dr. Butasım, MS 100 ve 200’lü yıllarda Roma İmparatorluğunun zulmünden kaçan Hristiyanların burada ibadet ettiklerini söyledi. 2019-2022 yüzey araştırmaları çerçevesinde mağaraların incelendiğini belirten Doç. Dr. Butasım, ’’Sanat tarihi alanında yaklaşık 20 yıldır Bingöl üzerinden çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarımız ekseninde Kültür ve Turizm Bakanlığı Kazılar Daire Başkanlığının izni ve Bingöl Üniversitesinin destek ve katkılarıyla Bingöl merkeze bağlı bulunan Zağ mağaraları üzerinde yüzey araştırmaları yaptık. 3 yıl boyunca yaptığımız araştırmalar neticesinde Zağ mağarasının yek pare bir kayaya oyma yaşam alanı ve manastır kilisesi şeklinde, mini bir şapel halinde yapılan bir kompleks olduğunu tespit ettik. Zağ Mağaralarıyla ilgili tarihî olarak çok net bilgilere sahip olmasak da içindeki şapel ve yapının genel özelliklerinden MS 2’nci yüzyılda yani 100 ve 200’lü yıllar arasında ilk inşa edildiğini, tek tanrıya inanan Hristiyanlar tarafından inşa edildiğini ileri sürüyoruz. O dönemde özellikle tek tanrıya inanan Hristiyanların Roma devleti tarafından kabul edilmediğini biliyoruz. İşte bu tek tanrıya inanan Hristiyanlar Roma imparatorluğundan kaçmak için bu tür yapılar inşa etmişler. Zağ mağarası da bunlardan biri” dedi. ’’Turizme kazandırılmalı’’ 2003 yılında Bingöl’de meydana gelen depremden dolayı ön cephesinin yıkıldığını aktaran Doç. Dr. Butasım, “Zağ mağarası 5 katlı sistem üzerine inşa edilmiş, girişi gizli bir geçitle sağlanmıştır. 2003 Bingöl depreminde ön cephesi tamamen yıkıldığı için ön cephe şuan da açık görünüyor. Şapel dediğimiz alanında büyük kısmı maalesef tahrip oldu. Bu giriş yukarıdan yine kayaya oyulmuş bir asansör gibi düşünelim, bir baca şeklinde kayadan aşağıya doğru iniliyor. Birinci katta odalar mevcut, ikinci katta ise yine odalar sağlı sollu ve su sarnıcı olarak tespit ettiğimiz yerler var. Yine üst katlarda çapraz geçişlerle birbirine bağlantıları sağlayan odalar mevcut. Zağ Mağaraları doğal ve beşeri unsurlardan dolayı tahrip olmaya yüz yüze kalmış bir yapı. Buranın ivedilikle hem yollarının yapılması hem güçlendirilmelerinin yapılması, çevre temizliği gibi çeşitli restorasyonlarının da yapılması önemlidir. Bölgenin ve şehrin turizmine önemli katkılar sağlayacak bir değerdir’’ diye konuştu. ’’600’lü yıllarda Müslümanlar da ilim merkezi olarak kullanmış’’ 634’lü yıllarda Müslümanların ilim merkezi olarak söz konusu alanı kullandığını dile getiren Doç. Dr. Butasım, “Zağ mağarası tabi ilk dönemlerde Hristiyanlar tarafından kullanıldıktan sonra 634’lü yıllardan sonra Diyarbakır’ın fethi ile Bingöl’de İslam akınlarıyla İslam beldesi olmaya başlamış. İşte bu dönemlerden sonra özellikle Osmanlı döneminde Zağ mağaraları yapısına hiç karışılmadan Müslümanlar tarafından kullanılmış. Özellikle bölgede ilmin merkezi haline gelen bir medrese okul olarak hizmet vermiştir” şeklinde konuştu. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünden alınan bilgilere göre, Zağ mağaralarının restorasyonu için proje hazırlandığı ve turizme kazandırılması için çalışmaların sürdüğü öğrenildi.
Gaziantep "Gazi’m Antep” konseri izleyicileri büyüledi Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konserini katılımcılar beğeniyle izledi. Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan ve Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde yapılması planlan ancak 12 askerin şehit olması nedeniyle iptal edilen "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konseri gerçekleştirdi. Konserde, Gaziantep savunmasıyla özdeşlemiş kahramanlık türkülerin söylenmesinin yanı sıra Şehitkamil’in şehit edilişi, Gaziantep savunmasındaki yerel halkın Fransız askerleri karşısındaki direnişi gibi birçok olay yaklaşık 100 kişilik öğrenci grubu tarafından canlandırıldı. GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı mensubu olmasından dolayı gurur duyduğunu ifade ederek, konserde emeği geçenlere teşekkür etti. Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz ise konserin ciddi emekler sonrası gerçekleştirdiğini belirterek, katkıda bulunanlara teşekkür etti. Konser sonunda Müzik ve Genel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Özden, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur’a, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Kul da Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz’e çiçek takdim etti.
Antalya Korkuteli’ne 60 öğrenci kapasiteli yeni kreş Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in talimatlarıyla 19 ilçeye yayılan Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevlerine bir yenisi daha eklendi. Büyükşehir Belediyesi’nin Korkuteli’de açtığı Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi ilçenin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. 4-6 yaş aralığındaki çocukları okul öncesi eğitime hazırlayan Korkuteli Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi’nde çocuklar hafta içi günlerde öğretmenler eşliğinde hem öğreniyor hem de oyunlar oynayarak eğlencenin tadını çıkarıyor. Çeşitli etkinliklerle çocukların oyun becerileri gelişiyor, sosyalleşmeleri sağlanıyor. 60 öğrenci kapasiteli kreş, Korkuteli’nin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. Korkuteliler, güvenilir kreş hizmetine uygun fiyata ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor. Çocuklar için hazırlanan günlük program ve faaliyetler ile ilgili bilgi veren okul öncesi öğretmeni ve kreş sorumlusu Burcu Kızıloğlu, “Kreşimiz sabah 08.30’da başlayıp akşam 17.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Kayıtlarımız devam ediyor. Çocuklarımız çeşitli etkinlikler ve oyun saatleri ile güne başlıyorlar. Çocuklarımızın gelişimine katkı sunacak besleyici öğün programlarımızı uyguluyoruz” dedi. Kreşte çocuklar için özenle hazırlanan programlarla onların sıkılmadan eğlenerek keyifli vakit geçirmeleri sağlanıyor. Lego, çeşitli oyuncaklar, drama ritim çalışmaları, bahçe etkinlikleri, oyunlar şarkılar ve danslarla hem zihin dünyalarını besleyecek hem de fizyolojik gelişimlerini sağlayacak aktiviteler gerçekleştiriliyor. Çocuklara farklı çocuklarla arkadaşlıklar kurarak paylaşmaları ve birlikte yaşamaları da öğretiliyor. Gün içerisindeki uyku saatleri ile çocuklar dinlendiriliyor.