GENEL - 08 Mart 2018 Perşembe 18:21

Bitlis’te ‘Kadınlar Günü’ etkinliği

A
A
A
Bitlis’te ‘Kadınlar Günü’ etkinliği

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Kadın ve Genç Girişimleri Destekleme Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (BEKGEM) tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir etkinlik düzenlendi.

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Kadın ve Genç Girişimleri Destekleme Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (BEKGEM) tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir etkinlik düzenlendi.


Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program açılış konuşmalarıyla devam etti. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayarak konuşmasına başlayan BEKGEM Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hatice Kızıltaş, 8 Mart’ın kadınların toplum içinde karşılaştıkları zorlukları ele almak için iyi bir fırsat olduğunu söyledi. Bu tür kavramların bir güne sığdırılmasının çoğu insan için sembolik olarak görülmesine rağmen, 8 Mart gibi tarihlerin farkındalık oluşturmak için önemli bir fırsat olduğunu belirten Kızıltaş, şunları söyledi:


“Bizler kadın ve erkeklerin bir bütünün iki eşit yarısı olduğuna inanan bir gelenekten gelmekteyiz. Cinsiyetler arası adaleti savunan bir dinin mensuplarıyız. Özgüveni yüksek, cesur ve eğitimli kadınların; spordan sanata her alanda sayısının artması, şüphesiz ülkemizi daha gelişmiş bir seviyeye çıkartacaktır. Gelecekte kadınların daha iyi yerlerde olmasını ümit ederek, dünyanın dört bir yanında haksızlığa karşı mücadele eden kadınların mücadelelerini yürekten destekliyorum.”


Afrin şehitlerini anarak konuşmasına başlayan BEÜ Rektör Prof. Dr. Erdal Necip Yardım ise, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Rektör Yardım, kadın haklarının konuşulduğu bugünlerde ne yazık ki dünyada yaşanması kesinlikle tasvip edilmeyecek olayların yaşandığını ifade etti. Suriye’de özellikle kadın ve çocukların dünyanın gözü önünde olmaması gereken şeyleri yaşadığını aktaran Rektör Yardım, “Menfaatlerin savaşında maalesef kadın ve çocukların kurban edildiğini görmekteyiz. Bugün maalesef Myanmar, Suriye gibi savaşın yoğun yaşandığı ülkelerde binlerce kadın ve çocuğun zulme, istismara ve benzeri utanç verici uygulamalara maruz kaldığını görüyoruz. Özellikle Suriye’de savaşın başladığı günden bu yana, Esad rejimi tarafından hapse atılan kadın sayısı 14 bin civarında iken, bunların yedi bine yakını halen cezaevlerinde tutulmaya devam ediyor. Ne yazık ki bu hapishanelerde utanç verici hadiselerin yaşandığını biliyoruz. Bu haksızlık ve zulüm karşısında sessiz duranların utanması gerekir. Kadın cinayetleri veya kadın ve çocukların yok edildiği bir dünya, yaşanılacak bir dünya olamaz. Ne diyordu bizim Peygamberimiz, ‘Cennet annelerin ayakları altındadır.’ Cenneti annelerin ayaklarının altına seren bir dinin mensupları olarak kadınlara zulüm edilmesi, kadınların yok sayılması, taciz gibi hadiselere maruz bırakılmasına asla seyirci kalamayız. Ne inancımız buna müsaade eder, ne de gönlümüz. Bu duygu ve düşüncelerle yaşamımızın doğumdan ölüme kadar her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ihtiyacımız olduğunda desteklerini esirgemeyen, eğiten, yetiştiren, bizi biz yapma yolunda yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız veren fedakâr tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor; kadının ezilmediği, istismara uğramadığı bir hayat diliyorum” şeklinde konuştu.


Program, Rektör Yardım’ın konuşmasının ardından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün toplumdaki yeri ve önemini anlatmak üzere kürsüye çıkan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Kadın Hizmetleri Birim Sorumlusu Sosyolog Ezgi Dural’ın konuşmasıyla devam etti. Sosyolog Dural, 8 Mart’ın insanlar için bir hak arama ve hatırlama günü olduğunu belirtti.


Programın devamında “Bacıyan-Rum” konulu sunumunu yapan Öğretim Görevlisi Sema Özdemir, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı. Bacıyan-Rum’un Anadolu’daki ilk kadın örgütlenmesi olduğunu ifade eden Özdemir, bu örgütlenmenin tarihi sürecini anlattı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Karavan Park, 36 farklı ülkeden 2 bine yakın misafir ağırladı Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Konyaaltı’nda hizmete açtığı Karavan Park’ta havaların ısınmasıyla birlikte ziyaretçi yoğunluğu da arttı. Tatilcilerin gözdesi olan Karavan Park açıldığı günden bu yana 36 farklı ülkeden 2 bine yakın misafir ağırladı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin, karavan severlerin önemli bir sorunu olan park sorununu gidermek ve karavan tatilcilerine güzel bir alan oluşturmak amacıyla, 2023 yılı Ağustos ayında Konyaaltı ilçesine bağlı Arapsuyu Mahallesi’nde hizmete açtığı Karavan Park, havaların ısınması ve bayram tatiliyle birlikte ziyaretçi akınına uğradı. Yaz aylarında talebin daha da artması beklenilen Karavan Park açıldığı günden bu yana 2 bine yakın karavan ve binlerce misafir ağırladı. Karavan Park’ı tercih edenler arasında 36 farklı ülkeden ziyaretçiler de bulunuyor. Avrupa Karavancılar Yol Ağı üzerinde Dünyanın en uzun ve gözde sahillerinden olan Konyaaltı sahiline yakın konumuyla ilgi odağı olan Karavan Park, 4 bin 144 metrekare alana ve 55 karavan kapasitesine sahip. Avrupa Karavancılar Yol Ağı’na bağlanmış olan Karavan Park, bu ağın sağladığı ulaşım kolaylığı sayesinde birçok yabancı turiste de ev sahipliği yapıyor. Karavan Park, merkeze ve denize olan yakınlığının yanında, sağladığı imkanlar sayesinde de karavan tatilcilerinin ilgisini kazandı. Lara’ya da açılacak Elektrik, altyapı, tuvalet, banyo, çamaşırhane, gri su gideri ve mutfak gibi imkanlar sayesinde misafirler tüm ihtiyaçlarına karşılık buluyor. Sunulan imkanlardan duyduğu memnuniyeti dile getiren karavan tatilcileri, bu güvenli ve konforlu alanda, tatilin tadını çıkarıyor. Bayram tatilinde tam kapasite hizmet veren Karavan Park’a gösterilen rağbet dolayısıyla, Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından, önümüzdeki aylarda Muratpaşa ilçesi Lara bölgesine yeni bir Karavan Park açılması planlanıyor. Her ihtiyaca karşılık veriyor Tatilini geçirmek için Antalya’yı tercih eden Mehmet Altuntaş, çevresinden duydukları sayesinde, birçok tercihleri olmasına rağmen Antalya Büyükşehir Belediyesi Karavan Park’ı tercih ettiklerini belirtti. Altuntaş, “Planlı tatil yapamadığımız için karavan tatilini tercih ediyoruz. Burada ihtiyaç olan her şey var. Dört dörtlük bir yer olmuş. Herkesin eline sağlık. İkinci kez geliyoruz. Hatta tatili uzatmayı bile düşünmeye başladım. Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bu tesis için teşekkür ederim” dedi.
İstanbul ’TAYK-CarrefourSA Kupası’ ile TAYK 2024 Trofesi başladı Türk yatçılığını uluslararası platformlara taşıyan Türkiye Açık Deniz Yarış Spor Kulübü (TAYK), 2024 Trofesi’ne 20-21 Nisan 2024 tarihlerinde CarrefourSA sponsorluğunda "TAYK-CarrefourSA Kupası" adı altında düzenlediği yat yarışı ile başladı. TAYK tarafından, CarrefourSA ana sponsorluğunda gerçekleştirilen TAYK - CarrefourSA Kupası yarışında bu yıl denizlerin sürdürülebilirliğine dikkat çekmek için kaptanlar dümene geçti. Yelkencilerin, değişen deniz ve hava koşullarıyla mücadele ettiği yarış IRC sınıfı tek gövdeli yelkenli tekneler için açık olurken, yat yarışına alt bölümlerde; IRC O, IRC 1, IRC 2, IRC 3 ve IRC 4 divizyonlardan oluşan 41 yat katıldı. 20 Nisan Cumartesi günü Caddebostan açıklarından verilen start ile Türkiye’nin önemli yelken filosunu oluşturan deneyimli yelkenciler, Trofe’nin ilk ayağında birinci gelmek için kıyasıya yarıştılar. 2024 Trofesi’nde ilk defa uzaktan kumandalı robotik şamandıra kullanan TAYK ekibi, Türkiye’nin önemli yat trofesinin ilk ayağında yarışlarda yer alan ekiplere yenilikçi yaklaşımın avantajlarını yaşatabilmek için dünyada meydana gelen yeniliklere hızla uyum sağlamayı amaçlıyor. “Denizlerdeki sürdürülebilir doğal yaşamı destekliyoruz” Etkinliğin ana destekçisi olan CarrefourSA da uzun yıllardır denizlerdeki sürdürülebilir doğal yaşamı gelecek nesillere miras bırakma vizyonuyla, bu yıl ana teması ‘Sürdürülebilirlik’ olan TAYK- CarrefourSA Kupası Yarışı’nda denizlerin geleceği için yerini aldı. CarrefourSA Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Melis Karatay Ebin, “Yarışı ana destekçisi olmaktan mutluluk duyuyoruz. Organize gıda perakende sektörünün bir oyuncusu olarak deniz ve deniz canlılarının korunmasını sağlayan çalışmalara destek vermek sorumluluklarımızdan biri. Bu doğrultuda denizlerin temizliği için hayata geçirilen farkındalık çalışmalarının yanı sıra sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarını da destekliyoruz. Sürdürülebilir balıkçılığı teşvik eden ve deniz ürünlerini korumaya yardımcı olan sertifikalı balık ürünlerini satmaya odaklanıyoruz. Su altı yaşam döngüsünün bozulmaması için tedarikçilerde de MSC (Marine Stewardship Council) ve ASC (Aquaculture Stewardship Council) gibi sertifikasyon programlarına katılanlarla çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemlerde doğa ve deniz yaşamını korumak ve sürdürülebilir balıkçılığı desteklemek adına çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi. TAYK - CarrefourSA Kupası Yat Yarışı görülmeye değer performanslar ve özel görüntülerle gerçekleşti. TAYK- CarrrefourSA Kupası’nın sahipleri IRC-O ‘da Atabay - Orient Express 6, IRC 1’da Akpa Chemicals, IRC 2’de ANT Yapı Team Sensei - Baby Dracula, IRC 3’de Yılkar Sailing Team Alchera ve IRC4’te Sebago Alize G 28 takımı oldu. Yat yarışında dereceye girenlerin ödülleri ise 21 Nisan 2024 tarihinde Kalamış Marina’da düzenlenen törenle takdim edildi.
Samsun Genç motokuryenin ölümüne sebep olan ehliyetsiz sürücüye verilen ’ev hapsi’ne motosikletlilerden tepki Samsun’da 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücünün çarptığı 23 yaşındaki motokurye hayatını kaybetti. Olaydan sonra ehliyetsiz sürüye verilen ev hapsi cezasına onlarca motosiklet sürücüsü tepki gösterdi. Kaza, 20 Nisan Cumartesi günü gece saatlerinde Atakum ilçesi Kamalı Mahallesi’nde meydana geldi. 55 AAH 229 plakalı otomobili kullanan ehliyetsiz sürücü 17 yaşındaki M.B., kuryelik yapan Sefa Şerif Efe’nin kullandığı motosiklete, ardından da elektrik direğine çarptı. Kaza sonrası Sefa Şerif Efe kaldırıldığı Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Kaza sonrası ehliyetsiz sürücü ev hapsine çarptırıldı. İlkadım ilçesinde bulunan Batıpark etkinlik alanında toplanan Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği üyeleri ve diğer motosiklet sürücülerinden oluşan yaklaşık 100 kişilik grup bu duruma tepki gösterdi. "Bu olay, motosikletli kuryelerin trafikte maruz kaldığı tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi" Açıklama yapan Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Yönetim Başkanı Aydın Artan, "Sefa Şerif Efe kardeşimizin kaybetmemize yol açan trafik kazasıyla ilgili derin üzüntümüzü ve öfkemizi dile getirmek istiyoruz. Kardeşimiz Sefa Şerif Efe, paket teslimatı sırasında, ehliyetsiz ve aşırı hızla hatalı sollama yapan bir sürücünün aracıyla kafa kafaya çarpışarak hayatını kaybetmiştir. Bu trajik olay, motosikletli kuryelerin trafikte maruz kaldığı tehlikeleri bir kez daha gözler önüne sermiştir. Pandemi döneminde kahramanca çalışarak vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayan, fakat ne yazık ki birçok defa görmezden gelinen ve saygısızlık gören motosikletli kuryelerimiz, her geçen gün artan trafik kazalarının kurbanı olmaktadır. Sefa Şerif Efe’nin ölümü, sadece bir kazadan öte, bir mesleğin yok sayılmasının ve ihmalkarlığın sonucudur. Bizler, her daim çok tehlikeli bir meslek yaptığımızın bilinciyle, trafikte daha dikkatli ve bilinçli olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ancak, ne kadar dikkatli olursak olalım, trafik magandaları ve ehliyetsiz sürücüler gibi sorumsuzlar, canlarımızı tehlikeye atmaya devam ediyor. Sefa Şerif Efe’yi bizlerden ve acılı ailesinden ayıran elim kazanın davasında, adaletin sağlanacağına inanıyor ve adaletin gerçekleşen tecellisini görmek istiyoruz Bu vesileyle yetkilileri, motosikletli kuryelerin trafikte daha güvenli şekilde seyahat edebilmeleri için gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz. Trafikte motosikletli sürücülere karşı daha dikkatli ve saygılı olunmasını istiyoruz. Motosikletli kurye mesleğinin önemini anlamalarını ve saygı göstermelerini bekliyoruz. Sefa Şerif Efe’yi unutmayacağız ve adalet için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz" dedi. "Her gün bir kurye arkadaşımız kaza geçiriyor" Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği Avukatı Arslan Bolat, "Bir kurye dostumuz, kardeşimiz Sefa Şerif Efe, 17 yaşında ehliyetsiz bir sürücü tarafından katledildi. 142 günde neler oldu-neler olmadı dostlar hatırlatmak isterim. Tespit edebildiğimiz 9 kurye dostumuz iş-trafik kazalarında hayatını kaybetti. Onlarcası ise bu kazalar neticesinde bir aydan fazla rapor almak zorunda kaldılar ve bazıları bu kazalardan sonra eski sağlıklarına kavuşamadılar ve hiç kavuşamayacaklar. Kaza ve ölümler yetmezmiş gibi her birinizin cep telefonlarında bulunan yemek sipariş ve market uygulamalarındaki milyon dolarlık firmalar kuryelerin kazandığı iki kuruşu çok görerek bir nevi yarış sistemi olan paket başı sistemine geçerek kuryelerin hayatlarını daha büyük tehlikelere atmaya karar verdiler. Yine bu uygulamalarda binlerce ’siparişim soğuk geldi’ ’hızlı olmazsa ödeme yapmam’ ’15 dakikaya gelirse bahşiş hazır’ yorumları yapıldı. Sefa bir kazaya kurban gitmemiş canice katledilmiştir. Bu cinayetin sorumluları başta 17 yaşında ehil olmayan bir sürücüye araç teslim eden ebeveynler ardından ise eyleminin sonuçlarını gayet net şekilde anlayabilecek olan ehliyetsiz araç sürücüsüdür. Ehliyetsiz bir şekilde trafik kurallarını hiçe sayarak birisinin evladının, kardeşinin ölümüne sebep olduğunuzda size hiçbir şey olmayacak, göstermelik de olsa bir ay dahi cezaevinde kalmayacaksınız. Tutuklanmayacaksınız. Karşınıza çıkacak tek şey anne babanızın yanında, tüm sevdikleriniz ile sıcak yuvanızda bir ’ev hapsi.’ Ölümüne sebep olduğunuz çocuk soğuk mezarda toprak altında, abisi kardeşsiz, anne-babası evlatsız. Artık Gazi Meclisimiz gerekeni yapmalı öncelikle bu ve benzeri olaylar için öngörülen cezalar ağırlaştırılmalı ki caydırıcı olabilsin ve gün kaybedilmeden kuryelik tehlikeli iş statüsüne alınmalı. Allah Aşkına bir işin tehlikeli olması için daha ne olması gerekiyor? Her gün bir kurye arkadaşımız kaza geçiriyor. Her hafta biri sakat kalıyor sürekli bir kurye dostumuzun ölüm haberi ile uyanıyoruz. Bir iş daha ne kadar tehlikeli olabilir. Biliyoruz Sefa son olmayacak ama İnanıyoruz ki değişimin başlangıcı olacak" diye konuştu. Olayı gören bir kişi ise şok yaşadığını ve bu durumu karşısında çok üzüldüğünü söyledi.