GENEL - 10 Eylül 2018 Pazartesi 17:22

Bitlis’teki STK’lar İdlib için yardım kampanyası başlattı

A
A
A
Bitlis’teki STK’lar İdlib için yardım kampanyası başlattı

Bitlis ve ilçelerinde faaliyet gösteren yaklaşık 60 Sivil Toplum Kuruluşu’nun (STK) bir araya gelmesiyle kurulan Bitlis Medeniyet Platfotmu, insanlık dramının yaşandığı Suriye’nin İdlib kentindeki insanlar için yardım kampanyası başlattı.

Bitlis ve ilçelerinde faaliyet gösteren yaklaşık 60 Sivil Toplum Kuruluşu’nun (STK) bir araya gelmesiyle kurulan Bitlis Medeniyet Platfotmu, insanlık dramının yaşandığı Suriye’nin İdlib kentindeki insanlar için yardım kampanyası başlattı.


Yürütücülüğünü Bitlis İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Derneği’nin (Bitlis İHH) yapacağı yardım kampanyası ile ilgili yazılı basın açıklaması yapan Bitlis Medeniyet Platfotmu, yardım bekleyen 3 milyonu aşkın İdlibli için “yardım kampanyası” başlatıldığını duyurdu. Konu ile ilgili Bitlis Medeniyet Platfotmu’ndan yapılan yazılı açıklamada, ”Reform talepleriyle başlayıp uluslararası güçlerin müdahalesi sonrasında küresel hesaplaşma arenasına dönüşen Suriye’de insani bedel giderek büyüyor. Savaş sırasında uygulanmış olan her türlü şiddet öylesine kanıksandı ki, 7. yılında insani bilanço hakkında verilen rakamlar artık insanlar için bir anlam ifade etmez hale dönüştü. Son iki yıldır ilan edilmiş olan “çatışmasızlık bölgeleri” ilk anlarda barış için önemli bir adım gibi görünmüştü. Ancak Esed rejiminin bu bölgelere yönelik saldırıları binlerce sivilin ölümü ile sonuçlandı. Bu çatışmasızlık bölgelerinin sonuncusu olan İdlib daha büyük bir insani krize gebe görünmektedir. Çünkü, kent ve çevresi sadece yerel 300 bin nüfusa değil, savaş nedeniyle ülkenin farklı bölgelerinden “güvenli olduğu” için buraya gelen 3 milyonun üzerinde mülteciye de ev sahipliği yapmaktadır. Olası bir saldırıda birçok insan ikinci defa mülteci durumuna düşeceği gibi, gidecek yerlerinin olmaması da ayrı bir trajedidir. Hali hazırda nüfusun üçte ikisi zaten insani yardıma muhtaç olan İdlib, olası bir rejim saldırısı ardından daha büyük bir insani felaketle karşı karşıya görünmektedir. 3 milyonu aşkın insanın yaşadığı İdlib’de olası bir saldırı sonrasında en az 700 bin kişinin yeniden yollara düşmesi beklenmektedir. Bu da Suriye savaşında şu ana kadar bir seferde en büyük mülteci hareketi olacaktır. Bu insanların en az 250 bin tanesinin Türkiye’ye doğru hareket etmesi bekleniyor” denildi.



Cilvegözü Sınır Kapısı (Babülhava) insani yardımların tek giriş yeri olduğu hatırlatılan açıklamada, “Aylık ortalama 400-450 arası yardım kamyonu giriş yapmaktadır. Olası bir askeri saldırıda güvenlik nedeniyle sınır kapısı kapatılırsa yardımların girişi de aksayacaktır. Daha önce Doğu Guta ve Halep saldırılarında en azından mültecilerin sığınabileceği özgürleştirilmiş yerler vardı. Bu kez mültecilerin böyle bir şansı da bulunmuyor. Haddinden fazla kalabalık olan bölgede yaşam koşulları yeni bir saldırıyla daha da kötüleşecek. Şu ana kadar yüz binlerce insanın çatışma ve bombalamalarda hayatını kaybettiği Suriye iç savaşında İdlib’e bir saldırı halinde sivil kayıpların daha da artmasından korkuluyor. Bölgede silahlı unsurlar ile sivillerin ayrımı zor olduğu için olası hava operasyonlarında binlerce sivil zarar görecek. Suriye iç savaşında çatışmalar dolayısıyla ölenler haricinde sadece açlık, hastalık ve benzeri nedenlerden dolayı ölenlerin sayısı ise 70 bin olarak tahmin edilmektedir. İç savaş boyunca öldürülen sivillerin 24 bin tanesi çocuk, 100 bine yakını kadınlardan oluşuyor. 2 milyona yakın insan savaşa bağlı çeşitli nedenlerden yaralandı. 22 milyon nüfuslu ülkede insanların yarısı evini terk etti. Bunların 6 milyonu ülke içinde İdlib gibi güvenli gördüğü yerlere göç ederken 5 milyonu, başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelere sığındı” diye belirtildi.


İdlib’de mülteci ailelerin çoğu yoksulluk sınırının altında yaşamakta ve temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmakta olduğu belirtilen açıklamada, “Gıda, barınak, sağlık ya da eğitim ihtiyaçları gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamayan insanlar, yeni bir saldırı halinde hayattan iyice kopacaklardır. Okulların yarısı ya hasarlı yada sığınak olarak kullanıldığından eğitim yapılamıyor. İdlib’de bulunan hastane ve kliniklerin yarıdan fazlası çalışamıyor. Milyonlarca hektar tarım arazisi ya yok edildi yada kullanılamaz hale getirildi. Bu nedenle bölgeye başta un olmak üzere temel yaşam desteğinin yapılması kaçınılmaz bir zorunluluk” ifadelerine yer verildi.



“İnsani yardıma ihtiyaç var”


Hatay’ın hemen karşısında sınır bölgesine yakın konumda sivil toplum kuruluşlarınca kurulan küçük-büyük 400 kampta 700 bini aşkın sivilin yaşadığı belirtilen açıkalamada, “Olası bir göç dalgasının gelmesi durumunda zaten imkanların yetersiz olduğu kamplarda ciddi insani kriz oluşacaktır. Bu krizi kontrol altına alabilmek için çadır, hijyen ve sağlık ürünlerinin yanısıra gıda malzemelerine ihtiyaç var. İdlib’de yaşanan katliamların büyümesi halinde Halep’ten daha trajik bir sonuca sebep olabilir. Bombardımanın durdurulması ya da sivillerin tahliyesine yol açan siyasi bir anlaşmanın sağlanmaması halinde modern Suriye tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Sivillerin sistematik olarak hedef alınması ve öldürülmesini önlemek için başta Türkiye olmak üzere uluslararası camianın harekete geçirilmesi ve duyarlılıkların arttırılması insani bir vazife olarak görülmelidir. Bölgede yaşanan ve planlanan katliamların durdurulması için Türkiye ve dünya kamuoyunu harekete geçmeye çağırıyor, mazlumlara sahip çıkmaya davet ediyor ve bu kardeşlerimiz için Bitlis İHH öncülüğünde “Yardım kampanyası” başlatıyoruz. Başlatmış olduğumuz kampanyaya katkı sunmak isteyen hayırseverler, Bitlis İHH adına Albaraka Türk Bankası Tatvan Şubesinde bulunan ’TR96 0020 3000 2017 1313 0000 01’ nolu yardım hesabımız aracılığıyla yardımlarını ulaştırabilirler” denildi.



Öte yandan, İdlib’de yaşanan drama dikkat çeken Bitlis İHH Başkanı Muzaffer Taşcan ise, İHH İnsani Yardım Vakfı’nın bölgede yürütmüş olduğu yardım faaliyetleriyle ilgili bilgilendirmede bulunarak, “Suriye’deki çalışmalarını 10 koordinasyon merkeziyle sürdüren İHH’nın kurduğu 6 konteyner kent ve 27 çadır kentte 150 binden fazla insan yaşıyor. 61 fırın, 30 mutfak ile mültecilere yemek ulaştırılıyor. 35 ücretsiz giyim mağazasıyla mülteciler ihtiyaçlarını karşılıyor. 14 tesisle sağlık hizmeti veriliyor. 1 üniversite, 43 okulda öğrenciler eğitim alıyor. Reyhanlı’da inşa edilen çocuk yaşam merkezinde 990 yetim çocuk kalıyor. Her ay 10 binden fazla yetim çocuğa yardım yapılıyor. İHH, 2012 ile 2018 yılları arasında Suriyeli mültecilere 360.605.013 Dolar tutarında yardım ulaştırdı. Bu yardımların arasında; Reyhanlı, Kilis ve Suriye içerisinde kurulan fırınlarda üretilen 800 milyon ekmek, 182 bin ton gıda, 24 milyon adet hazır yemek ve konserve, 16 milyon adet elbise ve ayakkabı, 4 milyon adet ev eşyası ve mutfak gereci, 4,4 milyon adet hijyen ve temizlik ürünü, 8,8 milyon adet ilaç, tıbbi malzeme ve cihaz, 4 milyon adet kitap ve kırtasiye ürünü, 6,5 bin ton yakacak, 1,2 milyon litre yakıt, 17 bin adet çadır, 104 bin adet çadır malzemesi, 392 bin adet inşaat malzemesi yer aldı. Üretilen ekmeklerin yüzde 90’ı Suriye içerisinde dağıtılırken yüzde 10’u da Hatay ve Kilis’te yaşayan mültecilere dağıtıldı” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Görevi başında öldürülen Veteriner Hekim Volkan Lale, meslektaşları tarafından anıldı Yozgat’ın Sorgun ilçesinde görev yaptığı mezbahada çıkan bıçaklı kavgada hayatını kaybeden Veteriner Hekim Volkan Lale, ölümünün ikinci yıl dönümünde mezarı başında anıldı. Lale için Yozgat Veteriner Hekimler Odası tarafından Mehmetbeyli köyü mezarlığındaki kabri başında anma programı düzenlendi. Programa Lale’nin eşi, çocukları ve akrabaları ile Veteriner Hekimler Derneği Genel Başkanı Dr. Gülay Ertürk, Türk Veteriner Hekimler Birliği Vakıf Başkanı Safa Gür, Yozgat Veteriner Hekimler Odası Başkanı Faruk Anteplioğlu ve çok sayıda veteriner hekim katıldı. Veteriner hekim Volkan Lale’nin eşi Dilek Lale, eşinin acısını dün gibi yaşadıklarını söyleyerek, “Çok zorlu günler geçirdik, hala da geçiriyoruz. Özellikle mahkeme sürecinde istediğimiz sonucu alamadık. Bu bizi daha da üzdü. Yargı süreci hala devam ediyor, sonuç inşallah istediğimiz gibi olur.” dedi. Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan ise “Toplum sağlığını korumak isterken meslektaşımız şehit oldu. Bizler geçen yıl olduğu gibi bu yıl da buradayız. Meslektaşımızı unutmayacağız daima bütün camiamız burada olacağız ve meslektaşımızı unutturmayacağız. Volkan Lale bizim mesleğimizin sembol ismi oldu. Biz de veteriner hekimimizi daima anıp diğer meslektaşlarımızın da onu unutmaması için onu daima yaşatmayı planlıyoruz" şeklinde konuştu.
Denizli Denizli’nin ilk beslenme ve fiziksel aktivite dostu işletmesi belgesini aldı Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İşyeri Programı kapsamında İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurarak gerekli şartları sağlayan firma, Denizli’de Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İşyeri belgesi almaya hak kazanan ilk işyeri oldu. Denizli’de cam sektöründe faaliyet gösteren firmanın İnsan Kaynakları Müdürü Osman Güven ve İşyeri Hekimi Dr. Uğur Topçiçek, İl Sağlık Müdürü Uz.Dr. Berna Öztürk’ü ziyaret ederek, Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İş Yeri Sertifikasını teslim aldı. Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk, Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İş Yeri Programının amacının işçi/çalışan ve toplum katılımı ile sağlıkla ilgili beslenme ve fiziksel aktivite gibi müdahale alanlarında çalışanlarda davranış değişikliği sağlayarak sağlığı geliştirip ve destekleyerek, sağlıklı, güvenli ve üretken bir iş yeri ortamı oluşturmak olduğunu söyledi. Öztürk; “Hastalığa değil sağlığa yatırım yapmak anlayışıyla Sağlık Bakanlığımız tarafından Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İşyeri programı başlatıldı. Kamu, özel kurum ve kuruluşlar, şartları sağlayabilecek, işyeri, fabrika gibi yerler belirtilen şartları gerçekleştirip, gerekli düzenlemeleri yaparak, Denizli İl Sağlık Müdürlüğümüze başvuru yapabilir. Bu program kapsamında, Müdürlüğümüze başvuruda bulunan Denizli Cam Sanayii ve Ticaret A.Ş. yapılan değerlendirme sonucu Denizli’de şartları sağlayarak, Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İşyeri belgesi almaya hak kazanan ilk yer oldu. Kendilerini tebrik ediyorum. Denetim ekibimize de katkılarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Firma yetkilileri de Beslenme Dostu ve Fiziksel Aktiviteyi Destekleyen İş Yeri Sertifikası’nı Denizli’de ilk almalarından dolayı memnuniyetlerini dile getirerek, iş yerinde çalışanların sağlığını her zaman desteklemeye devam edeceklerini söylediler.
İstanbul Metin Öztürk: "Hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk, şampiyonluk yolunda konsantrasyonlarını bozmadıklarını belirterek, "Çünkü hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" dedi. Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında yarın Adana Demirspor ile deplasmanda karşılaşacak. Bu maç öncesinde Adana’ya hareket eden sarı-kırmızılılarda İkinci Başkan Metin Öztürk, İstanbul Havalimanı’nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Hazırlıkları şampiyon olmak üzere yaptıklarını söyleyen Öztürk, "Önemli bir maça çıkıyoruz. Adana Demirspor ligin kuvvetli takımlarından biri. Avrupa’da, Türkiye’mizi temsil etmiş bir takım. Adana bir futbol şehri. 5 final maçımız var. Bu aslında sadece bizim için değil, diğer 19 takım için de öyle. Burada başarılı olamayıp bir alt lige gidecek takımlar için de, Süper Lig’de devam edecekler için de böyle. Çünkü bu iş sadece kendi hedeflerinizle ilgili değil, diğer takımların hedeflerini de ilgilendiriyor. Önce Adana Demirspor deplasmanı, sonrasında dönüp Sivasspor ile oynayacağız. Ardından Fatih Karagümrük ile deplasmanda oynayacağız. Fenerbahçe bizim sahamıza geliyor ve Konyaspor deplasmanı var. Bir kısmı küme düşmemeye oynuyor, Fenerbahçe bizimle şampiyonluk yarışında. İki hafta önce de söylemiştim. 38 haftalık bir periyot, 37. haftaya kadar başa baş gider. Bizim için önemli olan 38. haftadaki bitiş düdüğünden sonraki durum. Tüm hazırlıklarımızı bu sene şampiyon olmak üzere yapıyoruz. Rakibimiz Fenerbahçe de öyle. Dünyada futbol böyle gidiyor. Erken konuşmaya gerek yok. 5 maç, 15 puan demek. Her şey olur. Biz kendi üstümüze düşeni yapacağız. Taraftar, yönetici olarak takımımızı alkışlayacağız. Onlar için uygun koşulları yerine getireceğiz. Okan hocamız ve futbolcularımız sahada ter dökecekler. Sonrasında ümit ediyorum ki hak edenin kazandığı bir şampiyonluk olacak. Sadece bu sene değil, gelecek sene de başkanımız yönetiminde bu takım şampiyon olup, bir sezon sonra 5. yıldızı göğsüne takacak" diye konuştu. "105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" Ligde sadece kendilerine baktıklarını ifade eden Metin Öztürk, "Biz hemen hemen her gün sosyal medyadan bir paylaşım yapıyoruz. Her hafta yaptığımız en önemli paylaşım ’Konsantrasyon.’ Biz konsantrasyonu asla bozmuyoruz. Çünkü hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz. 5 maçı da kazanıp, 105 puanla bitirmek istiyoruz. Sonuna kadar her maçın hakkını vermek istiyoruz. Diğer takımların sıralamadaki yerleri kendilerini ilgilendiriyor. Biz sadece Galatasaray’a bakıyoruz" şeklinde konuştu. "Galatasaray’ın resmi görüşlerini başkanımız dile getiriyor" Türkiye Futbol Federasyonu’nun aldığı seçim kararıyla ilgili de konuşan Öztürk, "Kulübü her konuda başkan temsil eder. Ben şu an Adana yolculuğunda kafile başkanıyım. Onunla ilgili konuşuyorum. Galatasaray’ın resmi görüşlerini başkanımız dile getiriyor" açıklamasında bulundu. Transfer çalışmalarının devam ettiğini aktaran sarı-kırmızılıların ikinci başkanı, "Scout ekibinin çalışmaları her an devam ediyor. Bir sonraki yılın çalışmalarını yapıyorsunuz. Bu konuda yetkili Başkan Vekilimiz Erden Timur. Futbol ona bağlı. Erden Bey, scout ekibi ve hoca hemen hemen her hafta bir araya geliyor. Hem gündemimizde devam eden şampiyonluk yolculuğumuz hem de önümüzdeki sezon inşallah gerçekleşecek olan Şampiyonlar Ligi’ndeki pozisyonumuzla ilgili tüm gayretleri gösteriyorlar" diyerek sözlerini tamamladı.