GENEL - 05 Mart 2017 Pazar 17:10

Hayırsever iş adamı İzzet Baysal ölümünün 17. yılında dualarla anıldı

A
A
A
Hayırsever iş adamı İzzet Baysal ölümünün 17. yılında dualarla anıldı

Hayırsever iş adamı İzzet Baysal vefatının 17.

Hayırsever iş adamı İzzet Baysal vefatının 17. yılında Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gölköy Kampüsü içerisinde bulunan mezarı başında düzenlenen törenle anıldı. Törende, İzzet Baysal’ın yeğeni ve İzzet Baysal Vakfı Başkanı Ahmet Baysal, öğrenciler adına yapılan konuşmanın ardından duygu dolu anlar yaşadı.
Törene, Bolu Valisi Aydın Baruş, CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü, Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun, siyasi parti temsilcileri, İzzet Baysal’ın ailesi ve öğrenciler katıldı.
İzzet Baysal’ı anma töreninde açılış konuşmasını öğrenciler adına yüksek lisans öğrencisi ve İzzet Baysal Felsefesini Anlama ve Yaşatma Topluluğu üyesi Yıldız Uzan yaptı. Uzan, “5 Mart biz öğrenciler için asla yas tutulacak bir gün değil aksine bizlere tüm bu imkanları sunan, çalışkanlığıyla, merhametiyle ve hayırseverliğiyle geleceğimize ışık tutan İzzet Baysal’ı tüm kalbimizle yaşattığımız bir gün” dedi.
Uzan’ın konuşmasının ardından duygu dolu anlar yaşayan İzzet Baysal’ın yeğeni Ahmet Baysal öğrenciye teşekkür etti.

“Üniversitemiz hızla büyüyor”
Törende konuşan Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun, “İzzet Baysal iki önemli alanda, eğitim ve sağlık alanında kısaca insanlar için çok önem arz eden bu iki alanda Bolu’muza ve üniversitemize yatırımlar yapmak suretiyle insanımıza, gençliğimize büyük hizmetler verilmesine vesile olmuştur. Geçen 25 sene içerisinde üniversitemiz hızla gelişmekte, büyümekte ve özellikle de son 7 senede ilave 42 ön lisans açılmak suretiyle ön lisans programlarımız 66’ya, ilave 52 lisans programı açılmak suretiyle lisans program sayımız 79’a ve 27 yüksek lisans programı açılmak suretiyle yüksek lisans programlarımız 68’e, ilave 18 doktora açılmak suretiyle de doktora programlarımızın sayısı 30’a yükselmiştir” diye konuştu.

“Tek amacı sağlıklı ve yetişmiş insan yetiştirmekti”
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ise konuşmasında, “Belediyeler doğumdan ölüme kadar insanın hizmetinde. Doğduğunuz zaman vakıf insan İzzet babamızın hastanesinde doğuyorsunuz. Onun kreşinde, onun anaokulunda ve nihayet üniversiteye kadar hatta onun tıp fakültesinde tedavi olabiliyorsunuz. Tek amacı, sağlıklı yetişmiş insan yetiştirmek. Ülkenin en büyük eksiği bu. Hem sağlıklı olacak hem de yetişmiş insan olacak. İşte böyle bir vakıf insanı sahibiyiz. Onun için şehrimize ‘İzzet Baysal kenti’ diyoruz” şeklinde konuştu.

“Büyük insanlar hafızalarda iz bırakır”
Törende konuşan Bolu Valisi Aydın Baruş da, “Büyük insanlar içinde yaşadıkları toplumun hafızasında ve yaşamında unutulmayacak izler bırakan insanlar olmuştur. Fani olan bu hayatta sahip olduğunuz bu değerleri kendiniz ve ailenizin dışında tüm toplumun yararlanabileceği bir şekilde vakfetmek ve bu eserlerinizle gelecek nesillerin yaşamında önemli bir yer etmek gerçekten geçici olan bu hayatta herkesin ulaşmak isteyeceği bir mertebedir” ifadelerini kullandı.
Anma töreni, konuşmaların ardından yapılan dua sonrasında İzzet Baysal’ın mezarına çiçek bırakılmasıyla son buldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.