GENEL - 26 Ağustos 2017 Cumartesi 13:29

Atış poligonunda ilk atışı Vali yaptı

A
A
A
Atış poligonunda ilk atışı Vali yaptı

Burdur Atış Poligonu yenileme çalışmalarını yerinde inceleyen Burdur Valisi Şerif Yılmaz, trap poligonunda ilk atışı yaparak, “Göl manzaralı atış parkurumuzun eşi benzeri yok” dedi.

Burdur Atış Poligonu yenileme çalışmalarını yerinde inceleyen Burdur Valisi Şerif Yılmaz, trap poligonunda ilk atışı yaparak, “Göl manzaralı atış parkurumuzun eşi benzeri yok” dedi.


Burdur Valisi Şerif Yılmaz, Burdur Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından yenileme çalışmaları devam eden atış poligonunu inceledi. Vali Yılmaz’a inceleme gezisinde AK Parti Burdur Milletvekilleri Bayram Özçelik ve Reşat Petek, Vali Yardımcısı Bahir Altunkaya, daire müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri eşlik etti. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ömer Faruk Şiran, tesisin yenileme çalışmaları hakkında Vali Yılmaz’a bilgi verdi.



Vali Yılmaz, deneme atışı yaptı


Vali Yılmaz inceleme sırasında trap atışları için kullanılan atış alanında tüfek ile deneme atışları yaptı. Atıcı yeleğini giyen Vali Yılmaz, atış poligonuna atıcılık sporu temsilcilerinin ve milli sporcuların sahip çıkacağına inandığını belirtti. Göl manzaralı atış poligonunun başta Atıcıların ve av sezonu dışında avcılar için yenileme çalışmaları tamamladıktan sonra hizmet vereceğini vurgulayan Vali Yılmaz, “Atış poligonumuza 15 adet trap makinesi geldi. Bir takım eksikliklerimiz var. Ondan sonra burada uluslararası müsabakaların yapılabileceği standartta bir atış alanına kavuşmuş olacağız. Ayrıca göl manzaralı olan atış parkurumuzun eşi ve benzeri olmadığını düşünüyorum. Emeği geçen arkadaşlara teşekkür ediyorum. Özellikle avcılarımızın av sezonu dışında atış yapabilecekleri, atış sporunu icra edebilecekleri bir alana kavuşmuş olacaklar. Hem Bucak’ta, hem Çavdır’da aynı şekilde çalışmalar devam ediyor. Tamamlandığında artık av turizmi ile ilgili ilimiz cazibe merkezi haline gelecek. Hayırlı olsun” şeklinde konuştu.


Vali Yılmaz, atış poligonu incelemesi sonrası restorasyon çalışmaları için talimat verdiği Orman İşletmesi’ne ait olan atıl durumda bekleyen binadaki başlayan çalışmaları yerinde inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.