ASAYİŞ - 10 Aralık 2016 Cumartesi 09:41

2 kişinin öldüğü, 35 kişinin de yaralandığı kazada sanıklara 8 yıl hapis cezası

A
A
A
2 kişinin öldüğü, 35 kişinin de yaralandığı kazada sanıklara 8 yıl hapis cezası

Bursa-İzmir yolunda 2015 yılı Şubat ayında meydana gelen ve biri öğrenci 2 kişinin öldüğü, 35 kişinin yaralandığı kazada karar çıktı. 2 sanık toplam 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesinde ’tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme ve yaralamaya sebebiyet vermek’ suçundan 3 ile 15 yıl arasında hapis cezası talebiyle haklarında dava açılan sürücüler Yılmaz K. (32) ile Hüseyin A. (30) son kez hakim karşısına çıktı. Daha önceki ifadelerini tekrarlayan Yılmaz K., "Olay günü 90 kilometre hızla yolumda seyir halindeydim. Bitmemiş köprünün altından geçerken diğer araç da karşıdan karşıya geçmeye çalışıyordu. Bir anda 10 metre kadar aramızda mesafe olduğunu gördüm. Hemen sağa kırdım, fren dahi yapamadım. Araca çapraz olarak çarptım ve ikimizde araçlarımızla su kanalına yuvarlandık. Sonrasını hatırlamıyorum" dedi.
Öğrencilerin içinde bulunduğu servis minibüsünü emaneten kullandığını söyleyen Hüseyin A. ise, "Normalde çiftçilik ve hamallık yapıyorum. Servis şoförü olan amcam, babasının rahatsız olması sebebiyle aracı benim kullanmamı istedi. Gölkıyı kavşağına geldiğimde köprünün direği engel olduğu için Karacabey istikametinden gelen aracı göremedim, kendi aracımı hareket ettirdim. Yola çıktı, en son gözlerimi hastanede açtım. Benim hızım düşüktü. Diğer aracın hızı 100-110 vardı. Normalde yolu kontrol ettim" şeklinde kendini savundu.

8 yıl hapis cezası
Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından kararı okudu. Kazada asli kusurlu Hüseyin A. 5 yıl 10 ay hapis cezası ve 3 yıl ehliyetine el konma cezası aldı. Tali kusurlu sayılan Yılmaz K. ise, 2 yıl 6 ay hapis cezası ile 6 ay ehliyetine el konma cezası aldı.
Taşımalı eğitim gören öğrencileri taşıyan araç ile işçi servisinin çarpıştığı kazada Kazım Akansel (18) ile Fevzi Bası (70) hayatını kaybetmiş, 35 kişi yaralanmıştı.

Olay
Kaza sabah 07.00 sıralarında İzmir yolu 50’nci kilometresindeki Gölkıyı Köyü Kavşağı’nda meydana gelmişti. Taşımalı eğitim için Karacabey’e öğrenci taşıyan ve Gölkıyı Kavşağı’ndan dönüş yapmak isteyen Hüseyin A. yönetimindeki 16 S 8388 plakalı servis midibüsü ile Karacabey’den Mudanya ilçesindeki bir fabrikaya işçi taşıyan Yılmaz K. yönetimindeki 16 HDC 14 plakalı midibüs çarpıştı. Kazada servis midibüsünde bulunan ve Yenikaraağaç Köyü’nde oturan 70 yaşındaki Fevzi Bası olay yerinde, Karacabey Endüstri Meslek Lisesi öğrencisi 18 yaşındaki Kazım Akansel kaldırıldığı Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde hayatını kaybetti. Kazada 30 kişi de yaralandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde Geç Osmanlı dönemine ait tarihi bina alevlere teslim oldu Kırklareli’nde Geç Osmanlı dönemine ait tarihi binada henüz belirlenemeyen nedenle çıkan yangın itfaiye ekiplerince kontrol altına alındı. Alınan bilgiye göre, Karakaş Mahallesi Karakaşbey Caddesinde kafe olarak kullanılan Geç Osmanlı dönemine ait 2 katlı tarihi binada henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Haber verilmesi üzerine bölgeye itfaiye, AFAD, 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede büyüyen yangına itfaiye, AFAD, TOMA müdahale etti. Ekiplerin müdahalesi ile yangın kontrol altına alındı. Vali Birol Ekici, Belediye Başkanı Derya Bulut bölgeye gelerek incelemelerde bulundu. Belediye Başkanı Bulut yaptığı açıklamada yangında anına müdahale ettiklerini söyledi. Bulut devamında, “Yaklaşık 5, 6 dakikalık telefon trafiği ve itfaiye araçlarımızın buraya ulaşmasıyla yangına 7, 8 dakikalık bir sürede müdahale edilmeye başlanıyor. Tarihi bir bina gördüğünüz üzere tescilli bir bina, restoran olarak kullanılan bir bina. Yandaki ek binada yangının ilk çıktığı tespit ediliyor. Tabi arkadaşlar çalışmalarını yapıyorlar ama muhtemelen oradaki bilgisayar odasından teknik bir arızdan çıktığı tahmin ediliyor yangının, kesin sonuç rapordan sonra belli olacak. Hepimizi sevindiren unsur çok şükür can kaybımız yok sadece maddi hasar şeklinde yansıdı" dedi. Kırklareli halkına geçmiş olsun temennisinde bulunan Bulut yangın söndürüldüğünü tamamen kontrol altında alındığını ve şuanda soğutma çalışmaları devam ettiğini anlattı.
Samsun Dünya biyoçeşitliliğine ilk kez kazandırılan 3 yeni tür: Fare, köstebek, gelengi Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi’nde 53 yıllık birikim sonucu toplanan memeli hayvan koleksiyonunda dünya biyoçeşitliliğine ilk kez kazandırılan 3 yeni tür, 1 tane yeni alt tür bulunuyor. Türkiye’nin en büyük memeli hayvan koleksiyonlarından birine sahip OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’ndeki koleksiyonda yaklaşık 100 memeli hayvan türü bulunuyor. Bu hayvanlar arasında dünyada ilk kez teşhis edilen ’Microtus Dogramacı’ ‘Microtus Anatolica’ isimli tarla fareleri, ‘Talpa Hakkarensis’ ve ‘Talpa Levantis Dogramacı’ isimli köstebekler ve ‘Spermophilus Taurensis’ isimli gelengi de bulunuyor. Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nde görevli akademisyenlerin Türkiye’yi ilmek ilmek gezmesi sonucu elde edilen koleksiyon, bilimsel açıdan büyük önem arz ediyor. Gelecek nesillerin kendilerinden önce hangi canlıların yaşadığına dair bilgileri öğrenme şansı bulacağı koleksiyonda ayrıca tilki, tavşan, kirpi, gelincik gibi hayvanlar bulunuyor. "Böylesi Türkiye’de başka bir yerde görülmedi" Koleksiyon hakkında bilgi veren OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, "Burası memeli hayvan koleksiyonudur, tam olarak müze denilemez. Müze daha büyük ve değişik canlı gruplarını inceleyen bir yapıdır. Ama burası Türkiye’de önemli bir memeli hayvan koleksiyonudur. Burada Türkiye memeli hayvanlarının yüzde 70’ini temsil edecek kadar örnek vardır. Tabii ki bu bizim bir ömrümüzü aldı. Burada gördüğünüz örneklerin hepsi iyi korunduğu takdirde 200 yıl kadar hiç bozulmadan kalabilir. Bu da doğa çeşitliliğin gelecek nesillerin bilmesi kadar önemlidir. Çünkü ileri de nesli kaybolan türler olacaktır. Bu türler en azında böyle koleksiyonlarda saklanarak gelecek nesillerin bu türler hakkında bilgi sahibi olması sağlanır. Şu anki nesil içinde böyle koleksiyonlar çok önemlidir. Gençlerimizin hepsi doğadan uzak yaşadıkları, betonların arasında yaşadıkları için doğada göremeyeceklerini, hiç ulaşamayacakları türleri bu tip koleksiyonları ziyaret ederek görme imkanına kavuşacaklar. Bu tür koleksiyonların halka dönük ve biyoçeşitliliğe dönük faydaları olduğu gibi aynı zamanda bilimsel yönden de son derece önemli çıktıkları oluyor. Burada pek çok yeni tür vardır. Dünya için yeni türler vardır. Teşhis ettiğimiz ‘Microtus Dogramacı’, ‘Microtus Anatolica’ isimli tarla fareleri, ‘Talpa Hakkarensis’ ve ‘Talpa Levantis Dogramacı’ isimli köstebekler ve ‘Spermophilus Taurensis’ isimli gelengi dünya için ilk teşhislerdir. Dünya için yeni türler teşhis edilmesi bakımından OMÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü’nün memeli kürsüsü bu anlamda çok iyi durumdadır. Dünya biyoçeşitliliğine 3 yeni tür 1 tane yeni alt tür verdi. Bu gerçekten azımsanamayacak durumdur. Böylesi Türkiye’de başka bir müzede görülmedi" dedi.