SAĞLIK - 15 Kasım 2017 Çarşamba 15:35

Aydın’dan yerli ilaç çağrısı

A
A
A
Aydın’dan yerli ilaç çağrısı

Bazı kanser ilaçlarının Türkiye’de bulunmasının mümkün olmadığını söyleyen CHP Bursa Milletvekili Eczacı Erkan Aydın, “Özellikle meme kanseri ilaçları bunların başında geliyor.

Bazı kanser ilaçlarının Türkiye’de bulunmasının mümkün olmadığını söyleyen CHP Bursa Milletvekili Eczacı Erkan Aydın, “Özellikle meme kanseri ilaçları bunların başında geliyor. Türkiye’nin yerli ilacını üretmesi gerekiyor” dedi.


TBMM Plan Bütçe Komisyonu, Sağlık Bakanlığı Bütçesi görüşmelerinde söz alan Milletvekili Erkan Aydın, konuşmasında TÜİK’in 9 Kasım 2017 tarihli en yeni verilerine yansıyan sağlıktaki tabloya ve eczacıların meselelerine dikkat çekti. Türkiye’de bir hekime 557 hasta düşerken, Bursa’da 635, sağlık kurumlarında yatak başına düşen hasta sayısı Türkiye’de 515 iken Bursa’da ise 531 olduğunu söyleyen Aydın, “Rakamlar böylesine ürkütücü olunca Bursa’da sağlık meselelerinin boyutu da ortada. Acil serviler tıklım tıklım. Hastanelerde yatacak yer yok. Kısa süreli randevu almak mümkün değil. Bunu sanayileşmenin sıkıntıları diyerek geçiştiremeyiz.Bu yatırımsızlıkların, öngörüsüzlüklerin bir şehri ihmal etmenin sonucu. Bursa’daki sağlık sıkıntısını nasıl çözeceksiniz çok merak ediyorum, çünkü kangren bir yaraya dönüştü. Bu arada bebek ölüm hızı Bursa’da binde 8. Bu rakamda çok yüksek. Neden bebek ölüm oranlarında bir azalma olmuyor. Bunu da merak ediyorum. Türkiye genelinde de bebek ölüm oranı binde 19 civarında” diye konuştu.


“Yabancı firmalar kuru bahane ederek ilaç göndermek istemiyor”


Erkan Aydın, meslektaşları olan eczacıların Sağlık Bakanlığı’nın tahsildarı haline geldiğini, aynı zamanda hastanın hastanede müşteri, eczacının da eczanesinde müşteriden para tahsil eden biri konumuna düşürüldüğünü belirtti.


Bakanlığın hastalara, “Sen kendine düşen payı burada ödeme, git ilaç alırken öde” dediğini dile getiren Aydın, şunları söyledi:


“Hastaların eczaneden alacağı ilaç çok düşük bir meblağ tutarken, bir bakıyor ki karşısına çok daha farklı bir rakam çıkıyor.1 Ekim‘den sonra SGK’nın başlattığı ‘taban fiyat’ uygulamasıyla sıkıntılar daha da büyüdü. İlaç farkları yüzde 20 ila yüzde 120 oranında artınca yine hastayla eczacı karşı karşıya geldi. Eğer hastanın alım gücü varsa mesele yok. Ya alım gücü olmayan hasta? Ya ilacını almadan gidecek ya da başka bir çare bulacak? Alın size hastalar arasında adaletsizlik. Hepimizin bildiği gibi bazı ilaçlar piyasada bulunmuyor. Bunun bir çok sebebi var. Özellikle yabancı firmalar kuru bahane ederek ilaç göndermek istemiyor. Bu konuda ciddi ithalat sorunları yaşanıyor.”


Bazı kanser ilaçlarının bulunmasının mümkün olmadığını, bilhassa meme kanseri ilaçlarının bunların başında geldiğini söyleyen Aydın, konuşmasına şöyle devam etti:


“Tamoksifen etken maddeli ilacı getiren firmanın piyasadan çekilmesi sonucu ilaç bulmak neredeyse imkansız. Türkiye’nin öncelikle yerli ilacını üretmesi gerekiyor. Eğer siz yerli ilacınızı üretemezseniz dışa bağlıysanız, dış politikada da yapacağız çok fazla bir şey yok. Maalesef eczacılar Türkiye’deki kötü sağlık sisteminden payını almaktadır. Çünkü Türkiye’de koruyucu sağlık hizmetleri değil, tedavi edici sağlık hizmetleri baskın.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.