ASAYİŞ - 20 Haziran 2018 Çarşamba 10:20

Cezaevinden şok mektup...

A
A
A
Cezaevinden şok mektup...

Bursa’nın Mudanya ilçesinde unlu mamuller üreten bir iş yeri sahibini silahla vurarak öldüren kar maskeli katil zanlısı ile onu azmettirdikleri iddiasıyla tutuklanan 3 sanık hakim karşısına çıktı.

Bursa’nın Mudanya ilçesinde unlu mamuller üreten bir iş yeri sahibini silahla vurarak öldüren kar maskeli katil zanlısı ile onu azmettirdikleri iddiasıyla tutuklanan 3 sanık hakim karşısına çıktı. Azmettirici iddiasıyla yargılanan sanık H.S, katil zanlısı İ.Ç’nin kendisine cezaevinden mektup göndererek "Beni akla yoksa seni öldüreceğim" diye yazdığını iddia etti.


Olay 22 Eylül 2017 tarihinde Mudanya İlçesi, Güzelyalı Mahallesi, Atatürk Caddesi’nde meydana geldi. Unlu mamüller üreten bir işyerine gelen kar maskeli kişi, kapıdan, işletme sahibi Mehmet Öztürk’e silahla iki el ateş ederek kaçtı. Yaralanan Mehmet Öztürk, çevre sakinlerinin çağırdığı ambulansla Çekirge Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Ancak Öztürk, doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı.


Olayla ilgili soruşturma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, bölgedeki 70 güvenlik kamerasının görüntülerinden yola çıkarak, o gün caddeden geçen 910 otomobili inceledi. Yapılan araştırmada, şüphelilerin Harun S.,(40) ile İbrahim Ç.,(32) olduğu tespit edildi. 2 şüpheli, Yıldırım İlçesi Esenevler Mahallesi’nde gözaltına alındı.


Olaydan sonra yargılanmaları başlayan şahıslar hakim karşısına çıktı. Azmettirici olarak yargılanan sanık Harun S. savunmasında olayla ilgisi olmadığını, fakat suçun kendi arabasıyla işlendiğini, Mehmet ile arkadaş olduğunu olayı ilk duyduğunda İbrahim’e konudan bahsettiğini ve İbrahim’in kendisine ’Lavuğu ben vurdum’ dediğini dile getirerek, "Olay günü Serkan arkadaşımız hastaydı. Ayrıca Serkan’a yönelik bir silahlı saldırı olmuştu. İbrahim ve Serkan bana gelip kendilerini kimin silah sıktığını sordular Ben de bilmediğimi söyledim. O esnada yanlarında bir pompalı tüfek vardı. Sanırsam olayı kimin yaptığını bulamamışlar daha sonra Serkan yanımızdan ayrıldı ve hastaneye gitti. Ben ve İbrahim kaldık. Serkan telefonunu İbrahim’e vermişti. Biz de gidip yemek yedik, biraz gezdik. Sonra Serkan bizi aradı ve telefonunu istedi. Serkan’la buluşup telefonunu verdik. Sonra ben eve gittim arabamı İbrahim’e verdim ve evde dinlendim. İbrahim bana Mudanya’ya gideceğini söyledi. Olay esnasında yanında değildim. Mehmet benim arkadaşımdı. Ben antika eşya satıyorum. Bir tane eski kitap bulmuştu ve o kitabı bana getirip ’Abi bu kitabı satalım’ dedi ama babasından bu durumu gizlemek istedi. Mehmet’in babasının yanına gidip kitabın bana ait olduğunu ve satmak istediğimi söyledim O da bizi birilerine yönlendirdi kitabı sattık aldığımız paradan Mehmet bana 500 lira verdim ben o parayla Mehmet benim dükkanımda kaldığı sırada komşulara borçlanmıştı ve o borcu ödedim. Olay ile ilgim yoktur. İbrahim bana Mudanya’ya Serkan için gideceğini söylemişti. Ben kimseye silah vermedim. Ayrıca Mehmet’in vurulduğunu ilk duyduğumda İbrahim’e konuyu açtım. İbrahim bana ’lavuğu ben vurdum’ dedi. Ondan sonra telaş yaptım ’abi nasıl yaparsınız benim arabamla gittin, bütün olay bana kalacak’ dedim. O ve Serkan bana ’Sen korkma sana hiçbir şey olmayacak’ dediler. Sonra İbrahim beni ’beni yakarsan seni öldürürüm. Çoluğun çocuğun var’ diyerek tehdit etti. Ben de bu tehditten korkarak emniyette yalan beyanda bulundum daha sonra yalanımı ortaya çıkacağını farkedip İbrahim ile birlikte Mudanya ya gittiğimi söyledim. Halbuki ben Mudanya’ya gitmemiştim. Sonra çelişkili ifade vermekten ve azmettiricilikten tutuklandı. İbrahim bana cezaevinden ’beni akla yoksa seni öldürürüm’ diye mektuplar gönderdi" ifadelerini kullandı.


Katil zanlısı İbrahim Ç. suçlamaları kabul etmeyerek tahliyesini istedi.


Duruşma eksik evrakların tamamlanması için ileri bir tarihe ertelendi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli OSB’de ‘Örme teknolojisi ve kumaş hataları’ konusu ele alındı DENİZLİ(İHA) – Denizli Organize Sanayi Bölgesi, Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü (OSB), tekstilin başkenti Denizli’de sektör paydaşları, sanayiciler ve personellerine yönelik önemli bir seminere ev sahipliği yaptı. Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, Denizli OSB Konferans Salonu’nda “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Seminerde Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, Teknik Müdürü Atılım Kasapçopur ve Çorap- Triko ve Raşel Örgü Teknik Müdürü Muhittin Kaya konuşmacı olarak yer alırken, seminerin moderatörlüğünü PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan gerçekleştirdi. Yoğun katılımın olduğu seminerde katılımcılara bilgi ve deneyimlerini aktaran konuşmacılar merak edilen soruları da yanıtladı. Ev sahipliği için Denizli OSB yönetimine teşekkür Denizli’nin tekstil alanında önemli bir şehir olduğunu vurgulayan Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, “Denizli’de tekstil sektöründeki paydaşlarımızla birlikte olabilmek, onlara firmamızın son teknolojilerini sunabilmek ve ortak mesleki bir dil oluşturabilmek adına çok güzel bir fırsat oldu. Bizleri burada ağırlayanlara, ev sahipliği için Denizli OSB Yönetimine çok teşekkür ederiz.” diye konuştu. Etkinliğin moderatörlüğünü yapan PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan, “Etkinliğimizi Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ile ortaklaşa düzenledik. Ev sahipliğimizi yapan Denizli OSB Yönetim Kurulumuza çok teşekkür ederiz.” dedi. “Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz” Denizli OSB Yönetim Kurulu Başkanı M. Abdülkadir Uslu ise bölge müdürlüğü olarak ev sahipliği yaptıkları etkinliklere katılım sağlayan herkese teşekkür ederek, “Denizli’deki sivil toplum kuruluşlarımız ve Pamukkale Üniversitesi ile işbirliğinde pek çok etkinliğe imza atıyoruz. Sanayicilerimize yarar sağlayacak, kentimizin gelişiminde taş üstüne bir taş daha koyacak her türlü eğitim, seminer, panel vb. etkinliklerde yer almak ve ev sahipliği yapmak bizim için bir mutluluktur. Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz.” diye konuştu.
Erzurum Moleküler Biyoloji ve Genetik öğrenci kongresinin ilki ETÜ’de gerçekleştirildi Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde I. Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi düzenlendi. Moleküler Biyoloji ve Genetik alanındaki güncel gelişmeleri konuşmak ve Türkiye’nin her bölgesinden akademisyenler ile öğrencileri bir araya getirmek amacıyla birincisi düzenlenen Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin açılışına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ali Fatih Yetim, Prof. Dr. Ceren Sultan Elmalı, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Programın açılışında konuşan ETÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Kara, moleküler biyoloji ve genetiğin modern bilimde önemli bir role sahip olduğunu ifade ederek, kongrenin öğrencilerin kariyer gelişimine önemli katkılar sunacağını dile getirdi. Prof. Dr. Kara’nın ardından konuşan Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit İncekara, ETÜ Fen Fakültesinde eğitim kalitesinin ortalamanın oldukça üzerinde olduğuna dikkat çekerek, kısa zamanda önemli bir mesafe kaydettiklerini ve birçok yenilikçi uygulamayı hayata geçirdiklerini belirtti. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Rektör Çakmak ise öğrenci kongrelerini çok önemsediklerini söyleyerek: “Değerli arkadaşlar bu ve benzeri organizasyonlara katılımınız sizlere ilerleyen süreçlerde çok önemli kazanımlar sağlayacaktır. Kongre, sempozyum ve çalıştay gibi programlara katılımınız sizlerin aynı zamanda ortak çalışma kültürünü çok önemsediğiniz anlamına da geliyor. Nitekim iş hayatına adım atarken derslerde elde ettiğiniz başarıların yanı sıra bu ve benzeri programlara katılımınız size referans olacak. Eğitim öğretim hayatınız boyunca kendinizi geliştirmek için neler yaptığınız sorusu her zaman karşınıza çıkacak. ETÜ olarak Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin birincisini yaparak bir geleneği başlattık. İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda bu kongrenin devamı da gelecek. Bu vesileyle kongremizin düzenlenmesinde emeği geçen öğrencilerimize ve hocalarımıza teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum” diye konuştu Türkiye genelinden 13 üniversiteden 400’e yakın öğrencinin katıldığı kongrede çok sayıda poster ve sözlü sunumun yapılırken Bitki ve İnsan Çalışmalarında Bor, Nörodejeneratif Hastalıklar, Protein Mühendisliği ve Kanser Çalışmalarında hedef moleküllerin Tespiti ve Aday İnhibitörlerin Sentezi konuları ele alındı.
Ankara Bakan Uraloğlu: “Turistik Diyarbakır Ekspresi, kültürel değerler ile doğa harikası manzaralarıyla kültürel iletişimi de güçlendirecek" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, seferlerine yeni başlayan Turistik Diyarbakır Ekspresi’ne ilişkin, “Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek” dedi. Bin 51 kilometre hat uzunluğunda Ankara-Diyarbakır güzergahında işletilecek olan 180 kişi kapasiteli Ankara-Diyarbakır-Ankara Turistik Treni, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun da katıldığı trenle seferine başladı. Ankara Tren Garı’nda gerçekleştirilen uğurlama töreninde konuşan Uraloğlu, trenin Ankara-Diyarbakır seferinde Malatya’da 3 saat, Diyarbakır-Ankara seferinde ise Elazığ’da 4 saat, Kayseri’de ise 3 saat turizm amaçlı duracağını belirterek, “Hiç şüphesiz Turistik Diyarbakır Ekspresi, uzun süre durarak gezme imkanı sağlayacağı Malatya ve Yolçatı destinasyonları başta olmak üzere bölge ekonomisine de katkıda bulunacak. Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı. “Yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor” Seyahat severler için sadece yurt içinde değil, yurt dışında da tren rotaları olduğunu kaydeden Uraloğlu, “İstanbul-Sofya Treniyle Avrupa’ya ulaşmak da hem ekonomik hem de çok konforlu. Aslında turistik trenler hem vatandaşlarımıza hem de yurt dışından ülkemize gelen konuklarımıza, demiryollarımızın yeni yüzü ve vizyonuyla, dahası Türkiye’nin yeni yüzü ve vizyonuyla örtüşen bir etkinlik sunmaktadır. Ayrıca yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumlarla çalışmalarımız da devam ediyor” diye konuştu. “22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik” Uraloğlu, 22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti: “Tarihi İpek Yolunun canlandırılmasını amaçlayan ‘Tek Yol Tek Kuşak’ girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nı inşa ettik. Bu projeyle birlikte Asya ile Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı mümkün hale getiren Marmaray ile Londra’dan Pekin’e kadar en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demiryolu koridorunu oluşturduk. 2002’de devraldığımız 10 bin 948 kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2023 yılı itibarıyla, 2 bin 251 kilometresi YHT ve Hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre demiryolu ekledik. Demiryolu ağımızı 13 bin 919 kilometreye yükselttik. Ülkemizi, Yüksek Hızlı Tren işletmeciliği ile tanıştırdık ve Avrupa’da 6. dünyada 8. hızlı tren işletmecisi yaptık.” Yüksek Hızlı trenler ile bugüne kadar 85 milyon yolcu taşıdıklarını dile getiren Uraloğlu, bu yükselen trendi daha da yukarıya taşıyacaklarını sözlerine ekledi.