KÜLTÜR SANAT - 22 Kasım 2017 Çarşamba 12:56

Edebiyattan sinemaya Orhan Kemal’i anlattılar

A
A
A
Edebiyattan sinemaya Orhan Kemal’i anlattılar

Nilüfer Belediyesi, “2017 Yılın Yazarı Orhan Kemal” etkinlikleri çerçevesinde “Edebiyattan Sinemaya Orhan Kemal” söyleşisi düzenledi.

Nilüfer Belediyesi, “2017 Yılın Yazarı Orhan Kemal” etkinlikleri çerçevesinde “Edebiyattan Sinemaya Orhan Kemal” söyleşisi düzenledi.


Orhan Kemal’ın eserlerinden uyarlanan sinema filmlerinde rol alan Nur Sürer, Halil Ergün, Cengiz Sezici’nin konuk olduğu söyleşiye, sinema yazarı ve eleştirmeni Şenay Aydemir de, sorularıyla yön verdi. Nâzım Hikmet Kültürevi’nde düzenlenen söyleşiye, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Bukle Erman ile çok sayıda sanatsever katıldı. Konuklar, Orhan Kemal eserlerinin sinemaya aktarılmasını anlatırken, söyleşiye katılanlar da merak ettiği sorulara cevap buldu.


Sinema hayatına Bereketli Topraklar Üzerinde filmiyle adım attığını belirten Nur Sürer, “Bereketli Topraklar Üzerinde benim hayatımı değiştiren, hayatıma yön veren bir roman oldu. Aradan 38 sene geçmesine rağmen o anı unutamam. O filmden sonra oyunculuk işine aşık oldum” dedi.


Bereketli Topraklar Üzerinde filminin, bugüne kadar çekilmiş en iyi işçi filmi olduğunu söyleyen Nur Sürer, oyunculuk teklifi geldiğinde hiç düşünmeden kabul ettiğini söyledi.


1970 yılında sahneye ilk kez Orhan Kemal’in 72. Koğuş eseriyle çıktığını ifade eden Cengiz Sezici de şöyle konuştu: “Orhan Kemal, hayatının büyük bir bölümünü senaryo yazarak kazanmış. Orhan Kemal okunmaz. Orhan Kemal’i okurken izlersiniz” dedi. İlk zamanlar sinemayı sevmediğini, tiyatroya hevesli olduğunu ifade eden Sezici şöyle konuştu: “Adana’da, Selvi Boylum Al Yazmalım filmi çekiliyordu. O filmde bir rol almıştım. Bereketli Topraklar Üzerinde filminin yönetmeni olan Erden Kıral’a beni anlatmışlar ve sonra, ben de o filmde oynadım. İkinci filmimde de Orhan Kemal’le tanıştım.”


Orhan Kemal’in işçiden, köylüden, yoksuldan, sokağın insanından yana olduğunu ve eserlerinde onların maceralarını resmettiğini ifade eden Halil Ergün de, “72. Koğuş’u izlemiştim. Çok etkileyiciydi. Orhan Kemal, bir çeşit Maksim Gorki’sidir Türkiye’mizin” dedi.


Orhan Kemal’in “Murtaza” ve “72. Koğuş” eserlerinde oynadığını söyleyen Halil Ergün, “Kendi oyunculuk politikamız gereği her rolü kabul etmeme gibi tavrımız vardı. Orhan Kemal olunca hiç düşünmeden orada oynadım. Orhan Kemal, çırçır fabrikasında bekçilik yapmıştır. Biraz oradan mülhem yazar Murtaza’yı. Bir Don Kişot’tur aslında Murtaza. Sonra da 72. Koğuş’ta oynadım. Bunlar benim hayatımda çok önemli. Çünkü o dönemlerde sinemayı çok sevdik. O iki filmde oynamam hayatımda onurlu bir şeydir” şeklinde konuştu.


Orhan Kemal’i, sinema için anlamlı ve verimli kılan iki önemli unsur olduğunu kaydeden Şenay Aydemir de, “Bunlardan biri, sinemadaki hikaye kurgusuyla örtüşen bir hikaye kurgusunun olması. Diğeri de Orhan Kemal romancılığının, Türkiye tarihinin anlaşılması açısından taşıdığı işlev. Kendi ifadesine göre takma isimlerle Yeşilçam’a 300’e yakın senaryo yazmıştır. Hikayelerinin entrika kurguları, Yeşilçam’ın o dönemine çok uygundur. Bu yüzden Orhan Kemal metinleri, her dönem sinemaya aktarılmıştır” dedi.


Söyleşinin ardından Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Bukle Erman, konuk sanatçılar Nur Sürer, Cengiz Sezici, Halil Ergün ve Şenay Aydemir’e teşekkür etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 4 bölüm daha akredite edildi Atatürk Üniversitesi, çağdaş eğitim modelini benimsemek ve topyekün kalkınmayı sağlamak amacıyla başlattığı Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesinin karşılığını almaya devam ediyor. Bu kapsamda verdiği eğitimin kalitesi bağımsız kurullarca tescillenen Atatürk Üniversitesinde; Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler, İktisat, Kamu Yönetimi ile Uluslararası İlişkiler Bölümleri akredite edilerek önemli bir başarı elde etti. Yapmış olduğu değişim ve dönüşüm yapılanması ile Araştırma Üniversitesi statüsü kazanan Atatürk Üniversitesinde gerek verdiği eğitimin tamamı gerekse program bazlı akreditasyon süreçleri de olumlu şekilde ilerliyor. Programları akredite olan üniversiteler sıralamasında Türkiye’deki toplam 208 üniversite arasında birinci sıraya yerleşen Atatürk Üniversitesi, 129 devlet üniversitesi, 23 araştırma üniversitesi ve 53 kurumsal akreditasyon alan üniversite arasında toplamda 55 programı akredite olan Atatürk Üniversitesi, en fazla programı akredite olan üniversite olarak adını zirveye yazdırmıştı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde eğitim veren 4 programın daha akredite olmasıyla birlikte bu sayı 59’a ulaştı. Rektör Çomaklı: “Tercih yapılırken akredite olan bölümlere öncelik veriliyor” 27 programın da akreditasyon sürecinin devam ettiğini vurgulayan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Önlisans ve Lisans Eğitim Koordinatörlüğü ile Kalite Koordinatörlüğünün araştırmaları ve çalışmaları sonucunda Türkiye çapında önemli bir başarı elde ettiklerini ve bu başarı çıtasını da her geçen gün daha da yukarı taşıdıklarını ifade etti. Akreditasyon sürecinin fakülte ve bölümler için oldukça büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Çomaklı: "Üniversite bölümlerinin akredite edilmesi, eğitim kalitesinin güvence altına alınması ve uluslararası tanınırlığın artırılması için önem taşıyor. Akredite bir bölüm, öğrencilere daha güvenilir bir eğitim sunarken, mezunların iş bulma şansını da artırıyor. İşverenler, akredite bir bölümden mezun olan adayları tercih ederken daha güvende hissediyorlar. Ayrıca, akredite bölümler öğrenciler ve aileleri için de güvenilir bir rehberlik kaynağı oluyor. Bu nedenle, öğrenciler tercih yaparken ve kariyer planları oluştururken akredite edilmiş bölümlere öncelik veriyorlar. Biz de bu bilinçle hareket ederek üniversitemizin verdiği eğitimi daha kaliteli hale nasıl getirebiliriz sorularına cevaplar arayarak adımlar atmayı sürdürüyoruz. Bu düşüncelerle; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültemiz ile onlara rehberlik eden Kalite Koordinatörlüğümüze teşekkür ediyor, bizimle birlikte üniversitemizin başarısı için gayret gösteren tüm mensuplarımıza kolaylıklar diliyorum” diye konuştu.
İstanbul Gençler için ‘Küresel Beceriler Programı’ başlıyor UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. UNICEF ve Türkiye Bilişim Vakfı gençlere 21. yüzyılın meslekleri için gerekli becerileri kazandırmak ve fırsat eşitliği sağlamak amacıyla ‘Başlangıç Noktası’ aracılığıyla ortak eğitim ve mentorluk programı başlattı. İş birliği kapsamında 18-24 yaş arası gençler dünya çapında rekabetçi ve etki düzeyi yüksek liderler olmaya dönük eğitimler alacak. Teknik eğitim ve mentorluk oturumlarının yer aldığı üç haftalık program, 20 Mayıs - 7 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Alanında tanınmış uzmanlar, yapay zeka, sürdürülebilirlik, girişimcilik, kişisel gelişim gibi pek çok konuda atölye çalışmaları gerçekleştirecek. Programın bir parçası olarak sunulacak mentorluk bölümünde ise sektör profesyonelleri öğrencilere kariyer planlaması konusunda rehberlik edecek, gerçek dünya deneyimleri sunacak ve önemli ağ kurma fırsatları sağlayacak. 20’si kız, 20’si erkek olmak üzere seçilen 40 öğrenci ‘Küresel Beceriler Programı’na katılacak. Katılımcılara Dünya Ekonomik Forumu tarafından belirlenen yetkinlikler listesi doğrultusunda sağlanacak asenkron eğitimlerin yanı sıra, küresel gençlik platformlarında yer alma fırsatları da sunulacak. Program, coğrafi avantajlardan bağımsız olarak her genç için kapsayıcı eğitim fırsatları oluşturma nihai hedefiyle, tüm katılımcıların küresel işgücü piyasasında rekabet avantajı kazanmaları ve potansiyellerini gerçekleştirmelerine olanak sağlamak için titizlikle tasarlandı. Adaylar, 26 Nisan 2024 tarihine kadar youthall.com/tr/turkiyebilisimvakfi/kuresel-beceriler-programi_17/ üzerinden başvuru yapabilecek.
Elazığ Elazığ’da 21 çift mutluluğa 24.04.2024’te ‘Evet’ dedi Elazığ’da nikahlarını ’24.04.2024’ tarihinde kıydıran 21 çift, mutluluğa "Evet" dedi. Nikah tarihlerini 24.04.24 tarihine denk getirerek özel ve akılda kalıcı bir tarihte evlenmek isteyen çiftler, Elazığ Belediyesi Evlendirme Dairesi’nde mutluluğa adım attı. Özel bir tarihte evlenmenin mutluluğunu yaşayan çiftler, akrabalarının ve arkadaşlarının huzurunda ’Evet’ dedi. Bu özel tarihte 21 çiftin nikahı kıyılırken, evlenmek için bu özel günü seçen çiftler tarihin kendilerine şans getireceğine inandıklarını belirtti. Yoğun bir gün geçirdiklerini belirten Elazığ Belediyesi evlendirme memuru Özkan Demirel, “Bugün tarih 24.04.2024. Kendileri için anlam taşıyan bugünde evlendirme dairesine müracaat eden toplam 21 çiftimiz oldu. Bu 21 çiftimizin nikah törenleri gerçekleştirildi. Bizim buradan çiftlerimize tavsiyemiz sadece tarih olarak yaşamlarına bir gün olarak anlam katmaları değil, bu anlamı tüm yaşantıları boyunca sürdürmeleri ve mutluluklarının devamı için karşılaşmış oldukları olaylar karşısında birbirlerine destek olmalarıdır. Bundan sonraki yaşantılarında kendilerine sağlık, sıhhat, huzur ve mutluluklar diliyoruz” dedi. Muhammet Kaya ve Şilen Milis çifti, 24.04.2024 tarihini ortak kararla belirlediklerini belirterek, mutluluğa ilk adımı attıkları için de sevinçli olduklarını dile getirdi.