SAĞLIK - 28 Ekim 2017 Cumartesi 08:44

Baba adaylarının doğum salonları önünde yaşadığı stresi ortadan kaldıran proje

A
A
A
Baba adaylarının doğum salonları önünde yaşadığı stresi ortadan kaldıran proje

Çorum’da baba adaylarının doğum salonları önünde yaşadığı stresten uzak durmaları için Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde “Baba Bekleme ve Bilgilendirme Salonu” oluşturuldu.

Çorum’da baba adaylarının doğum salonları önünde yaşadığı stresten uzak durmaları için Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde “Baba Bekleme ve Bilgilendirme Salonu” oluşturuldu.


Türkiye’de ilk olan ve hastanedeki “Anne Oteli” bünyesinde bağımsız bir alanda faaliyet gösteren salonda babalar doğumhane önünde beklemek yerine buraya alınarak bebeklere nasıl destek olunacağı, bebek bakımında yapılması gerekenler ve bebeklerin güvenliği gibi çeşitli konularda bilgi verilecek.


Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çağatay Evrim Afşarlar, anneler doğum yaparken, babaların da genellikle endişe içerisinde doğumhanenin kapısında beklediklerini söyledi.


Doğum sürecinde babalar ve adaylarının daha rahat ettirilmesi için “Baba Bekleme ve Bilgilendirme Salonu” hazırladıklarını dile getiren Doç. Dr. Afşarlar, “Doğum sürecini rahat bekleyecekleri, gerekli bilgilendirmeleri alabilecekleri doğum sonrasında da anneyi görebilecekleri, gerektiğinde bebeği görebilecekleri bir ortam hazırladık. Buda Türkiye’de bizim hastanemizde bir ilk olarak yapıldı” dedi.



"Anne Otelinde 491 anneyi ağırladık"


Ayrıca risk grubundaki hastaların takibinin daha sağlıklı yapılması için başlatılan hastanede yürütülen misafir anne uygulaması başarılı bir şekilde yürütülürken “Anne Oteli” de faaliyete geçirilerek, doğum sonrası bebeği hastanede yatmaya devam eden annelerin daha sağlıklı ve konforlu olmaları sağlanıyor.


Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmet veren “Anne Oteli” uygulaması hakkında açıklamalarda bulunan Başhekim Yrd. Doç. Sinan Zehir ise, bu yıl faaliyete geçen Anne Otelinde 491 anneyi ağırladıklarını söyledi.


Anne otelinde özellikle yeni doğan bakımda yatan bebeklerin anneleri ile ilçeler ile çevre şehirlerde riskli gebelikleri bulunan annelerin misafir edildiğini anlatan Zehir, "Hem risk grubunda bulunan annelerin sağlıklı bir şekilde doğum yapmalarına olanak sağlıyoruz hem de yoğun bakımda kalan bebeklerin anne sütünden, anne sevgisi ve şefkatinden mahrum kalmamasını sağlıyoruz. Her doğan bebeğin temel gıda maddesi anne sütüdür. Yoğun bakımda yatan bebeklerin beslenmelerinde anne sütü hem bir an önce sağlıklarına kavuşmaları açısından hemde savunma sistemlerinin güçlenmesi açısından son derece kıymetli. Anne sütünü en sağlıklı şekilde bebeğe en kolay vermenin en kolay yolu da annenin bebeğe ulaşımına kolay olması ve emzirebilmesidir. Yeni doğan yoğun bakımının yanında konuşlandırdığımız anne oteli, annenin bebeğine çok rahat bir şekilde ulaşmasını sağlamakta. Sağlık personelinin gözetiminde anne hem bebeğinin ihtiyaçlarını karşılamakta hem de eğitim almakta. Bunun çocukların gelişiminde katkısı çok büyük. Anne otelimiz hem şehrimizin hemde bölgemizdeki tüm annelerin hizmetindedir" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.